Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi

Ülkemiz ve Dünya Gündemi Ülkemizde ve Dünyada yaşanan gelişmelere dair haberler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 16.04.2021, 23:35   #1201
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

‘Kırmızı kod’lu alanda hasta yaşı 30’lara indi

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi Covid Yoğun Bakım 'kırmızı kod'lu alanda koruyucu giysiler altında ter döken sağlık çalışanlarının corona virüsle mücadelesi, görüntülendi. Prof. Dr. Melike Cengiz, Şu an daha genç hasta grubundan yoğun bakıma aldığımız hastalar oluyor. 30'lu, 40'lı, 50'li yaşlarda hasta oldukça arttı" dedi.

A.Ü. Hastanesi, artan corona virüsü vakaları nedeniyle geçen haftalarda B planını devreye soktu.

Entübe edilen hastalar için bir yıldır kullanılan tüm yoğun bakımların 3’te 2’si, Covid hastaları için ayrıldı.

Vaka sayılarının artmasıyla yoğun bakımların yüzde 95’i doldu. Kanser, trafik kazaları gibi normal hastaların kaldığı yoğun bakım ünitelerinde de ciddi yoğunluk yaşanıyor.

Yoğun bakımların efektif kullanılması, çok acil olmayan ve yoğun bakım gerektiren ameliyatların ertelenmesi kararı alındı.

Geçen sene uygulanan ‘A’ planında iki ayrı yoğun bakım Covid hastaları için ayrılırken, vaka artışındaki doluluk nedeniyle ‘B’ planı devreye alınarak, yeni bir yoğun bakım alanı oluşturuldu.

Toplam 2 Covid Yoğun Bakım ünitesinde bulunan 24 yatağın tamamında Covid tedavisi gören hasta bulunuyor.

Vaka artışının bu hızla devam etmesi halinde 3’üncü Covid Yoğun Bakım ünitesinin devreye girmesi öngörülüyor.


SAĞLIK NEFERLERİ ARTIK ÇOK YORGUN
AÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı, Covid Yoğun Bakım Sorumlusu Prof. Dr. Melike Cengiz, kırmızı kodlu alanındaki çalışmalar hakkında bilgi verdi.

7 gün 24 saat kesintisiz vardiya usulü çalıştıklarını söyleyen Prof. Dr. Cengiz, bir yıllık sürede çok yorulduklarını dile getirdi.

Hastalara bakım esnasında birçok sağlık çalışanının corona virüse yakalandığını anlatan Prof. Dr. Cengiz, “Aramızda hiçbir kayıp vermedik. Bizim açımızdan en sevindirici taraf bu. Bunun dışında yüzlerce hastamız oldu. Bunlardan bir kısmını iyileştirmenin heyecanını yaşadık, bir kısmını ise ne kadar emek verirsek verelim kaybettik. Hem hastaları kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık hem de ailelerin üzüntülerini paylaşmaya çalıştık. Sonuçta 1 yıl, tüm sağlık çalışanları adına son derece üzüntülü ve yorucu geçti. Tek tesellimiz tedavi etmeyi başarabildiğimiz, buradan sevinerek alkışlayıp çıkardığımız hastalar oldu. Onları tekrar hayata döndürmenin mutluluğu bizi ayakta tut” dedi.

60’LI YAŞLAR YERİNİ 30’LU YAŞLARA BIRAKTI
Geçen seneden bu yana yoğun bakıma yatan hasta tipinde değişiklik olduğunu belirten Prof. Dr. Cengiz, “Başlangıçta genellikle ek hastalıkları olan, yaşı olan, başka sağlık sorunları nedeniyle bağışıklık sistemlerini baskılayan durumları bulunan hastaları daha sık alıyorduk. Ancak aşılama sürecinin etkisi olduğunu düşünüyoruz. 60 yaş üzeri aşılamanın yoğunlaşmasından kaynaklanabilir. Şu an daha genç hasta grubundan yoğun bakıma aldığımız hastalar oluyor 30’lu, 40’lı, 50’li yaşlarda hastamız var” diye konuştu.


‘AŞILANMA EN ETKİLİ YÖNTEM’
Covid Yoğun Bakımda artık gençlerin daha çok yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Cengiz, “Gençlerde aşılanma etkili bir yöntem. O yüzden aşının yan etkilerinden korkan ya da bunu ihmal eden kişiler varsa önemle rica ediyorum. Yoğun bakıma kimin ne zaman geleceği belli değil. ‘Ben yoğun bakıma gelmem bu hastalığı 2 günde atlatırım’ demememiz gerekiyor. Çok kolay şekilde yoğun bakımı atlatabileceğini düşünen meslektaşlarımızdan bile maalesef hastalığı atlatamayan, kaybettiğimiz kişiler oldu” dedi.

İYİLEŞME SÜRESİ UZADI
Corona virüsün mutasyona uğramasıyla hastalık sürecinin uzadığını aktaran Prof. Dr. Melike Cengiz, “Özellikle virüsün pozitif kalma süresinin uzun olduğu hastalarda ya da hastalığı çok ağır geçirenlerde, yurt dışından gelenlerden örnekleri sağlık müdürlüklerine götürüyoruz ve mutasyon belirlemeleri yapılıyor. Hastalık süresi uzadı. Başlangıçta 1-2 hafta içerisinde hastalar iyileşme yoluna giderse taburcu edebilirken, şu anda genel durumu orta olan, iyileşmesini kuvvetle muhtemel beklediğimiz 1 ayın üzerinde hala pozitif olan ya da pozitifleşmese bile hastalığı atlatamayan hasta grubumuz var” ifadelerini kullandı.

ENTÜBASYON UYGULANAN HASTALARIN İYİLEŞME SÜRESİ UZUYOR
Corona virüsü hastalarının yoğun bakım serüvenini anlatan Prof. Dr. Cengiz, en çok solunum güçlüğü çeken kişilerde yoğun bakım ihtiyacı doğduğunu söyledi.

Hastalara yüz ve burundan oksijen almalarını öncelikli olarak sağladıklarını belirten Prof. Dr. Cengiz, hastanın genel durumunda bozulma ve organ yetmezliğine gittiği durumlarda solunum cihazına bağladıklarını anlattı.

Hastanın nefes alabilmesi için en son 30 santim uzunluğunda ağzından akciğerine kadar giden entübasyon tüpünü yerleştirdiklerini anlatan Prof. Dr. Cengiz, “Bu tüpleri yerleştirdiğimiz, son derece ağır solunum yetmezliği olan hastalar. Bu hastaları uyutmamız gerekiyor ve ağrı duymalarını hatırlamalarını engellemeye çalışıyoruz. Hiç solunum cihazına bağlamamak, entübasyon tüpünü takmamak bizim amacımız çünkü solunum cihazına bağlanma, süreci son derece uzatıyor. Maalesef hayatta kalma oranlarını oldukça düşürüyor” diye konuştu.

ÇARESİZ GÖZLERE ÇARESİZ BAKAMIYORLAR
Hastaların tedavisinin yanı sıra özel bakım ihtiyaçlarını da karşıladıklarını anlatan Prof. Dr. Melike Cengiz, “Yeme, içme, yıkanma, genel bakım, ilaç verilmesi, öksürtülmeleri gibi bütün ihtiyaçlarını sağlık personeli aracılığıyla karşılıyoruz. Hastaların karşısında çaresiz kalmaktan çok yorulduk. Bir hasta size çaresiz gözlerle baktığında sizin de çaresizlikle ona bakmanız mümkün olmuyor. Hep ona moral vererek bu işin olumlu sonuçlanacağını söylemeye çalışarak bakıyoruz gözlerine. Ama içimizden biliyoruz ki bu hastaların birçoğunu kaybedeceğiz. Bunun verdiği yorgunluk bütün fiziksel yorgunluktan çok daha kötü” dedi.


‘KİMİN BAŞINA GELECEĞİ BELLİ DEĞİL’
Vatandaşların tedbirlere uymasını rica eden Prof. Dr. Melike Cengiz, “Hem kendimizi hem diğer insanları korumak açısından özellikle bu hastalığın çok arttığı günlerde karantinaya uyalım. Maskemizi asla çıkarmayalım mutlaka mesafeyi koruyalım. Maske ve mesafe kuralına uyulması bu hastalığın bulaşmasını çok yüksek oranda engelliyor” ifadelerini kullandı.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI KENDİNİ TUTAMADI
Covid Yoğun Bakım Sorumlu Hemşiresi Ayşena Ünal, birçok olaya şahit olduklarını anlattı. Ünal, “23 yaşında bir hastamızı kaybettik. O bizi inanılmaz etkiledi. Çünkü 23 yaş bizim için çok genç, hastayı kaybettikten sonra kendimizi tutamadık. Hiçbir bağımız, yakınlığımız olmamasına rağmen hepimiz ağladık. Tükendik artık herhalde, onun da etkisi var. İstiyoruz ki her hastamız iyileşip çıksın ama maalesef böyle olmuyor. Lütfen uyarıları ciddiye alın” dedi. (DHA)

Kaynak


  Alıntı ile Cevapla
Eski 16.04.2021, 23:38   #1202
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi


Vaka sayıları düşmezse hangi tedbirler alınacak? Bilim Kurulu üyesi açıkladı

Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, 2 haftalık kısmi kapanma sürecinde öncelikli hedefin vaka sayısını 50 binin altına düşürmek olduğunu söyledi. Prof. Dr. İlhan, "Vakalar düşmezse bundan bir sonraki aşama AVM'lerin, kuaför, berber salonlarının kapatılması, okula giden çocukların (8 ve 12'nci sınıflar ile okul öncesi) artık hiçbirinin okula gitmemesi, özel sektör ve kamuda çalışma ile ilgili kısıtlamanın iyice arttırılması gibi bileşenler söz konusu olabilir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iki haftalık dönemde hedeflenen iyileşme olmazsa daha sert önlemler alınabileceğini söyledi.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, vaka sayısının aşağıya doğru yol alması gerektiğini belirterek, “Buna paralel olarak da hem ağır hasta hem de vefat sayısının daha aşağıya doğru yönelmesi gerekiyor. İlk önceliğimiz vaka ayısı. Sürecin başından beri bunu dile getiriyoruz; vaka sayısı azalmadan bir şeyi kontrol etme şansımız pek yok.

Biliyorsunuz vakaların bir bölümü hasta oluyor, onların bir bölümü 10-15 gün sonra ağır hasta oluyor, maalesef bunların da bir bölümü 10-30 gün arasında ortalama olarak hayatını kaybediyor. Bunun için bizim ilk işimiz vaka sayısını düşürmek”
dedi.



‘ÖNCE 50, SONRA 40 BİNİ HEDEF BELİRLEMEK GEREKİYOR’
Prof. Dr. İlhan, 2 hafta içindeki beklentilerine ilişkin, “Şimdiki beklentimiz 15 gün sonra öncelikli olarak vakalar 50 binin altına düşmeli, sonra 40 binin altı gibi rakamları beklemek mümkün. Kısıtlama olunca etkisi ancak 7-14 gün arasında ortaya çıkıyor. Vatandaşlarımızın kurallara uyması ile birlikte bu mümkün. Aynı zamanda 65 yaş üzeri 4 kişiden birisi aşısını olmadı. Bunların da yapılmasıyla beraber daha aşağıya gitmek mümkün; önce 50 bini, sonra 40 bini hedef belirlemek gerekiyor; ulaşılabilir hedefler seçmek gerekiyor ki onu gerçekleştirince devamında ona göre yol almak için” diye konuştu.

‘SONRAKİ AŞAMA AVM, KUAFÖRLERİ KAPATILMASI’
Prof. Dr. İlhan, eğer 2 hafta içinde vakalar düşmez ve artmaya devam ederse alınabilecek yeni önlemlere ilişkin şöyle konuştu:

* Bundan önce bu deneyimlerimizi hep beraber yaşadık. Bundan bir sonraki aşama AVM’lerin kapatılması, kuaför, berber salonlarının kapatılması, okula giden çocukların artık hiçbirinin okula gitmemesi, özel sektör ve kamuda çalışma ile ilgili kısıtlamanın iyice arttırılması gibi bileşenler söz konusu olabilir.

* Mevcut kısıtlamalar hepimizin faydası için, hepimizin gayret göstermesi gerekiyor. Kurallara uymazsak, nisan-mayıs ayında hiç istemediğimiz zamanlarda yaşadığımız durumlara gelebiliriz, yine kayıplarımız çok fazla miktarda artabilir. Hepimizi kurallara uyma konusunda gayrete davet etmek istiyorum. Artık hepimiz gördü, kurallara uyulduğu takdirde vaka sayımız azalıyor ve günlük hayatımıza daha çok dönüyoruz.

* Diyelim ki kurallara uyduk vaka sayımız 15 gün sonra ya da 1 ay sonra 10 binin altını gördü. O zaman da biz temkinli olmalıyız, kurallara uyma konusunda gayret etmeliyiz, aşımızı yine olmamız gerekiyor ki tekrar bu günlere gelmeyelim. Deyim yerindeyse corona virüsle yaşamaya alışmamız gerekiyor.(DHA)

Kaynak


  Alıntı ile Cevapla
Eski 16.04.2021, 23:40   #1203
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Sağlık çalışanları isyan etti: Her gün bir uçak dolusu yurttaşımızı toprağa veriyoruz




Corona salgınıyla mücadelede en ön safta yer alan sağlık çalışanları; artan vaka ve vefat sayılarına, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı kısmi kapanma kararlarına tepki göstermek için ülkenin dört bir yanında bir araya gelip basın açıklaması yaptı: Siyasi ve ekonomik çıkarları değil insanı önceleyin. Artık tükendik, söylenecek sözümüzü tükettik. Her gün bir uçak dolusu yurttaşımızı toprağa veriyoruz.

Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, Türk Eczacıları Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası, Türk Hemşireler Derneği, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği; başta İstanbul, Ankara’da olmak üzere pek çok şehirde ortak basın açıklaması yaptı.





Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 13 Nisan'da açıkladığı kısmi kapanmanın, 1 Mart'tan bu yana uygulanan “kontrolsüz normalleşme” sürecinin “başarısız” olduğunun ispatı olduğunu belirten sağlık çalışanları, “Yeni kısıtlamalar adı altında alınan önlemler de iktidarın pandemi sürecine dönük bilimdışı bir anlayışın ürünüdür. Alındığı söylenen önlemler, ölümleri durdurmayacak, sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlu koşulları değiştirmeyecektir” dedi.



“BU, HALKI OYALAMA PAKETİDİR”
Covid-19 salgınının yoksulları ve işçileri daha çok etkilediğine dikkat çeken sağlık çalışanları, “Her gün bir uçak dolusu yurttaşımızı toprağa veriyoruz. Her gün yurttaşların on binlercesini hasta eden pandemiyle ve pandeminin kötü yönetimiyle karşı karşıyayız. İktidar bilimin, meslek örgütlerinin sesine kulağını tıkamakta, sermayenin çıkarlarına uygun kararları uygulamaktadır. Bu tedbirler paketi halkı oyalama paketidir” ifadelerini kullandı.





Sağlık çalışanlarının İstanbul'da sağlık müdürlüğü önünde yapmak istediği basın açıklaması, polis tarafından engellendi, arbede yaşandı. Sağlıkçılar, açıklamalarını Çemberlitaş tramvay durağında gerçekleştirdi. “Yaşamak, yaşatmak istiyoruz” sloganı atıldı.
HASTANELER DOLDU, YOĞUN BAKIMLARDA YER YOK
Salgının üçüncü ve en büyük pikini yaptığını söyleyen sağlık çalışanları, günlük vaka sayılarının 60 bine dayandığını, can kayıplarının ise resmi rakamlara göre bile 250’yi aştığını vurguladı. Hastanelerin corona virüsü hastalarıyla dolduğunu ifade eden sağlık çalışanları, şunları söyledi: Yeni açılan servisler dahi ihtiyacı karşılamaya yetmiyor, yoğun bakımlarda yer bulunamıyor. Her gün çaresizlik içinde yeni ölümlere tanıklık etmekten tükeniyoruz. Bu tablodan sadece Covid-19 hastaları değil, Covid-19 dışı hastalarımız da mağdur oluyor, ertelenemez sağlık sorunları için gereken hizmete ulaşamıyorlar.





Sağlık çalışanları, atılması gereken acil adımları şöyle sıraladı:
  • Mevcut sağlık politikalarının başarısız olduğu artık kabul edilmeli; sağlığa bütüncül bakan toplum ve sağlık örgütlerinin katılımıyla dayanışma içerisinde yeni bir sağlık sistemi kurulmalıdır.
  • Pandemi ile mücadele, derhal geniş katılımlı yerel pandemi kurullarına devredilmelidir. Bu kurullara yerel yönetimler, sağlık emek ve meslek örgütleri ve toplum dahil edilmelidir.
  • Bilimsel kriterlere uygun filyasyon çalışmalarına hızla başlanıp salgının ilk kaynağına ulaşılmalı, bireyler hastalanmadan veya hastaneye gelmeden gerekli adımlar atılmalıdır.
  • Çalışanlar sosyal ve ekonomik hiçbir kayba uğratılmadan; AVM, fabrika, lokanta, atölye, şantiye gibi kalabalık ve kapalı alanlar derhal kapatılmalıdır. En az 14 gün, tercihen 28 gün zorunlu üretim alanları dışında çalışanlar hiçbir şekilde mağdur edilmeden çarklar durdurulmalıdır. Zorunlu üretim alanlarında çalışanlar için işyerine ulaşmada ve iş yerlerinde fiziksel önlemler alınmalı, dönüşümlü çalışma modelleri ile çalışma ortamlarında bulunan sayısı azaltılmalıdır.
  • Uluslararası dolaşım en aza indirgenmeli ve yalnızca çok gerekli şartlarda olmalı, yurtdışı seyahatlerinde 14 gün karantina uygulanmalıdır.
  • Aşılamada hedef toplumsal bağışıklık olmalıdır. Etkili bir aşılama programı uygulanmalıdır. Aşı temini ile ilgili süreç şeffaf bir biçimde kamuoyu ile paylaşılmalı, toplumun önüne net bir aşı takvimi konulmalıdır. Mevcut durumda hızlı aşılama salgınla mücadelenin en önemli parçasıdır. Aşıda patenti ortadan kaldıracak uluslararası adımlar atılmalıdır.
Kaynak


  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.04.2021, 21:49   #1204
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Güncel corona virüsü verileri açıklandı! İşte 17 Nisan tablosu





Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı 17 Nisan cumartesi gününün corona tablosuna göre son 24 saatte 288 kişi hayatını kaybetti. Günlük vaka sayısı ise korkutan seviyede...

Sağlık Bakanlığı, corona virüsü salgını nedeniyle yaşanan yeni can kaybını, vaka ve hasta sayısını açıkladı.

Bugün toplam 319 bin 316 test yapıldı. Semptom gösteren 2 bin 973 kişiyle birlikte toplam 62 bin 606 yeni vaka tespit edildi.

288 CAN DAHA GİTTİ
Tabloya göre son 24 saatte 288 kişi corona virüsünden hayatını kaybetti, toplam can kaybı da 35 bin 608’e yükseldi.

Bugün iyileşen 52 bin 184 kişiyle birlikte toplam iyileşen hasta sayısı 3 milyon 643 bin 734’e yükseldi.

AĞIR HASTA SAYISI KORKUTUYOR
Toplam hastalarda zatürre oranının yüzde 3.3, toplam ağır hasta sayısının ise 3 bin 240 olduğu açıklandı.

Türkiye genelinde yatak doluluk oranı yüzde 56.7, erişkin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 68.8 ve ventilatör doluluk oranı yüzde 34.9 olarak duyuruldu.



DÜN 63 BİN 82 VAKA TESPİT EDİLMİŞTİ
Sağlık Bakanlığı, corona virüsü salgını nedeniyle dün 289 kişinin hayatını kaybettiğini, 2 bin 915 yeni hastayla birlikte toplam 63 bin 82 vakanın tespit edildiğini ve 56 bin 510 kişinin sağlığına kavuştuğunu duyurmuştu

  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.04.2021, 22:09   #1205
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Sağlık Bakanlığı'ndan "risk" uyarısı: Sigara kullanan ve tütün dumanına maruz kalanların Covid-19'a yakalanma ihtimali çok daha yüksek



Türkiye'de artan vaka ve ölüm sayıları endişe yaratırken, Sağlık Bakanlığı "Bilimsel çalışmalar, sigara kullanan ve tütün dumanına maruz kalan kişilerin, kullanmayan ve sigara dumanına maruz kalmayanlara göre Covid-19'a yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor" açıklaması yaptı

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, sigara ve tütün kullanımının Covid-19 ile mücadele edilen bu dönemde her zamankinden çok daha fazla tehlike içerdiği belirtildi.

Ramazan ayının sigarayı bırakmak için fırsata çevrilebileceği belirtilerek, "Bilimsel çalışmalar, sigara kullanan ve tütün dumanına maruz kalan kişilerin, kullanmayan ve sigara dumanına maruz kalmayanlara göre Covid-19’a yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Sigara kullanımı, ramazan ayında da son derece ciddi sağlık sorunlara sebep olabiliyor.

Tüm gün sigara kullanılmamasının ardından, iftar sonrası üst üste sigara içilmesi ya da başka bir tütün ürünü kullanılması ile kandaki nikotin ve karbonmonoksit düzeyinde ani yükselmeler oluyor. Bunun etkisiyle damarlarda daralma meydana geliyor ve organlara yeterli oksijenin taşınması zorlaşıyor. Bunun sonucu olarak da tansiyon yükselmesi, beyin kanaması ve inme riski artıyor. Ayrıca ani nikotin artışı, çarpıntıya sebep oluyor ve kalp krizi riskini artırıyor" denildi.

"Vatandaşlarımızı sigarayı bırakmaya davet ediyoruz"


Sigarayı bırakmak isteyenler için Sağlık Bakanlığı 'ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı'nın ramazan ayında da 7 gün 24 saat hizmet verdiği hatırlatılan açıklamada şöyle denildi: "Danışma hattında, sigara bırakma sürecini kolaylaştıracak bilişsel-davranışsal tedavilere ilişkin destek sağlanırken, sigara bırakma polikliniklerinde hekimlerimiz tarafından uygun hastalara ilaç tedavisi de başlanabiliyor.

Sigara bırakma tedavisinde kullanılan ilaçlar, vatandaşlarımızın hizmetine ücretsiz olarak sunuluyor. Tütün ürünü kullanımı bırakıldığı andan itibaren oluşturduğu sağlık riskleri azalıyor ve vücutta olumlu bir değişim başlıyor. Bu nedenle sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanan vatandaşlarımıza ramazan ayını fırsat bilerek Sağlık Bakanlığının da desteğiyle sigarayı bırakmaya davet ediyoruz."

KAYNAK
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Canan'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 18.04.2021, 15:10   #1206
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı: Yoğun bakımlar alarm veriyor, yataklar tamamen dolarsa sistem kilitlenir







"Bu son dalga hiçbirisine benzemiyor"

Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel,“Bu son dalga hiçbirisine benzemiyor. Genç hastalar, daha fazla doku tahribiyle geliyor. Virüs silah değiştirdi. Çocuk hastalarımız da artıyor. Yoğun bakımlar alarm veriyor. Lütfen herkes artık bir adım geri dursun, seferberlik varmış gibi kurallara riayet etsin. 15 gündür kırmızı alarm çanları çalıyor. Yoğun bakımlar hastanelerin sigortasıdır, tamamen dolduğu an o sigortayı kaybedersiniz ve sistem kilitlenir." uyarısında bulundu.

Türkiye, salgının başladığı 13 aydan bu yana, vaka ve ağır hasta sayısında en yüksek sayılara ulaştı. Vaka sayısının 62 bin 606, ağır hasta sayısının ise 3 bin 240'a ulaştığı bu hafta itibariyle artık herkesin seferberlik varmış gibi salgınla mücadelede özellikle kurallara riayet etmek anlamında bu işi ciddiye alması gerektiğini söyleyen Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, artık çok daha genç yaşta hastaların kaybedilmeye başlandığını ve yoğun bakım ekiplerinin de ağır bir travmatik süreçle karşı karşıya kaldığını vurguladı.

"Kırmızı alarm çanları çalıyor"


Prof. Dr. Cinel şu ifadeleri kullandı:

“Bunun majör olarak üçüncü bir yukarı gidiş olduğunu düşündüğümüz zaman, birinci dalgada adeta bir seferberlik hali vardı ve vaka sayıları zirvede 13 bin 300'lerdeydi. Yoğun bakımlara yansıması da 1980 hasta oldu. İkinci yukarıya gidişte, vaka sayısı 33 bin 500, yoğun bakımlara yansıması ise 5 bin 970'lerde olmuştu (maksimum). Biz, tam kapanmaya gitmeden, müthiş bir sağlık altyapısının yanında üstyapı diyebileceğimiz yoğun bakım ekiplerinin inanılmaz özverili mücadelesi ile bunun da üstünden gelmiştik ve ağır hasta sayılarımız 500'lere kadar inmişti. Fakat şimdi durum farklı. Yukarıya doğru gidiyoruz. Son 15 gündür kırmızı alarm çanlarının çaldığı açık ve net"

"Çok daha fazla genç hastamız var"


“Şimdiki gidişte karşımızda mutasyona uğramış bir virüs var, toplumda hızlı yayılabiliyor ve dokuları biraz daha fazla tahrip ediyor" diyen Prof. Dr. Cinel, bunun sonuçlarının ise daha ağır olduğunu söyledi ve ekledi: “Çok daha genç hastalarımız var. Aşılamanın da faydası ile (65 yaş üstünü aşılamayı başardık), artık yoğun bakımlarda ortalama 78 gibi yaşlardan şu an 60'lara 59'lara geri geldik. Bu çok önemli bir detay. Çünkü artık 38 yaşında da hastamız var, 45 yaşında da hastamız var. Bunlar da dokuları daha tahrip olmuş bir şekilde geliyorlar yoğun bakımlarımıza. Şu anda ağır hasta sayısında 3 bin 200'lerdeyiz. Son 6 haftadır her gün artıyor. Yoğun bakım gereksinimi de artıyor hızla. Sağlık çalışanları için çok zor bir dönem. 10 tane yoğun bakımınız var, ikisini Covid yoğun bakıma çevirdiniz, yetmedi altısı yedisi, hepsini Covid yoğun bakım yapamazsınız. Çünkü non Covid yani Covid olmayan hastaların da, örneğin trafik kazası, beyin kanaması, ciddi kalp krizi geçirdiklerinde yoğun bakıma ihtiyaçları oluyor."

"Vatandaşlarımızdan seferberlik duygusuyla sürece katkı istiyoruz"

“Nisan başından beridir çok ciddi uyarılarda bulunuyoruz. Hala 62-63 binlerde vaka sayısı. Aşağı düştüğünü göremedik. Onu görsek de yoğun bakımlardaki vakalar 1 hafta 10 gün daha artmaya devam edecek. Çok ciddi sayıdaki servis Covid hastalarını da göz önüne aldığımızda, biz yoğun bakımcılar olarak çok tedirginiz. Durum gerçekten ciddi. Bu yüzden herkesin bir adım geri çekilmesini istiyoruz. Bu da şu anlama geliyor. Seferberlik hali gibi durumun ciddiyetini anlayıp gönülden bu seferberliğe katkı vermek gerek. Kendi Ramazanımızı 10 gün erken getirelim demiştim daha önce. Burada şunu kastetmiştim, Ramazanın manevi yönü vardır. Kendimizi dinleriz, yalnız kalırız. Böyle bir döneme ihtiyacı var Türkiye'nin. Fren yapmaya ihtiyacı var"

"Bu hafta yoğun bakımlar açısından endişeliyim"


“Bakın biz freni yaptık ama, bu fren yeterli mi değil mi, Ramazan'ın etkisini nasıl olacak, bunlar önümüzdeki hafta Cumartesi-Pazar ortaya çıkacak. Ama bu bir hafta nasıl geçecek, ben yoğun bakımlar adına bunu düşünüyorum, bundan endişe duyuyorum. Çünkü örneğin 50 yoğun bakım yatağınız vardı, 80 oldu, 100 oldu, 120 oldu doldu. Bu da neyi getiriyor biliyor musunuz? Taşın altına elini koymak isteyen, yoğun bakımdan uzak olan hekim grubu dahi endişe ediyor. Çünkü örneğin bir göz hekimini yoğun bakımda çalıştırarak verim alamazsınız."

"Çocuklara dahi yöneldi, bu virüs silah değiştiriyor"


Sayı belli bir sayının üzerine çıktığı anda yoğun bakımlar sigorta olma özelliklerini kaybederler. Tüm hastane için sigorta fonksiyonunu göremeyen yoğun bakım demek, tıka basa dolu yoğun bakımlar demektir. Tıbbi kalitenin, istemeden düşmesi demektir. Yoğun bakımcıları da psikolojik olarak ciddi anlamda çok örseler bu, yılgınlığa, bitkinliğe düşürür. Düşünsenize bir yoğun bakımda mesela ayda ortalama 100 vefat yaşarken, bir bakıyorsunuz 300-400'lere çıkıyor. Bu hastalara 20 gün 30 gün emek vermiş yoğun bakımcının içinden bir parça kopar. Hele de hastalar daha gençse, etkisi daha yıkıcı oluyor. Çocuklara dahi yöneldi bu virüs, silah değiştiriyor. Aşı demek, bilim demek. Mutlaka aşıya ulaşmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

"Yataklar tamamen dolarsa sistem kilitlenir"


“Bizim şu anda zaman kazanmaya ihtiyacımız var. Herkesin olayın farkına varıp, sağlık sistemine yardımcı olmasını istiyoruz. Bunu çok ısrarla, en acil şekilde yapmamız gerekiyor. Son 7-8 haftadır aralıksız artıyor ağır hasta sayısı. İstanbul'da şu anda doluluk oranlarımız gerçekten en üst seviyede. Bu, (yoğun bakımlarda) yatakların tamamen dolu olduğu anlamına gelmiyor, yatak yok demek değil. Biz hastamızı kapıda, sokakta bırakacak bir millet değiliz. Ama ben, Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı olarak şunu vurgulamak zorunda hissediyorum kendimi: Yoğun bakımın birinci düzeyi olur, kardiyoloji, nöroloji yoğun bakım, olur buralarda Covid hastalarına geçici süreyle hizmet verebilirsiniz. Asıl hizmet alacakları yer, üçüncü basamak yoğun bakımdır bu hastaların. Genel yoğun bakımlardır, anestezi yoğun bakımlardır, göğüs hastalıkları ilgili yoğun bakımlardır. O yüzden diyorum ki, daha fazla doluluk, yoğun bakımların sigorta olma fonksiyonunu kaybetmesi anlamına gelir. Yoğun bakım çalışanları açısından da psikolojik açıdan da bu yük daha fazla zor taşınır"

"Özel hastaneler de daha fazla destek olmalı"


“Üçüncü yukarıya gidişin farklı noktaları var. Hassasiyetler azaldı, aldırmazlık, vurdumduymazlık oluştu. Algıda farklar var. Pandemi uzadıkça insanların direnci azalmaya başladı. Ekonomik kaygılar da gelişti. Bazı özel hastanelerin daha fazla destek vermesi lazım. Burada konu para konusu değil. Biz üçüncü basamakta bazı hastalarımıza 30-40 gün ECMO desteği de verdiğimiz oluyor ve bunu da SGK geri ödemesi bakımından aslında zarar ederek yapıyoruz. Yüzde 60-70 zarar olarak yansıyor bize. Ama sağlıkla kar-zarar hesabı olamaz. Pandemi dönemindeyiz. Acil müdahalede, yoğun bakımda para, rakam, bunların düşünülmemesi lazım. Siz, 1-2 yıllık hemşirelerle cansiperane savaşa girersiniz, İtalya gibi olmazsınız, koridorlarda hasta kaybetmezsiniz. Ama genel olarak yoğun bakım mortalite oranlarınız artar. Ben bunun artmasını istemiyorum. Bunun için de öncelikle bulaşın kesinlikle sahada önlenmesi lazım. İkincisi de bir organizasyonla acil bir şekilde kısa bir süre için aciller dışında hastalarımızın hastanelere gelmemesi lazım. Polikliniklerin belli oranda bir süreliğine tamamen iptal edilmesi lazım." (DHA
)
KAYNAK
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Canan'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 18.04.2021, 16:37   #1207
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Yoğun bakımlarda boş yatak yok: 10 çağrının 8’i korona



Paramedik Derneği Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tarık Balcı, 112 acil servis ekiplerinin koronavirüs hastalarına yatak bulmakta zorluk çektiğini vurgulayarak “İstanbul’da Anadolu yakasındaki bir hastayı Avrupa’ya; Avrupa yakasındakini Anadolu’ya transfer etmek durumunda kalabiliyoruz. Kıtalar arası hasta transferleri söz konusu. Yoğun bakım yataklarında da ciddi sorunlar var” dedi.

Türkiye genelinde koronavirüs vaka sayılarının yükselmesiyle hastanelerdeki yoğun bakım doluluk oranları da arttı. Paramedik Derneği Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tarık Balcı, sahada şu an pandemi ile ilgili en farklı tablonun olduğunu söyledi.

“Türkiye’de 112’ye gelen her 10 çağrıdan 7-8’i Covid-19 çağrısı diyebiliriz. Ama bu hastaların hepsi ambulansla transfer edilmesi gereken hastalar mı, hayır” diyen Balcı, yaşanılan sıkıntıları şöyle anlattı:

“Covid-19 teşhisi konan kişiyi filyasyon ekibi evinde ziyaret ediyor ve diyor ki ‘bir şey olursa 112’yi ara. Biraz öksürüğü olan ‘öksürüğüm başladı, nefes almakta zorlanıyorum’ diyor ve 112’yi arıyor. Her ne olursa olsun giden ambulans hastayı hastaneye taşıyor, çünkü bakanlığın protokolü bu yönde.

Bu hasta ambulansla hastaneye taşınırsa acil servisin iş yükü artıyor. Hasta acilden dışarı çıkınca taksi beklerken ya da yakınının aracıyla eve giderken apartmanda merdivenden çıkarken bulaş riskini de artırıyor. Gerçekten acil olan beyin kanaması, yüksekten düşme, trafik kazası, kalp krizi, zehirlenme gibi olgulara ambulans geç gidebiliyor.”

Kaynak

  Alıntı ile Cevapla
OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 18.04.2021, 16:39   #1208
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Sağlık Bakanlığı: Sigara Covid-19'a yakalanma riskini artırıyor




Sağlık Bakanlığı'ndan sigaranın Covid-19'a yakalanma riskini artırdığı uyarısı geldi.

Sağlık Bakanlığı, sigaranın Covid-19'a yakalanma riskini artırdığını belirtti.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, sigara ve tütün kullanımının, Covid-19 ile mücadele edilen şu günlerde her zamankinden çok daha fazla tehlike içerdiği belirtildi.

Bilimsel çalışmaların, sigara kullanan ve tütün dumanına maruz kalan kişilerin, kullanmayan ve sigara dumanına maruz kalmayanlara göre Covid-19'a yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğunu gösterdiği vurgulanan açıklamada, şu bilgiler aktarıldı:

"Sigara kullanımı, ramazan ayında da son derece ciddi sağlık sorunlara sebep olabiliyor. Tüm gün sigara kullanılmamasının ardından, iftar sonrası üst üste sigara içilmesi ya da başka bir tütün ürünü kullanılması ile kandaki nikotin ve karbonmonoksit düzeyinde ani yükselmeler oluyor. Bunun etkisiyle damarlarda daralma meydana geliyor ve organlara yeterli oksijenin taşınması zorlaşıyor. Bunun sonucu olarak da tansiyon yükselmesi, beyin kanaması ve inme riski artıyor. Ayrıca ani nikotin artışı, çarpıntıya sebep oluyor ve kalp krizi riskini artırıyor.

İftar ile sahur arasındaki kısa sürede, bir tam günde tüketilen tütün ürünü miktarı tüketilirse zararlı etkiler katlanarak artıyor. Bu sebeplerle iftarla birlikte hemen tütün ürünü kullanımına başlamamak hatta ramazan ayını bu bağımlılıktan kurtulmak için bir fırsat olarak değerlendirmek gerekiyor."

"BIRAKILDIĞI ANDAN İTİBAREN VÜCUTTA OLUMLU BİR DEĞİŞİM BAŞLIYOR"

Tütün bağımlılığı ile mücadelede, tütün ürünlerinden ayrı kalınan süre ne kadar uzar ve sürekli hale gelirse tütün ürünlerine duyulan fiziksel ihtiyacın da o kadar azaldığına işaret edilen açıklamada, ramazan gibi özel günlerin, sigara kullananların kararlılığına ve iradesine olumlu katkı sağladığı, bırakma sürecini de kolaylaştırdığı vurgulandı.

Sigarayı bırakmak isteyenler için Sağlık Bakanlığı "ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı"nın ramazanda da 7 gün 24 saat hizmet verdiği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Danışma Hattında, sigara bırakma sürecini kolaylaştıracak bilişsel-davranışsal tedavilere ilişkin destek sağlanırken, sigara bırakma polikliniklerinde hekimlerimiz tarafından uygun hastalara ilaç tedavisi de başlanabiliyor. Sigara bırakma tedavisinde kullanılan ilaçlar, vatandaşlarımızın hizmetine ücretsiz olarak sunuluyor. Tütün ürünü kullanımı bırakıldığı andan itibaren oluşturduğu sağlık riskleri azalıyor ve vücutta olumlu bir değişim başlıyor. Bu nedenle sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanan vatandaşlarımıza ramazanı fırsat bilerek Sağlık Bakanlığının da desteğiyle sigarayı bırakmaya davet ediyoruz."

Kaynak



  Alıntı ile Cevapla
OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 18.04.2021, 16:45   #1209
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Her satırı tedirgin edici... Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı: Bu hiçbirisine benzemiyor!

Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel uyardı: Bu son dalga hiçbirisine benzemiyor. Virüs silah değiştirdi.



Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel uyardı: "Bu son dalga hiçbirisine benzemiyor. Genç hastalar, daha fazla doku tahribiyle geliyor. Virüs silah değiştirdi. Çocuk hastalarımız da artıyor.

Yoğun bakımlar alarm veriyor. Lütfen herkes artık bir adım geri dursun, seferberlik varmış gibi kurallara riayet etsin. 15 gündür kırmızı alarm çanları çalıyor. Yoğun bakımlar hastanelerin sigortasıdır, tamamen dolduğu an o sigortayı kaybedersiniz ve sistem kilitlenir."

Türkiye, salgının başladığı 13 aydan bu yana, vaka ve ağır hasta sayısında en yüksek sayılara ulaştı. Vaka sayısının 62 bin 606, ağır hasta sayısının ise 3 bin 240'a ulaştığı bu hafta itibariyle artık herkesin seferberlik varmış gibi salgınla mücadelede özellikle kurallara riayet etmek anlamında bu işi ciddiye alması gerektiğini söyleyen Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, artık çok daha genç yaşta hastaların kaybedilmeye başlandığını ve yoğun bakım ekiplerinin de ağır bir travmatik süreçle karşı karşıya kaldığını vurguladı.

DHA'ya önemli değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Cinel, “Bunun majör olarak üçüncü bir yukarı gidiş olduğunu düşündüğümüz zaman, birinci dalgada adeta bir seferberlik hali vardı ve vaka sayıları zirvede 13 bin 300'lerdeydi. Yoğun bakımlara yansıması da 1980 hasta oldu. İkinci yukarıya gidişte, vaka sayısı 33 bin 500, yoğun bakımlara yansıması ise 5 bin 970'lerde olmuştu (maksimum). Biz, tam kapanmaya gitmeden, müthiş bir sağlık altyapısının yanında üstyapı diyebileceğimiz yoğun bakım ekiplerinin inanılmaz özverili mücadelesi ile bunun da üstünden gelmiştik ve ağır hasta sayılarımız 500'lere kadar inmişti. Fakat şimdi durum farklı. Yukarıya doğru gidiyoruz. Son 15 gündür kırmızı alarm çanlarının çaldığı açık ve net" dedi.

“KARŞIMIZDA MUTASYONA UĞRAMIŞ BİR VİRÜS VAR"

“Şimdiki gidişte karşımızda mutasyona uğramış bir virüs var, toplumda hızlı yayılabiliyor ve dokuları biraz daha fazla tahrip ediyorö diyen Prof. Dr. Cinel, bunun sonuçlarının ise daha ağır olduğunu söyledi ve ekledi: “Çok daha genç hastalarımız var. Aşılamanın da faydası ile (65 yaş üstünü aşılamayı başardık), artık yoğun bakımlarda ortalama 78 gibi yaşlardan şu an 60'lara 59'lara geri geldik. Bu çok önemli bir detay. Çünkü artık 38 yaşında da hastamız var, 45 yaşında da hastamız var. Bunlar da dokuları daha tahrip olmuş bir şekilde geliyorlar yoğun bakımlarımıza.

Şu anda ağır hasta sayısında 3 bin 200'lerdeyiz. Son 6 haftadır her gün artıyor. Yoğun bakım gereksinimi de artıyor hızla. Sağlık çalışanları için çok zor bir dönem. 10 tane yoğun bakımınız var, ikisini Kovid yoğun bakıma çevirdiniz, yetmedi altısı yedisi, hepsini Kovid yoğun bakım yapamazsınız. Çünkü non Kovid yani Kovid olmayan hastaların da, örneğin trafik kazası, beyin kanaması, ciddi kalp krizi geçirdiklerinde yoğun bakıma ihtiyaçları oluyor."

“VATANDAŞLARIMIZDAN SEFERBERLİK DUYGUSUYLA SÜRECE KATKI İSTİYORUZ"

“Herkesin artık bir adım geri çekilmesi gerektiğini" söyleyen Prof. Dr. Cinel, bunun da seferberlik duygusuyla yapılabileceğini söyleyerek “Nisan başından beridir çok ciddi uyarılarda bulunuyoruz. Hala 62-63 binlerde vaka sayısı. Aşağı düştüğünü göremedik. Onu görsek de yoğun bakımlardaki vakalar 1 hafta 10 gün daha artmaya devam edecek. Çok ciddi sayıdaki servis Kovid hastalarını da göz önüne aldığımızda, biz yoğun bakımcılar olarak çok tedirginiz. Durum gerçekten ciddi. Bu yüzden herkesin bir adım geri çekilmesini istiyoruz. Bu da şu anlama geliyor.

Seferberlik hali gibi durumun ciddiyetini anlayıp gönülden bu seferberliğe katkı vermek gerek. Kendi Ramazanımızı 10 gün erken getirelim demiştim daha önce. Burada şunu kastetmiştim, Ramazanın manevi yönü vardır. Kendimizi dinleriz, yalnız kalırız. Böyle bir döneme ihtiyacı var Türkiye'nin. Fren yapmaya ihtiyacı var" dedi.

“BU HAFTA YOĞUN BAKIMLAR AÇISINDAN ÇOK ENDİŞELİYİM"

Türkiye'nin yeni kısıtlamalarla biraz frene bastığını ama bunun da yeterli olup olmayacağının görüleceğini söyleyen Prof. Dr. İsmail Cinel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakın biz freni yaptık ama, bu fren yeterli mi değil mi, Ramazan'ın etkisini nasıl olacak, bunlar önümüzdeki hafta Cumartesi-Pazar ortaya çıkacak. Ama bu bir hafta nasıl geçecek, ben yoğun bakımlar adına bunu düşünüyorum, bundan endişe duyuyorum. Çünkü örneğin 50 yoğun bakım yatağınız vardı, 80 oldu, 100 oldu, 120 oldu doldu. Bu da neyi getiriyor biliyor musunuz? Taşın altına elini koymak isteyen, yoğun bakımdan uzak olan hekim grubu dahi endişe ediyor. Çünkü örneğin bir göz hekimini yoğun bakımda çalıştırarak verim alamazsınız."

“YOĞUN BAKIMLAR HASTANELERİN SİGORTASIDIR"

Ağır hasta sayılarının çok yüksek seyretmesinin yoğun bakımları "hastanelerin sigortası olmaktan çıkaracağını" da belirten Prof. Dr. Cinel, “Sayı belli bir sayının üzerine çıktığı anda yoğun bakımlar sigorta olma özelliklerini kaybederler.

Tüm hastane için sigorta fonksiyonunu göremeyen yoğun bakım demek, tıka basa dolu yoğun bakımlar demektir.

Tıbbi kalitenin, istemeden düşmesi demektir. Yoğun bakımcıları da psikolojik olarak ciddi anlamda çok örseler bu, yılgınlığa, bitkinliğe düşürür. Düşünsenize bir yoğun bakımda mesela ayda ortalama 100 vefat yaşarken, bir bakıyorsunuz 300-400'lere çıkıyor. Bu hastalara 20 gün 30 gün emek vermiş yoğun bakımcının içinden bir parça kopar. Hele de hastalar daha gençse, etkisi daha yıkıcı oluyor. Çocuklara dahi yöneldi bu virüs, silah değiştiriyor.

Aşı demek, bilim demek. Mutlaka aşıya ulaşmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

YATAKLAR TAMAMEN DOLARSA SİSTEM KİLİTLENİR

Türkiye'nin salgında yoğun bakımlar açısından zaman kazanmaya ihtiyacı olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Cinel, “Bizim şu anda zaman kazanmaya ihtiyacımız var. Herkesin olayın farkına varıp, sağlık sistemine yardımcı olmasını istiyoruz. Bunu çok ısrarla, en acil şekilde yapmamız gerekiyor. Son 7-8 haftadır aralıksız artıyor ağır hasta sayısı. İstanbul'da şu anda doluluk oranlarımız gerçekten en üst seviyede. Bu, (yoğun bakımlarda) yatakların tamamen dolu olduğu anlamına gelmiyor, yatak yok demek değil. Biz hastamızı kapıda, sokakta bırakacak bir millet değiliz. Ama ben, Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı olarak şunu vurgulamak zorunda hissediyorum kendimi: Yoğun bakımın birinci düzeyi olur, kardiyoloji, nöroloji yoğun bakım, olur buralarda Kovid hastalarına geçici süreyle hizmet verebilirsiniz. Asıl hizmet alacakları yer, üçüncü basamak yoğun bakımdır bu hastaların. Genel yoğun bakımlardır, anestezi yoğun bakımlardır, göğüs hastalıkları ilgili yoğun bakımlardır. O yüzden diyorum ki, daha fazla doluluk, yoğun bakımların sigorta olma fonksiyonunu kaybetmesi anlamına gelir. Yoğun bakım çalışanları açısından da psikolojik açıdan da bu yük daha fazla zor taşınır" dedi.

“İLK İKİ DALGADAKİ GİBİ ÖZEL HASTANELER DE DAHA FAZLA DESTEK OLMALI"

Birinci pik sırasında ve Kasım-Aralık ayındaki pikte, özel hastanelerin salgın sürecinde sisteme çok büyük desteği olduğunu, ancak bu dalgada bu desteğin düştüğünü de belirten Prof. Dr. Cinel, özel sektöre de çağrıda bulunarak sözlerini şöyle noktaladı: “Üçüncü yukarıya gidişin farklı noktaları var. Hassasiyetler azaldı, aldırmazlık, vurdumduymazlık oluştu. Algıda farklar var. Pandemi uzadıkça insanların direnci azalmaya başladı. Ekonomik kaygılar da gelişti. Bazı özel hastanelerin daha fazla destek vermesi lazım. Burada konu para konusu değil. Biz üçüncü basamakta bazı hastalarımıza 30-40 gün ECMO desteği de verdiğimiz oluyor ve bunu da SGK geri ödemesi bakımından aslında zarar ederek yapıyoruz. Yüzde 60-70 zarar olarak yansıyor bize. Ama sağlıkla kar-zarar hesabı olamaz. Pandemi dönemindeyiz. Acil müdahalede, yoğun bakımda para, rakam, bunların düşünülmemesi lazım. Siz, 1-2 yıllık hemşirelerle cansiperane savaşa girersiniz, İtalya gibi olmazsınız, koridorlarda hasta kaybetmezsiniz. Ama genel olarak yoğun bakım mortalite oranlarınız artar. Ben bunun artmasını istemiyorum. Bunun için de öncelikle bulaşın kesinlikle sahada önlenmesi lazım. İkincisi de bir organizasyonla acil bir şekilde kısa bir süre için aciller dışında hastalarımızın hastanelere gelmemesi lazım. Polikliniklerin belli oranda bir süreliğine tamamen iptal edilmesi lazım."

Kaynak
  Alıntı ile Cevapla
OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 18.04.2021, 20:00   #1210
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Corona Virüs Günlük Açıklanan Vaka Sayı Bilgisi

Güncel corona virüsü verileri açıklandı! İşte 18 Nisan tablosu


Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı 18 Nisan Pazar gününün corona tablosuna göre son 24 saatte 318 kişi hayatını kaybetti. Bugün açıklanan verilerde vefat sayısı ilk kez 300'ün üzerine çıktı ve yeni bir rekor kırıldı. Günlük vaka sayısı ise korkutan seviyede...

Sağlık Bakanlığı, corona virüsü salgını nedeniyle yaşanan yeni can kaybını, vaka ve hasta sayısını açıkladı.

Bugün toplam 301 bin 243 test yapıldı. Semptom gösteren 3 bin 101 kişiyle birlikte toplam 55 bin 802 yeni vaka tespit edildi.

ACI REKOR
Tabloya göre son 24 saatte 318 kişi corona virüsünden hayatını kaybetti, toplam can kaybı da 35 bin 926’ya yükseldi. Bugün açıklanan can kaybı sayısıyla yeni bir rekor kırıldı ve bir günde gerçekleşen en çok vefat sayısına ulaşıldı.

Bugün iyileşen 43 bin 856 kişiyle birlikte toplam iyileşen hasta sayısı 3 milyon 687 bin 590’a yükseldi.

AĞIR HASTA SAYISI KORKUTUYOR
Toplam hastalarda zatürre oranının yüzde 3.3, toplam ağır hasta sayısının ise 3 bin 275 olduğu açıklandı.

Türkiye genelinde yatak doluluk oranı yüzde 56.7, erişkin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 68.8 ve ventilatör doluluk oranı yüzde 34.9 olarak duyuruldu.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
abd’den, açıkladı, açıklama, açıklanan, ağustos, almanya’da, antikor, araştırması, aydın, aşısı, bakanı, belçika’da, bilgisi, bilim, boyu, büyük, ciddi, corona, çalışması, çıktı, devam, dönemini, dsöden, durduruldu, düşmüyor, dışı, edersek, endişe, etki, fahrettin, filtreleme, gençlerin, görülen, günlük, haberi, hakkında, halde, hayat, imamoğlu’ndan, ingiltere’de, istanbul’da, italya’da, itil, işgörenden, işte, kadar, kemalettin, kentlerde, kişi, koca, kontrol, korkutan, korona, koronanın, koronavirüs, koronavirüse, korunabiliriz, kökeni, kötü, kritik, kurulu, maske, modda, mutasyona, mutasyonu, nasıl, neden, nedeniyle, olduğu, olmaması, olmayan, olsun”, oranı, ortaya, ölüm, ölümcül, özelliği, paniği, paylaşımlar, paylaşıp, prof, saatte, sağlık, salgın, sayı, sayıları, sonrası, sürebilir, süreç, tabloyu, tsunami, uğradı, uyardı, uyarısı, üste, vaka, vakası, vakka, varyantlardan, verdi, verici, virüs, virüsünün, yakalanan, yaparak, yeni, İmamoğlu’ndan, İngiltere’de, İnsanlarından, İstanbul’da, İtalya’da, İtil, İşgörenden, İşte, “covid19


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 17:00.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.