Tekil Mesaj gösterimi
Eski 30.03.2013, 19:32   #1
Çevrimdışı
SuLTaN
Fosforlu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Hayata Canla Başla Sarılan Mucize Bir İsim: Nick Vujicic





Nick Vujicic, Avustralya'nın Melbourne kentinde yaşayan Sırp kökenli bir çiftin, kolları ve bacakları olmadan dünyaya gelen oğlu.


Hayatının ilk yıllarında neden böyle olduğunu sormuş kendine hep, çok zorluk çekmiş hâline alışmakta. 8 yaşındayken küvette kendisini boğarak intihar etmek istemiş; ailesine olan sevgisinden ötürü bunu yapamamış...


Defalarca denemiş ölmeyi ama hep başarısız olmuş; ailesini böyle büyük bir kedere boğmak istememiş. Annesinden aldığı güç ile bağlanmış hayata her defasında. Annesi ona, bu dünyaya böyle gönderilmiş olmasının muhakkak bir sebebi olduğunu söyleyerek umutla sarılmış oğluna.



Sonuç olarak bu çocuk, bedensel hiçbir engeli olmayan insanların bile yapmakta zorlandığı şeyleri yapan; balık tutan, yüzen, golf oynayan ve en önemlisi de içinde büyüttüğü umutla insanlara farklı bir pencere açan, 17 yaşından beri kendisi gibi bedensel engeli olan gençlere umut dağıtan bir insan olarak, "Nick Vujicic" olarak kazınıyor hafızalara.



































2005'te "Yılın Genç Avustralyalısı" seçilen Vujicic, 25 ülkede 3 milyon kişiye seslendi. Kaleme aldığı "Life Without Limbs"(Kolsuz ve Bacaksız Yaşam) adlı kitabı bestseller oldu; California’ya yerleşti ve 10 Şubat’ta Kanae Miyahara'yla evlendi.


Burada onun yaptığı konuşmalardan en bilinenini paylaşıyorum. Eli kolu olup da düştüğü zaman kalkmayı beceremeyen insanlara pes etmemeyi öğreten, sürekli gülümseyen bir Nick Vujicic var karşımızda...







Yolda giderken düşersem şu şekilde... Siz ne yapardınız? Ayağa kalkardınız. Herkes biliyor ayağa kalkmayı. Çünkü bu iş yürümeyle alakalı, başka yolu yok.

Ama bazı zamanlar hayatta, yere düştüğünüzde ayağa kalkmanın çok zor olduğunu hissedersiniz...
Umutsuz olduğunuzu düşünür müsünüz?
Çünkü size şunu söyleyeyim: ben buraya yüzükoyun düştüm ve benim ne bacağım ne de kollarım var.
Benim için ayağa kalkmak imkânsız olmalı ama değil!
Görüyorsunuz ki, ayağa kalkmayı 100 defa deneyeceğim ve her defasına başarısız da olsam, ayağa kalkmayı başaramasam da ayağa kalkmayı denemekten vazgeçecek miyim: HAYIR!
Tekrar, tekrar ve tekrar deneyeceğim.
Bu, benim için bir son olmayacak.
Önemli olan, nasıl bitirecek olduğunuzdur.
Zorluğa yenik mi düşeceksiniz?
Ayağa kalkmanın kesin bir yolunu bulacaksınız; bunun gibi:




http://www.youtube.com/watch?v=2ntb2KnGdOg
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
  Alıntı ile Cevapla
13 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti.