Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Sağlığımız ve Hastalıklar > İnsan Sağlığı ve Hastalıklar > Göz Hastalıkları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 18.11.2012, 12:54   #1
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Sarı Nokta Hastalığı | Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu




Sarı nokta hastalığı (Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu) gözün mekezi görmesinden sorumlu 'maküla' ismi verilen bölgenin yapısının bozulması ve fonksiyonunu kaybetmesine neden olan bir hastalıktır.


Maküla, retina tabakasında ışığa duyarlı görme hücrelerinin en yoğun olarak bulunduğu bölgedir ve detay görüşten sorumludur. Maküla, oran olarak retinanın çok küçük bir bölgesini kapsar ancak çevre (periferik) retina tabakasına göre çok daha hassastır. Küçük yazıları okuyabilme, iğneden ipliği geçirebilme ve sokak tabelalarındaki yazıları net olarak görebilmek için maküla tabakasının sağlam ve sağlıklı olması gerekir. Periferik retina ise yanları görmemizi sağlar. Örnek olarak; periferik retina yanınıza outran bir insanın genel olarak şeklini görmenizi sağlarken, maküla o insanın yüzüne baktığınızda detay görmenizi sağlar.






Vücudun normal yaşlanma ivmesiyle beraber birçok kişide maküla dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı) ortaya çıkar. Bu bölgenin birçok farklı hastalığı vardır ancak, yaşa bağlı maküla dejenerasyonu (YBMD) en sık görülen maküla – sarı nokta hastalığıdır.


Retina tabakası görme işlevinin tam olarak gerçekleşmesine yardımcı olan 10 ayrı tabakadan oluşur. İlerleyen yaş ve bazı toksik etkiler nedeniyle, bu tabakalardan Retina Pigment Epiteli (RPE) adı verilen tabakada metabolik artık ve küçü sarı birikintiler (druzen) oluşur.


Sarı nokta hastalığında görme bulanıklığı, merkezi görmede eğilmeler – kırıklı görme veya tam merkezi görme kaybı gelişebilir. Periferik görme genellikle etkilenmez. Örnek olarak resimdeki saatteki gibi hastalar saati genel hatlarıyla görürlerken merkezde akrep ve yelkovanı seçemezler.


YBMD genellikle tam körlük yapmaz. Hastaların ek başka bir göz problemleri yoksa (katarakt, glokom gibi) periferik görmeleri korunur ve yanları görmeye devam ederler. Ancak merkezi görmenin aybı güncel yaşamla ilgili birçok işi (okumak, yemek yemek, Tv seyretmek gibi) rahat yapmamıza engel olur. Yaşa bağlı sarı nokta hastalığı genellikle bir gözde başlar ama çoğu hastada zaman içerisinde diğer göz de etkilenir. Hastalık başlangıç evresinde belirti vermeyebilir, bu nedenle şikayet olmasa dahi ellili yaşlardan sonra göz muayenesi olmak çok önemlidir.


Yaşa bağlı sarı nokta hastalığının iki tipi vardır



Kuru Tip Maküla Dejenerasyonu




Kuru tip YBMD


En sık görülen sarı nokta hastalığı, kuru tip yaşa bağlı maküla dejenerasyonudur. Ilerleyen yaşla birlikte maküla tabakası incelir ve fonksiyonunu kaybeder. Hastalık, druzen adı verilen küçük sarı birikintilerin makülaya yerleşmesiyle başlar. Hastalık ilerledikçe birikintilerin miktarı artar ve maküla tabakası daha da incelir ve görme yavaş bir şeklide azalır .


Görece daha az tehlikeli olan kuru tip YBMD, diğer yaş tip YBMD dönüşebilme riski taşıması nedeniyle, hastalar kontrol altında tutulur ve merkezi görmelerini evde hergün kare testi ile değerlendirmeleri istenir. Merkezi karelerin görünümünde bir değişiklik olması (kırılmalar, eğrilmeler, kesintiler gibi) yaş tip YBMD’na geçiş bulgusu olabilir ve bu durum tespit edildiğinde vakit kaybetmeden göz doktorunuza başvurmanız gerekir.



Yaş Tip Maküla Dejenerasyonu




Yaş tip YBMD


Yaşa bağlı gelişen sarı nokta hastalığının %10’u yaş tip YBMD’dur. Daha nadir görülmekle birlikte merkezi görmeye kuru tipe gore daha çok hasar verir.

Vücudumuzda hemen her bölgede ince kılcal damarlar bulunur. Temel görevi dokulara besin ve oksijen taşımak olan bu ince damarların sayısı genellikle sabittir ve bunlar büyüme veya sayıca artış göstermezler.

Yaş tipte sarı nokta hastalığı ve maküla dejenerasyonunda anormal olaarak bazı ince damarlar retina tabakası altında (koroid bölgesi) büyüme gösterir. Bu anormal yeni damarlanmaya ‘Koroid neovaskülarizasyonu’ adı verilir. Bu anormal kılcal damarlar sıvı ve kan sızdırarak merkezi görme kaybına yol açarlar. Bu sızdırma nedeniyle hastalık yaş tip YBMD adını alır. Yaş tip YBM’da görme kaybı kuru tipe göre daha hızlı ve yoğun olur. Bu nedenle hastalığın erken evrede teşhisi ve tedavisi çok önemlidir.


Kimler yaşa bağlı gelişen sarı nokta hastalığı için risk grubundadır?

  • 50 yaşından büyük olmak
  • Ailede YBMD hikayesi olması
  • Sigara içmek


Memorial Göz Merkezi


Konu Ekin tarafından (10.01.2016 Saat 21:16 ) değiştirilmiştir.. Sebep: Düzenleme
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 10.01.2016, 21:17   #2
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Sarı Nokta Hastalığı | Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu

Sonucu körlüğe gidebilen bir hastalık.

Teşekkürler...
__________________
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 02.04.2021, 01:45   #3
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Sarı Nokta Hastalığı | Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu

'Sarı nokta hastalığı, görme kayıplarında ilk sıralarda yer alıyor'




Ankara'da Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Hakan Durukan, "Makula dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı) tüm dünyadaki geri dönüşümsüz görme kayıplarının en önemli sebepleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Hastalığın ortaya çıkmasında ve seyrinde, yaş ve genetik gibi değiştirilemeyen risk faktörleri önemli bir rol oynuyor" dedi.

Göz Hastalıkları Bölümü Uzmanı Prof. Dr. Ali Hakan Durukan, halk arasında sarı nokta hastalığı olarak bilinen 'makula dejenerasyonu'nun belirtileri, tanı ve tedavi yöntemleri ile korunma yolları hakkında bilgi verdi.

Durukan, "Makula dejenerasyonu, tüm dünyadaki geri dönüşümsüz görme kayıplarının en önemli sebepleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Hastalığın ortaya çıkmasında ve seyrinde, yaş ve genetik gibi değiştirilemeyen risk faktörleri önemli bir rol oynuyor. Bununla birlikte, beslenme şekli gibi risk faktörlerinde yapılacak küçük değişiklikler, gözlerimizi makula dejenerasyonuna karşı korumada oldukça etkili sonuçlar verebiliyor. Yaşa bağlı makula dejenerasyonu, 55 yaş ve üzeri bireyleri etkileyen, gözün makula bölgesinde yaşa bağlı değişiklikler nedeniyle oluşan ve hastaların merkezi görmelerinde hastalığın evresine bağlı olarak ilerleyici bir şekilde azalma ve bozulmaya yol açan dejeneratif bir hastalıktır. Her ne kadar 55 yaş sonrasında daha sıklıkla izlense de daha erken yaşlarda da tespit edilebilmektedir. Bu hastalıkta en belirgin şikâyet merkezi görmenin bozulmasıdır. Hastaların bazılarında herhangi bir yakınma yoktur ve hastalık rutin göz muayenesi sırasında tesadüfen tespit edilir" dedi.

'HASTA, DETAYLARI GÖREMEMEKTEDİR'

Prof. Dr. Durukan, hastaların çoğunun merkezi görmeleri bozulana kadar makula dejenerasyonları olduğunu fark etmediklerini belirterek, "Hasta yakında veya uzakta bir objeye, bir kişiye baktığında bu obje veya kişiye ait ince detayları görememekte, obje ya da kişiyi tanıyamamaktadır.

Perifer görüş denilen yan görüş ise korunmaktadır.

Örneğin; hasta, duvar saatinde saatin rakamlarını görmekte, ancak yelkovan ve akrebi seçememektedir. Diğer şikâyetler arasında koyu lekeler görme, renkleri soluk görme, karanlıktan aydınlığa geçişte adaptasyon güçlükleri, okurken kelime ya da harflerin kaybolması, küçük puntolardaki yazıları okumada güçlük ve düz çizgilerde eğrilme, kırıklık veya bükülme sıralanabilir. Bir gözünde hastalık olanlarda gözler arasında objelerin renk ve boyutu farklı görünür. Hastalığın ileri evrelerinde hastanın kendi ihtiyaçlarını gideremeyeceği kadar ciddi görme kayıpları gelişebilmektedir" diye konuştu.

HASTALIK TANISI NASIL KONULUR?


Sarı nokta hastalığı tanısının klinik muayene ve tetkik yöntemleriyle konulduğunu kaydeden Durukan, "Makula bölgesinin muayenesinde göz doktoru, özel bazı mercekler kullanarak bu bölgeyi inceler. Bu işlem öncesinde hastanın göz bebeğinin damlalarla genişletilmesi gerekebilmektedir.

'Amsler Grid' adı verilen kareli kâğıt testi uygulanmaktadır. Bu kâğıt, hastanın görme alanı içeresindeki bulanık gördüğü veya görmediği alanları fark etmesini ve işaretlemesini sağlamaktadır. Anjiyografi bir diğer teşhis yöntemidir. Bu tetkikte koldaki toplardamarlardan 'flöresein' veya 'indosiyanin' adı verilen bazı boyalar enjekte edilmektedir. Boyalar kan damarları içerisinde hareket ederek göz damarlarına gelirler. Göz damarları içerisinde hareket ederlerken özel kameralarla damarlar görüntülenir.

Böylece retina altında ortaya çıkmış anormal damarlar ve bunlara bağlı sızıntı görüntülenmektedir. Günümüzde artık enjeksiyon gerekmeyecek şekilde optik koherens tomografi anjiyografi tetkiki ile de retina ve altındaki anormal damarlanmalar tespit edilebilmektedir. Bir diğer ve çok önemli tanı yöntemi optik koherens tomografidir. Burada tıpkı vücut tomografisi gibi retinanın ince kesitlerde görüntülenebilmekte ve retina ve makulanın detaylı incelemesi yapılabilmektedir" ifadelerini kullandı.


'TEDAVİ EDİLMEZSE CİDDİ GÖRME KAYIPLARINA YOL AÇABİLİR'


Sarı nokta hastalığının yaş ve kuru tip olmak üzere iki tipi bulunduğunu belirten Durukan, sözlerine şöyle devam etti:

"Her iki tipinde de ilerleyici bir hastalıktır. Bu nedenle tedavisiz kalan hastalarda yıllar içinde ciddi görme kaybı gelişmesi riski yüksektir. Kuru tip tanısı olanların yaklaşık yüzde 10-15'inde hastalık yaş tipe dönüşebilmektedir. Bu durum çok önemlidir. Kuru tip hastalarının merkezi görmelerinde ani bir azalma olması durumunda hızla göz hekimlerine başvurmaları çok önemlidir. Sarı nokta hastalığında kuru tipte cerrahi tedavinin yeri yoktur. Yaş tipte göz içi ilaç enjeksiyonları birinci basamak tedavi yöntemidir. İlaç enjeksiyonlarına rağmen veya hiç tedavi almadan retina altı ciddi kanama ile gelen hastalarda vitrektomi ameliyatı uygulanmaktadır. Bu ameliyatta retina altındaki kanama çeşitli yöntemlerle gözden uzaklaştırılmaktadır."

HASTALIĞA KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Durukan, sarı nokta hastalığına karşı alınabilecek kişisel önlemler ile ilgili de, "Makula dejenerasyonunun risk faktörleri arasında yer alan yaş veya aile hikayesini değiştirmeye olanak yoktur. Fakat yaşam şeklinde yapılacak değişiklikler, makula dejenerasyonuna karşı gözlerimizi korumada yararlı olabilir. Sarı nokta hastalığına karşı alınabilecek kişisel önlemler ise, şu şekilde sıralanabilir.

Sigarayı bırakmak. İdeal vücut ağırlığına ulaşmak ve bu ağırlığı korumak. Kan basıncı normal düzeylerde tutmak.

Ultra viyole (UV) ve mavi ışığı filtre eden gözlükler kullanmak. Direkt güneş ışığından korunmak için özellikle yaz aylarında siperlikli şapka giymek. Periyodik göz muayenesi yaptırmak. Taze sebze meyve tüketmek. Diyette doymuş yağları azaltmak. Düzenli egzersiz yapmak" dedi.


Kaynak

  Alıntı ile Cevapla
OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 10.05.2021, 18:36   #4
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Sarı Nokta Hastalığı | Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu



Sarı nokta hastalığı görme kaybına neden oluyor


Göz Doktoru Op. Dr. Birtan Öztürk, “Sarı nokta hastalığı, genellikle kalıtımla geçen, 55 yaş sonrası kişilerde, sigara içenlerde ve yetersiz beslenenlerde sık görülen, ilerlemesi durumunda görme kaybına yol açabilen bir rahatsızlıktır” dedi.

Gözde makula ismi verilen bölgenin bozulmasıyla karakterize bir retina rahatsızlığı olan sarı nokta hastalığının nedenlerini, alınması gereken önlemleri ve tedavi seçeneklerini anlatan Göz Doktoru Op. Dr. Birtan Öztürk, dünyada 30 milyon kişinin bu hastalıktan etkilendiğini dile getirdi.

EN ÖNEMLİ GÖRME KAYBI SEBEBİ

Sarı nokta hastalığının görme kaybıyla sonuçlanan göz hastalıkları arasında üçüncü sırada yer aldığını belirten Op. Dr. Öztürk, “Gelişmiş ülkelerdeki en önemli görme kaybı sebebidir. Dünyada bu hastalıktan etkilenen kişi sayısı yaklaşık 30 milyondur. Daha çok 50 yaş üzerini etkiler.

Kronik ve ilerleyicidir. Dünyada ve Türkiye’de ortalama yaşam beklentisinin daha da uzayacağının öngörüldüğü bir ortamda, bu hastalığın giderek daha ciddi bir klinik tablo oluşturacağını tahmin etmek zor değildir” diye konuştu.


Op. Dr. Öztürk, “Sarı nokta hastalığında erken teşhis, tedavi ve düzenli kontrol, görmenin korunması ve iyileştirilmesi açısından çok önemlidir. Makula, gözün arkasında retinanın merkezinde yer alan, gözün ayrıntılı, merkezi ve renkli görmesinden, görme keskinliğinin yüzde doksanından sorumlu olan bölgesidir. Makulanın korunması göz hastalıklarında tedavilerde en önemli hedeftir” ifadelerini kullandı.

2 TİPİ VAR

Yaş ve kuru olmak üzere sarı nokta hastalığının iki tipi olduğunu aktaran Op. Dr. Öztürk, “İlki kuru tipi, hastalığın sık görülen formudur ve bu durum yavaş, ancak ilerleyen görme bozukluğuyla sonuçlanır, yüzde 85-90 bu tiptir. Yaş tipi ise hastalığın daha ciddi bir şeklidir ve hızlı ilerler. Bu hastalık ileri yaşlardaki görme kaybının başlıca sebebidir ve hastaların yaklaşık yüzde 10-15’inde görülür, Gözün arka tarafındaki kan damarlarının anormal gelişimiyle meydana gelir. Bu damarlardan makulaya kan ve sıvı sızıntısı merkezi görmede kayıp oluşmasına neden olabilir. Uzak ve yakın görmede cisimler bakarken büyüme, küçülme.

Yamulma gibi görüntüde farklılıklar ortaya çıkarır” dedi.

GÖRÜLME SIKLIĞI VE RİSK FAKTÖRLERİ

Sarı nokta hastalığının sıklığının ilerleyen yaşa paralel olarak artığını vurgulayan Op. Dr. Öztürk, “Sarı nokta hastalığının 65-74 yaşlarında yüzde 15, 75-84 yaşlarında yüzde 25, 85 yaş ve üzerindeki kişilerde ise yüzde 30 oranında görülür. 75 yaşın üzerindeki her üç kişiden birinde sarı nokta hastalığı görülmektedir. Ailesinde sarı nokta hastalığı bulunan kişilerde bu hastalığın gelişme riski daha yüksektir. Sigara kullanımı, vitamin eksikliği, beyaz ırkın sarı nokta hastalığına bağlı görme kaybı riski siyah ırka göre daha yüksektir” diye konuştu.

KADINLARDA RİSK DAHA YÜKSEK

Kadınların sarı nokta hastalığı için aynı yaştaki erkeklere kıyasla daha fazla risk taşıdığını söyleyen Op. Dr. Öztürk, “Açık renk göz, şeker hastalığı, kolesterol, yüksek tansiyon, damar sertliği, kalp büyümesi gibi riskler. Klinik çalışmalar erken ve ara evre sarı nokta hastalığının ileri evreye ilerlemesi ile obezite arasında bağlantı olduğunu ortaya koymaktadır. Sarı nokta hastalığından korunmak için erken yaşlardan itibaren yüzde 100 ultraviyole korumalı güneş gözlükleri kullanılmalıdır. Eğer 50 yaş ve üzerinde iseniz düzenli olarak göz muayenesine gitmeniz ve özellikle makula yani göz dibi açısından muayene edilmeniz anlamlı olacaktır” ifadelerini kullandı.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
druzen, glaukom, katarakt, körlük, maküla dejenerasyonu, perşferik retina, retina, retina yırtılması, yaşa bağlı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:34.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.