Anılarda Antalya | erkangurkan

[@C.Doğan]

Erkan Bey,

Antalya'yl a ilgili bilgi ve fotoğraflarınızı doyumsuz. Sanıyorum ki sizde daha fazlası da var.

Bizle paylaşmadıklarınız da dahil tüm bilgileriniz özel bir kataloğu hakediyor diye düşünüyorum.

Lütfen, Antalya ile ilgili belgelerinizi bir toparlayın ( Fotoğraf ve derleme bilgi ). Sonra o bilgilerinizi profesyonel anlamda herkesle paylaşın.

O konuda sizinle sadece bazı bilgilerimi paylaşabilirim. Esas olan Antalya bölgesi, Belediye Başkanı, Vali, Turizm Ofisi ve Turizm Firmalarının ve insanlarının katılımı, sahiplenmesidir.

[@erkangurkan]

Orjinal Mesaj Sahibi Cengiz Doğan

Erkan Bey,

Antalya'yl a ilgili bilgi ve fotoğraflarınızı doyumsuz. Sanıyorum ki sizde daha fazlası da var.

Bizle paylaşmadıklarınız da dahil tüm bilgileriniz özel bir kataloğu hakediyor diye düşünüyorum.

Lütfen, Antalya ile ilgili belgelerinizi bir toparlayın ( Fotoğraf ve derleme bilgi ). Sonra o bilgilerinizi profesyonel anlamda herkesle paylaşın.

O konuda sizinle sadece bazı bilgilerimi paylaşabilirim. Esas olan Antalya bölgesi, Belediye Başkanı, Vali, Turizm Ofisi ve Turizm Firmalarının ve insanlarının katılımı, sahiplenmesidir.

sayın cengiz doğan,
bu çalışmalarımın hedefine ulaşması ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için
dilek ve temennileriniz umut verici !
ben elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum,
bundan sonrası ilgililerin, ilgilenmelerine kalıyor,
umarım memleketimin kaybolmaya yüztutmuş değerlerine
sahip çıkanlar da olacaktır.

[@erkangurkan]

Orjinal Mesaj Sahibi Mediter

Erkan Bey,
Anılarınızı, eski Antalya fotoğrafları ile de süsleyerek öylesine hoş anlatıyorsunuz ki, büyüsüne kapılmamak mümkün değil,
Çocukluğumun tamamı Antalya'da geçmemiş olmasına rağmen, her zaman bir ayağım Antalya'daydı.
Deniz aşığı olmam nedeniyle de (her yıl aralıklarla Antalya'da geçirdiğim) bu zamanımın büyük kısmı, Lara falezlerinde ki (eski) mezbaha ile Konyaaltı'da (Boa Çayı'na kadar olan bölümde) geçti desem yalan olmaz.
Tabi ki bu kıyı şeridinde en ilgi çekici, tarihi mekan (eski) Liman'dır.
Hem yaşımın senden küçük olması, hem de hatıralarımın silinmiş olması nedeniyle anlattığınız bir çok bilgiyi, ilk defa sizin anlatımınızla öğreniyorum. (Mavnalara (krom) yükleme yapmak için, Mermerli'den mavnalara uzatılan oluğu, un fabrikasının su ile çalışması gibi) bir çok konuyu hatırlamıyorum ama Mermerli surlarının su içerisinde olan kalıntısını (siz anlattıktan sonra) hayal meyal hatırlıyorum sanki...
Tophane parkının altınının boş olduğunu,duymuştum, biliyordum,ama içerisine girmem mümkün olmadı.
(yanlış hatırlamıyorsam) 1971-1972'li yıllarda okula her geliş gidişimde, limandan yukarı çıkarken, Tophane parkının altına açılan kapının ve yandaki pencere gibi yerlerin, (demirden) kapı ve kepenklerle kapalı olduğunu hayal meyal hatırlıyorum.Daha sonraki yıllarda (sanırım) diskotek veya bar olarak işletilmişti. Halen lokanta...
Bu (hayal,meyal anımsamalarım) anılarımı canlandıran anılarınız için asıl ben teşekkür ederim.

sayın mediter,
ne mutlu bana ki, sizin de anılarınızı güncelleyebildim,
o günleri tekrar anımsamak, o günleri tekrar yaşıyorcasına,
bir an da olsa insana doyumsuz bir mutluluk veriyor,
ne mutlu bize ki aynı güzellikleri ikici kez yaşayabiliyoruz.
teşekkür ederim.

[@erkangurkan]

Yivli Minare - 1932





Cumhuriyet Meydanı - 1930





Kadın Yar'ı 2012

Eski Kadınyar'ı Köprüsü

Kadın Yar'ı

Kadın Yar'ı, eski Antalya’nın Dışkale surlarının batı yakasındaki başlama noktasındadır.

Günümüzde Eski Sanayi Sitesi olarak bilinen bölgenin daha da kuzeyinden hafif ve aralıklarla yer çöküntüleri şeklinde başlayarak, Eski Sanayi Sitesi bölgesinden geçer, Sigorta Hastanesinin doğusundan, güneyine doğru bir yay çizerek, Şarampol bölgesinin batı yakasına, oradan da Güllük Caddesine paralel olarak denize ulaşır. Jeolojik hareketler sonucu oluşmuş bir yerkabuğu çatlağıdır. Başlangıç noktasında bir metre civarında olan bu çatlak ve çöküntüler, orantılı olarak Şarampol bölgesine geldiğinde yeraltı kaynak sularından da beslenerek büyük bir dere halini alır. Bu doğal yapı denize yaklaştıkça yine orantılı olarak daha da derinleşir ve genişler, denizle buluşma noktasında tabanı deniz seviyesindedir, yani derinlik 35 m. ye ulaşır. Başlangıç tan itibaren denize ulaştığı noktaya kadar uzunluğu 7 - 8 km. kadardır.

Antalya’yı kış aylarındaki aşırı yağışlar sonucu sel felaketlerinden koruyan büyük bir doğa harikası olduğunu söyleyebilirim. Yakın çevrede oturanlar, tüm çöp ve atık maddelerini yoketmek için pervasızca burayı kullanırlardı. Bu nedenle o bölgenin boklu dere olarak anılması halk arasında yaygındı. Tüm bu olmsuzluklara rağmen, tabanındaki akarsu denize ulaşırken yine de berraktı. Sanki birkaç km. lik mesafede kendi kendini filtre ediyor temizliyordu. Bu doğa harikasının denize ulaştığı yerdeki ve günümüzde de kullanılan köprü, 1950 li yıların sonlarına doğru yapıldı. Öyle ki, bir fayton arabası bile üzerinden geçerken arka büyük tekerleklerinin dingilleri, köprünün yine taştan örülmüş olan yan duvarlarına sürtmesin diye, köprüye yaklaşınca yavaşlar ve dikkatlice geçerdi.

Kadın Yar'ı tam olarak bu eski taş köprünün bulunduğu yerin adıdır. Burada uçurumun tabanına olan yüksekliği 40 m. yi bulur ve tabanına baktığınız zaman, tabii ki bakabilirseniz gerçekten ürkütücüdür. Günümüzde kullanılan köprü yapılmadan, özellikle 1950 öncesi köprünün diğer tarafında birkaç bina dışında yerleşim alanı yok denecek kadar azdı. Köprüyü geçince hemen solda Antalya Devlet Hastanesi vardı. Günümüzde buranın park olarak değerlendirildiğini görüyoruz. Sağ tarafta ise Antalya Mapushanesi vardı (bugünkü adıyla ceza ve tevkif evi). Bu mapushanenin (firar olaylarını önlemek için olacak) arka cephesi Kadın Yar'ı uçurumunun kenarındaydı.

Köprünün diğer tarafını daha sonraya bırakarak konumuza dönelim. Günümüzde, 7 ,8 km. lik bu doğa harikasının denize ulaştığı yerde, köprüden sonra 150 metrelik bölümü, tüm olumsuzluklara rağmen, bize eski haliyle ilgili fikir verebilir. Bu noktadan sonrası tamamen doldurularak, üstüne şehir kurulmuştur. Ancak Güllük Caddesine paralel olarak uzanan bölümünün sokak aralarında yer,yer izlerine rastlamak hala mümkündür.

Son yıllarda Kadın Yar'ı ile ilgili birçok şey yazılıp çiziliyor. Bu konuda net' te bir araştırma yaparsanız sayısız hikaye bulabilirsiniz. Ben bu yazılan hikayelerin doğruluğuna inanmıyorum. Bunlardan birçoğunu da, kadın haklarına karşı saygısızca bir yaklaşım ve aşağılayıcı buluyorum ve de bütün bu hikayelerin birileri tarafından kasıtlı olarak uydurulduğunu düşünüyorum. Çünkü bu konuda herhangi bir belge de yok ve de şahsım olarak ben, hayatım boyunca büyüklerimden de böyle hikayeler dinlemedim. Açtığım bu konuda, prensip olarak sadece kendi anılarımın ve doğruluğundan emin olduğum büyüklerimin bana anlattıklarının dışına çıkmıyorum.

Ancak Kadın Yar'ı ile ilgili bir anımı aktarmadan da geçemeyeceğim;

eski taş köprünün bulunduğu dönemde, Antalya’da sık, sık intihar olayları olurdu ve bu olayların hepsi de neden se bu eski taş köprünün bulunduğu yerde gerçekleşirdi ve intihar edenlerin hepsi de kadın veya geç kızlardı. Olay duyulduktan sonra bütün yetkilileri orada görmek mümkündü. Bir sürü polis, belediye zabıtası ve itfaiyeciler, etrafında da meraklı halk kitlesi. Her olaydan sonra cesetin çıkartılabilinmesi için itfaiye seferber olurdu.

O yıllarda günümüzün teknolojik olanaklarından yoksun itfaiyeciler, uç uca ekleyerek elde ettikleri uzun halatlarla uçurumun tabanına inmeye çalışırlardı. Bazı olaylarda bu çalışmalar birkaç gün sürerdi. Bu çalışmalar sırasında uçurumun tabanına inmeye çalışırken bir itfaiyeci de kaza ile uçuruma düşmüş ve hayatını kaybetmişti. Aşağıdaki ceseti çıkarmak için yapılan çalışmalar bir anda paniğe dönüşmüş, herkez şaşkın ve üzgün, ne yapacağını bilmez halde, bir oraya bir buraya koşuşturmaya başlamışlardı ve bu olay uzun süre belleklerde yer etmişti.

Kadın Yar'ı nın bu eski ve dar kemerli taş köprüsü yıkılıp, günümüzde kullanılan geniş ve beton köprü yapıldıktan sonra sanki Kadın Yar'ı nın tılsımı bozuldu ve ben o günden sonra Kadın Yar'ında başka bir intihar olayı duymadım. Ancak, benim Kadın Yar'ı ile ilgili doğruluğuna inanmadığım hikayelere Aziz Nesin inanmış olacak ki, bununla ilgili bir de şiir yazmış.

Günahlım

Antalya'da kadın yarı

Atarlar o yardan günahlı kadınları

İkibin yıldan beri yutar günahları uçurum

Öyle suçlusun öyle günahlısın

O kadın yarı'ndan atılmalısın

Ben bulutlarca üstünden uçuyorum

Korkma bırak kendini boşluğa

Sevinin yarattığı bendeki sarhoşluğa

Daha düşmeden seni havada tutuyorum

Sen öyle güzelsin ki günahlım

Nasıl altın tutmazsa pas

Senin güzelliğin de günah tutmaz

aziz nesin 26.06.1983 kaynak ekşi sözlük

Antalya Mapushanesi - 1926

[@Banemin]

Nihayet merakla beklenen "Kadın Yar'ı" ile ilgili bölüm paylaşıldı. İlgi ve zevkle okudum.

Özellikle Antalya'yı sellerden koruyan doğal bir set olması ilgimi çekti. Orada yaşanan intihar olayları ise sanırım uçurum olan her yerde yaşanan şeylerden. Bu nedenle Kadın Yar'ına yüklenen hikayeler bence de gerçekle ilgisi olmayan şeylerdir.

Sevgili erkangurkan,

anlattıklarınızın yanı sıra anlatım şeklinizde o kadar güzel ki masal tadında gerçek hikayeler okuyorum bu başlık altında. Emeğin için ne kadar teşekkür etsem azdır.

[@LaLe]

Kadın Yar'nı biraz geçince Devlet Hastanesinin olması ve hapishanenin Kadın Yar'ının dibinde olması, Antalya hakkındaki bilgilerime bir katkı daha oldu. Meğer bilmediğim neler varmış.

Kadın Yar'ının şimdiki haline bakıpta, o zamanla karşılaştırınca, verdiğin bilgiler benim için sanki masal gibi Sevgili erkangurkan. Antalya ne kadar büyük bir evrim geçirmiş meğer, hoş hala da geçiriyor ya

Kadın Yar'ının o zamanlar çöplük olarak kullanılmasında şimdilerde tek değişen şey, vatandaşların oraya pet şişe, kağıt v.s.. atmaları. Kısa bir süre önce çekmiş olduğum fotoğrafta belli oluyor.

Güzel ve değerli bilgiler için çok teşekkürler erkangurkan.

Sırada ne var?

[@erkangurkan]

Orjinal Mesaj Sahibi Banemin

Nihayet merakla beklenen "Kadın Yar'ı" ile ilgili bölüm paylaşıldı. İlgi ve zevkle okudum.

Özellikle Antalya'yı sellerden koruyan doğal bir set olması ilgimi çekti. Orada yaşanan intihar olayları ise sanırım uçurum olan her yerde yaşanan şeylerden. Bu nedenle Kadın Yar'ına yüklenen hikayeler bence de gerçekle ilgisi olmayan şeylerdir.

Sevgili erkangurkan,

anlattıklarınızın yanı sıra anlatım şeklinizde o kadar güzel ki masal tadında gerçek hikayeler okuyorum bu başlık altında. Emeğin için ne kadar teşekkür etsem azdır.

sayın banemin,
bu denli övgülerinizle beni onurlandırıyorsunuz,
çok teşekkür ederim, ayrıca bu konuda anılarım eklenmeye devam edecektir,
resim çalışmalarımdan arda kalan zamanlarımda anılarımla ilgili yazdıklarım
neredeyse bir kitap kadar oldu, tarih değil ama eski antalya ile ilgili
merak ettiklerinizi bulabileceğinize inanıyorum.

[@erkangurkan]

Orjinal Mesaj Sahibi LaLe

Kadın Yar'nı biraz geçince Devlet Hastanesinin olması ve hapishanenin Kadın Yar'ının dibinde olması, Antalya hakkındaki bilgilerime bir katkı daha oldu. Meğer bilmediğim neler varmış.

Kadın Yar'ının şimdiki haline bakıpta, o zamanla karşılaştırınca, verdiğin bilgiler benim için sanki masal gibi Sevgili erkangurkan. Antalya ne kadar büyük bir evrim geçirmiş meğer, hoş hala da geçiriyor ya

Kadın Yar'ının o zamanlar çöplük olarak kullanılmasında şimdilerde tek değişen şey, vatandaşların oraya pet şişe, kağıt v.s.. atmaları. Kısa bir süre önce çekmiş olduğum fotoğrafta belli oluyor.

Güzel ve değerli bilgiler için çok teşekkürler erkangurkan.

Sırada ne var?

evet antalya büyük evrim geçirdi,
ve bu dönemi baştan sona yaşayabildiğim için buruk ta olsa şanslıyım,
evet sırada bahçelievler var.

[@LaLe]

Orjinal Mesaj Sahibi erkangurkan

evet antalya büyük evrim geçirdi,
ve bu dönemi baştan sona yaşayabildiğim için buruk ta olsa şanslıyım,
evet sırada bahçelievler var.

İşte orasının anlatımını heyecanla bekleyeceğim

[@erkangurkan]

Orjinal Mesaj Sahibi LaLe

İşte orasının anlatımını heyecanla bekleyeceğim

sayın lale,
bu konuda herhangi bir duyumunuz varmı acaba ?
- varsa paylaşmak isterim, yoksa,
her anımda olduğu gibi yine çok şaşıracaksınız !