MHP'nin Açmazı: Milliyetçilik-Ümmetçilik

Orjinal Mesaj Sahibi Mediter

Sizin Ülkücü camianın ne kadar içinde olduğunuzu bilmiyorum, ama şunu biliyorum ki, Türkiye’deki ülkücü hareket çok güçlüdür. Öyle ki, AKP’ nin bütün yetki makamlarına oturtabileceği, eğitimli insan kadrosu yoktur. Belli bir yüzde verilemeyecek olmasına rağmen, şu an yetkili makamlarda bulunanların büyük çoğunluğu ülkücü görüşte olanlardır.
Ülkücü görüş ve desteği öylesine güçlüdür ki, Türkiye’de Ülkücü kesimin desteklemediği hiçbir olay gerçekleşemez. Ülkücülerin sadece sokağa çıkıp birkaç protesto mitingi yapması yeter, polis müdahale edemez, çünkü ederse AKP oyları içinde büyük çoğunluğu olan ülkücü ve milliyetçi oylar AKP’den uzaklaşır. Savaşa gerek yok, bir-iki miting yeterdi.

Sayın Mediter, iyi bir tartışma konusu açmışsınız, fakat konu amacından saptırılmış.

Açıklamalarınız için teşekkür ederim ben de merak ediyordum, Mhp bir taraftan AKP'ye atıp tutarken diğer taraftan niçin mecliste AKP'ye koltuk değneği oluyor, kanun çıkartmada zorlandığı zaman neden MHP AKP'nin yannda yer aluyor diye.

Demekki kayıkçı kavgası imiş ve bu gidişle MHP, AKP'nin içerisinde eriyip gidecek ve sonraki seçimlerde barajı dahi aşamayacaktır.

Bu gün ülkemizde bir dinci parti vardır,halk böyle bir yönetim istiyorsa ki şu anda istiyor gibi gözüküyor AKP'ye oy verecektir, veriyor da.
Bunun Alternatifi olarak bir sosyalist parti ve bir de muhafazakar parti lazımdır. (Irkçı partilerin modası geçmiş olup bu gün Dünyanın hiç bir yerinde başarılı olamamaktadır)

Sosyalist parti misyonunu CHP Üstlense de bunu kendi iç kavgalarından ve istikrarsız yönetim kadrolarından dolayı hakkı ile temsil edememektedir.

Bana göre diğer alternatif olan "Muhafazakar parti" boşluğunu MHP doldurabilir ve bu yönde yapılacak köklü değişiklikler ile iktidara gelebilir.

Bunun için birinci şart olarak Irkçılığı bırakması, ikinci şart olarak ta dinciliği bırakması gerekmektedir.

Yani ya olduğu gibi görünmeli, ya da göründüğü gibi olmalıdır.

[@Mediter]

Orjinal Mesaj Sahibi ReaL

Konuyu takip ediyorum...

Teşekkürlerin nerede ve hangi amaçla kullanıldığına da görüyorum.. Kah okudum manasında, kah görüşlerine katılıyorum, kah tahrik edici amaçlarla kullandığını görmemek saflık olur...

Mediter, sabrın için sana teşekkür ederim... Konuya dahil olmadım olmak da istemiyorum, zira ben bu tür tartışmalardan bıktım, usandım.

Anlatılanların, karşındakinin anlayacağı kadar olduğunu da bilmelisin...

* * *

Direkt hakaret olmasa bile, ima edilmesi halinde de o tür mesajlar silinecektir.!!

İlgine ve yönetici arkadaşların sabırlarına da teşekkür Real,
Açtığım bir kaç konu başlığında başlayan tartışmalar tam bir kör döğüşüne dönüştüğü için (tartışmaların daha fazla uzamasın istediğimden) son yazılan yorumlar bana söz hakkı doğursa da yanıt yazmak istemedim.
Bu gün Çatmakaya arkadaşımızın konuyu tekrar gündeme taşıması nedeniyle konuyla ilgili meclis haberini eklemek istedim..
Ayrıca bir başka hatırlatmak istediğim konu da, AKP , 2005 yılında Yabancılara toprak satışı ile ilgili yasa çıkarmış bu yasa Anayasa Mahkemesi’nden geri dönmüş, AKP 2006 yılında tekrar yeni bir yasa hazırlamış, yabancılara toprak satışını kolaylaştırıcı bir çok yasa maddesinin arasında 1934 yılından beri var olan ama pek kullanılmayan 30 hektar sınırını 2.5 hektara düşürmüştür.
AKP’nin bu davranışı bazı arkadaşlarca toprağa sahiplenme gibi algılansa da , yeni hazırladıkları yasanın Anayasa Mahkemesinden dönmesini önlemeye yönelik bir hareket olduğu bu gün tekrar 30 hektara, hatta 60 hektara çıkarma gayretlerinin yanında, karşılıklılık ilkesini de kaldırmak istemelerinden anlaşılmaktadır.
1934 yılında çıkarılan yasada 30 hektara izin verilse dahi bir çok engeller konularak toprak satışına sınırlamalar getirilerek toprak satışı bir nevi engellenmiştir.

Yabancılara toprak satışına izin veren ilk üç madde, Genel Kurul'da sert tartışmalar altında kabul edildi.

03-05-2012

Muhalefet milletvekilleri, iktidarı ülke topraklarının yüzde 10'nu satmakla suçladı. Eleştirilere Erdogan Bayraktar, "Satın alınan arazide 2 yıl içinde yatırım yapılmaz ise parasını iade ederek bu araziyi geri alacağız. Bu, tasarıda yer alıyor" diyerek yanıt verdi.

İSRAİL SİZE MÜLK EDİNDİRİYOR MU?
Tasarının gerçek amacının kamuoyundan gizlendiğini öne süren MHP'li Alim Işık, ''İsrail size mülk edindiriyor mu? Edindirmiyor. Ama siz şimdi 'bastır parayı al' diyorsunuz'' görüşünü savundu.

KAPLAN: TANKLA TOPLA DEĞİL PARAYLA
''Yabancılar bir ülkeye tankla, topla giremediği zaman sermaye yoluyla giriyorlar'' diyen BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan MHP ve CHP'li vekiller gibi konuştu:
''Mütekabiliyeti kaldırıyorsunuz. Suudi Arabistanlı bir şeyh bastırır parayı, alır boğazda villayı, 'özel mülkümdür' der, giremezsiniz. Ancak siz o ülkede bir çadır bile alamazsınız. Bu, diğer ülkelere için de geçerli.'

SAKIK: BU KORKULARLA NEREYE GİDECEĞİZ?
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, tasarıya ilişkin eleştirileri değerlendirirken, ''(Ülke gidiyor mu?) diye endişe var. Bu korkularla nereye kadar gideceğiz?'' dedi. Sakık, AK Parti'nin oylarının artması konusunda muhalefet partilerinin kendilerini sorgulaması ve politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.

ŞANDIR: İSRAİL'İN KURULUŞUNU HATIRLATIRIM SİZE
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, tasarıdaki ''taşınmaz'' ifadesinin yalnızca binaları değil tarlayı, bağı, bahçeyi, madeni, yaylayı ve kıyıyı da içerdiğini dile getirdi. Şandır, ''Devlete ve özel şahıslara ait tüm toprakların yabancılara satılabileceğine dair kanun çıkarıyoruz. Türkiye'ye gelecek yabancılara vatandaşın alamayacağı mülkleri mi satmak istiyorsunuz? Egemenlik, mülkiyetin siyasi sonucudur. İsrail'in kuruluşunu hatırlatırım size. Türkiye'nin yüzde 10'unu satmayı kanun haline getiriyorsunuz'' diye konuştu.


BAYRAKTAR: AMAÇ SERMAYEYİ ÇEKMEK
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, gayrimenkul satımı ve edinimi konusunda uluslararası sermayeyi en çok getiren ülkelerin en gelişmiş, en bağımsız ve en fazla söz sahibi ülkeler olduğunu, bu nedenle kendilerinin de uluslararası sermayeyi Türkiye'ye çekmeyi amaçladıklarını söyledi.

Bu konuda Bakanlar Kurulu'na yetki verildiğini, hangi gerçek kişilerin, hangi şartlarla gayrimenkul edinilebileceğinin Bakanlar Kurulu'na bağlı olacağını belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
STRAJİK ÖNEME SAHİP YERLER AYRILACAK

''Biz ülke menfaatleri doğrultusunda uluslararası sermayenin Türkiye'ye de gelmesini hedefliyoruz. Ülkemiz bakımından stratejik öneme sahip olan yerlerle ilgili Dışişleri Bakanlığı inceleme yapacak. Bu kanun çıkar çıkmaz yabancı uyruklu gerçek kişilerin hemen gayrimenkul almaları söz konusu değil.''
SATIŞI SERBEST BIRAKAN ÜLKELERİN ÖZGÜVENİ YÜKSEK

Tasarı hazırlanırken tüm dünyada konuyla ilgili örneklerin incelendiğini, Ankara Üniversitesi'nin de desteği ile ciddi bir çalışma yapıldığını anlatan Bayraktar, ''Uluslararası sermayenin çekilmesi için, ülke menfaatlerini de göz önünde bulundurarak yabancılara mülk satışını serbest bırakan ülkeler, öz güveni en yüksek olan ülkelerdir. Yabancılara gayrimenkul satışını kısıtlayanlar, petrol ve altın zengini de olsalar ekonomik bakımdan kalkınamamıştır. Biz Avrupa ve dünya ile bütünleşmek istiyoruz. Türkiye, dünya sermayesi için artık güvenli bir liman. Bu kanunun çıkacağının duyulmasından sonra sadece daire alımı amacıyla bine yakın daire için kapora verilmiştir. Yabancılar gelsin, hem yatırım yapsın hem ülkemizde ikamet etsin hem de ülkemize daha çok turist gelsin diye biz bu tasarıyı hazırladık. Ama ülkemizin menfaatlerini, stratejik konumunu, ülkemizin tarihten gelen sorumluluğunu da dikkate alarak bu tasarıyı hazırladık'' diye konuştu.
AK PARTİ DÖNEMİNDE SATIŞLAR ARTTI
CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz,
Türkiye'de 2002 yılına kadar yabancılara satılan alanın 795 hektar,
yalnızca AK Parti döneminde satılan alanın ise 3 bin 394 hektar olduğunu söyledi.
''Vatan toprakları elimizden çıktığında, ölçüsüz olarak satıldığında bundan dönüş yoktur'' diyen Yılmaz, milletvekillerini tarihi bir sorumluluk beklediğini, tasarının kabul edilmemesi gerektiğini savundu.

ALINTI

[@lakeboard]

Vay be! Adam 12 yıl önceden bu günleri görmüş. O zamanlar Erdoğan'a ağzına geleni söyleyen Bahçeli, şimdi Erdoğan'a baston oldu. MHP de milliyetçiliği bırakıp ümmetçi oldu.