Tekil Mesaj gösterimi
Eski 18.02.2013, 18:13   #27
Çevrimdışı
Zeynep Sappho
Her şey aşk için...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: FG Tatilde | BanLaSan Tur | Mars (1)

Evet kısaca köşkün avlusundaydım artık ve köşkün kapısına yönelmiştim. Saçımdan bir firikete toka çıkartarak anahtar yuvasını zorlamaya başladım. ne yaptım sa açılmıyor ama dakikalarda geçiyordu. 15 dakikadır uğraşıyordum sonunda yorulup kapıya dayanmamla kapının açılması bir oldu kapız zaten açıkmış yani kapının açıldığı holden ilerliyordum. Bu ahşap keptın köşkünün dekorasyonun her yanından buram buram Osmanlı akıyordu. Açık olan kapıdan girdiğimde ise yerde bursa işi dokuma halı bulunan geniş bir salondaydım.Tavandan bitme pencereler dizimde son buluyor dışarı takriben 70-80 metre ileride olan camlarıyla yerleri süpüren perdeleriyle Antalya'daki Atatürk'ün evinin yatak odasındaki perdelerini anımsattı bana.

Bir köşeden diğerine uzanan L biçimindeki sedirler anneannemin evini hiç aratmıyordu. Her tarafa danteller serilmiş sanki köşke dantel yağmuru yağmış. Bir köşede dantel dergileri şiş, tığ ve iplikler gözüme ilişti. Biraz yaklaşınca bize pekte yabancı olmayan bir nesne ile karşılaştım. dantellerin yanında duran bu nesne bir levye idi. Demek ki Lale buradaydı ve daha dikkatli olmalıydım

Hemen odayı terk ettim, ama içimde ki korku bir kat daha artmıştı yakalanırsam ne olur diye düşündüm bir an " Lale'nin levyesi var ve asabi, Banemin'i kafe form gerçekte tehdit ettim, yakalanmasam iyi olurdu "

Derken geri geri çıktığım kapıdan tüm cesaretimi toplayarak diğer odaları dolaşmaya karar verdim. üzerinde "Personel harici girmek yasaktır" olan bir levha asılı kapıyı gördüm benim için bunu anlamı "girmek için daha ne bekliyorsun" olmuştur her zaman. ellerimi ovuştururken gözlerimde zekice bir bakış ve dudaklarımda kötücül muzipçe bir gülümseme belirdi. Kapıyı hafifçe açtım içeriden yükselen sis bulutları merakımı iyice kamçılamıştı. Hemen içeriye daldım ve kendimi 2050 model bir diskonun içinde buldum robotik kadınlar ve erkeklerle dolu bu diskoda elektronik müzik eşliğinde danslar ediliyor robotlar gres yağı ve makine yağları ile eklemlerini yağlıyorlar. Bense şaşkın şaşkın ilerliyorum fakat kimsenin beni garipsemeyip bu insan evladı kim dememeleri beni büsbütün bir şaşkınlığa sürüklemişti derken gözüme tanıdık birisi takıldı. Bu kişiyi gemiye binerken görmemiştim fakat bu dans eden insan kılığında ki robotların arasında tanıdık bir yüz görmek hem tedirginliğimi aldı hemde büyük bir mutluluk verdi. Bulunduğum yerden seslendim "Egeeeeeeeeee! Egeeeeeeeeee!" sarışın bir robotik kadınla dans ederken mürektebat tarafından basıldığını zanneden Ege35'in gözleri korkudan fal taşı gibi açılmıştı. Korkudan titriyor ama erkekliğe de leke sürdürmemek adına belli etmemeye çalışıyordu. Mürektebattan olmadığımı ve macera perest bir merakla keşfe çıktığım öğrenince rahatladı ve olanı biteni anlatmaya koyuldu. Nasıl buraya geldiğini öğrendiğimde ise şaşkınlığım ikiye katlanmış birde gülme krizine girmiştim. Meğer bizim "ah o gemide bende olsaydım" diye feryat figan eden Egemiz ek iş olarak sanayide oto tamircisine çırak olarak işe girmiş. Usta levyeyi gemide unuttuğunu anlayınca "oğlum levyeyi kaptan köşkünden kap gel" demiş. Bizimki de diskoyu kızları görünce ne levye kalmış ne ustasının buyrukları...

Ama o bir kaçaktı ve onunla beraber olduğum için bende bu kaçağa yardım ve yataklık eden biriydim artık. Çünkü levye zoruylada olsa bu yolculuğa çıkmak için Banemin'in toplam 50 liraya bastırdığı üzerinde 200 TL yazan biletlerden alması gerekiyordu.



(2. BÖLÜMÜN SONU)
__________________
Hayat seninle sen yeterki iste
  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz Zeynep Sappho'in Mesajına Teşekkür Etti.