Deniz Gezmiş (1947 - 1972)

Demişsinizki

bu örgütlerin bir çoğu marksist leninist yada maoist örgütlerdi, amaçladıkları şeyde silahlı eylemlerle kurulu düzeni değiştirmekti,

devletin legal güvenlik gücüde asker ve polisti, bu örgütlerde o yıllarda onlarca asker ve polis öldürmüştü,

Yapmayın!! Devletin Polisi o gün ne durumdaydı hepimiz biliyoruz değilmi? Pol-der pol-bir diye iki farklı guruba ayrılanda o devletin polis teşkilatındandı ve sivil halkın bile üstüne yürüyecek kadar ileri giden o dönemin polisleriydi, altlarında panzerler o 1 mayıs katliamında çok iyi biliyorumki bir çokinsanı öldüren yine o savunduğunuz polislerdi, eğer polis bölünmeseydi yani bir çoğu ülkücü fraksiyonunda yer almasaydı ve işini yapsaydı kesinlikle bu öğrenci hareketleri bu kadar tırmanmazdı. Ozamanın ülkücü adıyla geçinen şimdilerin mafya uzantıları olan şahıslar Türkiyenin bugünlere gelme müsebbibleridir.

Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına gelince, bu ne kadar zor olsada duygusal davranmadan yazacağım. Dayımın kızı Deniz Gezmişin Abisi olan Bora Gezmişle evlidir. Aileye en yakınlarından biri olarak biliyorumki ve tabi herkesinde bildiği gibi D.G ve arkadaşaları bir tek kurşun sıkmamış bir kişinin dahi canına kıymamışlarıdr, bu gün alkışladığımız 6. filoyo denize dökme eylemi o gün maalesef kara leke gibi görülmüştür. O zaman yapılan tüm eylemler Antikapitalist eylemlerdi, gün geçtikçe kapiştalizmin kölesi olma yolunda atılan adımlara tepki idi, yoksa Atatürk ideolojisinden sapma asla değildi sadece Atatürk ideolojilerinden sapanlara oluşturulan eylemlerdi. Dün 6. filoyu denize döktük ama bugün dökemiyoruz ve İzmirde şu an kaç bin Amerikan askeri üslendi. Keşke bugünde Denizler gibi adamlar olsa.

Teşekkürler Real.6 mayısı bekliyordum böyle bir konu açmak için ama çok iyi oldu.





Deniz Gezmiş in son mektubu

6 Mayıs 1972

Baba,

Mektup elinize geçmiş olduğu zaman, aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben, ne kadar üzülmeyin desem, yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat, bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum. İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler… Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığı süre içinde, fazla şeyler yapabilmektir.

Bu nedenle ben, erken gitmeyi normal karşılıyorum. Ve kaldı ki, benden önce giden arkadaşlarım, hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de etmeyeceğimden şüphen olmasın.

Oğlun, ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir.

Bu yola bilerek girdi. Sonunda da bu olacağını biliyordu.

Seninle düşüncelerimiz ayrı ama, beni anlayacağını tahmin ediyorum. Sadece senin değil, (…) anlayacağını inanıyorum.

Cenaze için, avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Ayrıca savcıya da bildireceğim. Ankara´da 1969´da ölen arkadaşım Taylan Özgür´ün yanına gömülmek istiyorum. Onun için cenazemi İstanbul´a götürmeye kalkma.

Annemi teselli etmek sana düşüyor. Kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et. Onun bilim adamı olmasını istiyorum. Bilimle uğraşsın ve unutmasın ki, bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir.

Son anda, yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir seni, annemi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşiyle kucaklarım…

Oğlun Deniz Gezmiş
Merkez Cezaevi

[@Tanıdık]

Orjinal Mesaj Sahibi oneyouu

Demişsinizki


Yapmayın!! Devletin Polisi o gün ne durumdaydı hepimiz biliyoruz değilmi? Pol-der pol-bir diye iki farklı guruba ayrılanda o devletin polis teşkilatındandı ve sivil halkın bile üstüne yürüyecek kadar ileri giden o dönemin polisleriydi, altlarında panzerler o 1 mayıs katliamında çok iyi biliyorumki bir çokinsanı öldüren yine o savunduğunuz polislerdi, eğer polis bölünmeseydi yani bir çoğu ülkücü fraksiyonunda yer almasaydı ve işini yapsaydı kesinlikle bu öğrenci hareketleri bu kadar tırmanmazdı. Ozamanın ülkücü adıyla geçinen şimdilerin mafya uzantıları olan şahıslar Türkiyenin bugünlere gelme müsebbibleridir.

evet bölünmüşlük konusunda haklısınız, pol-bir solcu öğrencilerin yada kesimin üzerine gitti, peki pol-der li polisler ne yaptı?

bakınız benim anlatmaya çalıştığım, benden senden anlayışı değil, yanlış yanlıştır tezini savunuyorum,

evet ben ülkücüydüm, o yılları kısmen yaşadık, benim gençlik yıllarımda polis ikiye ayrılmış durumdaydı, evet tarafgir hareket içindeydiler, evet olayların tırmanmasında rolleri oldu, ancak bu rolü bütüne yüklersek yanlış yaparız, sebepleri kaçırmış oluruz, sebeplerin kaçırılması geleceğe doğru hamleler yapmamıza engel teşkil eder,


lise yıllarımda birbirimizin gırtlağını sıkma noktasında olduğumuz arkadaşlarımızla bu gün eski günleri gülerek anıyoruz, hatalarımızı yatırıyoruz masaya, bu gün bizim kuşağı kavga ettiremezler, yani 12 eylül öncesine bizim kuşak gitmez, çünkü acılarını ve yanlışlarını gördüler.

ben güzel ülkemde özellikle geçmişte idamların bile denge unsuru gözetilerek yapıldığını yetkili ağızlardan ilan edildiğini duydum, hatıralarını okuyarak öğrendim/öğrendik,

şimdi burda önemli olan bu yanlışları görmek ve istikbaldeki oyunları bozmak adına her ferdin bilinçi olmasını arzu etmek gerekir diye düşünüyorum, umarım o günleri görürüz hep birlikte...

yani marksist leninist dedim ama günümüzde bunlarda anlamını yitirdi, dün illegal tkp vardı, bu gün legal durumda, adını şu an hatırlayamadığım bir kaç illegal örgütünde günümüzde legal parti oluşumları var,

aslında insan olan herkesin anti emperyalist olması gerekir diye düşünüyorum, ama gel gör ki birinin ak dediğine diğerinin kara demesi farz mış gibi bir anlayış hakim olunca doğru zeminlerde buluşulmuyor,,

ben bunada kocaman bir YAZIK diyorum,,

bu forumda güzel olan en güzel şey, yani beni buraya bağlayan, işte şu sergilenen seviye....

[@Böcü Dayı]

[quote=tanıdık;131263]Böcü Allah seni başımızdan eksik etmesin, bir alemsin ha, hemde hoş bir alem,

bak sana bir şey diyeceğim, bir teklif yani,

benim kardeşim olurmusun...


Abi beni kardeşin belle, en deruni duygularımla.

Seviye güzel, araya çomak sokan olmazsa tabi.

Yani hep söylüyorum karşı birşey söyleyince Akp'li mi olmak gerekiyor, arkadaşlar hakikaten rahatsız oluyorum.

Değilmisin diyecek olursanız , evet şu anda öyleyim ama öyle militan seviyesinde bağlı falan değilim, zaten Akp de tabanı olan bir parti değil, o taban yarın başka bir yere kayar.

1 Mayıs olaylarını (1977 dekinden bahsediyorum) birde ülkücü birinin ağzından anlatsam diyorum ama bir takım sebeplerden yazamıyorum buraya.

Tanıdık abi çok güzel özetlemiş. Eskiden boğaz boğaza girdiği insanlarla şimdi gülüşüyorlarmış.

Belki bir süre sonra Kürt kardeşlerimizlede aynısı olacak.

Birileri acımadan kırdırıyor insanlarımızı.

Ha konu Deniz Gezmiş'ti, masum olduğunu düşünmüyorum.

Oneyouu, halanın kızıydı yanılmıyorsam Gezmiş'le evli olan, insan akraba olunca tabi daha iyi tanır, sever.

Bir insanın hiç silah kullanmış olmaması onun zararsız biri olduğunu göstermez, silah kullanmasına vesile olduklarını ne yapacağız peki?

Yani birde böyle bakmak lazım.

Son olarak zaten tartışmakla da birşey değişmez, keşke kötü günler yaşanmasaydı.

[@banazlı]

Deniz GEZMİŞ ve arkadaşları hiç kimseyi öldürmediler,

Kaçırdıkları Amerikan askerlerini ve başkalarını öldürmek ellerindeyken öldürmediler buna ragmen asıldılar.

Abdullah ÇATLI,Haluk KIRCI ve İbrahim ÇİFTÇİ gibiler katilliklerini itiraf ettikleri halde,mahkemeler tarafından suçlu oldukları kesinleştigi halde Türkiye onlarla gurur duyuyor. Yazık..

[@Minerva]

Orjinal Mesaj Sahibi banazlı

Deniz GEZMİŞ ve arkadaşları hiç kimseyi öldürmediler,
.

Böyle bir cümle kurabilmek için hiç okummaış araştırmamış körü körüne duyulan bir saygıya sahip olmak gerekiyor.

Asılmaları gerekmiyordu bende üzüldüm. Asılması gereken onca insan varken onların asılması o dönemin siyasi iktidarsızlığından çıkmazlarından ileri geliyor.
Devrimciymiş ne devrimcisi.Dağlara çıkıp köylülerin evlerini basmak devrimcilik mi ? Hemde bu adamlar üniversite okumuş ve hakkını adabıyla savunabilecek karakterlere sahipken dağa çıkmakta ne demek oluyor. Dağlarda devrimmi olur.

En büyük devrimci Atatürk tür. Ve devrimlerini dağda değil olması gerektiği gibi gerçekleştirmiştir.

Allah rahmet etsin ama sevenlerinin affına sığınarak ben saygıyla anmıyorum kendilerini. Bir hiç uğruna canlarından oldular. Oldukları canlarıda arkalarında sadece boş bir görüş fırtınası bıraktı.

[@banazlı]

Orjinal Mesaj Sahibi Minerva

Böyle bir cümle kurabilmek için hiç okummaış araştırmamış körü körüne duyulan bir saygıya sahip olmak gerekiyor.

.

Asılan Deniz GEZMİŞ,Yusuf ASLAN ve Hüseyin İNAN'ın öldürdükleri kişi kim?

Adını ve tarihini söylerseniz bilgilenmiş oluruz,şimdiden teşekkür ederim.

[@ReaL]

Kısacık bir şey deyip gideyim....

Atatürk devrimciydi denilmiş.. Doğru, en büyük devrimci Atatürk...

Ancak, devrimler çok risklidir...

Başarırsan Kahraman, başaramaz isen Vatan haini olursun...

Atatürk bize göre Kahraman, bazılarına göre hala tasvip edilmeyen bir diktatör...

Ayrıca; Deniz Gezmiş'in kuyumcu soygunu gibi eylemi olmak ile birlikte öldürdüğü kimse de yoktur...

[@Minerva]

Ben Deniz Gezmiş ile Atatürk kıyaslaması yapmadım
Devrimci denildiğinde akla gelen tek isim Atatürk tür ve aynı sıfatın Deniz Gezmiş için kullanılmasından rahatsızlık duyuyorum

Deniz Gezmiş ve arkadaşları bağımsızlık adı verdikleri baş kaldırı yolunda kendi canlarından olmaktan başka bir adım ileriye gidemmeiş insanlar.

İsimlerini karalamak değil amacım sakın yanlış anlaşılmasın. Kesin çizgileri olan siyasi bir görüşümde yok. Ben her yönün doğru bulduklarımı savunuyorum. Ve Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını doğru bulmuyorum. Onlara karşı ve yanlı olmak üzere birçok kitap okudum bazı kitaplarda Deniz Gezmiş in zor durumda kaldığı zaman köye indiğinde kendisine kapıyı açmayan ve elini anahtar deliğinin üzerine koyduğu için elinden vurduğu yaşlı bir adamın vicdan azabından uyuyamayan Deniz den bahsederken bazı kitaplarda dağda onu kıstıran askerlere kendilerini korumak adına kurşun yağdırdıklarından behsediyor. Tabi bunların ne kadarı doğru ne kadarı yalan derseniz bana hiçbiri inandırıcı gelmiyor. Benim kesin olarak bildiğim tek şey onların savundukları ve savunma şekilleriydi.
Yürüyüş düzenlerken Türk Bayrağı taşıyan kişiler neden yaptıklarının adına bölücülük dendiği halde bu başkaldırıya devam ettiler bana anlamsız geliyor

Bu konular üzerinde çok fikir beyan etmek istemiyorum . Özellikle değer verdiğim kişilerle düşündüklerim aynı değil ise ve benim düşündüklerim aslında hiçbirşeyi değiştirmeyecekse bende kalmaları daha mantıklı

[@Tanıdık]

kıymetli arkadaşlar, konuyu açan arkadaş kim şu satırları yazarken onuda bilmiyorum, Real gibi hatırlıyorum ama yanılada bilirim,

konuyu mecrasından çıkarmak istemiyorum aslında, muhtemelen konu sahibinin değer verdiği birisiydi ve anmak amacıyla konu açtı, bana,sana, öbürüne ters gelebilir bunlar farklı şeyler,yani deniz gezmişi seviyor yada sempati besliyor diye kimse suçlanamaz, bu çok saçma bir şey olur...sanırım zaten suçlayanda yok,

aslında farklı şeylerda yazmak istemiyordum ama bir kaç yazı da deniz gezmiş kimseyi öldürmedi diye yazılınca aklıma gelen bir kaç satırı sizlerle paylaşmak istedim,,,

evet bende bu zamana kadar okuduğum yazılarda deniz gezmişin cinayet işlediğine dair bir bulguya rastlamadım, hatırladığım kadarıyla Vahap ÇINAR isminde bir polis memurun ayağından yaralamıştır.

bir notta geçeyim burada yusuf aslan'ın babasıda bir polisti...

neyse, diyeceğim şudur, deniz gezmişin hiç cinayet işlememiş olması masum olduğu anlamını çıkarmaz, üstüne basa basa söylemek istiyorum, işledikleri suçun karşılığı idam mıydı,, BANA GÖRE KOCAMAN BİR HAYIR,,,

kaynaklar deniz gezmiş,hüseyin inan ve yusuf aslanın, yassıada idamlarının rövanşı olduğunu yazar,, eğri yada doğru, ama bir tez işte,,

yine uzattım mahmudun çorabı gibi, bakın arkadaşlar, apo itide adam öldürmediğini söylüyor, şimdi bu it suçsuzmudur, bölücü bir örgüt kurmuştur, 40 bina yakın insanın ölümüne, ülkenin belki de 100 yılına darbe vurmuştur, rivayetlere görede 300 milyar dolar civarında kaynağın heba olmasına sebep olmuştur,

devleti bölmeye kalkışmıştır, ancak yine rivayetlere göre hiç adam öldürmemiştir,

ŞİMDİ SORUYORUM APO İTİ SUÇSUZMUDUR.

onla deniz bir mi ammada saçmaladın diyenleriniz olacaktır,

bakın arkadaşlar ormanı yakan yangını başlatan da bir KIVILCIMDIR.

ne demek ve nereye varmak istediğim sanırım net olarak anlaşıldı...

[@**EMEL**]

Kağıt bir gemidir devrim,
bütün gemiler
hurdaya çıksa da sonunda
taşıdığı özgürlük şiiriyle
batmadan yüzer nicedir
dünya sularında

Kim bilir kaç Yunus görmüş
kaç Deniz Gezmiş...



......................