22.11.2020, 17:46
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Bir Başkadır
Bir Başkadır
Dikkat: Spoiler uyarısı...
Unutulmaz diyalog:
"Game of Thrones kaç sezon?"
"Sekiz"
"Dokuzuncuyu ben çekicem, sen daha dur!"
Dizide oyunculuklar genel olarak çok başarılı ancak görsel doküman olarak en beğendiğim üç oyuncunun fotoğrafını kullandım...
Meryem, İstanbul'un gecekondu yoğunluğu olan bir semtinde, bir gece kulübünde fedailik yapan abisi Yasin, psikolojik sorunları olan yengesi Ruhiye ve onların iki çocuğu ile aynı evde yaşar. Haftanın üç günü uzunca bir otobüs yolculuğundan sonra ulaşabildiği, üç ayrı eve gündeliğe giderek parasını kazanır. Çarşamba günleri gittiği evin sahibi, bekâr bir adam olan Sinan'a da gizliden gizliye aşıktır. Meryem, abisinin sözünden hiç çıkmaz. Mahallelerinde hocaefendi dediği ve "büyüğümüz" olarak tabir ettiği bir adamın haberi olmadan neredeyse tuvalete bile gitmeyen, ilkokuldan sonra okumamış, kendi deyimiyle "cahil" bir kızdır. Ancak hocaefendisinden gizli, bayılma nöbetleri için gittiği psikiyatrist doktor Peri'ye göre Meryem çok zeki, hatta zehir gibi zekâsı olan bir kızdır...
Peri, Meryem'in gittiği psikiyatrist doktor. Boğazda yalıları olan kalburüstü bir aileden gelir. "Beyaz Türkler"den yani.. Meryem ve onun profilinde insanlar kendisine hasta olarak geldikçe, mesleki etik anlayışı ile ailesinden gelen seküler ve elitizm yaşam tarzı arasında sıkışıp kalmış ve bundan dolayı da sosyal hayatında da tanıdığı Gülbin isminde bir meslektaşına terapiye gider ara ara...
Gülbin, Peri'nin arkadaşı, meslektaşı ve aynı zamanda da doktoru. Gülbin, spastik engelli bir kardeşi olan ve ablasıyla sorunlar yaşayan, iyi eğitim görmüş Kürt kökenli genç bir kadındır. Bir anlamda Peri'nin ötekileştirdiklerinden biridir aslında. Seanslar sırasında Peri'ye öfkesini kusamayınca bu durumu, sevgilisi olduğu Sinan'a anlatarak bir tür deşarj olmaktadır...
Dizide bu üç oyuncunun dışında, kısacık rolleriyle Gülbin'in spastik engelli kardeşini oynayan Öner Erkan ve bir TV oyuncusunu, aynı zamanda Sinan'ın sevgili listesine dahil olan Melisa'yı oynayan Nesrin Cavadzade benim favorilerim...
Peri'nin dominant anne ve biraz silik bir kişilik olan babası, Nur Sürer ve Taner Birsel gibi iki usta oyuncuya rağmen sanki biraz zorlama karakterler olmuş...
Dizi, Nuri Bilge Ceylan filmlerini ve birbirinden bağımsız gibi duran ama bir şekilde kesişen hayatların anlatımıyla Meksikalı yönetmen Alejandro González Iñárritu filmlerini çağrıştırıyor biraz...
Dizinin, nostaljik bir soundtracki var. 80'lerdeki Türk filmlerinden hatırlayacağınız açılış müziği, yine aynı dönem Türk filmlerinde kullanılan Philippe Sarde'nin Martini Dry ve birkaç bölümün Ferdi Özbeğen şarkılarıyla kapanış yapması. Bununla ilgili ilginç bir detay da Yasin karakterinin cep telefon melodisinin Doğan Canku'nun bir dönemin popüler şarkısı olan İnsanoğlu olması.. ben bu aralar bu şarkıya takmış durumdayım...
Geçen gece annemle birlikte diziye bir başladık ve ilk dört bölüm adeta aktı. Ancak beşinci bölümde tempo biraz düşmeye başladı. Son üç bölümde ise senaryo bayağı bi geviş getirdi, benden söylemesi...
__________________
Küçük hırsızlar el feneri kullanır, büyük hırsızlar deniz feneri...
|
|
|