Türk Ordusu AKP Çizgisinden Çıkmıştır

[@alamancı]

Türk Ordusu AKP çizgisinden çıktmıştır.

Türk Ordusu,Yüksek Askeri Şura'yla beraber AKP çizgisinden çıktmıştır.

Türk Ordusu akp’ye desteğini çekmiştir. Akp’nin istemediği kararları alma cesaretini ve becerisini göstermiştir. Bu yepyeni bir durumdur.

Erdoğan çıkıp “İster kabul edilsin, ister edilmesin, Türkiye’nin yönetim sistemi değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir Anayasa ile netleştirilmesidir,” dedi.

“Bu,bir darbedir”

Aynı zamanda Erdoğan'ın son çırpınışlarıdır.

Erdoğan tansiyonu yükseltmeye ve başkanlıkta diretmeye devam ediyor.

Evet Erdoğan bitmiştir. Düşmüştür. Ancak Bahçeli ve Kılıçdaoğlu yapay destektirler.

AKP-CHP-MHP TEK PARTİDİR

Her ikisi de Erdoğan’ın “erken seçim” programı için çalıştılar. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın vale’sidir, lokantaların kapısında bekleyenleri akla getirebiliriz. Bilimsel olarak “vasal” diyoruz, senyörlerin vasalları var, küçük feodal ya da “küçük memur”, kaparlar ve istediklerini yaparlar. Türban’ı ilk önce küçük memur söylemişti, erken seçimi de 7 Haziran’dan bir hafta sonra küçük memur ifşa ettiler, “erken seçim olasılığı güçlü” dediler. Anladığımız o ki, bu küçük memur, 32 gün boyunca akp’ye, “yaa bir de koalisyon lafı yapsak” diyememiştir. Doğu Perinçek ise, artık net bir şekilde Işid ve Erdoğan’ı destekliyor. Bizim ile ve Atatürk ile ilgisi yoktur. Bittiler.

Üçü de bittiler. Bahçeli ve Kılıçdaroğlu varsa, Erdoğan, orada kalır ama bitişi mutlaktır. Ancak sağ olsun, Erdoğan intihar peşindedir.

Dünyada ciddi bir laisizm rüzgarı esiyor. Yobaz darbesi, azalmış olsalar da var olan sosyalistleri kemalist yaptı.Şimdi yüksek komutanların da Kemalizmi öğrenmesi lazımdır. Gündemde yüksek komutanların kemalizme dönmeleri var.

Hulusi Akar’ın Tayyip Erdoğan’ın tercihi olarak geldiğinde hiçbir kuşkumuz yok, ama son altı ayda Tayyip Erdoğan’ın Hulusi Akar’ı indirmek istediği konusunda da hiçbir kuşkumuz yok.

Paralel ile mücadeleyi hiç önemsemiyorum. Ben Hulusi Akar’ın Fethullahçı olduğu iddialarını da hiç önemsemiyorum. Türk ordusunda albayın ötesinde hiç kimse Fethullahçı olmaz.

Ama paraleli önemseyenler içerisinde yüksek rütbeli, önemli görevlerde bulunmuş paşalar var. Bunlar devlet adamı olarak bunları söylüyorlar. Yanlış mı düşünüyorlar?

[@Sami]

Yazıyı sonuna kadar da okudum ha. Hayatımdan üç dakika gitti. :/

[@Tntcool]

Kimin fikriyatından çıkmış bu uçuk yazı...

LG-D802TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[@alamancı]

Orjinal Mesaj Sahibi Sami

Yazıyı sonuna kadar da okudum ha. Hayatımdan üç dakika gitti. :/

Kimin fikriyatından çıkmış bu uçuk yazı...

Zahmet olmuş sizlere,bir daha anlayamadığınız uçuk yazıları okumayın....

[@alamancı]

Erdoğan'ın kara birliklerini Suriye'ye göndermek için yaptığı baskı generallerin sertleşmelerine neden oldu.

Türk Ordusu'nun etkisi yeniden yükselişte, geçmişte sivil liderleri koltuklarından eden güç şimdilerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye'de hareketlerine ve ülke içerisinde PKK'lı isyancılara karşı olan hareketleri çerçevesinde yeniden şekilleniyor.

Recep Tayyip Erdoğan'ın 13 yıllık iktidarı boyunca düzenli olarak marjinalleştirilmiş olan ordu, Cumhurbaşkanı'nın politik rakiplerini saha dışına atmasını izlerken darbe yapma gücünü de yeniden kazanıyor.

"Kürt meselesi sarpa sarar, Erdoğan kafasının dikine gider ve ciddi gaflar yapmaya devam ederse gene darbe olur."

Darbeler, iyi etkileri çok nadir olan hareketlerdir. Kısa vadede etkileri olumlu olsa da uzun vadede yara ve kırgınlıklar oluşmasına neden olur. Ancak kendimizi kandırmayalım. Her ne kadar böyle bir yetkisi ya da isteği olmasa da Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koyarsa demokrasiyi hançerlemiş olmaz. Çünkü halihazırda Türkiye’de demokrasi olduğunu söylemek mümkün değil.

Demokrasi dediğimiz şeyin temelinde hukuk vardır; diktatörlük ve tek adamlık değil. Türkiye’de demokrasi falan yok, daha çok Venezuela ya da Rusya’ya benzeyen bir sistemle yönetiliyoruz.

Erdoğan ise askeri vesayeti sonlandırma bahanesiyle; kendisinden başkasına hiçbir söz hakkı tanımayan bir sistem inşa etti.

Erdoğan ve yardımcıları, Washington ziyaretinde Obama ile görüşmek için çok uğraştı. Ancak yalnızca resmi olmayan, ayaküstü bir görüşme yapılacağı bildirildi,Bu, ABD politikasının Türkiye’den uzaklaştığının bir göstergesi. Bu aynı zamanda ABD’nin Erdoğan’a güvenmediğini de gösteriyor bize

Reza Zarraf tutuklanınca Erdoğan’ı korku sardı.
ABD’deki yargı bağımsızlığına anlam veremeyen Erdoğan’ı büyük bir korkunun sardığı aşikar. Bu yüzden davayla ilgilenen medyayı susturmaya çalışıyor ya zaten. Erdoğan dava süresince kendini zapt altına almalı. Çünkü ne yaparsa yapsın dünya küreselleşiyor ve sosyal medya üzerinden her bilgiye ulaşılabiliyor. Bunun en büyük kanıtı da Savcı Preet Bharara’nın Twitter takipçilerinin hemen hemen hepsinin Türk olması.

Hangi diplomata gidip sorsanız ABD’nin Türkiye’yi desteklediğini söyleyecektir. Ancak gerçek böyle değil. Gazetecilere yapılan hukuksuz muamele, Gezi protestoları, ordu mensuplarının yalan yanlış delillerle hedef alınması, yolsuzluklar, Erdoğan’ın, ABD’li yetkililerle yaptığı telefon görüşmelerinin çarpıtılması ilişkilerin yıpranmasına neden oldu.

Hatırlatmakta fayda var: Dünya, Erdoğan’ı Putin ya da Hugo Chavez ile kıyaslıyor, demokrat liderlerle değil


"Milletinin sıkıntıya girdiği her dönemde kuruluşundan bu yana gelen gelenek,görenek ve uygulamaları ile bağımsız Türk Varlığı'nın ortadan kaldırılmasına yönelik iç ve dış çabaların alabildiğine şiddetlendiği ve sonuç almaya başladığı " bir dönemde "Türk Ordusu'nun yeni bir darbe yapması" beklenilmektedir.


Şu artık rahatça söylenebilir ki ulusumuzun kendi doğal sürecinin zorlanması ile içteki bu süreç ağır kışkırtmalarla sürmekte, dışta sınırlarımızdaki çatışmalar bölgesel savaşa yol açacak denli kışkırtılmaktadır.

Ulusumuzun özgür,demokrat, bağımsız yaşama erdemlerini taşıyan, aynı ulusun yurttaşı olmaktan rahatsız olmayan, yurttaşlık anlayışını din, dil,ırk,mezhep aidiyetinin üstünde tutmayı yaşamının ayrılmaz parçası haline getiren ve bulunduğu her yer ve makamda yurttaşlar arasında ayrılıkçılık, yandaş ve yalaka yetiştirmecilik yapmayan evlatlarının gözü önünde yapılan bu denli sorumsuzluk ağır cevabını mutlaka görecektir.

Yurttaşlarımızın paylaştıkça azalan acılarının olmadığı, paylaştıkça çoğalan sevinçlerle dolu bir bayram günleri geçirmesi, başımıza çöreklenen binbirsurat takımın sağ,sol,devrimci,ilerici,milliyetçi,amezhepçi,tari katçı,dinci maskelerinin her geçen gün düştüğünü de görmesi dileği ile..

[@Sami]

Düğün pilavı çok yenilince hareketi engeller, rahat halay çekilemez.