14.11.2010, 23:46 | #111 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Ne Köfteden bir milletiz yahu!..
Köfte; Farsça "küfte" sözcüğünden gelmiş olup "dövülmüş, ezilmiş" anlamındaymış. Ben sözlüğün yalancısıyım ama nereden gelirse gelsin, ne anlam ifade ederse etsin severim her şeklini ... Milletimde dahil... Öyle belli bir konu yok kafamda. Daldan dala dolaşacağım sadece... Dallarda sıkılmış bir güvercin vardı bugün balkonumda. Kahvaltıda sonuna kadar açtığım camımdan uzanıp balkona biraz ekmek ufaladım. Önce ürküp biraz uzaklaştı ama sonra yavaş yavaş gelerek kırıntıları yemeye başladı. Birazda peynir ufaladım. Bir dilim eksik yesem kıyamet kopmaz ya! Hem kanadında sanki gümüşte vardı... Bir taş attım kuşlara Kanadı gümüşlere Mertler baş aldı gitti Meydan kaldı puştlara... Sahildeydim gece 22 sularında. Genç bir çift oturmuş kayaların üzerine, gökyüzünden yağan yıldızların altında öpüşüyorlardı. Yanımdan geçmekte olan ikili ise kendi aralarında onların ahlaksızlığından dem vuruyordu seslerinin duyulma korkusunu yaşayarak... Öpüşememelerinin verdiği eziklik, eksiklik veya Vicdanlarının yerine koydukları kendilerine göre "Ahlak" adını verdikleri değerlere sığınarak haksızca yargılıyorlardı savunma imkanı vermedikleri, (bence) imrenilesi gençleri... Dört duvar arasına sığar mı lan! AŞK denen şey?.. Hödükler... Telefonumun müziğini mi değiştirsem? Bu aralar iyi gelmiyor bana bu şarkı... Öyle bıkmışım ki kendimden Kurudum düştüm dalımdan Sanki ruhum çıktı canımdan Sen benden gittin gideli Aslında giden falanda yok. Herkes duruyor biryerlerde hala. Yer değiştirmek ise çokça normal olmalı değil mi? Kalsın bu şarkı... Girişindeki piyano çok güzel Şimdide eskilerden bir türkü geldi aklıma. Ne kadar ilgisiz şeyler geliyor bu akıl denen soyut şeye... Elle tutulur somut bir dalga olsaydı çekeceği vardı benden. Eğer, büker değişik bir şekil verirdim belki. Ama böyle olmayınca da siz çekiyorsunuz benden Ben melamet hırkasını kendim giydim eynime Ar u namus şişesini taşa çaldım kime ne Haydar Haydar taşa çaldım kime ne... Saat 23:48 olmuş... Yazasımda kaçtı, kahve krizim de geldi zaten... Devam ederim sonra, belki İyi Pazarlar FG...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim... Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim... |
21.11.2010, 13:32 | #112 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Kaderin garip cilvesimidir nedir bilmiyorum ama paylaşmak istedim sizlerlede
Az önce forumda kaynanalı şarkı konusunda (o kadar mesaj yazdım oraya. Konu başlığını bile bilmiyorum yahu!) forumun dikenli güllerine kendimce verip veriştiriyordum. Ama her zamanki gibi aynı zamanda PC nin yanında duran kitabımıda okumaya devam ediyordum. Şu pasajı okuyunca sizlerle de paylaşmak istedim. Allah ayağıma dolandırdı demek... " 2 şubat 1923 günü Atatürk İzmirlilerle buluştu. Salon erkeklerle doluydu. İkinci kat ise hanımlara ayrılmıştı. Aralarında yüzleri açık çarşaflılarında yer aldığı görülüyordu. M. Kemal Paşa, yani devlet başkanı salona eşiyle birlikte girdi. Bu, yüzyıllardan beri asla yaşanmamış, görülmemiş, olağanüstü bir olaydı. Salon da, localar da ayaklandı. Müthiş bir alkış tufanı koptu. Paşa eşini ön sıraya oturtarak kürsüye geldi. Dinleyicilere seslendi. "Hanımlar, Efendiler!" Bu sesleniş kadınları da, erkekleri de titretti, sarstı, içlerini hoplattı. Bir dönemeç yaşanıyordu. Türkiye'de o güne kadar çağdaşlığa yaklaşmak, uygarlığı paylaşmak için birçok iyi niyetli girişimler olmuştu. Hepsinin eksik, yarım, yapmacık kalmasının nedeni, milletin yarısının, kadınların yok sayılmış olmasıydı. Ne yapsalar ilkellik, kabalık, gelişmemişlik kalmıştı. Türk tarihinde, eskilere hiç benzemeyen bir devrim süreci başlamıştı.İzmirliler buna tanık olmanın heyecanını yaşıyorlardı." Alıntı: Cumhuriyet (Türk Mucizesi) Turgut Özakman... Sizsiz hayat yarım bir hayat yahu! Buna ben bile katılıyorum Uyuzsunuz, gıcıksınız, sinirsiniz ve daha bir çok olumlu/olumsuz sıfatsınız... Ama diğer yarımızsınız işte... İyi ki varsınız Bunun yağcılıkla ilgisi falan yoktur. Bu şekilde yorumlayacak olan varsa içinizde, bence sizde kalsın. Bunları söyleyen ben, içimizde ki yaramaz hem cinslerime nasıl bakaıyorsam ona da öyle bakarım. Haberiniz ola.
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim... Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim... |
9 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
21.11.2010, 13:41 | #113 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Ellerine sağlık Banemin...
Sizlerde iyiki varsınız Kadının da insan olduğunu ve toplumda çok önemli bir yeri olduğunu takdir eden her insana saygım vardır. |
21.11.2010, 14:50 | #114 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Yeni bir pasaj Okumaya devam...
"1 Mart 1923 Perşembe günü meclis dördüncü toplantı yılına giriyordu. Bu nedenlede meclis başkanı M. Kemal Paşa bir konuşmayla toplantı yılını açacaktı. Direksiyon binasındaki çalışma odasında konuşmasını gözden geçiriyordu. Hayati bey "Kılıç Ali beyle, Nuri beyi (Conker) çağırmıştınız. Geldiler efendim" dedi. Sevindi. Bir konuda yardımlarını isteyecekti. "Buyursunlar". Salih Bozok'uda içeri çağırttı. Üçü tamam olunca dedi ki; "Yarın meclisin dördüncü yılı başlıyor. Latife'nin de (eşi) dinleyici olarak Meclise gelmesini istiyorum." Üçüde irkildi. Kılıç Ali "Olmaz Paşam..." diye itiraz etti. " Bin türlü laf ederler." Nuri beyde kalın sesiyle "İcat çıkarma!" dedi. "Ama birinin ilk adımı atması gerek. Bu adımı başka adımlar izler. Bakarsınız birgün hanımlar meclise milletvekili olarak da girerler." Nuri Conker' in yüzü buruştu... "Bazen ne kadar hayalci oluyorsun Paşam." "Buna hayal değil Hedef denir. Fırsatlardan yararlanarak, imkanları zorlayarak bir yol açmak ve bu durgun suyun akmasını sağlamak zorundayız. Dinleyici balkonunda oturur, beni dinler, sizlerde Latife' ye eşlik edersiniz." ..... Latife Hanım bir çok erkeğin şaşkın, hayran, ayıplayan, gazap dolu bakışları altında balkonda oturmuş, yüzünü kapamadan, derin bir vakar ve sükunet içinde M. Kemal Paşanın konuşmasını dinlemiş, uygarlaşma tarihine geçmişti. Çankaya' ya dönerken Paşa Latife hanıma teşekkür etti. Kılıç Ali ve Nuri beyide Çankaya' ya çağırmıştı. Onların önünde bir daha teşekkür etti. "Çok teşekkür ederim Latif. İftihar ettim. Birgün kadın erkek eşitliğinin sağlanacağına kesinlikle inanıyorum. Nuri, sen yine hayal diyeceksin ama Haklı hayaller damla damla birikir, bir gün gerçek oluverir." Nuri Beyin dizine vurarak... "Birileri icat çıkarmasa insanlık mağara devrinde kalırdı." dedi... Hala mağara devrinde kalmışların bugün geldikleri noktayı görünce içim acıyor...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim... Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim... |
10 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
21.11.2010, 21:23 | #115 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Atatürk'ün yaşadığı döneme rağmen kadına bakışı ve onlara tanıdığı haklar sayesinde şu an bu kadar rahat bir yaşam sürüyorum ben...
İyi ki Latife Hanım'ı o gün meclise sokmuş. |
21.11.2010, 22:41 | #116 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Takdir edilmesi, hayran kalınması bundandır Ata'nın.
Bu zamanda kalksa biri kadınlar için bir güzellik yapsa, bu kadar takdire şayan bulunmaz. Her türlü olanak sağlanmış çünkü, ortam kurulmuş... Ama Ata'nın yapmış olduğu olmayanı sağlamak. Bir devrim yapmak. "Birileri icat çıkarmasa insanlık mağara devrinde kalırdı." Teşekkürler paylaşım için Banemin. |
21.11.2010, 22:49 | #117 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Teşekkürler Banemin
Atatürk hanımları meclise sokmuş, iyiki sokmuş... Günümüzde hanımlar düşüncelerini rahatça dile getirebiliyorlarsa, Atatürk'ün cesur adımları sayesindedir.... |
28.11.2010, 00:41 | #118 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Acaip bir gece olacak herhalde benim için...
Kafama onlarca şey değişik bölgelerden taarruz halinde. Savunmaya geçebilecek gibi de değilim. Nasıl savunayım ki? Bende ki beyin taarruz işiyle meşgulken ve başkomutanı havalarındayken, düşmanın. Beyinsiz Ben'in ise savunma yapabilecek durumu yok dolayısı ile... Bütün kaleler düşmüş, tersanelerime girilmiş ve öyle devam etmekte işgal. Bu nedenle Başkomutanlarını esir alıp düşünme kabiliyetini sabote etmeliyim. Anlamayı anlamaya çalışıyorum aslında. Ulan! ne saçma bir cümle oldu bu. Saçma olsun ne çıkar ya! Sonuçta anlamayacağım veya kendimce anlayacağım. Kime ne? Anlamaya çalıştıkça ve anlamanın çokça acıttığını görünce, insanın anlama isteği kaçıyor belli bir süre sonra. Eskiden anlamadığım şeyler için anlatamayanlara küfür ederdim. Şimdi olgunlaştım kendi hıyarlığıma veriyorum. Anlamanın, adam olmanın yolu olduğunu sanırdım eski zamanlarda. Anlatanı suçlardım, okuduğumu kalaylardım kısacası ben anlayacaktım da anlatanlardaydı gerzeklik... Öğrendim ama!.. Kapasite neyse o. Herkesin anlattığı kendine. Sen ne kadar adamsan o kadarlık alırsın içinden. Anlatılanla veya okunanla değil, içinden gelenle olur adamlık... Terk ettiğine bile veda ederken teşekkür edebilmektir, yolda gördüğün bir çocuğun başını okşayabilmektir, bir sokak kedisinin taşlanmasına engel olabilmektir, hırsıza hırsız, puşta puşt diyebilmektir yani adamlığı nasıl anlıyorsan ve nasıl tanımlıyorsan o kadar adamsın işte. Okuyarak veya dinleyerek değil kendince bulmalısın bu yolu. İçinde varsa olursun... "Okumak cahilliği alır, eşeklik baki kalır." Çevremizde ne kadar eşek kalmış okumuş adam var aslında. Sadece bakmak yeterli, görmek için... Adam olamayanların okumuşları tehlikelidir aslında. Bakmayın siz cahillere. Onlar karşınıza geçer ve kendince yanlış bildiği şey için sıkar yumruklarını ve burnunuzun ortasına yapıştırır bir tane. Korkulmaz böylesinden. Beklersin ve beklediğini da yapar. Ama okumuş kişinin adam olamayanından korkacaksın aslında. Süslü sözlerin arkasına saklanıp tüm omurgasızlığıyla karşında eğilip bükülürken, sana indireceği darbenin planlarını yapar. Sen ise karşısında safça beklerken bir anda ayağının altında sinsice açılmış çukurda bulursun kendini. Adam olamayanların okumuşu daha tehlikelidir. Demedi demeyin... Yine geceye ve onun acaipliğine yükleyeyim ben suçu. İnsana neler düşündürüyor. Madem düşündürdün adam ol da yazdırma bari!... Bak okuyanlarında zamanını aldın... Gece işte... İyi Pazarlar FG...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim... Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim... |
28.11.2010, 01:05 | #119 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
Evet banemin bey epey zamanımı aldınız.
Üstelik konuya yazdığını görünce içerik olarak başka şeyler beklemiştim. Gününüzün özeti şeklinde mesela Vaktimi aldın ama ben bundan şikayetçi değilim, keyifle okuyorum yazılarını... Teşekkürler. |
4 Üyemiz Smyrna'in Mesajına Teşekkür Etti. |
28.11.2010, 01:24 | #120 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Pazar yazıları...
''Adam olamayanların okumuşları tehlikelidir aslında. Bakmayın siz cahillere. Onlar karşınıza geçer ve kendince yanlış bildiği şey için sıkar yumruklarını ve burnunuzun ortasına yapıştırır bir tane. Korkulmaz böylesinden. Beklersin ve beklediğini da yapar...''
Ne kadar doğru bir tespit..yazıyı okuyunca, bu insanların etrafımızda ne kadar çok olduğunu farkettim..Vede ne kadar tehlikede olduğumuzu..! Farkında olmak..Anlamadığını anlamaya ,bilmediğini öğrenmeye başlamak..buda ayrı bir tehlike..! Yürekleri kuşatmak lazım. Hoş bir zaman hırsızlığıydı, iyi geldi Banemin yüreğine sağlık |
4 Üyemiz Duayen'in Mesajına Teşekkür Etti. |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
yazıları |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |