Kolonya - (Kölnisch Wasser) İcadı ve Yapılışı

[@Canan]

Kolonya - (Kölnisch wasser)

Kolonya (Fransızca Eau de Cologne ve İngilizce Cologne olarak bilinen), 1709 yılında İtalyan Giovanni Maria Farina tarafından ilk kez üretilen etil alkol, su ve limon, çiçek veya tütün esansı gibi hoş koku veren maddelerin karışımından oluşan bir tür parfüm. İçerisindeki alkol oranı derece ile belirtilir örneğin 70, 80 derece gibi ve genelde bu isim ile anılır.

Kolonyanın Tarihçesi

Kolonya adı Almanya'da bugün Köln olarak bilinen kentin eski ve İtalyanca'dan gelen adıdır, bu çeşit parfümlü su ilk defa orada icat edildiğinden Kolonya suyu diye anılır.

İlk kolonyayı 18. yüzyıl başlarında İtalyan Giovanni Paolo de Feminis, bir keşişin Macaristan Kraliçesi Elizabeth için ürettiği "Macar Suyu" olarak bilinen kokunun içine bergamot, limon ve portakal esansı katarak yaptı.

Feminis, "eau admirable" (Hayranlık uyandıran su) ismiyle ürettiği kokuyu, Kölne yerleştikten sonra üretmeye başladı. Cologne ve Kolonya adi da Buradan gelir. "Eau de Cologne, Kölnische wasser "Köln Suyu" demektir. Köln Tıp Fakültesi'nin bu kokuyu tıbbi ürün olarak onaylamasının ardından kolonya Avrupada yaygınlaşmıştır.

Tüm zamanların en yaygın kullanılan tuvalet malzemesi olarakta bilinen kolonya ilk geliştirildiği yıllarda günümüzden farklı olarak kozmetik değil, tıbbi amaçla kullanılıyordu. O günlerdeki formülüyle biberiye, portakal çiçeği, bergamot ile limondan oluşan ve ferahlatıcı özelliği yüzünden rağbet gören karışım, sindirim sistemi rahatsızlıklarında şeker üzerine damlatılarak alınıyor ya da şaraba karıştırılarak içiliyordu. Antiseptik özelliğinden ötürü ağız çalkalamada, yara temizliğinde kullanılıyor, kas ve eklem ağrıları için harika bir friksiyon solüsyonu oluyordu.

Uzun yıllar tedavi edici özelliğinden yararlanılan bu sıvı, tuvalet amacıyla kullanılmaya başlandıktan sonra bir devrim yüzyılı olan 18. yüzyılda adeta bir çığır açar. Sınıf savaşının en keskin biçimde yaşandığı yıllarda yükselen burjuvazi karşısında, ağır ve pahalı parfümlerle özdeşleşen aristokrasi yenik düşünce, ağır kokuların da itibarı azalır. Eau de Cologne gibi hafif ve ferahlatıcı kokular sadeliğin, saflığın simgesi haline gelir ve burjuvazinin gözdesi olur.

Cilde sürüldükten sonra içerisinde bulunan alkolün hızla buharlaşması ve bu sırada buharlaşan alkol moleküllerinin çevrelerinden ısı çekmesi üzerine kullanan kişiye bir serinlik vermesi üzerine genelde ferahlamak için kullanılır. Bunun dışında keskin kokusu sebebi ile ayıltıcı özelliği vardır. Türk ananesinin şeker ile birlikte en önemli ikram ürünlerindendir. Özellikle Ramazan Bayramında satışı ve kullanımı çok yüksek miktarlara çıkar. Tütünlü, Güllü, Limonlu vs. şeklinde farklı esanslar içeren bir çok çeşiti bulunmaktadır.

Köln'de kolonya satan mağaza

Yüzde 80-96'sı etil alkol, kalan kısmı ise su ve esanstan oluşan kolonya, ağzı kapalı ve güneşten uzak kaldığı sürece ortalama beş yıl bozulmamaktadır.

Kolonya sürdükten sonra ferahlık hissedilmesinin sebebi, içindeki etil alkolün uçucu olması ve buharlaşırken vücut ısısını da beraberinde götürmesidir.

[@LaLe]

''Kölnisch Wasser'' çok duymuştum ve büyük bir mağazanın sadece bu kolonyaya ayrılmış bölümüne gittim kokladım ve elime sıktım biraz. Bütün gün baş ağrısından mahvoldum.

Bakmayın siz adının kolonya olarak geçtiğine, bizim limon kolonyası yanında parfüm kalır. Zaten bizim kolonyamızla koku olarak uzaktan yakından ilgisi yok. Şimdilerde yaşlı insanların kullandığı bir kolonya imiş bu ve 4711 markası da ilk üretildiği evin kapı numarasıymış.


Teşekkürler Canan, ellerine sağlık.

[@ReaL]

Kolonyasız, parfümsüz hayat düşünemiyorum..

* * *

Birşey daha öğrendim... Ateşli insanların eklem yerlerine sürülmesinin nedeni buymuş demek...

Kolonya sürdükten sonra ferahlık hissedilmesinin sebebi, içindeki etil alkolün uçucu olması ve buharlaşırken vücut ısısını da beraberinde götürmesidir.

Ellerine sağlık, teşekürler, Canan42

[@DarkAngeL]

Kolonya buzdolabında olmalı sıcaklarda ferah ferah kullanacaksın

Biz de kendi fabrikalarımızın üretimi olan zeytin ve zeytin çiçeği kolonyası satıyoruz reklam gibi oldu ama
Çok da yaygın değildir tütünden hafif değişik güzel bir kokusu var..

Eline sağlık Canan kolonya adının Köln'den gelebileceği hiç aklıma gelmezdi hep bir fransızdır keşfeden herhalde diyordum

[@LaLe]

Orjinal Mesaj Sahibi D@rk@ng€L

Eline sağlık Canan kolonya adının Köln'den gelebileceği hiç aklıma gelmezdi hep bir fransızdır keşfeden herhalde diyordum

Dark, o ismi bulan zaten bir Alman değil, Johann Maria Farina isimli İtalyan bir parfümcü. Yaşadığı şehri onurlandırmak için kendi üretimine ''Eu de Cologne'' adını veriyor.

[@DarkAngeL]

Orjinal Mesaj Sahibi LaLe

Dark, o ismi bulan zaten bir Alman değil, Johann Maria Farina isimli İtalyan bir parfümcü. Yaşadığı şehri onurlandırmak için kendi üretimine ''Eu de Cologne'' adını veriyor.

Evet onu anladım da eklemeyi unutmuşum bir önceki yorumumda
Köln deyince Almanya'yı,parfümeri olunca Fransayı çağrıştırıyor ama kendisi İtalyan

[@Canan]

Köln'de kologne (Kölnisch Wasser) satan pek çok dükkana rastlanır fakat alıcısısı sadece turistler denilebilir. O da Köln hatırası olsun diye. Bie de meraktan (benim gibi ) Çirkin ağır bir kokusu var, bizim kolonyalarımızla hiç kıyaslanamaz.

[@Basakca]

Küçüklüğümden hatırlıyorum.

Her bakkalda bu kocaman damacanalardan bir kaç tane olurdu. Kolonyası biten şişesini doldurturdu zevkine göre...

Annem beni bakkala gönderdiğinde bir fırsatını kollar hortumun ucundaki pompayı sıkardım. Bakkal Osman amca kokuyu alınca kızardı ama bir şey diyemezdi. Bir gün babama demiş "bu muzır kızını bakkala gönderme" diye

Şimdilerde Osman amacanın bakkalının yerinde yeller esiyor. Haliyle de bu şişeler eskilerden kalma enstantane olarak Kapalıçarşı'da turistlere hizmet ediyor değişik kokuları ile...

Ellerine sağlık, teşekkürler Canan.

[@Heliosaga]

Kolonyayı sevmem parfümü hiç ama hiç sevmem..

Lise başlarında kolonya içme deneyimim olmuştu kötü sonuçlandı tabi..

[@Basakca]

Kolonyanın kültürümüzde ayrı bir yeri vardır. Eve misafir geldiğinde evdeki küçüklerden birinin eline kolonya şişesi tutuşturulur, diğer küçüğün eline de şeker tabağı ve gelenlere doğru yollanılırdı. Hoşgeldin deyip önce avuçlara kolonya dökülür sonra da şeker verilirdi.

Özellikle bayramlarda. Alışveriş listesinde illaki bir kolonya türü olacaktı. Tercih çoğunlukla limon kolonyasından yana olurdu.