Tekil Mesaj gösterimi
Eski 07.04.2011, 21:20   #1
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Franz Kafka (1883 - 1924) | 20. Yüzyılın Modern Edebiyatının Yazarlarından



Franz Kafka
(1883 - 1924)




Franz Kafka (3.7.1883 - 3.6.1924), 20 nci yüzyılın ve Alman modern edebiyatının önde gelen yazarlarındandır.


"Labirent İçindeki İnsan"

Avusturyalı yazar, roman ve öykülerinde insanın adı bilinmeyen, içyüzü anlaşılmayan güçlere teslim olmasını işlemektedir. Max Brod, Kafka'nın son arzusuna karşı gelerek yapıtlarını ölümünden sonra yayınlanmak suretiyle Kafka'nın dünya çapında ünlenmesini sağladı.




Kafka Alman asıllı Yahudi bir tüccarın en büyük oğlu olarak Prag'da dünyaya geldi. Öğrencilik yıllarında bile içine kapanık olan bu çocuğun yaşamında yazı yazmasının özel bir yeri vardı.


Kafka 5 yaşındayken



15 yaşındayken yazdığı ilk öykülerini sonradan imha etti. Kafka liseyi bitirdikten sonra 1901'de kimya okumaya başladıysa da, sonradan Alman filolojisiyle sanat tarihi bölümlerine geçti ve en sonunda annesiyle babasının isteğine uyarak hukuk eğitimi aldı.


1900 senesinden önce, Kafka öğrenciyken



1902
: 1902 yılında tanıştığı Max Brod, Kafka'yı Prag'ın edebiyat çevrelerine tanıttı ve hayat boyu arkadaşı oldu. Kafka 1906'da hukuk doktoru olduktan sonra bir yıl mahkeme stajı gördü. 1908 ortalarında Bohemya Krallığı İşçi Kaza Sigortaları Kurumuna hukuk danışmanı olarak girdi. Brod ile birlikte aralarında Paris, Weimar ve Zürih kentleri de olmak üzere, büyük yolculuklara çıktı ve böylelikle bir aşk/nefret ilişkisiyle bağlı bulunduğu, doğduğu kente en azından zaman zaman sırtını çevirdi. 1912'de tanıştığı Berlin'li sekreter Felice Bauer ile iki kez nişanlandı (1914 ve 1917).

1912,
Dikkate Değer Öyküleri: 1912 yılında Kafka en çok tanınan öykülerinden ikisine imza attı. Bir baba ile oğlu arasındaki çelişkileri konu alan Das Urteil (Yargı) adlı öyküsünü bir gecede yazdı. Oğul, düğünü arifesinde ruhsal açıdan babasına bağımlı olduğunu kabullenmek zorunda kalır ve babasının kendisi için verdiği ölüm kararına isteyerek boyun eğer. Die Verwandlung (Değişim) adlı öyküsünde de ailenin yıkıcı gücü konu alınmıştır. Gregor Samsa bir gecede çok ayaklı bir böcek haline gelir. Kendi kabuğuna çekilir ve yıllarca saçını süpürge ettiği ailesinin kendisiyle hiç ilgilenmediğine tanık olur. Bunun üzerine besin almayı reddeder ve babası tarafından da yaralanınca, ölür. Kafka 1912 yılında aynı zamanda, ölümünden sonra Amerika (1927) adı altında yayınlanan Der Verschollene (Yitik) adlı romanını yazmaya başladı. Bu yapıt, ABD'de tutunma çabaları sonuç vermeyen 16 yaşındaki Kari Rossmann'ın başından geçenleri anlatır.

1914,
Der Prozess: 1914'te yazılıp 1925'te yayınlanan Kafka'nın en tanınmış romanı Der Prozess (Dava) hiçbir neden gösterilmeksizin dava edilmek üzere tutuklanan banka memuru Josef K.'yı konu alır. Her ne kadar tutuklanma nedenlerini araştırırken karmakarışık yargı mekanizmasını iyice tanısa da davasını yürüten yargıcı hiçbir zaman göremez. Davası bir yıl sürdükten sonra K. bir taş ocağında öldürülür. Bu yapıt, insanın adı belli olmayan otoritelerce güvensizliğe itilişini göstermektedir.

Yine 1914'te
In der Strafkolonie (Ceza Sömürgesi) adlı öyküsünü yazdı. Bu romanda bir bilim adamı, kendisine yüklenen suçların ne olduğunu bilmeden, saatlerce gördüğü işkence altında öldürülür. Kafka 1917'de yavaş yavaş insana dönüşerek gelişmelerini anlatan bir maymunun öyküsü olan Bericht für eine Akademie (Bir Akademiye Rapor) adlı yapıtını tamamladı. Aynı yıl içinde akciğer tüberkülozuna yakalandı. İki yıl sonra da bir ayakkabı tamircisinin kızı olan Julie Wohryzek ile kısa süreli bir nişanlılık dönemi yaşadı.

1919'da
kaleme aldığı Brief an den Vater'de (Babaya Mektup) aşırı taleplerinden ömür boyu rahatsızlık duyduğu otoriter babasının baskısından kurtulmayı denedi. Ne var ki bu mektubu babasına hiçbir zaman postalamadı. Buna karşılık evli bir gazeteci olan Çekoslovakyalı Milena Jesenska ile 1920-23 yılları arasında çok sık mektuplaştı ve kendisine güncelerinin tümünü verdi.

1929'dan Sonra:
Sağlığı giderek bozulan Kafka 1922 ilkbaharında malulen emekli edildi. Yazar bu tarihten sonra üçüncü romanı olan Das Schloss (Şato) üzerinde çalışmaya başladı. Hiçbir zaman tamamlanamayan bu romanı 1926'da yayınlandı. Burada K. adlı adam arazi ölçüm işleri için şatoya çağrılmakla beraber önceleri muhatap olabileceği hiç kimseyi bulamaz. Sonunda şato sekreterine ulaşabildiğinde yapılan görüşme sırasında yorgunluktan uyuyakalır. Birkaç defa sanatoryumda tedavi gördükten sonra Kafka, 1923/24 kışını sevgilisi Dora Diamant ile birlikte Berlin'de geçirdi. Ein Hungerkünstler (Açlık Cambazı) adlı öykü kitabının düzeltmelerini yaparken (1924) hastalığı şiddetlendi. Kafka aynı yıl içinde, 40 yaşında Aşağı Avusturya Klosterneuburg yakınlarında bir sanatoryumda yaşama gözlerini yumdu. Çoğu yayınlanmamış yapıtlarının ölümünden sonra yakılmasını vasiyetnamesinde istemesine karşın Max Brod yazarın bu arzusuna uymadı.








Franz Kafka'nın kız kardeşleri.
Çok sonra sürgüne gönderildiler ve muhtemelern toplama kamplarında
ya da gettolarda hayatlarını kaybettiler.



İsimleri sırası ile: Eli, Valli ve Ottla







Franz Kafka ve kız kardeşi Ottla





Franz Kafka'nın Mezarı (Prag)




Kaynakça: Yüzyılın 100 Yazarı (Yeni Binyıl)


  Alıntı ile Cevapla
14 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.