![]() |
![]() |
#101 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Sen Neredesin Caddeden sokaklara doğru sesler elendi, Pencereler kapandı, kapılar sürmelendi. Bir kömür dumanıyle tütsülendi akşamlar, Gurbete düşmüşlerin başına çöktü damlar... Son yolcunun gömüldü yolda son adımları, Bekçi sert bir vuruşla kırdı kaldırımları. Mezarda ölü gibi yalnız kaldım odamda: Yanan alnım duvarda, sönen gözlerim camda, Yuvamı çiçekledim, sen bir meleksin diye, Yollarını bekledim görüneceksin diye. Senin için kandiller tutuştu kendisinden, Resmine sürme çektim kandillerin isinden. Saksıda incilendi yapraklar senin için, Söylendi gelmez diye uzaklar senin için... Saatler saatleri vurdu çelik sesiyle, Saatler son gecemin geçti cenazesiyle, Nihayet ben ağlarken toprağın yüzü güldü, Sokaklardan caddeye doğru sesler döküldü... Faruk Nafiz Çamlıbel
|
![]() |
![]() |
#102 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Ahu gözlüm böyle oyun
Duydum desem yalan olur. Senden gayrı yare boyun Eğdim desem yalan olur. Erdim aşkın değerine, Yandım derinden derine, Seni bin leyla yerine, Koydum desem yalan olur. Akışlarda bu coşkuyu, Nakışlarda bu dokuyu, Çiçeklerde bu kokuyu, Duydum desem yalan olur. Vazgeç artık şu kuşkundan, Ne umarsın bu şaşkından, Ecel gelse yar aşkından, Caydım desem yalan olur. Aciz olmak ne beter şey, Gene yoksun geldi hey hey, Her bakışın bir kadeh mey, Aydım desem yalan olur. Dile kolay yedi sene, Son diyorsun öl desene, Yedi veren gül busene, Doydum desem yalan olur. Cemal Safi |
![]() |
![]() |
#103 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() HATIRALAR
Hiç bir şeyi düşünmemeli uzun uzun Biliyorum ağacı Ağaç olarak seyretmeli Lakin elimden gelmiyor bir türlü Ne yapalım, İnsan yaratılmışım çünkü Sırası gelmiş Ağlamışım Gülmüşüm sırasında Parasız kalmışım Aç kalmışım sonra Artık nereye gitsem Hatıralar peşimde Muzaffer Tayyip Uslu |
![]() |
![]() |
#104 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() ibrahim
içimdeki putları devir elindeki baltayla kırılan putların yerine yenilerini koyan kim güneş buzdan evimi yıktı koca buzlar düştü putların boyunları kırıldı ibrahim güneşi evime sokan kim asma bahçelerinde dolaşan güzelleri buhtunnasır put yaptı ben ki zamansız bahçeleri kucakladım güzeller bende kaldı ibrahim gönlümü put sanıp kıran kim” Asaf Halet Çelebi |
![]() |
![]() |
#105 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() SIRASI GELİNCE Acının vergisini verdik, gülün haracını ödedik Hüznü demirbaş defterinden düşmeye geldi sıra Sen ki eyvan ağıtlarda Sürekli ve ahşap bir gülümseme gibi durdun Gözlerin bozkırdan devşirme Yolların bozgundan derlenmiş Karanlık yolcusu turnaların ve kurdun Ey hüzünlere reâyâ olan derviş Acının vergisini verdin, gülün haracını ödedin Hüznü demirbaş defterinden düşmeye geldi sıra Tarlalarla uzar gider al kısrak Gökçe çiçek tozar durur sılalarla Oysa ölüm, bir uçtan bir uca Bir uzun kervansaraydır ki Savrulur günü saati gelince Yıkılır yırtıla yırtıla Hilmi Yavuz |
![]() |
![]() |
#107 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() SANA NE SÖYLESEM ÖMRÜM Güz geldi ah, güle ne söylesem Sana ne söylesem ömrüm Sen ki şiirler düşürürdün Uzun uğultularla akan sulara Toprağın tuzu, taşın izi olurdun Ayışığı toplardın güllerden Gecenin ürpertisinden çocukluğumuza Kırgın kadınlarımıza yazılarda Oradan oraya savurduğumuz Sarılan sarılan yalnızlığa Şimdi nasıl koysam yerine Kırılan dalı, örselenen çiçeği Okşasam usulca, öpsem öpsem Bulutlarla düşlesem, kuşlarla düşünsem, Şiirle sağaltsam sayrı yüreğimi Sana ne söylesem ömrüm sana Sen ki gümüş pullar düşürürdün Bulanık karanlığına hüznümüzün Yeniden yeniden kazanırdık umudu Unutulurdu yenilgi, susardı ölüm Güz geldi ah, güle ne söylesem Sana ne söylesem ömrüm Toparlan, kanınla katıl haydi Kalan ömrünle, kanayan yanınla Bir yoğunluğa koy günlerini Ahmet Uysal |
![]() |
![]() |
#108 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() DE Uzak kahvelerde olacağım. Anlatırdı geceler ağlayarak uyanırmış. Düş ya da gerçek gördükçe .. De ağlamayacağım. Ve yanıma yalnız kitaplar alacağım. Keser kalın yapraklar dıştaki uğultuyu Sürse bile içte eski çağıltı Duymaz o ben .. De duymayacağım. Dal git yiter gibi kovuklarda dal. İşte düşen bir yıldız parlıyor yerde Düşebilir eğilse almaya Biliir ben.. De almayacağım. Behçet Necatigil |
![]() |
![]() |
#109 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() DAL
Nereye bıraktılarsa kalsa kaldırmasalar Sessizlikte bir saat işlerdi yeterdi Uzaktan uzanıp kurmasalar. Giyisiler bol ve gülünç gövde küçülürken Kalsam geçse zaman nereye bıraktılarsa Hiç aramasalar. Yense bitse bana kalmasa hiç ayırmasalar Yeşil çetin cevizler ağaç doruklarında Bile çürür zamanla kozları Sürse gitse hiç ayırmasalar Alışmışken silinmese izleri. Ne verdiler bir dilsize hiç ayırmasalar Bana da en azını ama aramasalar Günden güne giyisiler bol ve gülünç Kayarken ellerden en yakın dal Sessizce gidilse, dahi duyurmasalar. Behçet Necatigil |
![]() |
![]() |
#110 |
Çevrimiçi
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Hasta Çocukların Duası
Benim gökyüzümde kuşlar Kanat çırpmıyor artık Lacivert gecelerim Suya düşen kıvılcımlar gibi Söndü yıldızlarımız Siz, ulaşılmayan gene de benim olan Uzak dağ başları Pencerem sislere açılıyor hep Nerede kaldınız Aydınlık sabahları muştulayan ak horozlar Dönün rüyalarıma Geniş avlular, kuyuların çıkrık sesleri Dağ yolları, şen çıngıraklar Dönün rüyalarıma Yaz geceleri Ak çarşaflar, sabun kokulu, serin uykular Özledi sizi yorgun bedenim Komşumun küçük kızı Nerde o yaz geceleri, kiraz bahçelerinden Odama dolan türkülerin Dağlar ardında, uzak bir köyde Küçük bir çocuktum, kışlar uzundu Ambarlarımız dolu, ocak başlarımız sıcak büyülü Gece yarıları başlardı hayatı Masalların, efsanelerin Şeytan bilinmez, hangi kötülüğe koşardı dışarıda Sabahları yaralı kanatlarını sarardım Düşmüş meleklerin Kırlangıç sesleriyle uyandığım sabahlar Dönün rüyalarıma Tozlu yollar, kağnı sesleri, kaval sesleri Kırbaç şaklaması ve nal sesleri Dönün rüyalarıma Ben hasta bir çocuğum Sancım büyüktür değmeyin Yitirdiğim bir düştür, bin bir gece uykulara sığmayan Dokunsan uyanır Tutmak istersen, kül olur kanatları Avuçlarında bir kelebeğin Sancılar hep geceleri başlar Hasta çocuklar uyumaz hiç Yanar sabaha kadar pencereleri Ey dünyanın her dilden ninni söyleyen anneleri Dönün rüyalarıma Ahmet Uluçay |
![]() |
![]() |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
günün, Şiiri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |