Tekil Mesaj gösterimi
Eski 10.10.2011, 20:10   #12
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türkiye'nin Adaları

Bozcaada




Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Sanem Yazıcıoğlu

Antikçağ kaynaklarında Tenedos adıyla anılan Bozcaada, 36 kilometrekarelik yüzölçümüyle Türkiye’nin Gökçeada ve Marmara Adası’ndan sonra üçüncü büyük adası. Kıyıdan altı kilometre açıkta bulunan adanın Çanakkale Boğazı’na uzaklığı 19 kilometre. Yerleşik nüfusu 2 bin kadar olan Bozcaada, en canlı döneminde dört, beş bin kişiyi ağırlıyor.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Sinan Çakmak

Bozcaada, Çanakkale Boğazı’na geçiş yolundaki konumu nedeniyle tarih boyunca önemli bir askeri üs oldu. İonia, Pers ve Delos Birliği egemenliklerinin ardından İÖ 63’te Roma işgaline uğradı. Aydınoğlu Umur Bey’in sekiz gemilik donanması 1328’de adayı yağmala dı. Ada 14. yüzyılda boş kaldı. II. Mehmet (Fatih) zamanında donanma ikmal üssü olarak kullanılmaya başlanan ada kesin olarak 1479’da Osmanlı topraklarına katıldı. Venedikliler 1656’da adayı ele geçirdiyse de 1657’de geri alındı Rus işgali sırasında (1807) yıkılan kalesini (Yeni Kale) II. Mahmut 1842’de yeniden yaptırdı.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Sinan Çakmak

“Adayı anlatabilmek için öncelikle çok eskilere gitmek lazım. Örneğin Troia Savaşı’nın kaderinin Ayazma Plajı’nda çizildiğinin tahta atı Troia’da bırakan Yunan donanmasının burada saklandığının, Odysseus ve arkadaşlarının karşı kıyıdan yükselecek olan dumanlı işareti burada beklediklerinin, Troia’nın cayır cayır yanışı nın en iyi Bozcaada’dan seyredildiğinin bilinmesi gerekir.

“Savaşlara yataklık etmek, demek ki ta o zamanlarda Bozcaada’nın kaderine yazılmıştı. Çanakkale Savaşı’nda da, tıpkı 3 bin yıl öncesinde olduğu gibi Anadolu’ya saldıran donanmanın üssü olarak kullanılmıştı. Çanakkale’yi geçmek isteyen İngiliz ve Fransız savaş gemileri de, 18 Mart 1915 sabahı Bozcaada’nın koylarından yola çıkmışlardı. Ve aynı günün akşamı, birçok kayıp verdikten sonra, yaralı gemilerle gerisin geri adaya dönmüşlerdi” diye yazmıştı Atlas yazarlarından Mehmet Yaşin.



Balkan Savaşı sırasında Yunanistan işgaline uğrayan ada, Çanakkale Savaşları sırasında İtilaf Devletleri deniz üssü olarak kullandı. Bozcaada 21 Eylül 1923’te Lozan Antlaşması’yla Türkiye topraklarına katıldı. Bugün Çanakkale’ye bağlı ilçe konumundaki adada halkın geçim uğraşları arasında bağcılık, şarapçılık, turizm ve balıkçılık sayılabilir. Adanın sofralık çavuşüzümü dünyaca ünlü. Şaraplık siyah kuntra üzümü ise adadaki şarap fabrikalarında işleniyor.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Sinan Çakmak

Bozcaada Kalesi (Eski Kale) ve 1842 yılında yapılan Yeni Kale, Polente Feneri, 1657’de yapılan Köprülü Mehmet Paşa Camii, Alabey Camii adanın tarihi zenginlikleri arasında. Venedikliler zamanında yapılan ve sonraları birçok kez onarılan Eski Kale, yeni düzenlemesiyle açık hava ve etnografya müzesi olarak ziyarete açık. Bozcaadalıların Yeni Kale dedikleri diğer kale kalıntısı ise tepede yer alır. Antik nekropol alanı gezilecek bir diğer yer. Venediklilerden kalan kilise ise adanın Hıristiyan cemaatine hâlâ hizmet veriyor. Adanın batı köşesinde yer alan Polente Deniz Feneri de görülmesi gereken zarif bir yapı.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Ali ihsan Gökçen

Bozcaada çevresinde Karayer Adaları adıyla anılan irili ufaklı birçok adacık kümelenir: Yıldız, Tavşan, Presa, Orak, Yılan, Fener, Taş, Kaşık, Gökçe ve Sıçancık. Her yıl 26 Temmuz’da düzenlenen “Ayazma Panayırı” adalı Rum ailelerin yaşattığı bir etkinlik; uzak ülkelere yerleşmiş adalı Rumların katılımıyla renkleniyor. Bugün sayıları çok az kalmış da olsa adayı hiçbir zaman terk etmemiş adalı Rumların yüzü bağbozumunun da dayanılmaz çağrısıyla adaya dönenlerle biraz gülüyor.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Ali ihsan Gökçen

Adanın yeşil yüzü arkada kaldığından, adaya giden arabalı vapura binilen Yükyeri İskelesi’nden Bozcaada’ya bakanların kurak görünüm karşısındaki şaşkınlığı vapurun adaya yaklaşmasıyla daha da artar. Bu bir Bozcaada klasiğidir. Bozcaada’ya yolu düşmüş herkesin adaya dair ilk gözlemidir; adaya varılıp da üzüm bağları, çamların süslediği ormanlar görüldükten sonra ise şaşkınlık yön değiştirerek yeşil bir anıya dönüşür.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Sinan Çakmak

Adaya mimari ayrıcalık kazandıran özelliğiyse Türkiye’nin en iyi durumdaki tarihi kalelerinden birine sahip olması. Limanın yanı başında, denize sıfır Bozcaada Kalesi özellikle gece aydınlatmasıyla, adayı benzerleri arasında özel bir konuma taşır. Gündüz kalenin burçlarından limanı seyredenler, limandaki lokantalarda vakitlice yerlerini alıp demlenirken akşam ışıklarını giyiniveren kale seyrinden alamazlar gözlerini. Bu da “boz” adanın bir başka sürprizidir.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Ali ihsan Gökçen

Ada elektriğini karşıladığı gibi dışarıya da satan rüzgâr santralının seyir terasından santralın rüzgârgülleri ve savrulan kumlar arasında günbatımı, anakaraya bakan balkonlardan gündoğumu seyri birbiriyle yarışır güzellikte sürprizleridir adanın. Öte yandan Bozcaada hiç köylü değildir; yani Türkiye’nin köyü olmayan tek ilçesidir!

Bu satırların yazarının Bozcaada’ya yolunun düşmesi 2000’li yılların başına rastlar. Adaya yolu ilk kez düşen her konuk gibi bütün tuzaklarına düşmüştür onun. Peşi peşine dört gidişinde de bile isteye yaşamıştır ada şaşkınlığını. En şaşırdığı şeyse ilk gidişiyle son gidişi arasındaki fi yat farkı olmuştur. Zira 2000’li yılların ortalarına gelindiğinde limandaki lokantaların hemen hepsi İstanbullu işletmecilerin eline geçmiş; fiyatlar akşam ışıklarının masal nesnesine dönüştürdüğü kale seyrinin, ayaklarınızı yalayan dalga çisentilerinin ve suda sallanan sandallardan tabağınızdaki balığı kollayan kedilerle söyleşmenin tüm tadını kaçıracak denli yükselmiştir.

Kıyıları falezler nedeniyle dik ve kayalık adada, kumsallarla kaplı birçok küçük koy bulunuyor.

Ada merkezinden kısa minibüs yolculuğuyla ulaşılan Ayazma Koyu sarı kumu ve duru deniziyle ünlü. Biraz ilerisindeki daha küçük ve sakin Sulubahçe ile Habbele koyları bu sakinliği biraz da Ayazma’ya borçlu. Tuzburnu ise adanın en sakin plajı. İdeal bir yürüyüş parkuru sunan Çamlık bölgesinden günbatımını izlemek için rüzgâr enerjisinden elektrik üretilen yel değirmenlerine geçilebilir. Bir kitap önerisi: Bir zamanlar Atlas’ta da yazmış olan genç kuşağın öne çıkan yazarlarından Sema Kaygusuz’un Yere Düşen Dualar adlı romanının öyküsü Bozcaada’da geçiyor. Doğan Kitap’ın 2006’da yayımladığı romanı ada ziyaretiniz sırasında okumak adada geçireceğiniz günlere ilginç bir boyut katacaktır.



Bozcaada (Çanakkale)
Fotoğraf: Ali ihsan Gökçen

Bozcaada’ya feribotlar Ezine’deki Geyikli’ye bağlı Yükyeri Feribot İskelesi’nden kalkıyor. Yaklaşık yarım saatte Bozcaada’ya ulaşılıyor. İstanbul’dan Ezine’ye ulaşmak için öncelikle Çanakkale’ye gelmek gerekiyor. İstanbul’dan Tekirdağ- Malkara-Keşan güzergâhı takip edilerek, Gelibolu’dan Lapseki’ye ya da Eceabat’tan direkt Çanakkale’ye geçilebiliyor. İstanbul’dan hızlı feribotla Bandırma’ya, buradan da Lapseki üzerinden yaklaşık 3 saatte Geyikli’ye ulaşabiliyorsunuz. Ankara’dan Eskişehir-Bursa-Çanakkale yolu üzerinden 703 kilometrelik yolla Geyikli’ye ulaşılıyor. İzmir’den Edremit-Ezine güzergâhı takip edilerek 310 kilometre sonra Geyikli’ye varılıyor.

Adayı gezmenin en keyifli yolu özel araç. Böylece istediğiniz koyda mola verebilirsiniz. Araçsız gelen ziyaretçiler kalenin önünden kalkan minibüsleri kullanabilir. Adada motosiklet ve bisiklet kiralamak mümkün.

Adada organize kamp yeri bulunmuyor. Kendi imkânlarıyla kamp yapacakların jandarmadan izin alması gerekiyor.
Restoranları liman kıyısında ve Ayazma Plajı’nda bulabilirsiniz. Taze deniz ürünlerini ada şarabıyla birlikte tadabilirsiniz.



Adanın balık haline sabah erken saatte uğrarsanız, ada çevresinde tutulan balıklardan istediğinizi taze taze alma fırsatı bulursunuz. Adalıların melanur veya melanuryu dediği, kayalıklarda yuvalanan balığı deneyin. Önceden sipariş verdiğinizde limandaki lokantalar istediğiniz balığı hazır ediyor.




Şarap ve Bağbozumu Turları

Bozcaada topraklarının yaklaşık üçte birini kaplayan bağlarda sofralık ve şaraplık üzüm yetiştiriliyor. Adada dört büyük şarap fabrikası yanında bağ evlerinde üretim yapan küçük imalathaneler de var. Şarap fabrikalarının ada merkezinde tadarak alışveriş yapabileceğiniz satış mağazaları mevcut. Ayrıca şarap fabrikaları yaz boyunca şarap yapımıyla ilgili bilgilerin verildiği turlar da düzenliyor. Bozcaada Belediyesi tarafından düzenlenen Bozcaada Kültür Sanat ve Bağbozumu Festivali Ağustos ayında yapılıyor.


  Alıntı ile Cevapla
11 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.