02.08.2011, 20:09 | #1 |
Çevrimdışı
|
Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Soyları uzun ömürlü ailelerde, birgün doğa, öyle bir insan yaratır ki, bu insan, hem bütün atalarının özelliklerini kendinde birleştirmiş, hem de o ana kadar dağınık ve tohum halinde kalan yetenekleri kişiliğinde olgunlaştırmış bulunsun. Bach'lar gibi kuşaklar boyunca, kesilmeden süregelen çok kollu bir müzisyenler soyu dünyada ender görülmüş, hayret verici bir olaydır. Ünlü Bach, öyle bir aile soyundan geldi ki, tümünün müzik içgüdüsü, sanat sevgisi ve müzik yaratıcılığı hep onda toplanmıştı. Doğduğu güne kadar üç kuşak, yani 200 yıl müzisyen yetiştiren bu ailenin en yeteneklisi, doğduğu zaman küçük, fakat sonra dünyada "Büyük Bach" diye anılacak olan Johann Sebastian Bach'tır. Küçük Bach, çocukluğundan gençlik yaşlarına kadar hep Eisenach ilçesinde yaşadı; doğduğu ev hâlâ müze olarak durmaktadır. İlk yıllarda evinin küçük bahçesinde oynar, başını göklere kaldırarak doğayı seyreder, gökyüzünde dalga dalga yürüyen koyu bulut yığınlarını seyre dalardı. Öykülerle içli dışlı olan bu kent, bölge müzisyenlerinin de bir yurduydu. Onun körpe ruhuna örneklik edebilecek her şey burada müzikle yoğrulmuştu. Küçük Bach'ın saray müzik öğretmeni ve kemancısı olan babası, ona ilk müzik öğretmeni oldu. Fakat annesi 1694'te ve babası da 1695'te ölünce Bach, 10 yaşında öksüz kaldı. Ohrdruf kentinde orgçu olan ağabeyi Christoph'a sığındı ve orgu ondan öğrendi. İlkokulu pekiyi derecede bitiren, üstün müzik yeteneği ve iyi huylarıyla başta okul müdürü olmak üzere, sınıf öğretmenleri ve arkadaşları tarafından çok sevilen iyi kalpli küçük Bach, o şehirde liseye yazıldı. Bach,15 yaşına gelince liseden ayrıldı ve Lüneburg'a gelir gelmez hemen, ender bulunan çok güzel soprano sesiyle bir koroda şarkı söylemeye başladı. Ayrıca burada ünlü bir orgcu G. Boehm'den ders aldı ve kısa zamanda öğretmenini geride bıraktı. Buradaki kilisede yaşından umulyacak bir ustalıkla org çalmaya başladı. Klasik öğrenimi bitince Bach, Weimer'daki bir konserde onu dinleyen ve genç besteciyi pek seven Prens Leopold, kendisini saraydaki müzisyenler arasına aldı ve saray orkestrasında başkemancılığa, iyi bir ödenekle atadı. 1707 yılında henüz 22 yaşındayken, amcasının kızı Maria ile evlendi. Bu ilk eşinden 8, ilk eşi Maria yaşamını yitirdikten sonra, 1721'de evlendiği genç ve güzel sesli müzisyen bir kız olan ikinci eşi Anna Magdelena'dan da 12 olmak üzere toplam 20 çocuğu dünyaya geldi. Yediden yetmişe kadar müzisyen olan Bach ailesi, eskiden olduğu gibi, sık sık bir araya toplanır, kendi aralarında konserler düzenlerlerdi. Bu konserleri Bach yönetirdi. Bach 1717’de Samuel Drese’den açılan Weimar sarayı kapel ustalığına kendisinin getirilmeyişine çok sinirlendi ve öfkesini o kadar şiddetle açığa vurdu ki Weimar dükü onu dört hafta hapsetti. Bundan sonra Bach yine 1727 yılında Anhalt dükü Leopold’un Köthen’deki sarayında oda müziği şefi oldu. Köthen’de org bulunmadığı gibi koro da yoktu. Yalnız orkestra ile oda müziği grupları vardı. Bundan dolayı Bach yalnız orkestra ve oda müziği eserleri bestelemeye başladı. Zaten yaşamı boyunca aldığı çeşitli görevler hep onun müzik yaratıcılığını etkilemiş ve kendisi hangi görevde bulunuyorsa orada eline geçen olanaklara göre eserler bestelemiştir. İşte Bach’ın en önemli eserleri arasında kabul edilen Brandenburg Konçertoları bu sıralarda yazılmış eserledir. Händel 1729’da yeniden Halle’ye gelmişti. Fakat Bach o sıralarda yolcuşuğa çıkamayavak kadar hasta olduğundan dolayı en büyük oğluyla bir haber gönderdi ve Händel’i Leipzig’ davet etti. Fakat ne yazık ki Händel bu davete uyamadı. Händel’in son yolculuğu Bach’ın ölümüyle sonuçlanan 1750 yılına rastlar. Leipzig’deki Thomas Okulu ve kilisesinin kantoru* ya da başka bir deyişle koro şefi ve öğretmeni olan Johann Kuhnau 1722’de öldü. Açılan kantorluk için başvuran altı kişi arasında Georg Philipp Telemann kilise yönetim kurulunca ötekilere yeğlenerek oybirliği ile seçildi. Fakat Telemann bu görevi kabul etmedi. O zaman Bach’ın adı ileri sürüldü. Ama kurul ölen Kuhnau’nun öğrencilerinden Cristoph Gaupner’in atanmasını uygun gördü. Gaupner, Darmstadt dükünün sarayında müzik yöneticisiydi. Dük onun ayrılmasına kesinlikle izin vermeyince Thomas kilisesi ile okulun arasında bir yarışma yapıldı. Bu yarışmada Bach başarı gösterdiyse de yönetim kurulu Gaupner’den ümidi kesmediğinden birkaç ay daha beklemeyi yeğledi. Sonunda Gaupner’den kesin ret yanıtı geldi. Bunun üzerine kurul “en iyi müzisyenleri elde etmeye olanak bulamadığından dolayı orta nitelikli müzisyenlerden seçmek zorunda kaldığını” belirterek Bach’ın atanmasını onayladı. “Şimdiki yıllığım 700 thaler kadardır, arada ek gelir olursa artar. (thaler o dönemin Almanya’sında kullanılan para birimidir.) Bu da gömülen cenazelerin sayısına bağlıdır. Havalar sağlığa uygun gidince ek gelir azalıyor. Sözgelimi geçen yıl cenaze sayısı eksildiğinden dolayı ek gelirden 100 thaler içeri girdim. Thüringen’de 400 thaler alırken daha iyi geçiniyordum. Burada iki katı elime geçiyor olsa da yaşamın pahalılığından dolayı yine de sıkıntı çekiyorum. Size aile durumumu anlatayım: İlk eşim Köthen’de öldüğünden dolayı ikinci kez evlendim. İkinci evliliğimden bir oğlum ile iki kızım sağdır. Büyük oğlum hukuk okuyor. Ötekisi birinci sınıfta, biriyse ikinci sınıfa devam etmektedir. En büyük kızım daha evlenmemiştir. İkinci evliliğimden olan çocuklar henüz çok küçüktürler: oğlanların en büyüğü altı yaşında. Fakat hepsinin müziğe ilgileri var. Ailemle bir çalgı grubu kurabileceğimize eminim. Özellikle şimdiki karımın güzel bir soprano sesi var, büyük kızım da iyi şarkı söyler… vb.” Zavallı Bach’ın yoksulluktan yakınırken sanki az insanın öldüğünü üzülerek anması ne denli hazin! Leipzig’e döndükten sonra Sebastian Bach’ın gittikçe artan hastalıkları kendisini de yakınlarını da endişelendirmeye başlamıştı. Özüne karşı pek sert davranan Bach ilk sıralarda bu rahatsızlıkları iki kat etkinlikle alt etmeye uğraştı. Fakat bu sefer ilaçlar yetersiz kalıyordu. Hele gözlerinden çok rahatsızdı. Eskiden beri miyop olan gözleri fazla çalışmaktan ve notaları kopyalamaktan yorulmuş, yavaş yavaş görmez olmaya başlamıştı. 1749’da gözlerine yapılan ameliyat başarısızlıkla sonuçlanarak zavallının tamamen kör olmasına neden olmuştu. Onun da kaderinde Händel gibi kör olarak ölmek varmış. 18. yüzyılın başlangıcına kadar Almanya'da ne din, ne orkestra ve ne de opera müziği alnında adları yüzyılları aşmış ve günümüze kadar gelmiş büyük müzisyenlere tesadüf edilemezdi. Ancak Johann Sebastian Bach ve G.F. Handel iledir ki, Almanya, Avrupa'nın birinci sınıf müzik kültürü olan uluslar arasında yerini almıştır... * Kilise kantoru: Kilise korosu yöneticisi.
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
|
10 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 22:22 | #2 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Johann Sebastian Bach’ın Başlıca Eserleri J.S.Bach Eserlerinin Sınıflandırılması
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
|
9 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 22:22 | #3 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
BWV 971 İtalyan Konçerto, Fa Majör Lavta Eserleri Konçertolar ve Orkestra Eserleri Kanonlar
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
|
10 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 23:07 | #4 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Biyografisini yazan hikaye gibi yazmıs, sıkılmadan masal gibi okudum
İyi bir müzisyen olması yanısıra, çok da üretkenmiş. 20 tane çocuk Eserlerini es geçtim ama Teşekkürler Sultan, ellerine sağlık. |
10 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 23:10 | #5 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Biyografisi bir kişiye ait değil Lale, birkaç yerden okuyup da birleştirdim. Hepsi güzel yazmış da pek kopukluk olmadı birleştirince.
Çok fazla eseri var zaten, okumak da öğrenmek de güç.
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
|
10 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 23:16 | #6 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Güzel birleştirmişsin ama. Genelde klasik müzik adamlarının hayatları hep klasik olarak yazılır ve bayar. Dediğim gibi bu çok güzeldi
|
9 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 23:16 | #7 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Dünyaca ünlü bir bestecinin biyografisini okumak bir zevkti, teşekkürler
|
10 Üyemiz Kardelen26'in Mesajına Teşekkür Etti. |
02.08.2011, 23:42 | #8 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Tüm hayatını müziğe adamış, üretkenliği takdire şayan ve biyografisi Lale'nin de dediği gibi akıcı, masal tadında...
Ellerine sağlık, teşekkürler Sultan...
__________________
"Ey egosu boyundan büyük insan.. |
9 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti. |
03.08.2011, 08:07 | #9 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Büyük Bach'ın hayatını da öğrenmiş olduk. Bu kadar üretken bir ailenin soyu hala devam ediyor mudur acaba?
__________________
|
9 Üyemiz DarkAngeL'in Mesajına Teşekkür Etti. |
07.04.2013, 13:07 | #10 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Johann Sebastian Bach (21 Mart 1685 - 28 Temmuz 1750)
Sırf fonda çalan eseri için girdim konuya.
__________________
"Ey egosu boyundan büyük insan.. |
5 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti. |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
1685, 1750, bach, johann, mart, sebastian |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |