Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan depremzedeye: Olanlar hep oldu, bunlar kader plan

[@Canan]

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan depremzedeye: Olanlar hep oldu, bunlar kader planının içinde olan şeyler

10 ilin etkilendiği, 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremin 3. gününde merkez üssü Kahramanmaraş'a giden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, kendisiyle konuşan bir depremzedeye, "Olanlar hep oldu. Bunlar kader planının içinde olan şeyler" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Pazarcık İlçesi'nde incelemelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, arama kurtarma çalışmaları hakkında yetkililerden bilgi alırken, depremzede vatandaşlarla da görüştü.

Erdoğan, kendisiyle konuşan bir depremzedeye, "Olanlar hep oldu. Bunlar kader planının içinde olan şeyler" dedi.

Erdoğan, Ekim 2022'de 42 kişinin yaşamını yitirdiği Amasra maden faciası için, "Birileri bununla dalgasını geçebilir ama önemli değil, biz kader planına inanmış insanlarız. Kader planına da inandığımız için bunun ne dünü, ne bugünü, ne yarını hiçbir zaman ne yapmayacaktır, olmayacaktır. Bunlar her zaman olacaktır, bunu da bilmemiz lazım" demişti.

Erdoğan, 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Maden Faciası’yla ilgili olarak da, "Arkadaşlar yani biz bir defa bu tür ocaklarında, kömür ocaklarında bu olanları, lütfen buralarda bu olaylar hiç olmaz diye yorumlamayalım. Bunlar olağan şeylerdir. Literatürde iş kazası denilen bir olay vardır. Bunun yapısında fıtratında bunlar var. Hiç kaza olmayacak diye bir şey yok" demişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan olmasından kısa bir süre sonra meydana gelen 2003'teki Bingöl depremi için ise, "Bu olay, kamu otoritesinin devlet imkanlarını nasıl kullandığını bütün çıplaklığı ile ortaya koymuştur. Olay kader diye geçiştirilemez" demişti.

[@Canan]

Depremzedeye "kader planı" diyen Erdoğan, 2003'teki Bingöl depremi için "kader diye geçiştirilemez" demişti

10 ilin etkilendiği, 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremin 3. gününde merkez üssü Kahramanmaraş'a giden ve kendisiyle konuşan depremzedeye, "Olanlar hep oldu. Bunlar kader planının içinde olan şeyler" diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan olmasından çok kısa bir süre sonra meydana gelen 2003'teki Bingöl depreminde, "Olay, kader diye geçiştirilemez" ifadesini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Pazarcık İlçesi'nde incelemelerde bulundu. Erdoğan, arama-kurtarma çalışmaları hakkında yetkililerden bilgi alırken, depremzede vatandaşlarla da görüştü.

Erdoğan, kendisiyle konuşan bir depremzedeye, "Olanlar hep oldu. Bunlar kader planının içinde olan şeyler" dedi.

Erdoğan'ın "kader planı" sözleri, 2003'te Başbakan olmasından kısa süre sonra meydana gelen Bingöl depremi için kullandığı sözleri akıllara getirdi.

Erdoğan, şunları söylemişti:

"Yeraltında fay kırıklarından önce bağışlayın söylemek zorundayım, kırılan ar damarlarıdır. Malzemeden çalmanın arkasında ahlak hırsızlığı, demokrasiden çalmak, hukuk kapkaççılığı, siyaset yankesiciliği ve kamu yönetimi kalpazanlığı yatmaktadır. Bu olay, kamu otoritesinin devlet imkanlarını nasıl kullandığını bütün çıplaklığı ile ortaya koymuştur. Olay kader diye geçiştirilemez.

17 Ağustos depreminden sonra TBMM’de deprem araştırma komisyonu kuruldu. Komisyon, 38 öneride bulundu. Hükümetin neler yapıp neleri yapmadığı işte ortada. Sorun, sadece inşaat malzemesi çalmaya indirgenemez. Depremlerden sonra ortaya çıkan felaketler aslında geçmişten bugüne miras kalmış bir yönetim sorununun sonucudur. İnşaatlarda zemin etüdü, malzeme ve kontrol eksikliği varsa netice bu olur."

[@OkyanusunKalbi]

Her açıklaması terbiye sınırlarımı zorluyor.

[@Insanlikarayan]

Orjinal Mesaj Sahibi Canan

Erdoğan, kendisiyle konuşan bir depremzedeye, "Olanlar hep oldu. Bunlar kader planının içinde olan şeyler" dedi.

Satafatli, VIP Umrelerinle Destan yazan tarafindan, PKK Itlerini bile Davul Zurnayla Daglardan indirenler tarafindan yönetilirsek, tabiki bu Bogazi Doymamislarinin Fitratinda yazar!.


Gözünüz zaten hic bir zaman Doymadi!.


Deprem Vergilerini calip, Beton Mezarliklari diktiniz!.


https://www.facebook.com/watch/?exti...85821640409357


https://m.facebook.com/story.php/?st...53667584658172


ShowTV´yi Satin alan AKEPE, gercekleri söyleyenlere katlanamadi!.

[@Rosebud]

Hayatımda şu kader planından daha saçma bir şey duymadım, düpedüz Allah'a hakaret ve iftira.
Çok merak ediyorum bu felâket Allah'tansa birisi bana sebebini söylesin!
Ceza ise Allah niçin 7 aylık bebeği, küçücük çocukları öldürsün, kaldı ki cezalar öbür dünyada verilmeyecek miydi! Cennet/ Cehennem niye var!
Japonya'da 8 şiddetinde depremde 1 kişi bile ölmüyorsa Allah elin ''gâvuruna'' ceza vermiyor da sırf Müslüman'lara mı veriyor!
Şöyle bir bakın etrafınıza en çok aklını çalıştırmamış fakir kalmış toplumlar depremlerde can veriyor bunların en başını ise Müslüman coğrafya çekiyor.
Masum bebeyi Allah öldürüyor ama ihmali olanlar, cebini ve koltuğunu düşünenler, ikbal peşinde olanlar zangoç gibi hayatta bu nasıl hikmetinden ve adaletinden sual olunur bir Allah'tır!
Allah'tan korkun, bunun hesabını size öbür tarafta sormaz mı?
Her şeyi geçtim yan yana iki binadan biri çökmüş diğeri hasar görse de en azından ayakta ve insanlara mezar olmadıysa Bunun altında Allah'ı aramak suçunu örtmektir.

[@Canan]

@Rosebud,
Telefondan karizma veremiyorum.

[@Rosebud]

Sağol @Canan n'apayım saçımı başımı yoluyorum burada bu saçmalıklardan, zaten 3 tel saçım var oda bunlar yüzünden heba oluyor.
Hele Devlet Bahçeli'nin hezeyanlarına ne demeli!
Bu felâket Allah'tan diyor sonra da ''küçücük bebeleri meleklerin koruduğuna inanmayalım mı'' diyebiliyor.
Kendi inancını da bilmiyor, eğer felâketi Allah yaptıysa melekler çocukları kurtararak Allah'a karşı gelmiş oluyor mu! E Allah'a karşı gelmiş diye Şeytan'a söylemediğinizi bırakmıyorsunuz.
Bu nasıl bir inanç lâstik gibi, istediğin yere çekebildiğin kadar çek, sonra sorgulayınca da akbaba oluyorsun.

[@Bursalı68]

Bu tür açıklamaların perde arkasında seçimlerde kaybedecekleri var...

AKP ve RTE, son dönemde oylarını artırıyordu, ancak geldi bir deprem felaketi olmadık bir zamanda vurdu ve tüm olasılıklarda seçimi kazanma şansları, seçimi kaybetmeye doğru ivmelendi...

Bu ivmelenmeyi nerede anladılar, 6 Şubat sabahı ve sonraki ilk bir iki günde duvara tosladıklarını anladılar...

O noktadan sonra " ne kurtarırız "ın derdine düştüler ve Bülent Arınç üzerinden bir yoklama çektiler...

Ancak tüm açıklamaları " not ediyoruz ", " kader planı ",...vb. cümlelerin hepsi, seçimi kaybedilişte karşı tarafın 400 sandalye çıkartmasının önüne geçebilmek...Sanırım şu an seçim olsa muhalefet 400 sandalye çıkartabilir ki bu olay şu anki iktidar için idam sehpasına çıkmak olur...Çünkü 400 sandalye sayısını elinde bulunduran iktidar referanduma gitmeden yasaları değiştirebilir, her kararı istediği gibi meclisten geçirebilir, bu da kendilerinin mahkeme kapılarında sürünmesi anlamına gelir...Yani kendileri için bir " kara tablo " olur bu durum...Şu an uğraşları, madem kaybedeceğiz bari muhalefet 360 a ulaşamayan bir sandalye sayısı ile iktidar olsun ki her yasa kolay geçmesin....Artık bu saatten sonra dertleri bu...

Kim olursa olsun, hangi siyasi görüşten olursa olsun şu soruda mutabık...: Depremin ilk saatlerinden itibaren asker niçin sahada değildi...? Asker sahada olsaydı çok daha organize olunabilirdi...Buna engel olan nedir...

Bunu herkes sorguluyor...Çünkü o eleştirdikleri 99 depreminde bile asker hemen sahadaydı, yeterli olamadı ayrı konu ama sahadaydı...Bu bile şuanki iktidar ve RTE nin kaybetmesi için yeterli oluyor aslında....Çünkü sokaktaki vatandaş bunu hala soruyor, niçin diyor....

Eğer toplum akıllıysa, artık bunları gönderir, ancak gönderdiğinde de çok çok büyük bir ekonomik sorun yeni iktidarın kucağında olacaktır...Bir taraftan da çok büyük bir riski var şuan muhalefetin....

[@Canan]

Rosebud
, bir sürü pislik içinde kaldık. Takmayalım kafamızı.
Geçecek. Her şey güzel olacak

[@ReaL]

Artık siyasetçilere çok kızmıyorum.
Toplumun aynasıdır siyasetçiler.

Bak yine konu dönüp dolaşıp "din"e gelir.
İnsanları yönlendirmenin en basit ve kolay yoludur "din"