30.06.2023, 23:12
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
'1 Gün 13 Saatten Kısaydı': Ay, Dünya'daki Günleri Nasıl Uzatıyor?
'1 Gün 13 Saatten Kısaydı': Ay, Dünya'daki Günleri Nasıl Uzatıyor?
Dünya'daki günlerin uzamaya devam etmesinin açıklaması, Ay ve okyanuslar arasındaki ilişkide yatıyor. Dünya'nın uydusu, 'Ay çekilmesi' denilen bir süreçle yavaş yavaş dünyadan uzaklaşıyor.
Bundan milyarlarca yıl önce ortalama bir Dünya günü 13 saatten daha kısaydı. Günlerin uzamaya devam etmesinin sırrı ise Ay ve okyanuslar arasındaki ilişkide saklı.
Bazı teorilere göre Ay, Dünya'daki yaşamı mümkün kılan koşulların oluşmasına, hatta yaşamın başlamasına yardımcı oldu. Ay'ın Dünya etrafındaki eksantrik yörüngesinin, bugün hayatımıza yön veren bazı önemli hava sistemlerinin oluşumunda rol oynadığı düşünülüyor.
Ama Ay da yavaş yavaş gözden kayboluyor. Buna göre, Ay, Dünya'nın etrafında hassas bir dengede sürdürdüğü dönüşü gerçekleştirirken 'Ay çekilmesi' olarak bilinen bir süreçle yavaş yavaş Dünya'dan uzaklaşıyor.
BBC'den Richard Gray'in haberine göre, bilim insanları, Apollo Ay görevlerinin astronotları tarafından Ay'ın yüzeyine yerleştirilen reflektörlere lazer ışınları göndererek Ay'ın Dünya'dan uzaklığını ölçtü.
Bu yöntem sayesinde son zamanlarda Ay'ın her yıl 3,8 santimetre hızla Dünya'dan uzaklaştığını doğruladılar. Bu süreç sonucunda Dünya'da günler uzamayı sürdürüyor.
Ay ve Dünya arasındaki ilişkiyi inceleyen Jeofizik uzmanı Prof. David Waltham, "Tüm süreç gelgitlerle ilgili" diyor. Prof. Waltham, bu durumu şu sözlerle açıklıyor: "Gelgitler Dünya'nın kendi ekseni etrafındaki dönüşünü yavaşlatır ve Ay bu enerjiyi açısal ivme olarak kazanır."
AY'IN OLMADIĞI BİR DÜNYA MÜMKÜN MÜ?
Ay'ın bizden şu anki uzaklığı 384 bin 400 kilometre. Ancak son dönemde yapılan bir araştırma yaklaşık 3,2 milyar yıl önce, Ay'ın Dünya'dan 270 bin kilometre uzaklıkta olduğunu buldu. Bu, bugünkü uzaklığının yüzde 70'ine denk geliyor.
Araştırmayı Almanya'daki Friedrich Schiller Üniversitesi'nden yöneten Jeofizikçi Tom Eulenfeld, "Dünya'nın daha hızlı dönmesi günün uzunluğunu azalttı ve bugünkünden farklı olarak, 24 saat içinde iki gün doğuşu ve iki günbatımı yaşandı" diyor ve ekliyor: "Bu durum, gün ve gece arasındaki sıcaklık farkını azaltmış ve fotosentez yapan organizmaların biyokimyasını etkilemiş olabilir."
Buna benzer araştırmalar Ay'ın uzaklaşmasının sabit bir hızda gerçekleşmediğini, zaman zaman hızlanıp zaman zaman yavaşladığını da buldu. Arjantin'de Salta Ulusal Üniversitesi'nde Yerbilimci Vanina López de Azarevich, 550-625 milyon yıl önce Ay'ın yıllık 7 santimetreye kadar uzaklaşıyor olabileceğini ortaya koydu. Tom Eulenfeld, "Ay'ın Dünya'dan uzaklaşma hızı kesinlikle zaman içinde değişti ve gelecekte de böyle olacak" dedi.
Ancak zamanın büyük bölümünde Ay'ın bugünkü hızından daha yavaş ilerlediği biliniyor. Aslında çekilmenin olağandışı hızlı yaşandığı bir dönemdeyiz. Ay'ın şu anki konumuna ulaşması için 1,5 milyar yıl boyunca mevcut hızında geri çekilmesi gerekirdi. Ancak süreç 4,5 milyar yıl önce Ay'ın oluşumundan bu yana devam ediyor, yani geçmişte bazı zaman dilimlerinde yavaşlamış olması gerekiyor.
Waltham, "Gelgit sürüklenmesi beklediğimizin üç katı büyüklüğünde" diyor. Bunun sebebiyse Atlas Okyanusu'nun büyüklüğü olabilir. Kıtaların mevcut konumları, Kuzey Atlas Okyanusu havzasındaki suyun bir uçtan diğer uca sürüklenmesi sürecini anlatan rezosans etkisini oluşturmak için doğru oranlara sahip olduğunu gösteriyor, bu nedenle barındırdığı su gelgitlerinkine yakın bir oranda ileri geri çalkalanıyor.
Bu, gelgitlerin diğer türlüsünden daha büyük olduğu anlamına gelir. Waltham'ın dediği gibi, bir çocuğu salıncakta itmek gibi, her itiş mevcut harekete göre zamanlanırsa daha da yükseğe ulaşılır. Waltham, "Kuzey Atlas Okyanusu biraz daha geniş ya da dar olsaydı bu olmayacaktı" diyor ve ekliyor: "Bu modeller birkaç milyon yıl geri giderseniz kıtalar farklı konumlarda olduğu için gelgit gücünün düşeceğini gösteriyor".
Ancak gelecekte de bu şekilde devam edecek gibi görünüyor. Modellemeye göre yeni bir gelgit rezonansı bundan 150 milyon yıl sonra oluşacak ve 250 milyon yıl sonra yeni "süper kıta" biçimlerinin ortaya çıkmasıyla yok olacak.
Peki gelecekte Ay'ın olmadığı bir Dünya var olabilir mi?
Bugünkü çekilme hızında bile Ay'ın Dünya'dan tamamen ayrılması mümkün görünmüyor. Güneş'in 5-10 milyar yıllık süre içindeki yok oluşu bile daha önce gerçekleşecek. Kısa vadedeyse insanlık günlerin uzamasında rol oynayabilir. Bu, buz ve buzullarda tutulan suyun iklim değişikliği nedeniyle serbest bırakılmasıyla olabilir.
Waltham, "Buz gelgitleri baskılar" diyor ve bundan 600-900 milyon yıl önce Dünya'nın kar küresi adı verilen buz çağına girdiği dönemi hatırlatıyor. Bu dönemde Ay'ın çekilme hareketinde dramatik bir yavaşlama olmuştu. Bunun tam anlamıyla etkisinin ne olacağını tahmin etmek zor. Çünkü bunun bir bölümü, buz tabakalarının ağırlığı azaldıkça yükselen karalarla dengelenebilir ve başka yan etkilere neden olabilir.
Teoride NASA'nın Artemis programı kapsamında Ay'a gidecek olan astronotlar bundan 60 yıl önce Apollo göreviyle Ay'a giden seleflerine göre Dünya'ya daha uzaktan bakacak. Öte yandan, bu, Ay'ın Dünya etrafındaki eliptik yörüngesinde geldikleri noktaya bağlı olacak. Bu yörüngenin yakın ve en uzak noktaları arasındaki mesafe her 29 günde 43 bin km değişiyor. Dünyadakiler açısından ise günler her gün bir pikosaniye, yani saniyenin trilyonda biri kadar uzuyor olacak. (BBC Türkçe)
|
|
|