Günlük Kadına Ve Çocuklara Şiddet Vakaları.

[@NaNaNe]

Genç kadın ağlayarak yardım istemişti… Valilik açıklama yaptı

Kütahya'da tartıştığı komşusu tarafından tehdit edildiğini iddia eden N.A., sosyal paylaşım sitesinde "Artık dayanamıyorum kurtarın, evimizi basıyorlar. Devlet beni koruyamıyor" diyerek ağladığı bir video paylaştı.

Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde oturan N.A., komşusuyla yaşadığı bir tartışmanın ardından çektiği bir videoyu sosyal paylaşım sitesine yükledi.

Ağlayarak konuştuğu videoda “Artık dayanamıyorum, kurtarın ne olur? Evimizi basıyorlar, ne olur yalvarıyorum kurtarın artık. Devlet beni koruyamıyor. Nerede yasa, nerde kanun? Ölünce mi kurtaracak bizi devlet? Köylerinde 19 yaşında fidan boyluyu vuranlar, şimdi de beni vuracaklar, öldürecekler. Yalvarıyorum, artık kurtarın beni” diyerek yardım istedi.

KISA SÜREDE BİNLERCE KEZ PAYLAŞILDI

Genç kadının videosu sosyal paylaşım sitelerinde kısa sürede yayıldı. Birçok kullanıcı genç kadının zor durumda olduğunu ve kurtarılması gerektiğini savundu. Kütahya Valiliği ise konuyla ilgili internet sitesi üzerinden açıklama yaptı.

N.A. ve komşusu arasında bir köpek kavgası nedeniyle tartışma çıktığını ve herhangi bir ev basma, tehdit olayının söz konusu olmadığı belirtilen valilik açıklamasında, “N.A. isimli vatandaşımızın TikTok uygulaması üzerinden “…yalvarıyorum kurtarın, artık evimizi basıyorlar…” şeklindeki paylaşımı üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması gereği doğmuştur. N.A. isimli şahıs, köpek kavgasını ayırmaya çalışan dayısının, komşuları Ş.A. isimli kadın tarafından cep telefonuyla kayda alındığını fark etmesi üzerine aralarında çıkan sözlü münakaşanın büyümesiyle, durum N.A. tarafından kolluk birimlerine bildirilmiş ve her iki tarafın da müşteki şüpheli olarak ifadeleri alınmıştır. Söz konusu şahıslar hakkında idari makamlarca karşılıklı olarak uzaklaştırma kararı verilmiştir” denildi.

TEHDİT VE EV BASMA SÖZ KONUSU DEĞİL

Valilik açıklamasında, yardım isteyen N.A.'ya yönelik herhangi bir tehdidin olmadığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:

* Yaşanan münakaşada herhangi bir tehdit ve ev basma gibi bir durum söz konusu olmamıştır. İki kadın arasında daha önceden de benzer karşılıklı suçlamaların olduğu, N.A.'nın bahse konu uygulama üzerinden benzeri paylaşımlarda bulunduğu tespit edilmiştir.

* Konu adli makamlar, kolluk birimleri, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü birimlerince yakından takip edilmektedir

Kaynak

[@Insanlikarayan]

Orjinal Mesaj Sahibi NaNaNe

24/03/2021

Dayısı genç kızın kâbusu olmuştu… Yeni gelişme

Trabzon'da üniversite öğrencisi yeğenini 4 saat boyunca rehin alan ağzında torpil patlatmakla tehdit eden dayı Emrah B., tutuklandı. Genç kız sosyal medyadan yardım istemiş ve dayısından şikayetçi olmuştu.

• TRABZON
  Büyükşehir Belediye Başkanlığı
  Oy Oranları
• AK Parti
  
  %64,61
• İYİ Parti
  
  %29,53
• SP
  
  %3,26
• DP
  
  %0,79
• BTP
  
  %0,59

TRABZON BÜYÜKŞEHİR ADAYLARI ADAY PARTİ ORAN Murat Zorluoğlu
AK Parti %64,61 Atakan Aksoy
İYİ Parti %29,53 Hasan Saka
SP %3,26 Ercan Şılbır
DP %0,79 Haydar Bektaşoğlu
BTP %0,59

• AK Parti
• İYİ Parti
• SP
• DP
• BTP

Millet Cellatini secmis, birde Istanbul sözlesmesi kaldirildi!.

[@NaNaNe]

24/03/2021

Engelli çocuğa cinsel istismara 18 yıl hapis

Ordu’nun Fatsa ilçesinde 11 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunduğu ileri sürülen sanık, 18 yıl hapse çarptırıldı.

Ordu'nun Fatsa ilçesinde, yaklaşık 2 hafta önce 11 yaşındaki engelli çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen sanık H.İ., polis ekiplerince yakalanarak gözaltına alınmıştı.

Fatsa Adliyesi'nde hakim karşısına çıkan H.İ.'nin, engelli çocuğa cinsel istismarda bulunduğu belirlendi. Çıkarıldığı mahkemece 18 yıl hapis cezasına çarptırılan sanık H.İ, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Kaynak

[@NaNaNe]

19/03/2021

12 yaşındaki torununa cinsel istismarda bulunan dedeye 32 yıl hapis cezası

Muğla’nın Bodrum ilçesinde 12 yaşındaki torununa taciz ve cinsel istismarda bulunan 84 yaşındaki dedeye 32 yıl ağır hapis cezası verildi.

Muğla'nın Bodrum ilçesine bağlı Çökertme Mahallesi'ndeki evine kendisini ziyarete gelen 12 yaşındaki torununa cinsel saldırıda bulunan 84 yaşındaki Ü.H.‘nin Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılanması sona erdi.

“TORUNUNA CİNSEL İSTİSMARDA BULUNUP ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ”

İki yıl önce torununa cinsel istismarda bulunarak “Kimseye söyleme yoksa seni de anneni de öldürürüm” diyerek torununu tehdit edip korkutarak cinsel istismarını 6 ay daha sürdüren Ü.H. hakkında dava açılmıştı.

Dedenin cinsel istismarının yanı sıra çıplak fotoğraflarını WhatsApp’tan göndererek tacizini sürdürmeye devam ettiği, torunundan da tehdit ile çıplak fotoğraflarını aldığı ortaya çıktı.

UTANMADAN BERAATİNİ İSTEDİ

Anne ve babası ile birlikte Bodrum Cumhuriyet Savcılığı'na dedesi Ü.H. hakkında suç duyurusunda bulunmasının ardından devam eden dava bugün Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi'nde sona erdi. Ü.H. duruşmaya Menemen Cezaevi'nden SEGBİS üzerinden katıldı, beraatini talep etti.

Mahkeme heyeti, Ü.H.'nin ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı, cinsel taciz, müstehcenlik’ gibi suçlardan toplam 32 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Kaynak

[@NaNaNe]

24/03/2021

13 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu

Balıkesir'de 16 aylıkken evlatlık alınan 13 yaşındaki kız çocuğunun duyduğu çığlık üzerine söylediği, "Benim çığlığımı kimse" duymadı sözleri, korkunç bir gerçeği ortaya çıkardı.

İddialara göre; Kezban-Osman Y. çifti, 2009 yılında, o tarihte 16 aylık olan Y., adlı kız çocuğunu biyolojik baba Murat S.’den evlatlık aldı. 8 yıl evli kalan çift, 2017 yılında boşandı.

Bir yıl sonra ise, Kezban S., Y.’nin biyolojik babası Murat S. ile evlendi. Şu an 13 yaşında olan Y., geçen ocak ayında gittiği anneannesinin evinde duyduğu çığlık sesi üzerine, “Benim çığlığımı kimse duymadı” dedi.

Anneanne ile dedenin ne olduğunu sorduğu çocuk, üvey babası Osman Y.’nin 8 yaşından 10 yaşına kadar kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı.

İLK DURUŞMADA TAHLİYE, İKİNCİ DURUŞMADA BERAAT

51 yaşındaki üvey baba gözaltına alınıp, tutuklandı. Ancak Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın ilk duruşmasında tahliye edildi. İkinci duruşmada da beraat ettirildi.

14 gün arayla görülen 2 duruşma sonunda verilen karar, kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı ile mücadele eden dernek temsilcilerini isyan ettirdi.

“8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NDE YIKILDIK”

Y.’ye annelik yapan Kezban.S., “Eşimden boşanınca ailemin yanına döndüm. Murat kızını görmeye geliyordu. 2018 yılında evlendik. Geçen ocak ayında, annemlere gittik. Komşumuzun evinde bir olay yaşandı. Çocuk annesini dövmüş. Kadın çığlık atıyordu. Kızım Y., durumdan etkilenmiş. Annem ve babama; O kadının çığlığını duyduk ama benim çığlığımı kimse duymadı’ diyor. Sonra başından geçen olayları anlatıyor. Hemen Balıkesire geldik ve şikayetçi olduk. Osman Y., tutuklandı. İlk duruşmamız 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde görüldü. Çıkan tahliye kararıyla yıkıldık. Mahkemede neredeyse hiç çocuğun istismarı konuşulmazken, bizim Murat ile evliliğimiz dile getirildi. Eşimi aldattığımı öne sürdüler. 22 Martta görülen ikinci duruşmada da beraat aldı. Çıkan karara inanamıyoruz” dedi.

“UZAKTAN DA OLSA ÇOCUĞUMUN MUTLULUĞUNU GÖRMEK İSTİYORDUM”

Biyolojik baba Murat S. de şu ifadeleri kullandı;

*İlk eşimden olan kızımı 16 aylıkken çaresizlikten evlatlık verdim. Çocuğumu evlatlık verdikten sonra da hasret ve özlem gidermek için görmeye gidiyordum. Bu benim için zordu ama çocuğumun anne-babaya, sıcak yuvaya sahip olmasıyla kendimi teselli ediyordum. Çocuğumun uzaktan da olsa mutluluğunu görmek istiyordum. Babası olduğumu bilmiyordu.

*Sonra Kezban’la evlendik. Evlatlık verdiğim üvey baba tarafından, 8-9 yaşlarındayken cinsel istismara uğradığı ortaya çıktı. Baba olarak, çocuğuma yapılan bu istismar olayının aydınlatılmasını istiyorum.

*Başka ailelerin de çocuklarının istismara uğramaması adına bütün devlet büyüklerimizden yardım bekliyorum. Kendimi ifade etmekte bile çok zorlanıyorum. Bu istismar olayına karşı pes etmeyeceğim. Kanımın son damlasına kadar, son nefesimi kadar bu davanın arkasındayım. Ne olursa olsun, çocuğuma yapılanın cezalandırılmasını istiyorum.

“TAHLİYE KARARIYLA HUKUKSUZLUK BAŞLADI”

Sil Baştan Kadına Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarına Karşı Mücadele Derneği’ndan avukat Tuğba Bolat ise ilk duruşmada verilen tahliye kararına dikkat çekerek, şunları söyledi;

*Tahliyenin gerçekleştirilmesi olaydaki hukuksuzluğun başlangıcı. Delillerin toplandığı gerekçesi ile tahliye kararı verilemez. Verilecekse bile hükümle birlikte, beraatla birlikte tahliye kararı verebilirsiniz.

*Aile, tahliye kararından sonra bize, derneğimize başvurup, hukuki yardım almak istediklerini söyledi. Dosyaya dahil olduk. Tabi Balıkesir’de her zaman olduğu gibi dosyaya sunduğumuz müdahillik dilekçemiz kabul edilmedi. Sonraki duruşmada ise sadece bir tanık beyanı alındı. Annenin özel hayatına girildi.

*Savcı mütalaasında sanığın cezalandırılmasını, tutuklanmasını istedi. Gizlilik kararı olmamasına rağmen içeri alınmadık. Avukat olarak en azından duruşmada bulunma hakkımız varken engellendi. Ortada istismara uğramış bir kızımız var. Beyanlarında hiçbir çelişki yok. Alınan doktor raporlarında da eskiye yönelik olarak kızlık zarında yırtık tespit edildi.

*Sanığın cezalandırılması gerekirken, beraatine karar verilmesi, bizim hayatımız da görmüş olduğumuz bir karar değil. Yani çok istisnai bir durum olması gerekiyor ki, beş dakikalık bir arada sanığın beraatine karar verildi. Bu işin peşini bırakmayacağız, ailenin yanında olacağız.

“ÇOCUKLARA AYNI TRAVMA YAŞATILMAMALI”

Balıkesir Barosu avukatlarından Faruk Akdağ da talihsiz bir yargılama süreci geçirildiğini söyledi. Akdağ, verilen tahliye kararıyla mağdur Y.nin intihar girişiminde bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

*Bu yaşananlar hastane raporlarıyla, kolluk ifadeleriyle sabit olmasına karşın, bunları dosyaya ekleme talebimiz mahkeme tarafından kabul edilmedi. O celsede karar verildi. Deliler, tam olarak dosyaya yansımış değildi. Eksik incelemeyle verilen karar. Hem esasa hem de hukuka ve usule aykırı bir sonuç. Dernek olarak bu olayın takipçisi olacağız. Ailenin her türlü aşamada yanında olacağız.

“MAĞDURİYET GİZLENMEYE ÇALIŞILDI”

2018 yılında kurdukları Sil Baştan Kadına Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği’nde gönüllü çalışan öğretmen Ayşegül Küçükafacan da konudan karar duruşmasından bir gün önce haberdar olduklarını söyledi. Küçükafacan, “Mahkemeden çıkan karar herkesi çok şaşırttı. Çünkü dosyanın içi delil dolu. Çocuğun söylediği her şeyi destekleyecek, Çocuk İzlem Merkezi raporları var. Hem fiziksel raporlar var hem yapılan görüşmenin raporu var.

*Bu raporlara rağmen 8 Martta tutuksuz bir yargılama gelmiş olması, hayret verici. 22 Martta da beraat kararı verilmesi hepimizi mahvetti. Ne düşüneceğimizi şaşırdık. Dikkati başka bir tarafa çekerek, insanların özel hayatlarına çekerek, çocuğun mağduriyetini gizlemeye çalıştılar. Burada mağdur olmuş bir çocuk var.

*8 yaşından, 10 yaşına kadar istismara uğramış bir çocuk var. Bu çocuk nihayetinde bir çığlıkla yaşadığı durumu dışarıya yansıtabilmiş. Yansıttıktan sonra alınmış olan raporların hiç mi kıymeti yok? Burada çocuklar istismar edilecek, bunlar raporlara geçecek, mahkeme heyetleri bunların hepsini bir kenara alıp çöpe atacak, sonra da beraat kararları verecek.

*Çocuk İzlem Merkezi çocukların ikinci travmalarının önlenmesi için vardır. Çocuk İzlem Merkezi raporları varken, nasıl olur da tekrar çocuk duruşmaya çağırılır, hem de polis gönderilerek diye konuştu. Küçükafacan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Sivil toplum örgütlerinin davalarda müdahillik dilekçelerinin kabul edilmesi çok önemli. Bizler hukuki olarak bu ailelerden ücret almadan gönüllü çalışırız. Avukatlarımız bir kuruş para almaz. Gönüllü olarak yanlarında olmak, hukuki destek sağlamak amacındayız.”

Kaynak

[@NaNaNe]

25/03/2021

Başından vurulan cumhuriyet savcısı yoğun bakımda

Yozgat'ın Sorgun ilçesinde Cumhuriyet Savcısı Özlem Salkım (28), evinde arkadaş grubu ile doğum günü kutladığı sırada silahla başından vurularak yaralandı.

Olay, dün gece saatlerinde Cumhuriyet Savcısı Özlem Salkım’ın yalnız oturduğu Bahçelievler Mahallesi Yazıcıoğlu Caddesindeki evinde meydana geldi. Cumhuriyet Savcısı Özlem Salkım, iddiaya göre evde aralarında kamu personellerinin bulunduğu arkadaş grubu ile doğum günü kutladığı sırada başından tabanca ile vuruldu.

Yaralanan Salkım, arkadaşlarının haber vermesiyle gelen 112 Acil Servis ekibi tarafından ilk müdahalesi yapılarak, ambulansla Sorgun Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Cumhuriyet Savcısı Salkım, buradaki ilk müdahalesinden sonra da Yozgat Bozok Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edildi. Ameliyat edilerek tedaviye alınan Özlem Salkım’ın sağlık durumunun ciddi olduğu öğrenildi.

Sorgun Cumhuriyet Başsavcılığı, Savcı Özlem Salkım’ın vurulmasıyla ilgili soruşturma başlatırken, polis olayın meydana geldiği evde inceleme yaptı. Evde bulunanlar ise ifadeleri alınmak üzere emniyete götürüldü. Savcı Özlem Salkım’ın yaralanmasıyla ilgili resmi açıklama yapılmadı. Ankara’da stajını tamamladıktan sonra 2019 yaz kararnamesiyle Yozgat’ın Sorgun ilçesine atandığı öğrenildi.

SAVCILIKTAN AÇIKLAMA: 4 KAMU GÖREVLİSİ GÖZALTINDA

Yozgat Cumhuriyet Başsavcılığınca, Sorgun’da Cumhuriyet Savcısı Özlem Salkım’ın tabanca ile başından vurularak yaralanmasıyla ilgili yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, doğum günü kutlaması sırasında Özlem Salkım’ın silahla yaralanması ile ilgili Cumhuriyet Başsavcılığınca derhal soruşturma başlatılarak evde misafir olarak bulunan 4 kamu görevlisinin gözaltına alındığı kaydedildi. Açıklamada şöyle denildi:

“Şüpheliler alınan ifadelerinde, Özlem Salkım’ın evdeki A.M’ye ait silahla oynarken silahın ateş alması sonucu yaralandığını belirtmişlerdir. Olay yerinin detaylı incelemesi uzman ekiplerce yapılarak olayda kullanılan silah, mermi çekirdeği ve kovan ile şüphelilere ait eşyalara delil amaçlı el konulmuş olay yeri muhafaza altına alınmıştır. Hayati tehlikesi bulunan yaralı Özlem Salkım’ın tedavisi devam etmekte olup, soruşturma Sorgun Cumhuriyet Başsavcılığımızca tüm yönleriyle ve titizlikle devam etmektedir.”

4 KİŞİ SERBEST BIRAKILDI

Gözaltına alınan 4 kişi, emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. 4 kişi, savcılıktaki ifadelerinde Özlem Salkım’ın, tabanca ile oynarken silahın ateş alması sonucu yaralandığını söylediği belirtildi.

Silahın sahibi olan A.M. adli kontrol şartıyla, diğer 3 kişi de ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.

Öte yandan Savcı Özlem Salkım’ın sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu, hayati tehlikesinin devam ettiği bildirildi.

Kaynak

[@NaNaNe]

25/03/2021

Sosyal medya ayağa kalktı! #FıratDelikanlıTutuklansın

Sosyal medyada Fırat Delikanlı ismini kullanan Fırat Kaya'nın eşcinsel bir genci dövüp paylaştığı görüntü sosyal medyayı ayağa kaldırdı. İşitme engelli bir genci ve kız arkadaşını da dövdüğü görüntüleri paylaşan Kaya için #FıratDelikanlıTutuklansın etiketiyle 50 binden fazla tweet atıldı. Kaya Kocaeli Emniyet Müdürlüğü'nün Gölcük'te yaptığı operasyonla yakalandı.

Kocaeli’de yaşayan ve sosyal medyada Fırat Delikanlı ismini kullanan Fırat Kaya, eşcinsel olduğu gerekçesiyle E.E.’yi feci şekilde dövdü. Aldığı darbelerle kanlar içinde kalan E.E.’nin fotoğraflarını çeken Kaya bu görüntüleri de sosyal medya hesabından paylaştı.

Sosyal medyada infial yaratan bu görüntünün ardından on binlerce kullanıcı #FıratDelikanlıTutuklansın etiketiyle paylaşım yaptı.

Kaya’nın görüntülerinin gündeme gelmesinin ardından geçmişte de benzer eylemler gerçekleştirdiği ortaya çıktı. İşitme engelli bir genci döverken çekilen bir videosu paylaşılan Kaya’nın birlikte olduğu ve işitme engelli olduğu öğrenilen bir kadına da şiddet uyguladığı ortaya çıktı.

150 TL’LİK SATIŞ YAPTIM HAKKIMI VERMEDİ

Yüzde 50 engelli E.E.nin olaydan sonra şikayetçi olduğu ortaya çıkarken, Fırat Kaya, kayıplara karıştı. Polisin her yerde aradığı Fırat Kaya’dan şikayetçi olan E.E. ise ifadesinde yaşadıklarını şöyle anlattı:

* Aydın’da yaşıyorum. Benim gibi işitme engelli olan Fırat’ı da Aydın’dan tanıyorum. 22 Mart günü beni cep telefonumdan aradı. İzmit’e gelmemi hediyelik eşya işi olduğunu belirtti. Ben de işsiz olduğum için kabul ettim.

* İzmit Otogarı’na geldiğimde iki kişi yanıma geldi. Fırat’ın kendilerini gönderdiğini söylediler, tramvaya binerek bir kafeye gittik. Burada Fırat bekliyordu. Oturduk sohbet ettik.

* Sonra hediyelik eşyaları bana verdi. Ben de hemen kafe önünde satışı gerçekleştirdim. 150 lira kazandım. Fırat’la anlaşmamız yarı yarıya olacaktı.

* Sonra Fırat’ın yanında bulunan aynı zamanda işitme engelli olan 4 kişiyle birlikte araçla dağ evine gittik. Toplam 6 kişiydik. Alkol aldık. Sonra ben kazancım olan yarı parayı Fırat’tan istedim. Fırat’ın yanında bulunan kişi vermiyoruz dedi. Sonra küfür etmeye başladı.

ÇIPLAK FOTOĞRAFLARIMI GÖSTERDİ

Bu sırada araya giren Fırat Kaya’nın kendisine yaklaşık 5 yıl önce sosyal medyada çıkan çıplak fotoğraflarını gösterdiğini söyleyen E.E., ifadesini şöyle sürdürdü:

‘Sen ne yapmaya çalışıyorsun’ dedi. Ben de Fırat’a ‘kıskanıyor musun, benim kardeşim misin bana karışıyorsun’ dedim. Bu sırada orada bulunanlardan biri arkamdan kafama bir şeyle vurdu.

Daha sonra hepsi bana vurmaya başladı. Hatta biri kemer çıkarıp, onla da vurmaya başladı. Kanlar içerisinde kaldım. O an fotoğraflarımı çektiler.

Sonra araca bindirip otogarda indirdiler. Ancak param yoktu. Aydın’a dönemiyordum. Güvenlikçilere giderek durumu anlattım. Onlarda ambulans çağırdılar. Hastaneye götürüldüm. Sonra da polisler geldi. Diğerlerinin adlarını bilmiyorum ama Fırat Kaya’dan şikayetçiyim.

BAŞSAVCILIK SORUŞTURMA BAŞLATTI

Öte yandan Fırat Kaya’nın poliste yaralama, tehdit, gasp, dolandırıcılık ve cinsel istismar gibi suçlardan 30 kaydı olduğu öğrenildi. Fırat Kaya hakkında Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı Adam öldürmeye teşebbüs ve Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından soruşturma başlattı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü, Fırat Kaya’yı yakalamak için çalışmalarını sürdürüyor.

GÖZALTINA ALINDI

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Fırat Kaya’yı yakalayarak gözaltına aldı.

Kaynak

[@NaNaNe]

26/03/2021

Leyla Aydemir davasında yeni gelişme

Ağrı’da 2018 yılında kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in karara bağlanan davası 28 Mayıs’ta Ağrı'da yeniden görülecek. Davanın Ağrı'dan başka bir yerde görülmesi için UCİM tarafından CİMER’e yapılan başvurular ise değerlendirmeye alındı.

Ağrı şehir merkezinde yaşayan Şükran ve Nihat Aydemir çiftinin 7 çocuğundan 6’ncısı olan Leyla Aydemir, 2018 yılında Ramazan Bayramı dolayısıyla geldikleri dedesinin yaşadığı Bezirhane köyünde 15 Haziran günü kayboldu.

Tüm Türkiye’nin bulunması için seferber olduğu Leyla’nın 18 gün sonra, köye 3 kilometre uzaklıktaki Kurudere mevkiinde cansız bedeni bulundu.

Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 2 Ekim 2020 günü görülen Leyla Aydemir öldürülmesi ile ilgili karar davasında tutuklu sanık amca Yusuf Aydemir hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilirken, tutuksuz 6 sanık hakkında beraat kararı verilmişti.

Karar davasının ardından tutuklu amca Yusuf Aydemir'de tahliye edildi. Minik Leyla'nın davası 28 Mayıs'ta Ağrı'da yeniden görülecek.

Saadet Öğretmen Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği (UCİM) tarafından Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) Leyla Aydemir davasının Ağrı'dan başka bir yerde görülmesi için başvuruda bulunuldu.

Yargı yerinin değiştirilmesi ile ilgili CİMER'e yapılan başvurular değerlendirmeye alındı.

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan UCİM Erzurum Hukuk Koordinatörü Av. Oğuzhan Akyüz, “Leyla Aydemir'in öldürülmesiyle ilgili görülen davanın yargı yerinin değiştirilmesi için 21.12.2020 tarihinde Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) ilgili başvurumuzda bulunmuştuk. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi ile Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı arasında ilgili yazışmaların yapıldığı yönünde tarafımıza bildirim yapıldı. Saadet Öğretmen Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği (UCİM) olarak Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi arasında yapılan görüşmeler neticesinde yargı yerinin değiştirileceğine inanıyoruz. Kamuoyu güvenliği ve mahkemeden çıkacak kararın kamuoyu vicdanını rahatlatması açısından yargı yerinin değiştirilmesi gereği hasıl olmuştur. Bizler de görüşmeler neticesinde yargı yerinin değiştirileceğinin kanaatindeyiz” şeklinde konuştu.

Kaynak

[@NaNaNe]

İzmir’de kan donduran olay: Kadına ait kafatası ve kaburga bulundu

İzmir'de ormanlık alanda bir kadına ait olduğu değerlendirilen kafatası ve kaburga kemikleri bulundu.

İzmir’in Bornova ilçesinde, iddiaya göre bir vatandaşın ihbarı üzerine ormanlık alanda bir kadına ait olduğu değerlendirilen kafatası ve kaburga kemikleri bulundu.

Olayla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturma kapsamında, kemikler savcının incelemesinin ardından İzmir Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Bornova ilçesine bağlı Çamlıkule Mahallesi Şahin Tepesi mevkiinde, bir vatandaş ormanlık alanda kemik parçalarının olduğunu fark etti.

Durumun bildirilmesi üzerine harekete geçen polis, kemik parçalarının bulunduğu noktaya şerit çekti. İddiaya göre, yapılan ilk incelemede kemik parçalarının bir kadına ait olabileceği değerlendirildi.

KAFA TASI VE KABURGA BULUNDU

İzmir Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şubesi ekipleri, kemiklerin bulunduğu noktada geniş çaplı bir inceleme yaptı. Bulunan kemik parçalarının kafatası ve kaburgaya ait olduğu öğrenilirken, savcının incelemesinin ardından kemik parçaları İzmir Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

Olayla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturma kapsamında, Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekiplerinin çalışmaları sürüyor.

Kaynak

[@NaNaNe]

25/03/2021

Adana’da korkunç olay: Hamile kadın böyle bulundu

Adana'nın Ceyhan ilçesinde hamile olduğu öğrenilen Suriye uyruklu İslim A., bıçakla öldürülmüş halde bulundu. Aralarında çıkan tartışma sonucu ablasını öldürdüğü öne sürülen kardeşi B.A. gözaltına alındı.

Olay, ilçeye bağlı Yalak Mahallesi yakınındaki bir kanaletin yanında meydana geldi. Yol kenarındaki tarlada çalışan işçiler bir kadının kanlar içerisinde yerde hareketsiz yattığını görüp, jandarma ve sağlık ekiplerine haber verdi.

İhbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekibinin yaptığı kontrolde, kadının hayatını kaybettiği belirlendi. Jandarma ekipleri cesedin, Suriye uyruklu İslim A.'ya ait olduğunu tespit etti. Ayrıca cesedin yanında bıçak bulundu.

Hamile olduğu belirlenen İslim A.'nın, çıkan tartışma sonucu kardeşi B.A. tarafından bıçaklandığı öne sürüldü. B.A. gözaltına alınırken, jandarma olayla ilgili soruşturma başlattı

Kaynak