Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türk ve Dünya Mutfağı > Yemekler > Deniz Ürünleri


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 13.12.2009, 01:31   #1
Çevrimdışı
LoDoS
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Red face Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDoS

Balık Sağlıktır




B
alıkta şeker,karbonhidrat yok denecek kadar azdır.Protein açısından ise son derece zengindir.Bu özellikleri nedeniyle son derece sağlık lı bir yiyecektir.

Yüz gram yağlı balık yaklaşık 22 gram, yağsız balık ise 10 gram protein içerir. Balık aynı zamanda proteininden en çok faydalanılan besin türüdür.

İnsan vücudu bu proteinin %93′ün den faydalanır.Bu oran kırmızı etlerde ve diğer be yaz etlerde çok düşüktür.Balık az karbonhidrat içermesinin yanısıra madensel tuzlar ve mineraller açısın dan son derece zengindir, bol miktarda fosfor, kalsi yum, iyot ve flor içerir.

Balık eti A,B1,B2 ve D vitaminleri açısındanda zengindir.

Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz,her geçen gün artan çevre kirliliğine rağmen balık çeşitle ri açısından son derece zengin bir ülkedir.Deniz balıkları siyah etli-beyaz etli,yerli ve göçme olarak sınıflara ayrılırlar.

Beyaz etli balıkların sindirimi siyah etlilere nazaran daha kolaydır.Jelatin içerdiklerinden haşlamaya elverişlidirler.Tavası, ızgarası, yağlı ol dukları mevsimlerde de ızgarası yapılır.

Bunlara ör nek olarak barbunya, tekir, levrek, kefal, lüfer,kal kan, mercan, çipura, dil, pisi ve kırlangıçı örnek gösterebiliriz .Torik,palamut,uskumru,kolyos,kılıç,hamsi,sar dalya,gümüş gibi balıklarda siyah etli balıklar sınıfı na girerler.Bu balıklar beyaz etlilere nazaran daha yağlıdırlar ve daha az jelatin içerirler.

Bu nedenle haşlamaya uygun değillerdir ve hazımları daha zordur.
Barbunya


Denizlerimizin bu tatlı balığı genellikle ege ve akdenizde bulunur. Yeni bir balık türü olan barbunya sıcak ve ılık denizlerin kıyıya yakın olan kumlu ve çamurlu deniz diplerinde, az olmakla berebar kayalık yerlerde yaşar. Genelde 17 ila 20 cm arasında olup nadiren 40 cm ye kadar çıkar. Kaya barbunyası, kum barbunyası, ot barbunyası ve paşa barbunyası diye dört çeşiti vardır.

Bunların içinde en makbulu kaya barbunyasıdır. Sırtı kırmızı ve karın kısmı beyaz olan kaya barbununun sırtında hiç gri leke bulunmaz. Kum ve ot barbunyasında ise sırt gri ile kırmızı renklerin karmaşası halindedir.

Paşa barbununun her iki yanında çeneden kuyruğa doğru sarı bir şerit bulunur. Tekir ile çok karıştırılan bu balığın en lezzetli zamanı temmuz ve ekim ayları arasıdır.

Bu süre zarfında tavası, ızgarası ve kağıtta kebabı çok güzel olur. Tekirden en büyük farklılığı kafasının daha uzun oluşudur.

Tekir



Tekirin kafası küttür ve çene altında iki sakalı bulunur..

Barbunyaya çok benzeyen be yakın akrabası olan bu balık bütün denizlerimizde avlanır.

Karadeniz ve marmarada avlanılanlar 6 ila 10 cm arasındaır. Ege ve akdenizde ise boyları barmunyayı yakalar.

Çene altı bıyıklarının uzunluğu, küt kafası ve birinci sırt yüzgecindeki sarı-siyah benekleri ile barbunyadan ayrılır. Dört mevsim yenebilecek bu balığın en lezzetli zamanı, aynen barbunyada olduğu gibi temmuz-ekim ayları arasıdır. Tavası ve kağıt kebabı çok güzel olur.



Çipura


Egenin meşhur yerli balığı olan ve küçük sürüler halinde gezen çipura son yıllarda çiftliklerde de üretilmeye başlanmıştır.

Çipura elips biçiminde yassı vücudu, beyaz karnı, koyu gri sırtı ve pembemsi yanakları ile tanınır. Atlas okyanusu, kuzeybatı karadeniz, ege ve akdenizde bulunur.
Bir zamanlar marmara denizinde de yakalanan ve alyanak adı ile tanınınan bu balığın malesef nesli tükenmiş durumdadır. Genelde 20 ile 35 cm arasındadır. Ancak 6-7 kg ‘ ya varanlarına da rastlanmıştır.

Her mevsimde zevkle yenebilen bu balığın ızgarası, buğlaması, çorbası, fırnını çok güzel olur. Izgara için ideal büyüklük 250 ila 350 gramdır.

Daha büyüklerinin fırında pişirilmesi tercih edilmelidir. Buğlama ve çorba için her boyu kullanılabilir.
Tadı nefis olan bu balığı katkısız, yani ızgara veya fırında yenmesi tercih edilmelidir.
Isparaz ve lidaki bu türün küçük çeşitleridir.


Karagöz


Çipuranın yakın akrabası olan karagöz elips şeklinde, yassı, gümüşi pulları olan yerli bir balıktır.

Baltabaş, sivri gaga, sagos ve mırmır gibi çeşitleri vardır. Ortalama 20-25 cm , en 50 cm boyunda olur.

Yazın taşlık ve yosunluk, midyesi bol yerlerde yaşar. Kışın derin sulara çekilir. Her mevsimde yenebilen bu balık, özellikle mayıs-temmuz ayları haricinde daha yağlı ve lezzetlidir.

Aynen çipura gibi ızgarası, buğlaması, fırnını ve çorbası çok güzel olur. Bir kg ve daha büyüklerinin fırını tercih edilmelidir.

Dil Balığı



Dil balığı da yerli balıklarımızdan olup ege ve akdenizde bolca yakalanır. Her mevsimde yenebilir.

En lezzetli zamanı kasım ile şubat ayları arasıdır.
Tavası çok güzel olur.
İrilerinden fileto çıkarılıp şiş veya salçalı fileto yapılabilir.



Hamsi



Gözlerinin gerisine kayan ağzı ile yivrilmiş burnu ile yakın akrabası sardalyadan kolaylıkla ayrılır. Gümüş balığıda hamsinin akrabasıdır. Boyu ortalama 12 cm olup azami 18-20 cm ye kadar büyürler ve çok büyük sürüler halinde gezerler.

Karadeniz hamsisi azak ve karadeniz olmak üzere ikiye ayrılır. Azak hamsisinin burnu daha küttür. Azak denizinde üreyip kışlamak üzere güneye, bizim orta ve doğru karadeniz bölgesine inerler; nisan sonunda da kuzeye göç ederler.

Karadeniz hamsisi ise kuzeybatı karadenizde ürer, kışlamak üzere kasımdan şubata kadar trakya kıyılarına ve marmaraya göç eder. Nisan ayında da yumurtlamak üzere karadenize çıkar. Ayrıca marmara hamsisi denilen yalnız marmarada çıkan daha küçük ve göç etmeyen bir hamsi türüde vardır. Aynı tür kuzey egede de bulunur.

Bu hamsinin sırt rengi daha açıktır. Hamsi özellikle karadeniz yöremizin temel gıdası, temel protein kaynağıdır. Fiyatının ucuz olması nedeniyle çok geniş kitle tarafından tüketilir.
Hamsinin hemen her türlü yemeği yapılır. Izgara, fırın, kağıt kebabı, buğlama, plaki, yahni gibi. Siyah etli bir balık olamasına rağmen buğlamaya son derece uygundur.

Yaz aylarında yağsız olduğu için ızgara yerine tava veya buğlaması tercih edilmelidir. Kış aylarında yakalanan hamsi tuzlanıp saklanır. Buna ançovi tabir edilir.
Ayrıca balık yağı ve balık unu üretiminde de kullanılmaktadır.


Sardalya


Hamsinin yakın akrabası sardalya sürüler halinde yaşar ve kıyılar boyunca göç eder. Hamsi gibi ticari değeri çok yüksek bir balıktır. Kurutularak, tuzlanarak hatta balık yağı ve balık unu elde etmekte kullanılır. Sardalya adı konserve işleminden dolayı konserve ile özleşleşmiştir.

Hatta ringa konservesine de aynı ad verilir. Sardalya akdenizde 15-20 cm dolaylarındadır.

Okyanusda ise 30 cm kadar büyürler. Hamsi karadeniz için ne ise sardalya da Portekiz, İspanyanın atlas okyanusu kıyıları, sicilya ve malta için aynı şeydir. Bu ülkelerde bir çok yemek sardalya üzerine kurulmuştur.

Ülkemizde kuzey egede bolca yakalanan sardalyanın en lezzetli mevsimi temmuz-ekim aylarıdır. Bu sürede çeşitli ızgaraları, fırnını ve kağıt kebabı, buğlaması ve plakisi yapılabilir.

Kasım-haziran arasında ise ancak plaki ve buğlaması yapılabilirse de bir önceki döneminki kadar lezzetli olmaz. Sardalyanın küçüğüne papalina tabir edilir; ayıklamadan yemeği yapılır.

Tirsi ise sardalya azmanıdır. Kıl tarzında çok kılçığı vardır ve sardalya kadar lezzetli değildir.


Uskumru


Kolyosa çok benzeyen ve sürüler halinde dolaşan göçmen bir balıktır. Denizlerimizde 30 cm civarında olan uskumru kuzey denizinde 50 cm ye kadar büyür.

Yaz aylarını karadenizde geçiren uskumru eylül ve ekim aylarında marmaraya iner ve kışı burada geçirip yumurtlar. Mart ila haziran aylarında da karadenize döner.

Uskumru büyüklüğüne göre üç değişik ad ile adlandırılır.
En küçüğü kalinaryadır. 20-25 cm civarında ve yağlı olanları uskumru, dönüş uskumrusu ise çiroz olarak adlandırılır.
Yazın yakalananlara ise lipari denir.

En lezzetli olduğu dönem eylül ayından yumurtlamaya başladığı ocak ayı sonuna kadardır. Bu süre içinde ızgarası, kağıt kebabı, dolması, köftesi ve tuzlması çok güzel olur.
Bu mevsimlerde yağlı olduğundan tavası tavsiye edilmez.

Şubattan itibaren yağını kaybetmeye başladığından tavası yapılabilir. Yazın yakalananlar ise plaki ve tava için uygundur. Ilkbaharda karadenize dönüş yapan çirozlar kurutulur.
Esas adı çiroz kurusu olan bu kurulmuştur balığa geçen zaman içinde ismi kısaltılarak yalnızca çiroz denmeye başlanmıştır.

Uskumrunun kolyostan önemli farkları aşağıdadır.

1-
Uskumru ile kolyosun sırtı desenleri biribirine benzemekle birlikte kolyosun rengi koyu, uskumrunun ise açıktır.
2- Uskumrunun kuyruk çatalının içi boş ve iki çizgiden ibaret bir v harfi tarzındadır.
3-Uskumrunu gözleri neredeyse toplu iğne başı kadar küçük, kolyosun ise iridir

Kolyos


Uskumruya çok benzeyen bu balık uskumru ile berebar sürüler halinde göç eder.

Ayrıca marmara ve ege denizinde yerli türleride bulunur. Tadı uskumruya nazaran oldukça yavan olduğundan genelde tavası yapılır.

Ocak ayı en yağlı zaman olduğundan tuzlama için en ideal zamandır. Tuzlaması çok güzel olur.



Lüfer


Akdeniz, Karadeniz, Marmara, Hint okyanusu ve Atlas okyanusunda sürüler dolaşan lüfer pullu bir göçmen balıktır.
Soğuk denizde yaşayanları daha yağlı olduğundan daha da lezzetli olur. ülkemizde karadenizde ve istanbul boğazı ile marmara denizinde yakalananların tadı muhteşemdir.
Daha güney denizlerimize indikçe yavanlaşır ve kendisine mahsus o güzel tat ve kokuyu kaybeder.

Eylül ortasından ocak sonuna kadar olan zaman en yağlı ve en lezzetli zamandır. Bu devre içinde ızgarası tavsiye edilir. çinekopunda ızgarası çok iyi olur, ancak mevsimi lüfere göre kısadır.

Kasım sonundan itibaren azalmaya başlar. Diğer zamanlarda büyüklüğüne göre plakisi, buğlaması kağıt kebabı ve tavası olur.

İlkbahara da son derece yağsız olduklarında tava, plaki ve buğlaması tercih edilmelidir.
Lüfer büyükğüne göre en çok isim alan balıktır. Lüfer çeşitleri şöyledir.

1- 10 cm ye kadar yaprak
11-13 cm arası çinekop
14-16 cm arası kaba çinekop
17-20 cm arası sarı kanat
21-30 cm arası lüfer
31-35 cm arası kaba lüfer
35 + cm den büyük kofana




Palamut


Uskumru, torik ve orkinosu içeren bir familyadandır. Sürüler halinde yaşayan pulsuz siyah etli bir göçmen balıktır.
Sırtı çizgili, karnı gümüş rengindedir.

Uzunluğu 1 metreye kadar varır. Bu familyanın çeşitleri bütün denizlerimizde görülmekle birlikte en lezzetlileri karadeniz ve marmarada avlanılan tipleridir.

Karadeniz ve marmara palamutunda baştan kuyruğa doğru muntazam çizgiler halinde giden, dördü koyu, üçü açık menevişli 7 adet band bulunur.

Egede yaşayan, tombik, benekli orkinos ve yazılı orkinos isimleri alan yakın akrabasında ise sırttan karına doğru dalgalar halinde yine en az 16 adet alacalı bant ile karın civarında en az üç adet siyah benek bulunur.

Bu cinsin etinin tadı hakiki palamuta nazaran hiç güzel değildir. Ama çok kişi bu özelliği bilmeyip palamut diye aldanır ve sonra palamuttan soğur.

Palamut avı ağustos ayında başlar. önce karadenizde sürüler halinde vanoz ve çingene palamutu, eylülden itibaren de palamut gelmeye başlar.

En lezzetli zamanda eylül başından şubat ortalarına kadar olan zamandır. Bu mevsimde çok yağlı olduğundan tavası biraz ağır kaçar. Bu nedenle ızgarası ve fırını tavsiye edilir.
Aynı mevsimde yahniside harika olur.

Diğer mevsimlerde tavası yapılabilir. Palamut siyah etli bir balık olduğundan buğlaması ve çorbası tavsiye edilmez.
Palamutun boyuna göre isimlendirilmesi.

1-20 cm ye kadar palamut vanozu.
2-20-30 cm arası çingene palamutu
3-31-40 cm arası palamut
4-40-50 cm arası kestane palamutu
5-51-60 cm arası torik
6-61-65 arası sivri
7-65-70 cm arası altıparmak
8-70 cm den büyük zindan delen.

Torik ve toriğin büyük boyları palamuttan daha çok yağlıdır bu nedenle tuzlama ve lakerdası tercih edilir.



Levrek, Çinekop, Eşkine




12 değişik türden meydana gelen bu familya ılık ve tropik suların sığ kesimlerinde yaşar.

Vücutları iğ biçiminde ve yandan hafif basıktır. Pulları oldukça iri olan levreklerin yanları genelde beyaz, alt bölümleri gümüşi, alt yüzgeçi ise sarımsıdır.

En irileri bir metreyi geçebilir. ülkemiz denizlerimizde 20 ila 60 cm arasında olabilirler.

Bayağı levrek ve benekli levrek olmak üzere mevcut iki tipi bulunur. Sırtlarındaki çok sayıda benek ile ayrılırlar.
Benekli levrek güney ege ve akdenizde bayağı levrek ise bütün denizlerimizde görülür.

Karadenizde kötek olarak da bilinen minekopta bu familyanın diğer bir türüdür.

Eşkineye çok benzeyen minekoplar 30-80 cm arasında olur. 1 metreden büyük ve 20-25 kg olanlarına da rastlanmıştır.
Erişkinler kıyıya yakın kayalık dipleri, yavrular ise akarsu ağızlarını tercih ederler. Parlak mavimsi-gri renkteki vücudu sırtan karına doğru inen sarı menevişli çizgilerle bezenmiştir.
Karnı gümüşi beyazdır. Eşkine ise bütün denizlerimizde görülen kıyıya yakın kayalık diplerde yaşayan bir türdür.

Ortalama 30 cm ve 600 gr dır. 3-4 kg lik irilerine de rastlanmıştır. Sırtı kamburumsudur ve koyu kahve ile lacivet arası bir renktedir. Karnı ise sarı-beyaz menevişlidir.

Başının içinde gözlerinin arkasında herbiri 4-5 gramlık beyaz taş bulunur. Halk arasında bu taşların idrar söktürücü ve böbrek taşı düşürücü olduğuna inanılır.

Genelde tek gezen, geceleri avlanan ve oyuklar arasında süzülürcesine dolaşan bu balığın başlıca besini karides ve yavru balıklardır.

Yıl boyunca yenen levreğin çok lezzetli eti vardır. En güzel mevsimi kış ayları ve ilkbaharın başıdır.

Her türlü yemeği yapılan levreğin buğlaması, fırında kağıt kebabı ve mayonezlisi nefis olur.

Levrek özellikle şaraplı ve mayonezli balık yemeklerine çok güzel gider.


İstavrit




İstavrit, marmara ve boğazda balık avlamaya başladıklarında ilk tanıştıkları balıktır.

Ağzı öne uzayabilen, dişleri ince, gözleri iri, kuyruğu derin çatallı ve vücudu iğ biçiminde olan göçmen bir balıktır.

Marmara, ege ve karadenizde yaşayan yerli türleri de vardır. Marmara da 15-20 cm, egede 30 cm civarında olurlar.
Marmarada boyu 10 cm nin altında olan küçük istavritlere kıraça denir. Karadenizin doğusunda istavritler palamut büyüklüğünde 50 cm olurlar.

Sarı kuyruk istavrit ve sarı kanat istavrit olarak adlandırılan tipi sularımızda ençok bulunan türdür.
Istavritler sonbaharda marmaraya inerler mayıstan itibaren karadenize geri dönmeye başlarlar.

Her mevsimde yakalanan istavritin en lezzetli olduğ zaman kasım ile şubat ayları arasıdır.

Tavası ve fırnını çok güzel olur.




İzmarit




Ağzı körüklu gözleri iri, sırt-göğüs ve anus yüzgeçleri ser diken ışınlı bir balıktır.

Sularımızda iki türü vardır: Menekşe izmarit ve istargilos.
Izmaritin erkekleri dişilerinden daha iri olurlar. Dişiler 20 cm civarında olurken erkekler 25 cm ye kadar uzayabilirler.

İzmarit midye, deniz solucanı ve balık yumurtaları ile beslenen bir dip balığıdır. Et beyaz ve son derece lezzetlidir.
Tavası güzel olur. Sonbahar ve kış aylarında ızgarası da yapılır.

İzmaritler ızgara yapılırken ayıklanmaz. Olduğu gibi pişirilip bilahare derisi, bağırsakları ve kılçıkları ayıklanır.
üzerine limon ve zeytinyağı ile kıyılmış maydonoz eklenerek hazırlanır.

Pulları kazındıktan sonra derisi tulum çıkarılarak yapılan tavası da çok güzel olur


Kalkan



Karadenizin bu ünlü balığı bütün yassı, oval vücudu,
bir tarafı siyaha yakın, diğer tarafı beyaz rengi ve beyaz tarafındaki düğmeleri ile tanınır.

Her iki tarafı da siyah olan kaya kalkanına da nadiren rastlanır. Kaya kalkanı daha çok sinop ve samsun yörelerinde çıkar.

İstanbul boğazının kuzeyinde, karadenizin batısında avlanan kalkan bir tarafı siyah olan bir tarafı beyaz bayağı kalkandır.
Kalkan karadeniz içinde kışın kuzeyden güneye göç eder. Her mevsimde avlanan kalkan bütün sene boyunca yenebilir.

En lezzetli zamanı ocak sonundan mart ortalarına kadardır. Tavası çok güzel olur. Buğlaması ve kağıt kebabı da yapılır.
İlkbahar sonundan ağustos ayına kadar yakalanan kalkan yavrularının tavası nefis olur


Kefal


Yaz aylari disinda lezzetli olan pullu ve göçmen olmayan bir baliktir. Butun denizlerimizde yetisir.

Sonbahar, kis ve ilkbaharda cok lezzetlidir.Kefalin bugulamasi ve pilakisi cok guzel olur.

Ayrica likorinoz denilen tutsulusu de cok makbuldur.
Bir kefal turu olan haskefalin kurutulmus yumurtalari cok aranan bir deniz urunu, bir mezedir.

Sarikulak kefalin tavasi ve fileto izgarasida yapilir.
Kefal alirken cok dikkat etmek, tercihen ta nidik balikcilardan almak gerekir.

Çünkü kefal kirli ve bulanik suları cok sever ve buralarda diğer balıklar yaşamazken o yaşar.

Ö
rneğin İzmir korfezinde diğer balıklar yaşamazken kefal bol miktarda bulunmaktadir.

B
u sularda yakalanmış kefal insan sağlığı açısından büyük tehlike arzeder.


Kılıç


Türkiye’mizi çevreleyen sularda çok artık nadir görülen çok lezzetli bir balık türüdür.

Akdeniz ve Egede yıl boyunca karadeniz de ise yalniz yaz ayları görülür.

Kılıç gibi üst çenesi, lacivert-siyah sırt rengi ile tanınan bu balığın akrabasi marlin bizim sularmızda bulunmaz.

Daha cok Atlas okyanusunda Bermuda civarında bulunan bu balık pişince pembemsi et rengi, kafadan kuyruğa kadar uzanan sırt yüzgeci ve yuvarlak yerine yassı üst çenesiyle kılıçtan ayrılır.

Her mevsimde yenilebinen kılıcın en lezzetli zamani eylül-subat arasıdır. Bu balığın en güzel defne yapraklı şişi olur. Izgarası ve kağıt kebabı da yapılır.



Mezgit



Tavuk balığı olarakta bilinen mezgit bütün denizlerimizde bulunmakla beraber en cok karadenizde bulunur.

Yaz hariç devamlı yumurtalı durumdadır.
Yumurtalı tavası, dometesli sotesi guzel olur.




Kırlangıç

Bütün denizlerimizde bulunan Kırlangıç ortalama 25-30 cm olup nadiren 75 cm ye kadar uzayanlarınada rastlanır.
Sırt rengi kırmızı pembe karın ise pembe veya beyazdır.

Yakın akrabası olan öksüzden, bu balığın pembe-gri veya komple gri sırtı ve öksüzün ördek kafasını andıran ağız yapısı ile ayrılır.

Her ikiside lezzetli olup genellikle kırlangıç tercih edilir.
Çok gelismis solungaclari ve girtlak yapisi ne deniyle ugultu, inilti gibi degişik şekilde frekanslarda ses çıkarır.
Bu ses nedeniyle bircok balikci tarafindan inleyen balik diye adlandirilir ve ugursuz kabul sayilir.

Kirlangic izgaraya ve tavaya uygun degildir.
Bugulamasi, ozellikle corbasi cok lezzetli olur.
Haslanmis kirlangicin ayiklanmis etleri mayonezli veya zeytin yagli limon sikarak soguk meze olarakta yenebilir.




İskorpit


Kirlangictan bahsedilince iskorpiti atlamak olmaz.
Her ne kadar ayni familyadan olmamakla beraber, etleri ve uygun olduklari yemekler açisindan cok benzerlik gösterirler. Iskorpit butun denizlerimizde bulunur.Iskorpitin sirt dikenleri zehirlidir.
Bu nedenle balikçiya ayiklattirilmalidir.



Akdeniz Midyesi


Ergin boylari yaklasik 10 cm olabilir.
Kayalik ve tasliklarin uzerine bissus organiyla ya pisik olarak yasarlar.Genellikle kiyiya yakin sığ bölgelerde bulunurlar ve 80 metre derinliklere kadar bulunabilirler.

Beslenme ozellikleri ise, bulunduklari ortamdaki organic maddelerle besnelip her turlu mineral maddeleride filter beslek ozellikleri nedeniyle sindirirler.

Akintinin guclu oldugu iliman denizlerde genis bir yayilim gosterirler.

Filter beslek ozelliginden dolayi ortamdaki kirlilik etmeni olan herturlu milro duzeyde maddeyide sindirim sistemi ve kas sistemi ne edebilecek kapasitededir.

Bu ortam kirliligi domestik atiklar (ka nalizasyon atiklari evsel atiklar vs) ve endustriyel (agir metaller, demir, kobalt, bakir vs) Ozellikle midye dolma pisiminde sindirim sistemi ve solungaclari temizlenemeyecegi icinbu sekilde pisirilerek sunulan midyeleri az tuketmek saglik acisindan onemlidir.

Pilaki pisirme tekniginde ise solungec ve sindirim sistemleri cikartilabilir durumda oldugu icin daha saglikli pisirme yontemi olarak kabul edilir.

Herseyden once midyelerin cikarilis kaynagi, tarihi, pisirildigi ortam kesinlikle resmi kayit ile belirtilmis olmasi yada en azin dan tuketicinin bu monuda bilincli olmasi halk sagligi acisindan cok onemlidir.

Aksi taktirde kitlesel olumler ile sonuclanana bircok hastaligin(hepatit serileri, agir metal zehirlenmeleri vs) patlak ver mesi gundeme gelebilir.

__________________
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz LoDoS'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.12.2009, 01:46   #2
Çevrimdışı
nur@n
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo


Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi LoDoS Mesajı göster
İSTAVRİT




İstavrit, marmara ve boğazda balık avlamaya başladıklarında ilk tanıştıkları balıktır.

Ağzı öne uzayabilen, dişleri ince, gözleri iri, kuyruğu derin çatallı ve vücudu iğ biçiminde olan göçmen bir balıktır.

Marmara, ege ve karadenizde yaşayan yerli türleri de vardır. Marmara da 15-20 cm, egede 30 cm civarında olurlar.
Marmarada boyu 10 cm nin altında olan küçük istavritlere kıraça denir. Karadenizin doğusunda istavritler palamut büyüklüğünde 50 cm olurlar.

Sarı kuyruk istavrit ve sarı kanat istavrit olarak adlandırılan tipi sularımızda ençok bulunan türdür.
Istavritler sonbaharda marmaraya inerler mayıstan itibaren karadenize geri dönmeye başlarlar.

Her mevsimde yakalanan istavritin en lezzetli olduğ zaman kasım ile şubat ayları arasıdır.
Tavası ve fırnını çok güzel olur.






balıkımmm..
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz nur@n'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.12.2009, 03:00   #3
Çevrimdışı
**EMEL**
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Alıntı:



SARDALYA



Hamsinin yakın akrabası sardalya sürüler halinde yaşar ve kıyılar boyunca göç eder. Hamsi gibi ticari değeri çok yüksek bir balıktır. Kurutularak, tuzlanarak hatta balık yağı ve balık unu elde etmekte kullanılır. Sardalya adı konserve işleminden dolayı konserve ile özleşleşmiştir.

Hatta ringa konservesine de aynı ad verilir. Sardalya akdenizde 15-20 cm dolaylarındadır.

Okyanusda ise 30 cm kadar büyürler. Hamsi karadeniz için ne ise sardalya da Portekiz, İspanyanın atlas okyanusu kıyıları, sicilya ve malta için aynı şeydir. Bu ülkelerde bir çok yemek sardalya üzerine kurulmuştur.

Ülkemizde kuzey egede bolca yakalanan sardalyanın en lezzetli mevsimi temmuz-ekim aylarıdır. Bu sürede çeşitli ızgaraları, fırnını ve kağıt kebabı, buğlaması ve plakisi yapılabilir.

Kasım-haziran arasında ise ancak plaki ve buğlaması yapılabilirse de bir önceki döneminki kadar lezzetli olmaz. Sardalyanın küçüğüne papalina tabir edilir; ayıklamadan yemeği yapılır.

Tirsi ise sardalya azmanıdır. Kıl tarzında çok kılçığı vardır ve sardalya kadar lezzetli değildir.




İşte bu tanımıyorum üzerine lezzet (belki biraz somon )

Teşekkürler Lodos ayrıntılı bir konu olmuş ...


__________________
Hayat dediğiniz 1 çay
İnsan ise sadece 1 şeker
Karıştırdıkça hayattan tat aldığını sanırsın
Oysaki;
Hayatın seni erittiğini çay bitince anlarsın..




  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz **EMEL**'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.12.2009, 03:09   #4
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Bilgiler için teşekkürler Lodos.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.12.2009, 04:01   #5
Çevrimdışı
LoDoS
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Düzenlemeler için teşekkürler
__________________
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz LoDoS'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.06.2010, 17:47   #6
Çevrimdışı
Nazlı
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Levrek ile Çinekoptan başka balık sevmiyorum.

Teşekkürler Lodos.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Nazlı'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.06.2010, 17:56   #7
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Ne hortlatıyorsunuz böyle yemek konularını.Çok fena içesim var zaten beni yoldan çıkartmayın leynnnn
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.11.2011, 00:40   #8
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Yiyeceklerin en güzeli.. Üstelik de faydalı..

Dün yedim ama yine canım çekti iyimi... Her balığı pişirmek de marifet ister.. Artık buraya bakıp feyz alırız...

Ellerine sağlık, teşekkürler Lodos..
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.11.2011, 01:11   #9
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Deniz Balıkları Hakkında Kısa Bilgiler (Pişirme Önerileri) - By LoDo

Ah bir balık olsa da yesem demem. Olduğu zaman da severek yerim.
Paylaşım için teşekkürler Lodos
__________________
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
deniz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 15:25.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.