Tadına Doyulmayan Yemeklerimizden, Dolmalar | Sarmalar

[@Canan]

Malzemeler

• 1 koyun kaburgası (2-2,5 kg)
• 2 çorba kaşığı kuşüzümü
• 1 adet kuzu ciğeri
• 4 soğan
• 2 çorba kaşığı dolmalık fıstık
• 4 çorba kaşığı tereyağı
• 2 su bardağı pirinç(yarım saat önceden tuzlu kaynar suda ıslatılmış)

• 7 su bardağı su
• 1 tatlı kaşığı yenibahar
• 1 tatlı kaşığı karabiber
• 1 çorba kaşığı salça
• Tuz

Yapılışı

Kaburgayı keskin bir bıçakla enine doğru keserek içinde pilavın konulacağı cebi açın.
Kuşüzümünün sapını çöpünü ayıklayın. Ilık suya koyup bekletin.
Ciğeri küçük küp biçiminde doğrayın, bir kenarda bekletin. Soğanları incecik kıyın, dolmalık astıkla ikisini kalın tabanlı yayvan bir tencereye koyun.
Biraz tuzla birlikte soğanlar altın sarısı renk alana kadar 3 çorba kaşığı tereyağında kavurun.
Ciğeri ilave edin, renk değiştirinceye kadar kavurmayı sürdürün.
Bunun üzerine suyu süzülüp iyice yıkanmış pirinç ve bir tutam tuz ilave edin. 1-2 dakika çevirdikten sonra 4 su bardağı su ve baharatı ilave edin. Tadına tuzuna bakın. Kuşüzümünün suyunu süzüp pilavın üstüne serpeleyin. Kapağını kapatın. Çok kısık ateşte pilav suyunu çekip göz göz olana kadar pişirin.
Hazırladığınız pilavı kaburganın içindeki cebe doldurun. Pilav miktarını çok iyi ayarlayın; çok doldurursamz patlayıp pirinçler tencereye saçılabilir, az doldurursanız kaburga içine su alabilir.
Pirinçlerin dağılmaması için cebin ağzını kalın bir iplikle dikin.
Etin üzerine salça sürün.
Kaburganın rahatça sığabileceği büyüklükte bir tencerede 1 çorba kaşığı tereyağını eritin.
Kaburgayı önlü arkalı hafifçe kızartın.
Önce kemikli tarafı alta gelecek şekilde tencereye yerleştirin. 3 su bardağı kaynar su ilave edin, tuzunu serpin.
Kapağını örtüp yaklaşık 1 saat pişirin.
Diğer tarafını çevirin. İyice yumuşayana kadar yaklaşık 1 saat de diğer tarafını pişirin.
Et tel tel ayrılacak kadar yumuşamış olmalıdır; çünkü kullanacağınız ete göre pişirme süresi değişebilir. Tenceredeki su azaldıkça azar azar kaynar su ilave edebilirsiniz.

Sofra

[@Rukia]

Ne çok dolma varmış. Açken kesinlikle girilmemesi gereken bir konu.

Ama ben bugün ince ince sarılmış zeytinyağlı yaprak dolmalarımı yediğimden hiç üstüme alınmıyorum.

Emeklerin için teşekkürler. Ellerine sağlık Canan.

[@LaLe]

O yaprak dolmasinin üzerine sarimsakli yogurdu dökeceksin. Ufak bir tavada tereyagini kizdirip icine nane ve pul biber koyacaksin,sonra da yogurdun üzerine dökeceksin. Döktügünde foşşş diye ses cikmasi lazim ama mutlaka. Sonra da Allah Allah sesleri ile giriseceksin catalla, mmmmm.

Dudaginin kenarindan yaglar akabilir, sorun degil (kime anlattiysam bunlari?)


Kabak dolmasinin disinda tüm dolmalar benim olur, siz kabagi paylasin.



Canancigim, emegin icin tesekkürler. Dolma ansiklopedisi gibi olmus.

[@Türkü]

Verilen tariflerde hiç yemediklerimde var,bol bol yaptıklarımda.

Labada nedir ? İlk kez böyle bir bitki ile karşı karşıya kaldım. Belkide yöresel farklılıklar gösteriyordur.

Uzun süredir dolma yapmamıştım aklıma getirdin, akşama hemen ortaya karışık yapayım.

Teşekkürler

[@Canan]

LABADA

Diğer İsimleri : Evelik, Develik.Rumex patientia, Patiencedock, Patience

Botanik Bilgi : Karabuğdaygiller familyasından; dere kanarlarında ve sulak çayırlarda kendiliğinden yetişen bir bitkidir. Kuzukulağının yakın akrabası olan labadanın ülkemizde yetişen 25 kadar türü vardır. Haziran-Eylül ayları arasında yeşilimtırak renkli küçük çiçekler açar. Boyu 50 santimetre ile 2 metre arasında değişir. Bitki, çiçeklerinden olgunlaşan meyvesindeki tohumlarla çoğalır.Köklerinde nişasta, şekerler, reçine ve antrakinon türevleri vardır. Yaprakları sebze olarak yenir. Ev ilaçlarında kökü ve yaprakları kullanılır.
Alıntı

Bizim oralarda buna ilabada (halk ağzıyla) derler Türkü. Bahçemizde kendiliğinden yetişirdi ama yenildiğini bile bilmiyordum açıkçasası.
Çoook eskiden

[@Türkü]

Benden önce araştırma yapmışsın tebrik ve teşekkür ederim.

Ben ilk kez görmüş/duymuş oldum,yok bizim buralarda. Kısa bir araştırma yaptım şimdi ,Labada bitkisi ;ishali kesiyormuş ayrıca haşlanıp deriye konulduğunda kaşıntıları azaltıyormuş.

[@Basakca]

Dolmalar sesleniyor: Gel ye beni yeeeeee.....

Ben: Cıksss.... aradan kanatlıların dolmasını çıkar önce, sonra da yemediklerimi sıraya diz. Yediklerime yemediklerimden boş yer kalırsa tadına bakarım.


Konuya girince neden gurme olmadım diye öyle hayıflandım ki kendimi kınım kınım esefle kınadım.

Aşcılık okullarına ders kitabı olacak nitelikte bir konu olmuş. Herhalde geriye bir tek fasulye yaprağı dolması kalmıştır.
Şimdi "o ne be" dersin.

Malatya'lı bir arkadaşımın annesi yapmıştı ve oradanda Malatya'lıların yaprak cinsinden olan her yeşilliği dolma veya sarma haline dönüştürüp enfes bir yemekler ortaya çıkardıklarını öğrenmiştim.

Yediğim ise bildiğimiz taze fasulye bitkisinin yapraklarını sarmıştı. Çok da leziz bir olmuştu ki ben hala o tadı unutamadım.


Ellerine sağlık, teşekkürler Canan.

[@Cem1907]

En sevdiğim iki dolma türü vardır.Birisi lahana sarma diğeri bildiğimiz yaprak sarma.Kışın sık sık yerim.Lahana dolmasının içine hiç pirinç koymam,orta yağlı dana kıyması ile düdüklüde değil,tencerede yaparım.Aynı gün yemem,2 gün buzdolabında beklerse daha leziz olur.Üstüne biraz da kırmızı pul biber dökeceksiniz,enfes olur!

Yaprak sarma konusunda ise bu yaprağın kalitesine ve inceliğine bağlıdır.Genelde Kadıköy çarşısından ''Tokat'' yaprağı alırım ve yine orta yağlı kıyma ve biraz salça ile tencerede pişiririm.Yine onu da hemen yememek lazım;2 gün buzdolabında beklesin,sonra ısıtıp yoğurtla götürmek enfes olur.