14.09.2011, 17:28 | #41 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 26
Sevgimin sultanı, ben kul oldum işte sana, Erdemin güçlendirdi benim görev duygumu; Gönderdiğim bu yazı, elçilik yapsın bana, Bir zekâ gösterisi değil, hizmet belgem bu. Böyle yüce görevi zavallı aklım belki Anlatamaz da doğru dürüst, cılız gösterir, Ama sendeki ruh ve düşün öyle güzel ki, Umarım, işte onu bana çırçıplak verir. Uğur doğar yazgımı yönelten yıldızlarda, Talihim başlayarak yaver gitmeye yine, Yırtık pırtık sevgime giyim kuşam sağlar da Lâyık gösterir beni senin iyiliğine. Bir gün övüneceğim sevdiğim için seni, O güne dek görünmem sınarsın diye beni. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:29 | #42 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 27
Yorgun argın, alırım yatağımda soluğu: Yatak, yol yorgununa en hoş dinlenme yeri, Ama bu sefer başlar aklımın yolculuğu, Kafam çırpınır gövdem bitirmişken işleri; Depreşen duygularım gurbet elden o zaman Sana varmak isteyip uğrunda hacca çıkar, Baygınlaşan gözlerim açıldıkça durmadan Sırf körlerin gördüğü karanlıklara bakar: Hiç değilse ruhumda düş kuran bir göz var da Görmeyen bakışıma senden hayal getirir, Hayalin karanlıkta elmas gibi parlar da Korkunç geceyi süsler, ona taze yüz verir. Gündüz bedenim, gece aklım huzur bulamaz, Gövdeyle baş senden de benden de kurtulamaz. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:29 | #43 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 28
Nasıl dönüp geleyim bedenim dinç, gönlüm şen? Dinlenmek nimeti hiç nasib olmaz ki bana? Günün cefası, huzur sağlayamaz geceden: Gün gecenin, gece günün kıyar canına. Kanlı bıçaklı iki düşman değiller sanki. Elele verip bana başlarlar işkenceye: Biri hep işe koşar, hep sızlanır öteki Çalışmak beni senden uzaklaştırdı diye. Günü hoş tutmak için “Sevgilim parlak” derim, “Aydınlatır gökleri bulutlar kararmışken.” Yağız yüzlü geceyi över, diller dökerim: “Yıldızlar kör olunca sevgilimdir nur döken.” Ama gün, işte her gün çilemi uzatıyor; Gece, işte her gece derdime dert katıyor. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:30 | #44 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 29
Düşünce insanların ve kaderin gözünden Aforozlular gibi, yapayalnız ağlarım; İrkilir sağır gökler çığlıklarım yüzünden, Bahtıma lanet okur, yüreğimi dağlarım; Talihi yaver giden herkese gıpta eder, Şu denli güzel olsam, dostlarım olsa derim; Şunda sanata, bunda dehaya içim gider, Oysa solda sıfırdır yapmak istediklerim; Kendimden iğrenirken aklım sana doğrulup Gönlüm kara dünyayı gerilerde bırakır, Gün doğarken yükselen bir tarla kuşu olup Cennet kapılarında kutsal ezgiler şakır; Öyle bir servettir ki sevgini anmak bile, Sultanlarla yer değiş deseler de nafile. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:30 | #45 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 30
Bazan geçmiş günlerden kalanları anarım Bir araya gelince hoş sessiz düşünceler; Aradığım şeylerin yokluğuna yanarım, Gönlümü yitenlerle çektiğim yaslar deler: Yaş bilmeyen gözlerim boğulur da yaşlara Ölüm gecesindeki sevgili dostlar için, Depreşir yüreğimde nice kapanmış yara, Yitip gitmiş yüzlere inlerim için için. Geçmiş yaslar yeniden beni yürekten vurur, Acıları saydıkça bir bir, içim kan ağlar; Gönlüm eski dertleri anıp çile doldurur. Borcum bitmemiş gibi yine keder borcum var. Ama, sevgili dostum, seni andım mı yeter: Bütün yitenler döner, bütün acılar biter. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:31 | #46 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 31
Ölüp gitti sanarak özlediğim tüm dostlar Senin güzel göğsünde bir araya geldiler; Orda hem aşk, hem aşkın varlığı hükümdar, Hem toprağa düştü sandığım sevgililer. Yürekten inandığım sevgili yürekten çaldı Yalvaran yaşlarımı nice cenazelerde Ama, bak, onlar sende kaldılar göçseler de, Sen gömülü sevginin yaşadığı mezarsın, Yitirdiğim dostlardan kalma andaçlar orda, Benden ne aldılarsa hep senin olsun varsın: Artık yalnız senindir neler varsa onlarda. Hepsi birleşmiş sende; hepten seninim bende |
14.09.2011, 17:32 | #47 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 32
Benim ömrüm bitince hâlâ yaşıyorsan sen, Hoyrat ölüm gömünce kemiklerimi yere, Talihin cilvesiyle bir göz atmak istersen Ölmüş dostundan kalan zavallı dizelere, Karşılaştır hepsini bugünkü yapıtlarla: Çok gerisindedirler ustaca yazanların: Onları şiir diye değil aşk için sakla: Katına çıkamazlar bahtiyar ozanların. İçinden geliyorsa bana söyle şunları: “Güçlenseydi dostumun Esin Perisi hele, “Yaratısı aşardı aşkından doğanları. “Allı pullu yürürdü yüksek rütbelilerle. “Ama o öldü, yeni ozanlar ondan üstün: “Onlarda sanat dostta aşk okuyorum bugün.” |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:32 | #48 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 33
Ne görkemli şafaklar görmüşümdür, hükümdar Gözleriyle dağlara koyar en şanlı süsü, Altın yüzü öptükçe yemyeşil olur kırlar, Soluk sulara yaldız kaplar kutsal büyüsü. Ama birden bırakır gökten inmiş yüzüne Saldırsın diye hınzır bulutların yığını, Sonra saklar yüzünü üzgün dünyadan yine, Batıya kaçıp gizler kararan varlığını; Sevgili güneşim de doğup ruhuma doldu Bir sabah zaferlerle görkemlerle erkenden, Ah, sonra gitti, ancak bir saat benim oldu, Kara bulutlar onu yine gizledi benden. Bu yüzden ona karşı sevgim kapılmaz hınca, Yerdekiler solmaz mı gökte güneş solunca? |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:33 | #49 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 34
Öyle güzelim bir gün vaad edip sanki neden Pelerin giydirmeden yola çıkarttın beni İndi de kem bulutlar yarı yola gelmeden Hain duman gizledi senin alıp görkemini Bora görmüş yüzümü yağmurlar ıslatınca Yetmez bulutu delip kurulamağa koşman: Övgü olmaz yarayı iyi eden ilâca Utanç denen illete olamıyorsa derman. Senin utanman benim yüreğimi dağlamaz; Sen pişmanlık duysan da olanlar yalnız bana; Suçlunun üzüntüsü, pek teselli sağlamaz O suçun çarmıhını sırtında taşıyana. Ah, sevginden dökülen o inci gibi yaşlar Onlarda şerre fidye, illetlere deva var. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
14.09.2011, 17:33 | #50 |
Çevrimdışı
|
Cevap: William Shakespeare | Soneler | Soneler Hakkında Ek Bilgiler
SONE 35
Yakınmasan da olur artık kötülüğünden: Güllerde diken vardır, gümüş çeşmede çamur; Tutulur ay ve güneş, söner bulut yüzünden; En şirin tomurcukta iğrenç kurtlar bulunur. Kusursuz insan olmaz, bende de kabahat az mı? Örnekler verip haklı bulmak suç işleyeni? Bu özürler büsbütün ahlâkını bozmaz mı? Günahlarından öte bağışlamışım seni. Benim aklım savunur senin şehvet suçunu; Avukatın gibiyim dâvâcın olsam bile: Suçlu ben’im, yargıca kendim söylerim bunu, İç savaşa tutuşur bende nefret sevgiyle. Suç ortağı olmaya gösteriyorum rıza Hiç acımadan beni soyan tatlı hırsıza. |
Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
shakespeare, soneler |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |