Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Gezelim & Görelim > Buram Buram Türkiye'm > Güneydoğu Anadolu


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 25.03.2011, 00:14   #1
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Midyat (Mardin)

Midyat - Mardin




Midyat’la ilgili ilk yazili bilgiler M.Ö 13.Yüzyila kadar uzanir. Asur krallari için ele geçirilerek talan edilecek bir bölgedir. II. Asurnasipal M.Ö. 879 yilinda gururla: ’Matiate’yi (=Midyat) ve köylerini buyrugum altina soktum. Bol ganimet edinip, onlari yüklü haraca ve vergiye bagladim’ der.



Midyat bölgesi, tarih boyunca bu türden olaylarla sikça karsi karsiya kalir. Midyat dünyanin en eski yerlesim bölgesi olan Yukari Mezopotamya’da yer aldigi için tarih boyunca Sümerler, Asurlular, Urartular, Makedonyalilar, Persler ve Romalilar gibi bir çok uygarligin egemenligine sahne olmustur.

Midyat’in Islam egemenligi altina girmesi M.S 640 yilinda, Hz. Ömer dönemine rastlar. Daha sonra bölgeye yine müslüman olan Emevi ve Abbasiler egemen olmustur. Özellikle Abbasilerin yöreye hakim olmasiyla birlikte bölgede çok genis bir imar hareketi baslamistir. Midyat köylerinin büyük bir kismi Abbasilerin en parlak dönemini yasadigi Sultan Harun Resit zamaninda kurulmustur.
Geçmisten günümüze Midyat insani geçim kaynagini çiftçilik, hayvan yetistiriciligi ve el sanatlari olusturmustur. Midyat’in geleneksel el sanatlari tas islemeciligi, gümüs islemeciligi (Telkari), bakircilik, kilim dokuma, kumas boyama, çömlekçilik, kuyumculuk günümüzde önemini koruyor. Son yillarda talebinde büyük artis gözlenen gümüs islemeciligi yurt disinda da kendine pazar bulabiliyor. Eski Midyat’ta yan yana dizilmis 25 kadar küçük atölyede, gümüs geleneksel isleme ve tamamiyla el emegiyle islenerek, yüzük, gerdanlik, vazo, kemer, anahtarlik, çay kasigi ve bardak alti gibi aksesuarlara dönüstürülerek ülkemizde ve yurtdisina satisa sunulmaktadir. Midyat’in aslinda çok eski geçmise sahip olup günümüzde tekrar ragbet gören diger bir sanati olan tas islemeciligi, Kaymakamlik tarafindan açilan atölyede hizmet vermektedir.





Midyat Evleri

Yasam mekanlari diger ismiyle konutlar, insanlarin günlük hayatini yasadigi yerler.Konutlar insanlarin sosyo-kültürel degerlerini bir anlamda disa vuran bir özellige sahiptirler. Bu yasam mekanlarinin kendisine has özellikleri bulunan Midyat evleri, bu evlerin en büyük özelliklerinden bir tanesi sevgiyi barisin, duygularin taslara islendigi özgün evler. Burada evlerin mimari yapilari, sosyal yasam tarzlarina özgü yapim sekilleri, figürleri, mekanlarin kullanis biçimleri, figürlerin anlamlari ile Midyat has olan ceviz agacindan yapilan divan takimlari ve özellikleri verilmistir.




Midyat evlerinde kullanilan malzeme tastir. Ancak kullanilan bu tas normal tastan farklidir. Kalker tasi olarak adlandirilan açik renkli sarimsi yapidadir. Bu taslarin en büyük özelligi çok kolay kesilebilmesinden dolayi rahat bir sekilde islenebilir özellikte olmasi zengin süslemelerin elde edilmesini saglamistir. Kolay islenen ve ocaktan çikartilan bir süre sonra sertlesen (iklim sartlarina dayaniklik kazanan) bu kireçli olusum Midyat yapilarinin her devrinde ayni rahatlikla kullanilmis ve halen kullanilmaktadir. Bu evlerde herhangi bir siva malzemesi kullanilmaz. Belirli zaman dilimlerinde taslarin temizlenmesi amaciyla, tas kirintilari kum haline getirilerek ve bu kum ile duvarlar ovularak temizlenir. Duvarlarin örülme isleminde ise kireç ile karistirilan bu kumdan harç elde edilir. Elde edilen bu harç ile duvar örülür. Midyat’ta ahsap malzemenin kullanilmamis olmasi agacin yoklugundan degil, Midyatlilarin tasçi gelenegine siki sikiya bagli olmasindan kaynaklanmaktadir.Bu gelenek o kadar yerlesmistir ki bugün bile beton yapilar yadirganmaktadir.



Hiçbir evin gölgesi birbirinin üzerine düsmemektedir.Günes isinlarinin aksine
düzenlenen daracik sokaklar iklim sartlarina göre yazin kavurucu sicaginda gölgede kalip insanlari sicaktan korur. Bu evlerde kullanilan taslar sicak ve sogukta daha fazla sertlesir. Taslarin özelliklerinden dolayi yazlari serin kislari sicak olur. Kat tavaninin meydana getirilisinde çapraz tonozlar kullanilir. Tavanlar iki veya dört tonozlu sekilde olur. Evler genellikle iki katlidir. Alt kat genellikle günümüzde kullanilmamakla beraber; ahir, at barinagi, kiler vb. amaçlarla kullanilmistir.



Giris kapisindan alt katin avlusuna girilir. Alt kattan üst kata kesme tastan yapilan bir merdiven ile çikilir.
Odalar avluya bakan revak eyvanin yanlarinda siralanmistir. Yazlari kesme tas döseli eyvanda oturulur, geceleri yatilir. Iklime bagli olarak kapi ve pencereler küçük tutulmustur.Mimari dehanin doruk noktasina ulasan, bir oya gibi geometrik sekiller ve bitki desenleri ile islenmis ve bu sekilde adeta tasin dili meydana getirilmistir.



Bu durum ön yüzlerine oymali tas sütunlar kemerli revaklarla devinimli bir görünüm kazandirilmistir. Sanatkarca islenmis tas süslemelerin baslica motifleri, burma, lale, üzüm salkimlari ve karanfildir. Midyat evleri kapi ve pencerelerinin etrafinda oya gibi islenen ve büyük bir
ihtisam ile tasin dili ile insanlarin duygulari ortaya çikarilmistir. Yeri geldiginde pekmezini yaptigi üzüm salkimlarini, yeri geldiginde etrafini süsleyen karanfil ve laleleri ile sani belli beyaz güvercini tasa islemistir. Kapilar içerisinde dis kapi sade ve yalin bir sekilde genelde üst tarafi kemer seklindedir.



Odalarin giris kapilari daha süslü iç içe zengin motifler tasir. Evlerin klasik sekli olan kemerli kapilardir. Kapinin üst tarafinda çerçeve motifleri ve kapi kenar motifleri arasinda yuvarlak bir çerçeve içerisinde, lale, karanfil ve farkli motifleri içeren armalar bulunur yada bu armalar içerisinde Hz. Süleyman mührü bulunur.

Kapi ve pencereler tas figürleri arasinda nerede ise kaybolmustur. Ancak dis kapilar yapi üzerinde etki birakmistir. Çok agir bir sekilde yapilmis olup metal aksamlar ile ahsap bir arada kullanilmislardir. Kapilarda antik bir yapi vardir. Ahsap olarak gürgen ve mese kullanilmistir.



Midyat evlerindeki pencereler temel olarak iki sekilde yapilir. Birincisinde dikdörtgen ve üstü üçgen seklindeki alinlik içerisinde kemerli bir sekilde yapilmaktadir. İkincisinde ise dikdörtgen pencereler üstlerinde kusluk denilen küçük bir pencere ve çevresi çesitli motifler ile süslü yumusak hatlara sahip bir alinlik içerisinde olusmaktadir.

Pencereler iklim sartlarindan dolayi küçük tutulmustur. Ancak alinlik ve süslemeler ile bir agirlik kazandirilmistir. Midyat evlerindeki pencerelerin en büyük özelligi pencerenin geometrik sekli ile süslemeli alinlik arasinda geometrik zitliktan olusan bir uyum vardir. Midyat evlerindeki dis cephe özelliklerinden bir taneside her cephede farkli pencereler ve süslemeler yer almaktadir.




Yumusak hatlara sahip pencerelerde cephe keskin süslemeler ile süslenmistir. Ayrica tavan yüksekligindenitibaren cephede hareketlilik olusturan süslemeler yapilmaktadir. Midyat’taki evlerin baska bir özelligi de, mimari yapilarda Hirist Süryani imzasi vardir. Midyat evleri güneyin disinda baska yönlere de bakmaktadir. Evlerdeki mihrap sekli Hiristiyanlarin kiblesi dogu cephesinde bulunmaktadir. Midyat evlerinde ayrica küçükte olsa tas konsollar ile bir balkon olusturulmustur.




  Alıntı ile Cevapla
13 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 00:25   #2
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat

Midyat Camileri





Cevatpaşa Camii

Merkez Cevatpaşa Camii,1925 yılında Cevatpaşa tarafından yaptırılmıştır.

Cami,kalın duvarlı olup,kare planda Midyat taşından inşa edilmiştir. Avlulu cami tipindedir. Caminin giriş bölümü içeriye girildiğinde üç metre genişliğinde dikdörtgen planda bir bölmeden oluşmaktadır. Namaz bölümünün kapısı kavisli olup,kapının kenarları palmet motifleriyle süslüdür. Aynı kapının üst kısmı iç içe girmiş halka şeklindeki motiflerle süslenmiştir.


Caminin giriş bölümü iki dikdörtgen prizma duvar üzerine,caminin namaz bölümünün duvarıyla üç kemer üzerine oturtulmuştur. Cami,tabanları kare şeklindeki desteklerle on sekiz yuvarlak sütun üzerine oturtulmuş,on iki kemerden oluşmuş olup,caminin tam ortasında küçük kubbe yer almaktadır.

Kubbenin dört yönünde küçük pencereler yer almaktadır. Pencerelerin alt bölümlerine doğru yarım küre şeklinde dört oyuk mevcuttur. Cami pencereleri kemer tipinde inşa edilmiş olup,pencerelerin dış cepheleri iç içe girmiş kare taş dilimleriyle süslenmiştir. Mihrap etrafındaki şekiller dört bölümden oluşmaktadır. Birinci ve ikinci bölüm bitkisel bezemelerle süslenmiş olup,üçüncü bölüm iç içe girmiş kare prizma şeklindeki taş dilimlerinden oluşmuştur. Dördüncü bölümde ise,kenarları dıştan oymalı yarım küre şeklinde taştan şekillendirilmiştir. Minare,Midyat taşından yapılmış silindir şeklindedir. İki şerefeli olup süslemeler şerefede yoğunlaşmıştır. Birinci şerefe ince sütunlarla süslenmiş olup her iki şerefede de bitkisel ve geometrik şekiller şerefelere süsleme yoğunluğu kazandırmaktadır.




Merkez Ulu Camii



Merkez Ulu Camii,1800 yılında yapılmıştır. Cami dikdörtgen planda sade bir yapıdır. Cami,yine yöre mimarisine uygun olarak kesme taştan yapılmış olup avlulu cami grubundandır. Avluya sonradan ekleme yapılmıştır.Caminin damı,önceleri çatı şeklinde olup sonradan (yaklaşık elli yıl önce ) bugünkü durumuna getirilmiştir. Cami sekiz duvar üzerine oturan on iki kemerden oluşturulmuştur. Pencerelerde kemer tipinde inşa edilmiştir. Caminin güney bölümünde,mihrap ve bir metre sağında minber yer almaktadır. Mihrabın üç tarafı bitkisel bezemelerle süslüdür. Mihrabın üst bölümünde Arapça yazı ile 1319 tarihi yazılıdır. Minber yedi basamaklıdır.Caminin batı bölümünün, kuzey yönünde 4,5 m. en ve boyunda yaklaşık 4 metre yüksekliğinde kubbe yer almaktadır. Söz konusu bölümün doğu duvarında minarenin temeli başlamakta,yapılan incelemelerde şimdiki minarenin yerinde daha kısa olan minare yer almaktaydı.Minare düzgün kesme taştan yapılmış ve tek şerefelidir.

Minare kalın bir silindir şeklinde inşa edilmiş olup süslemeler sadece şerefe bölümünde yer almaktadır. Bu süslemeler,bitkisel bezeme ve geometrik şekillerden oluşur.




H. Abdurrahman Camii



H. Abdurrahman Camii,Midyat merkezde yer almaktadır. Yapılış tarihi Hicri 1331 Miladi 1915 yılını göstermektedir. Cami kare planda olup süsleme açısından sade bir yapıdır.Cami Midyat taşından yapılmış olup avlulu cami gurubundandır. Cami iki kare duvar üzerine oturan altı kemerden oluşmuştur.

Caminin beş tane kemer planında penceresi vardır. Mihrap ve minber bitkisel motiflerle bezenmiştir. Minbere beş basamakla çıkılır,giriş kapısının her iki tarafında ince sütunlu iç içe girmiş motiflerle süslüdür. Caminin giriş bölümünde camiye bağlı küçük bir bölüm vardır.Cami minaresi tek şerefeli olup, Ulu Camiindeki gibi bitkisel bezeme ve geometrik şekillere süslüdür. Minare silindir şeklinde inşa edilmiştir.



Manastır ve Kiliseler



Mor Gabriel Manastırı (Deyrulumur)



Midyat’ın 23 km. uzaklığındadır. Midyat-İdil doğrultusunda, Yayvantepe köyüne varmadan önce, soldan ayrılan 2,5 km. bir yol ile bu manastıra ulaşım sağlanmaktadır.

Yöredeki en eski ve en antikmanastır olması nedeniyle yıllardan süzülmüş otantik, tarihsel özelliğini gözler önüne sermektedir. Bu nedenle bu manastırı ziyaret eden kişi, 1600 yılın derinliğinden yansıyan engin bir tarihle karşı karşıya kalır ki, Doğu’nun bu sesiz incisinde soyut anlamdaki insanlık erdemlerini çok daha doğru bir şekilde kavramış olur, aynı zamanda gördüğü görkemin karşısında da şaşkılığını gizleyemez olur. Çünkü bu başyapıt, üstün yapılı manastırın temelleri ilk olarak MS. 397 yılında Roma İmparatorları Arkadius ve Anurius döneminde, Mor Samuel ve Mor Şemun adında iki Süryani rahip tarafından atılmıştır. Söz konusu manastır, Midyat platosundaki manastır yaşamını gerçek başlatıcısı olduğu için, daha ilk dönemlerinde yüzlerce rahibi barındıracak bir niteliğe bürünmüştür.


Bu manastırın temelleri her ne kadar 397 yılında atılmışsa da tarihin akışı içinde ve özellikle İmparator Küçük Todosius ve Anastas döneminde bu manastırda ilginç fresk ve figürlerle bezenmişti. Mihrab bölümünün tabanında beyaz, siyah, kırmızı ve mavi renklerinden oluşan mozaik ve tavandaki büyüleyici yaldızlı mozaikde o tarihten kalmadır. Büyük kilisenin bitiminden sonra, o tarihlerde manastır rahiplerince manastırın dışında yapılmış derin ve büyük sarnıç hala kullanılmaktadır.


Ayrıca manastırın içinde bulunupta 6. yüzyıldan kalma Azizler evi, Meryem Ana Kilisesi ve Teodora Kubbesi yapıları mevcuttur. Bu yapıların en gözdesi Teodora Kubbesidir. Bu kubbe, İmparator Arkadius’un kızı Teodora’nın maddi yardımıyla ovalımsı bir şekilde pişmiş tuğlalardan yapılmış sekiz kavisli ilginç bir kubbedir.

Eskiden yemekhane olarak kullanılmaktaydı. Bunun hemen batısında ise kuzeyden güneye doğru boydan boya uzanan eski mutfak bölümü bulunmaktadır. Bunlara koşut olarak bu manastır, tarihsel süreç içinde bir çok çapul ve yağmalara sahne olmuş, ağır darbelerle tahrip edilmiştir. Bu nedenle o dönemin başkenti Roma- İstanbul’un maddi desteğiyle vücuda gelen o güzelim süsler yok olmuştur. Özellikle Perslerin ve Aksak Timur’un 1394 yılındaki darbeleri çok etkili olmuştur. Böylelikle bu şaheser manastır, kilise içindeki mihrab bölümünün taban-tavan mozaiği dışında özgünlüğünden ve bezeli özelliğinden yoksun olarak günümüze kadar gelebilmiştir.






Anıtlı (HAH) Köyünde Bulunan Meryemana Kilisesi




Anıtlı Köyünün güneyinde yer alan bu kilise günümüzde eşine az rastlanan kiliselerden biridir. Bu Kilse Süryani dilinde "yoldath aloha" ismini taşımasına rağmen çoğu kez Arapça "El Hadra"(bakire) olarak anılır. Kilise kare planı ve merkezi kubbesiyle ancak Mardin yakınlarındaki Deyrulzafaran Manastırının büyük kilisesiyle karşılaştırılabilir. Her iki kilisede büyük olasılıkla 6.y.y. dan kalmadır.Kubbenin dıştan üst yapısı ve çan kulesi 20.y.y. eklemeleridir.Oturma yerleri bulunan bir opsisle, karşılıklı okuyan iki koroyu barındıracak genişlikte,ama cemaate kapalı bir nef, yöre kiliselerinde hiç rastlanmayan diğer özelliklerdir. Öyle görülüyor ki kilise bir zamanlar metropolitlik merkezliğini üstlenen HAH’ta metropolitin manastır erkanına ayrılmıştır. Midyat’taki diğer manastır kiliseleri gibi buda çapraz neflidir. Naos’a hakim dört süslü kemer,kubbenin üzerinde yükseldiği sekizgen kasnağı taşır: Bir kemer sola eklenmiş narteksten kiliseye açılan girişi çevreler; kuzey ve güneyde bulunan diğer ikisi,çift rahip korosu için planlanmıştır;dördüncüsü ise sunak alanını çevirir.Sunak alanını her iki tarafında yan hücreler bulunur. Kemerlerin üzerinde yükseldiği başlıklar,olağan biçimde akantus yaprakları ve girlandlarla bezelidir.

Başlıkları ve zarif süslemeleriyle kilise mimari açıdan Turabdin’in incisidir. Hah Meryemana Kilisesi’nin kuruluşu ile ilgili diğer bir söylenceye göre ise;kilisenin kuruluşu Hz. İsa’nın doğumuna (1.y.y.) dayanmaktadır. Yahudiye ülkesinde,bir kralın doğumunu muştuladığına inandıkları parlak yıldızın izini süren on iki kral,doğudan yola çıkarlar.

Hah Kralı Hanna’ya vardıklarında içlerinden üçünü Kudüs’e yollarlar. Üç Kral yeni doğan çocuğu bulup ona hediyeler sunarlar. Kendilerine anı olarak verilen Çocuğun bezini Hah’a getirdiklerinde içleri onu parçalamaya el vermez. Yakıp külünü aralarında paylaşmak istediklerinde, aleve atılan bez on iki altın madalyaya dönüşür. Bu mucizeye tanık olduklarında Tanrı Anası adına sonsuza kadar ayakta kalacak bir anıt kurmaya karar veriler.






Hah Harabeleri



Anıtlı (Hah) Köyü ile Karagöl (Derkube) arasında yer alan harabelerle ilgili elde yazılı bir kaynak olmamakla birlikte büyük bir medeniyetin izlerini taşımaktadır. Özellikle harabenin orta yerinde,özenle yontulmuş taşlarıyla
göze çarpan Sarhavdana ,büyük olasılıkla bir meryemana kilisesidir. Kilisenin orta nefinden sunak kısmına geçişi taçlandıran,çift sıra akantus desenli başlıkların taşıdığı taş keme,hala yerli yerindedir. At nalı biçimindeki kemer, gök kuşağının değişik renklerini anımsatan zarif desenli silmeleriyle 8.y.y.taşçı ustalarının maharetlerini sergiler gibidir.





Mor Serkis ve Bakos Manastırı




Anıtlı’nın (HAH) kuzeyinde Çok sevilip sayılan asker azizler Mor Serkis ve Bakos’un anısına inşa edilmiştir.En eski yapıöğeleri 789 yıllarına kadar uzanmaktadır. Kilise,değerli süslemeleriyle göze çarpmaktadır.




Mor Eliyo Kilisesi




Anıtlı Köyünün 2km.kuzey doğusunda yer alan Alagöz Köyünde bulunur. İki nefiyle kilise,büyük bir olasılıkla güney cephesindeki genişletilmiş narteksiyle bir bazalikanın yada(daha az bir olasılıkla) çapraz nefli bir manastır kilisesinin değişikliğe uğramış halini yansıtmaktadır. Yapılış tarihi ile ilgili elde mevcut bir bilgi,belge yoktur.




Mor Afrem Kilisesi





Midyat’ın Bardakçı (Bote) Köyünde bulunan Mor Afrem Kilisesi köyün odak noktasında bir kaleyi andırmaktadır.Köy tarihi süreç içinde pek çok saldırıya maruz olmuştur. Bu saldırılarda köy halkı çoğu jkez ya kiliseye sığınmış yada kendilerini buradan savunmuştur.Kilise alışıla gelmişin dışında ve büyük olasılıkla çeşitli tadilatlardan kaynaklanan bir planı yansıtır: Ortada naos,naosun kuzeyine ve güneyine yerleştirilmiş birer mihraplı iki yan nef ve önde narteks.




Mor Kuryakos Kilisesi





Midyat’ın Yemişli (Anhel) Köyünde yer alan kilise temel planı bakımından Turabdin’deki çoğu köy kilisesiyle benzeşmesinin yanında bünyesinde bazı değerli eserler barındırır. Kilisenin narteksi önüne,doğuda küçük bir beth slutho’yla son bulan, revaklı bir geçit eklidir. Sıcak yaz günleri rahatça dua edebilmek için düşünülmüş bu yapının ön cephesi başlıklı payeler üzerine bindirilmiş at nalı biçimi bir kemer vurgular. Orta Çağ’dan kalma bir azizname Kiliseyi 734 yılında vefat eden zeytin ağaçlarının banisi (zeytinci) Mor Şemun’a atfetmektedir.Mor Kuryakos Kilisesi’nde büyük olasılıkla 18.y.y.’dan kalma boyalı ahşap oyma sunakların nadide örneklerinden biri yer almaktadır. Ahşap sunakların daha sonra yaygınlaşan taş sunaklara örnek oluşturduğu sanılır. Yemişli(Anhel) de Mor Kuryakos ve Mor Eşayo Kiliseleri yanısıra Meryemana,Aziz Petrus ve Pavlus, Eliyo, Şmuni, Gevergis ve Zeytinci Şemun’a adanmış altı şapel daha bulunur.





Mor Estafanos Kilisesi



Midyat’ın Güngören (Keferbe ) Köyünde yer almaktadır. Kilisenin güneyinde,doğusu mihrap tarafından kapatılan, yazlık kilise niteliğindeki iç avlu uzanır. Ana kilisenin kuzeyine yüksek tonozlarla ona bağlanan ve vaftizhane olarak kullanılan Vaftizci Mor Yuhanon Kilisesi yerleşmiştir.

Kilisenin naosa açılan kapının solundaki yazıtta 778/79 tarihleri okunmaktadır. Mor Stefanos Kilisesinin içi klasik anlamda zariftir. Doğu batı yönünde yerleştirilmiş uzun orta nefiyle Turabdin bölgesindeki en güzel köy kiliselerinden biridir. Oldukça dar yan nefin yan duvarları, yüksek kemerlerle bölünmüştür. Mihrap içinde,kilisenin mekan bütünlüğüne yaraşan uslupta basit bir sunak yer alır.




  Alıntı ile Cevapla
12 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 12:35   #3
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Ellerine sağlık,teşekkürler Canan42...
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 14:18   #4
Çevrimdışı
Banemin
» » » Çapulcu « « «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Ben hala ikinci iletideki resimleri göremiyorum ama.


Teşekkürler...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 15:06   #5
Çevrimdışı
öylesine
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Çok güzel bir bilgi bütünlüğü gözüküyor teşekkürler

Resimler gözüküyor,proxy ile ilgili bir sorun olabilir. Ya da tüm suç mavi hap yerine kırmızı seçilmesindendir
__________________
Imzamı kaybettim hükümsüzdür
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz öylesine'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 15:26   #6
Çevrimdışı
Banemin
» » » Çapulcu « « «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Artık görüyorum...


Teşekkürler bir kez daha...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 16:24   #7
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Mimarisi ve tarihi ile Mardin'in en ilginç ilçelerinden biri.


Teşekkürler Canan, ellerine sağlık.





Düzenleme için de ReaL'e teşekkürler.
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 16:59   #8
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Mardin'in mimarisi yapısından önce farklı dine, dile, ırka ve inanca mensup kişilerin kardeşçe yaşadığı şehir. Hoşgörü şehri deniliyor.
Hasankeyf'ten sonra görmek istediğim bir yer.

Emeği geçenlere teşekkürler..
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.03.2011, 21:53   #9
Çevrimdışı
SuLTaN
Fosforlu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

Çok hoş gerçekten, değişik bir havası var.

Teşekkürler Canan ve ReaL.
__________________
"Dostlar bizi hatırlasın..."
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz SuLTaN'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.11.2011, 13:33   #10
Çevrimdışı
Türkü
...> Ata'm İzindeyiz <...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Mıdyat (Mardin)

İlgimi çeken,havasını özellikle solumak istediğim bir yer.Bir türlü gezip görme şansım olmadı.

Görsellik ve bilgiler oldukça doyurucu.

Teşekkürler Canan.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Türkü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
mardin, midyat


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 05:11.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.