24.01.2009, 03:53 | #1 |
|
FG Tiyatro bile yazdı
KONU
Evinde hafta sonu tatilinide kapsayan bir davet veren Barones X in daha davetlilerin malikaneye yeni yeni gelmesi ile aynı zaman denk gelen şüpheli ölümü. Biraz Agatha Chiristie tarzı polisiye bir oyun olacak arkadaşlar,Bakalım katil kim olacak. OYUNCU KADROSU BaronesX -----------------?????? BARON Naviz---------------NEVZAT Barones X in eşi,Barones ile mutlu evlilikleri olan kendisi dotoğraf çekmeye ve tarihi yerleri gezmeyi eşinin aksine çok seven ama biraz talih oyunlarına düşkün sevilen bir Baron MİNNA-------------------MİNNOS Baron ve Barones'in yurt dışında okuyan haylaz uçarı bol para harcamasını seven en küçük kızları. PERŞO-------------------PERŞEMBELİ Baronun golf Baronesin ise çocukluk arkadaşı,zengin ama son zamanlarda biraz mali kriz içinde olan bir beyefendi KANOKA-------------------CANOCAN Sosyetenin göz bebeği, eski biraz gözden düşmüş ses sanatçısı,Baron un pek sevmediği Barones' in yakın arkadaşı. NACON--------------------NACİG Baron ve Barones in komşuları,Ülkenin en büyük medya cartelinin elinde bulunduğu gezeteci,Baron ve Barones ile malikanelerinin sınırı ile ilgili uzun zamandır aralarında bir gizli husumet var. ONEN--------------------ONEYOUU Malikanenin çok bilmiş herşeye karışan kahyası. JULYEN------------------JULİAN Minna nın Fransadan gelirken yanında getirdiği Fransız sevgilisi,çapkın ve şımarık genç KARANK-----------------KARANLĞIN BEYAZI Uzun zamandır NAKON un peşinde olan tabloları pek satmayan kendine mali destek yada reklam arayan Baronesle de çok anlaşamayan ressam kız. EGEN-------------------EGEMEN Baron ve Baronesin iş adamı arkadaşı,kadınlara özellikle Baronesin yakın ilgisi ile tanınan 4 kere evlenip boşanmış gözde bekarlardan SALDOV-------------------SALVADOR Orta yaşlı mesleğinde çok iyi yerlere gelmiş başarılı bir polis müfettişi. ZATUAN---------------------TUANA Genç zehir gibi akıllı polis müfettişi adayı SALDOV un yardımcısı. |
'in Mesajına Teşekkür Etti |
24.01.2009, 04:16 | #2 |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
oneyouu
Davetliler birer ikişer malikaneye gelmeye başlamıştır,kahya bütün davetlilere teker teker odalarına kadar refakat eder. Minna------Annem odasındamı onen? Onen------Hanımefendi odasındalar akşam yemeğine kadar da çıkmayacak,davetliler ve sizinle yemekte buluşacağını haber verdi. Minna-----(suratı asılarak)bu ne resmiyet kurtulamadı şu aristokrasiden,Fransadan onunla tanışmak için gelen arkadaşım var oysa telefonda da söylemiştim. JULYEN---Arşante madam Onen----(küçümser bakışlarla)size de ondan mösyö MİNNA-----Peki Babam? Onen-------Kendileri kış bahçesindeler. (KAPI ÖNÜ) KARANK vE NAKON kapıyı çalmak üzeredir KARANK-----Beni bu davete çağırdığınız için size müteşekkirim Nakon. NAKON------Son resimlerinizi göstermeye geldiğinizde davet için çok istekli görünmüştünüz,size davetiye gelmediğini söylediğinizde üzgün gibiydiniz bende sizinle bu davete katılmanın hoş olacağını düşündüm. KARANK------(Yüzü asılarak) Acıdınız yani bana öylemi? NACON- Hayır Karank, sana acımadım, çünkü acırsam acınacak hale düşerim... Bunu bir ortadoğu gezisinde öğrenmiştim.. Hadi davetlilerin arasına karışalım.. Bakın kanoka kankan dansçıları gibi giyinmiş, ortalarda geziniyor.. KARANK- Baron Naviz'in nesi var bu akşam Allasen? Yüzü sapsarı ve çok heyecanlı görünüyor.. Demin garson kızla çarpışıyordu.. Yine Barones eks'den azar işitmiş olmalı... NACON- Bu akşam burnuma kötü kokular geliyor.. ( eliyle kapının yanında tüm heybeti ile duran Barones eks'i gösterir) Böyle karım olacağına 10 milyar borcum olsun.. Bu ne ya, camış gibi... Barones-----------(yüzü solgun)hoşgeldiniz size yemekte katılacağım,şimdi izninizle(kapı kapanır) onen-------------Sayın Nakon sizi odanıza çıkartayım biraz dinlenin Karank-----------Benim odam lütfen güney cepheye baksın Onen ------------geleceğinizden haberim yoktu onun için siz odanız hazırlanana kadar biraz bekleyin (kapıda Perşo belirir) Julyen----------Minna hayatım,odamıza çıksak bizde perşo----------Merhabalar Nacon- Hey perşo, nabersin ha dostum? Meteliğe kurşun attığın doğru mu? Perşo- ( sinirli bir şekilde) Daha düne kadar benim cebimden dökülen paralarla besleniyordun, gün ola devran döne.. Nakon- Zızzt erenköy.. Ben yukarı çıkıyorum.. Karank hadi gidelim... Karank- Benim odam hazır değilmiş.. Zaten hazır olsa bile eminim bostan tarlasına bakıyordur.. Bende şans olsa... Nakon- O kadar karamsar olma..Gençsin güzelsin,paran yoksa gençliğin var... Zaten para dediğin nedir ki? Elinin kiri.. Aha milyonlarca poundum var ama mutsuzum... Çünkü bir hayat arkadaşım yok.. Julyen- egen'i hiç gözüm tutmadı minna, bakışları çok derin Karank- Neden evlenmiyorsunu peki? Evlilik kurumu mu size uygun olmayan?Eminim dünya üzerinde sizin hayat arkadaşınız olmak için can atacak milyonlarca bayan vardır.(Utangaç bir gülümseme) julyen -afedersiniz anlayamadım (şaşkın ifade) Karank- Size demedim jülyen, nakon'a dedim... Yırtık dondan çıkar gibi fırlamayın her yere... Nakon- Benimle param için evlenmeyen, beni ben olduğum için seven birini bulamadım karank.. Bu arada karank deyince aklıma geldi, arabanın kırank mili arızalanmış, unutmayalım da bir tamirci çağıralım, Onen'e söyleyelim olur mu? Jülyen- Pardon ya.. Biraz dalgınım bu akşam... ( Minna'ya döner) Beni iyiki fıransadan getirdin ha.. Yoksa çatlardım.. Ne iyi oldu da fıransadan geldim di mi? İyi oldu di mi? Minna- Hee, iyi oldu.. Karank- O dediğiniz, sizi siz olduğunuz için seven birini bulmanın zor olduğunu biliyorum tabi.Bakın şu Baronesx'e.Adamı nasıl kandırmış hayret.Bişeye benzese bari.Tamirci çağırmaya hiç gerek yok.Eski eşimin sanayide tamirhanesi vardı.Baka baka biraz kapım birşeyler.Ben yağabilirim galiba krank milini.(Karizmatik bir gülüşle.) Nacon- Tamam yarın bakarız, herhalde senin de odan hazırlanmıştır, hadi yukarı çıkalım... Tam yukarı çıkarken dışarıdan bir çığlık sesi gelir... Oenen- Aman Tanrım, balkondan biri düştü.. Kesekağıdı gibi patladı, koşun koşun... Karank- Aman Allahım...Umarım kötü birşey yoktur Onen- ( ağlar) Ben düşerken gördüm... Bir kadındı düşen.. Ben kırank mili nasıl birşey diye arabanın yanına vardıydım. O an biri kadın biri erkek iki kişinin balkonda tartıştıklarını gördüm.. Ve adam kadını ittirdi aşağı... Vay namıssız vay... julyen - ciel! (aman tanrım) Nakon- Ne dedin gardaş, ağnamadık... Ciğer mi dedin? Jülyen- Ben üzüntüden ne dediğimi biliyor muyum? Ne zaman baronesi görsem aklıma arnavut ciğeri gelirdi.. Peki onu kim öldürdü sizce? Uşak mı? KANOKA---->ben pek bi fransız kaldım sanırım noldu kim düştü kimi itti aman allahım bu ne bahtsız akşam (elini alnına götürür ve hülya koçyiğit edasıyla odadan çıkar) NACON- Hayır Karank, sana acımadım, çünkü acırsam acınacak hale düşerim... Bunu bir ortadoğu gezisinde öğrenmiştim.. Hadi davetlilerin arasına karışalım.. Bakın kanoka kankan dansçıları gibi giyinmiş, ortalarda geziniyor.. KARANK- Baron Naviz'in nesi var bu akşam Allasen? Yüzü sapsarı ve çok heyecanlı görünüyor.. Demin garson kızla çarpışıyordu.. Yine Barones eks'den azar işitmiş olmalı... NACON- Bu akşam burnuma kötü kokular geliyor.. ( eliyle kapının yanında tüm heybeti ile duran Barones eks'i gösterir) Böyle karım olacağına 10 milyar borcum olsun.. Bu ne ya, camış gibi... Barones-----------(yüzü solgun)hoşgeldiniz size yemekte katılacağım,şimdi izninizle(kapı kapanır) onen-------------Sayın Nakon sizi odanıza çıkartayım biraz dinlenin Karank-----------Benim odam lütfen güney cepheye baksın Onen ------------geleceğinizden haberim yoktu onun için siz odanız hazırlanana kadar biraz bekleyin (kapıda Perşo belirir) Julyen----------Minna hayatım,odamıza çıksak bizde perşo----------Merhabalar Nacon- Hey perşo, nabersin ha dostum? Meteliğe kurşun attığın doğru mu? Perşo- ( sinirli bir şekilde) Daha düne kadar benim cebimden dökülen paralarla besleniyordun, gün ola devran döne.. Nakon- Zızzt erenköy.. Ben yukarı çıkıyorum.. Karank hadi gidelim... Karank- Benim odam hazır değilmiş.. Zaten hazır olsa bile eminim bostan tarlasına bakıyordur.. Bende şans olsa... Nakon- O kadar karamsar olma..Gençsin güzelsin,paran yoksa gençliğin var... Zaten para dediğin nedir ki? Elinin kiri.. Aha milyonlarca poundum var ama mutsuzum... Çünkü bir hayat arkadaşım yok.. egen'i hiç gözüm tutmadı minna, bakışları çok derin Karank- Neden evlenmiyorsunu peki? Evlilik kurumu mu size uygun olmayan?Eminim dünya üzerinde sizin hayat arkadaşınız olmak için can atacak milyonlarca bayan vardır.(Utangaç bir gülümseme) julyen -afedersiniz anlayamadım (şaşkın ifade) Karank- Size demedim jülyen, nakon'a dedim... Yırtık dondan çıkar gibi fırlamayın her yere... Nakon- Benimle param için evlenmeyen, beni ben olduğum için seven birini bulamadım karank.. Bu arada karank deyince aklıma geldi, arabanın kırank mili arızalanmış, unutmayalım da bir tamirci çağıralım, Onen'e söyleyelim olur mu? Jülyen- Pardon ya.. Biraz dalgınım bu akşam... ( Minna'ya döner) Beni iyiki fıransadan getirdin ha.. Yoksa çatlardım.. Ne iyi oldu da fıransadan geldim di mi? İyi oldu di mi? Minna- Hee, iyi oldu.. Karank- O dediğiniz, sizi siz olduğunuz için seven birini bulmanın zor olduğunu biliyorum tabi.Bakın şu Baronesx'e.Adamı nasıl kandırmış hayret.Bişeye benzese bari.Tamirci çağırmaya hiç gerek yok.Eski eşimin sanayide tamirhanesi vardı.Baka baka biraz kapım birşeyler.Ben yağabilirim galiba krank milini.(Karizmatik bir gülüşle.) Nacon- Tamam yarın bakarız, herhalde senin de odan hazırlanmıştır, hadi yukarı çıkalım... Tam yukarı çıkarken dışarıdan bir çığlık sesi gelir... Oenen- Aman Tanrım, balkondan biri düştü.. Kesekağıdı gibi patladı, koşun koşun... Karank- Aman Allahım...Umarım kötü birşey yoktur Onen- ( ağlar) Ben düşerken gördüm... Bir kadındı düşen.. Ben kırank mili nasıl birşey diye arabanın yanına vardıydım. O an biri kadın biri erkek iki kişinin balkonda tartıştıklarını gördüm.. Ve adam kadını ittirdi aşağı... Vay namıssız vay... nacig NACON- Hayır Karank, sana acımadım, çünkü acırsam acınacak hale düşerim... Bunu bir ortadoğu gezisinde öğrenmiştim.. Hadi davetlilerin arasına karışalım.. Bakın kanoka kankan dansçıları gibi giyinmiş, ortalarda geziniyor.. KARANK- Baron Naviz'in nesi var bu akşam Allasen? Yüzü sapsarı ve çok heyecanlı görünüyor.. Demin garson kızla çarpışıyordu.. Yine Barones eks'den azar işitmiş olmalı... NACON- Bu akşam burnuma kötü kokular geliyor.. ( eliyle kapının yanında tüm heybeti ile duran Barones eks'i gösterir) Böyle karım olacağına 10 milyar borcum olsun.. Bu ne ya, camış gibi... oneyouu Barones-----------(yüzü solgun)hoşgeldiniz size yemekte katılacağım,şimdi izninizle(kapı kapanır) onen-------------Sayın Nakon sizi odanıza çıkartayım biraz dinlenin Karank-----------Benim odam lütfen güney cepheye baksın Onen ------------geleceğinizden haberim yoktu onun için siz odanız hazırlanana kadar biraz bekleyin (kapıda Perşo belirir) Julyen----------Minna hayatım,odamıza çıksak bizde perşo----------Merhabalar nacig Nacon- Hey perşo, nabersin ha dostum? Meteliğe kurşun attığın doğru mu? Perşo- ( sinirli bir şekilde) Daha düne kadar benim cebimden dökülen paralarla besleniyordun, gün ola devran döne.. Nakon- Zızzt erenköy.. Ben yukarı çıkıyorum.. Karank hadi gidelim... Karank- Benim odam hazır değilmiş.. Zaten hazır olsa bile eminim bostan tarlasına bakıyordur.. Bende şans olsa... Nakon- O kadar karamsar olma..Gençsin güzelsin,paran yoksa gençliğin var... Zaten para dediğin nedir ki? Elinin kiri.. Aha milyonlarca poundum var ama mutsuzum... Çünkü bir hayat arkadaşım yok.. salvador Karank- Neden evlenmiyorsunu peki? Evlilik kurumu mu size uygun olmayan?Eminim dünya üzerinde sizin hayat arkadaşınız olmak için can atacak milyonlarca bayan vardır.(Utangaç bir gülümseme) julien julyen -afedersiniz anlayamadım (şaşkın ifade) nacig Karank- Size demedim jülyen, nakon'a dedim... Yırtık dondan çıkar gibi fırlamayın her yere... Nakon- Benimle param için evlenmeyen, beni ben olduğum için seven birini bulamadım karank.. Bu arada karank deyince aklıma geldi, arabanın kırank mili arızalanmış, unutmayalım da bir tamirci çağıralım, Onen'e söyleyelim olur mu? Jülyen- Pardon ya.. Biraz dalgınım bu akşam... ( Minna'ya döner) Beni iyiki fıransadan getirdin ha.. Yoksa çatlardım.. Ne iyi oldu da fıransadan geldim di mi? İyi oldu di mi? Minna- Hee, iyi oldu.. salvador Karank- O dediğiniz, sizi siz olduğunuz için seven birini bulmanın zor olduğunu biliyorum tabi.Bakın şu Baronesx'e.Adamı nasıl kandırmış hayret.Bişeye benzese bari.Tamirci çağırmaya hiç gerek yok.Eski eşimin sanayide tamirhanesi vardı.Baka baka biraz kapım birşeyler.Ben yağabilirim galiba krank milini.(Karizmatik bir gülüşle.) nacig Nacon- Tamam yarın bakarız, herhalde senin de odan hazırlanmıştır, hadi yukarı çıkalım... Tam yukarı çıkarken dışarıdan bir çığlık sesi gelir... Oenen- Aman Tanrım, balkondan biri düştü.. Kesekağıdı gibi patladı, koşun koşun... salvador Karank- Aman Allahım...Umarım kötü birşey yoktur nacig Onen- ( ağlar) Ben düşerken gördüm... Bir kadındı düşen.. Ben kırank mili nasıl birşey diye arabanın yanına vardıydım. O an biri kadın biri erkek iki kişinin balkonda tartıştıklarını gördüm.. Ve adam kadını ittirdi aşağı... Vay namıssız vay... julien julyen - ciel! (aman tanrım) nacig Nakon- Ne dedin gardaş, ağnamadık... Ciğer mi dedin? Jülyen- Ben üzüntüden ne dediğimi biliyor muyum? Ne zaman baronesi görsem aklıma arnavut ciğeri gelirdi.. Peki onu kim öldürdü sizce? Uşak mı? canocan KANOKA---->ben pek bi fransız kaldım sanırım noldu kim düştü kimi itti aman allahım bu ne bahtsız akşam (elini alnına götürür ve hülya koçyiğit edasıyla odadan çıkar) nacig Nakon- Anasını satayım ben rasathane miyim birader.. Sabahtan beri ben anlatıyorum, nerede baron, nerede geri kalan davetliler ha? Adamı deli etmeyin be, ağzımda tükürük kalmadı bir kişi bile al sana bir içki demedi be.. Ulan paraysa para, ne bu be.. Jülyen- Aman abi sakin ol.. Şimdi baronesin yanına gidelim.. Sol kolunu bulamamışlar galiba.. Adam onu ittirirken aynı zamanda balta ile parçalamış oneyouu Onen---nakon bey barone odasında dinleniyor öldüğünüde nereden çıkarttınız,aşağı düşen benim balkonda asılı duran iç çöamaşırım canocan çok büyük bi iç çamaşırı olmalı (kahkaha efekti istiyorum ) julien çaktırmadan onen'i süzüyorum (çapkınımya) nacig Nakon- katılıyorun kanokan, Onen, Biraz toplusunuz galiba.. Maaşallah iç çamaşırınız askeri paraşütlerden de büyük.. Peki niye bize öyle dediniz.. Niye barones aşşağı düştü dediniz, niye bizem genç kızlık duygularımızla oynadınız, Ve benim yukarıda odada dinleniyor olmam, kanokanla koklaşmamız ve sair şeyler gerekmiyor mu? Bu kız bana yanık değil mi ha? niye iki saattir kapının yanında dinelip duruyoruz ha? Bu arada jülyen Onen'i süzüyor.. Kendisini süzgeç zannediyor galiba.. Hah hah haaa... 18. yüzyılın en güzel esprisini yaptım be.. oneyouu Onen--Bana bak fransız bozuntusu kodummu oturturum o geözlerini devirip durma. minnos julyen mon cherie napiyorsun sen??? inanamiyorumm (sinirli) oneyouu Onen---- gördüğün don onun donuydu o sandım,artık benim donum olduğunu unutmuşum bir an.aaaa ama sayın misafirler ben size içki ikram edeyimde biraz motorunuzu soğutun(perdon dinlenin) nacig Jülyen- ( pis pis sırıtarak ) Yedik mi len kahyanızı? Onen- Sen içince sapıtıyorsun ha, iki tane çakarım sana amele sümüğü gibi duvara yapışırsın.. Sen beni ne zannettin ha? Jülyen- Tamam apla, dünya ahret bacımsın, kızma, ver şu içkiden içelim... Fondip... nevzat Baron Naviz - Aman Tanrım...Bu durum karşısında gözlerime ve olana bitene inanamıyorum... Hangi çılgın benim eşimi balkondan aşağıya itti ...Onen sen kalkmış içki ikramından bahsediyorsun...Cık Cık Cık.. |
'in Mesajına Teşekkür Etti |
24.01.2009, 06:14 | #3 | |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
julien
excusez aşkım gözüm kaymış (kendinden emin) oneyouu Onen---------Minna al şu sevgilini götür dinlensin,Nakon bey sizde istirahat buyrunuz hem daha gelecekler var enerjinizi tüketmeyiniz,Krank hnm sizin odanızda hazırmış kusura bakmayın kuzey cephe. real Alıntı:
minnos o gözünü simdi ben bi kaydiririm.. seni ben baska kizlara bak diye mi getirdim taa fransada.. inanmiyorum ya... oh mon dieuuuuuu... annemin katili hala elini kolunu sallayarak ortaliklarda geziyor senin yaptigina bak.. üstelik bide icki ikram ediliyor bize INANMIYORUMMMMMMMMMMMM ya mon cherie biz seninle biraz hava alsak iyi olacak sanirim.. avez vous oneyouu onen----yok sayın baronum,eşiniz odasında düşen onun eski benim yeni donum. nevzat Baron Naviz - İki günlüğüne malikanemize çağırdığımız misafirlerimizle yeteri kadar ilgilenemedik... Ben yıllarca aynı başa yastık,yok öyle değildi,yastığa baş koyduğum eşime zarar geldiğini düşündüm... nacig Nakon- Baron, merak etmeyin eşiniz kahya yahya'nın dediği gibi sağ ve sıhhatli.. Şu an biraz rahatsız.. Davete gelmeden önce yediği kuru fasülye onu biraz sıkıştırmış... Gazını aldık şu an iyi... Balkondan uçan da iç çamaşırıymış, Onen onu barones sanmış.. Her neyse barones şu an iyi durumda, uuuu, saat te 23.15 olmuş.. İzninizle ben yatmaya gidiyorum birader..( kanokan'a göz kırpar ve fısıltı ile) Kapıyı aralık bırak tamam mı? Bir iki el pişti çeviririz.. Karakan- ( O da burnunu oynatır) Tamam, bekliyorum.. ( İçinden resimlerinden kazanacağı parayı düşlemektedir) julien tamam mon aimé, sen nasıl istersen nacig Nakon- Jülyen kardeş, anlamsız ve manasız laflar ediyorsun.. Canımı sıkma seni eyfelin tepesine kara kovalarım bak.. ( kanokan ile birlikte merdivenlerden çıkarlır) nevzat Baron Naviz- Ohh ! Yüreğime Uludağ Gazozu serptiniz Nakon... Çok korktum ve üzüldüm valla,sevgili baronesimi kaybettim diye. nacig Nakon merdivenlerden iner . nakon- Bana mı seslendiniz Baron? Baron- Hayır ortaya konuşmuştum ben, üzerinize alınmayın.. Nakon- Hey Allahım ya, bütün tırlaklar burada bu akşam ya.. ( Söylene söylene merdivenden çıkarlar) oneyouu Perşo ve Egen sarmaş dolaş gülerek ana kapıdan girerler Perşo-----ooo birtek bizmi kaldık herkes geldimi onen-------(iç ses)geldi adı batasıcalar) evet neredeyse herkes geldi,hatta neredeyse ölümüz bile olacaktı Egen--------neeeeeee kazamı bişimi oldu?yoksa barones? onen--------aaaaaaaa ama ne kadar meraklısınız baronesi öldürmeye Nkon-------(merdi,venden başını uzatarak)önce sen dedin donumun kenarı,aman yav bu başka bişeyin kenarı olacaktı? onen---iyi istirahatler nakon bey kotkmayın yatağınıza toz cam parçaları koymadım nakon---ne diyor bu kadın be onen-----şaka yaptım canım ya perşo-----eee biz bişiler içsek onen-----zıkkımın kökünü iç egen-----pardon??? onen-----tabi buyrun ne içerisinz.dedim. julien julyen - içinden "kart nacon yarın ben seni tenhada kıstırmazmıyım, eyfelmiş! asıl ben seni hakkari'ye kadar kovalamazmıyım, hakkari'de yetmez çin'e kadar hemde" nacig Brden bir çığlık daha duyulur.. Bu saat 24.00 çığlığıdır.. Kanokan "Fırıldak kubi " gibi koridorda bir sağa bir sola bir o köşeye bir bu köşeye koşmaktadır.. KANOKAN- Amon diyö... Odamda ölü bir kedi var.. Yatağımın içinde hem de... NACON- ( Odasından fırlar) Ne oldu ne kedisi.. KANOKAN- İçiri girdim ve gaz lambasını yaktım, birden yatağımın üzerinde çarmaha gerilmiş siyah bir kedi buldum.. ( Kahya da koşarak gelir) ONEN- Oh mein gotten ! ! Bu bizim baron'un kaybolan kedisi... Üç gün önce baronun kedisi ve atı kaybolmuştu.. Kediyi bulduk, bakalım at kimin odasından çıkacak? nevzat Baron Naviz - Neler oluyor malikanede ? Minne - Baba ! Anlayabilsem neler olduğunu anlatıcam... Jülyen - Sevgilim iyi ki beni malikaneye davet etmişsin... Heyecana bayılırım... oneyouu Bu işten iyice sıkılan Nakon salona iner,baron salonda kızı minna ve julyen gittikten sonra elinde fotoğraf makinesi ile öyle oturmaktadır Nakon---azizim sizin ev evlikten çıkmış Naviz---(nakona bakarak güler) Nakon----neo niye güldün naviz-----(nakonun omzundaki teybe,basşındaki tüylü fötr şapkaya ve çizgili pijamaya bakarak bir kahkaha daha atar)kuzum sen eskiden yurdışında çalışmıştın demi Nakon----Evette ne alakası var şimdi naviz----hiç o moddan çıkamamışında hala bir gurbetçi havası taşıyorsun nakon-----Babama ölürken söz verdim bana oğlum ne olursan ol ama aslını unutma demişti bende unutmamak için böyleyim naviz----iyi,Allahtan cenaze levazımatçısı değilmişin,maazallah o zamanda başında tabutla gezerdin nakon----dostum bırakta şimdi onu bunu seninle anlaşsak,versin şu karın olacak kadın arazinin güneybatı ucunu bana,yapayım ordada güzel bir plaza naviz------azizim ben karışmam hem biliyorsun o beni pek iplemez, en iyisi sen kendin konuş nakon-----oğlum anlamıyorsun,karank ın yatağından ölü kedi çıktı,benim gardroptan hamile yarı baygın bir at çıkmadan buradan gitmeliyim (perşo ve egem bir kez< daha ve yine sarmaş dolaş içeri girerler ama bu sefer yüzlerinde korku vardır) egen------bahçede bir kadın ölüsü var naviz-----dondur don nakon-----kedidir kedi perşo-----yok valla ya kadındı o nakon-----yok yahu burası sirki geçti,kesin at benim gardropta (onen içeri dalar kıçı yanık tazı gibi koşturmaktadır) onen-------barones odasında yok barones odasında yok naviz--------barsakları bozuktu wc dedir onen -------oradada yok. nakon--------(merdivenlerden inen karank a seslenir)banabak ne senin neden benim gardrobun kapağını sakın açma!!!!!! egemen Egen cesaretini toplayarak bahçeye inip gözü ile gördüğünün ne olduğundan kesin emin olmak için bahçeye iner. Bahçeye inip gördüğü nesneye doğru yaklaşmaya başlayınca bunun kadın çamaşı içinde bir bayan olduğunu görür. Cesedin yüzüne bakınca balkondan aşağı atılan cesedin baronesx olduğunu görür. büyük bir heyecan içinde salaona koşarak kekeme bir şekilde; egem- Baaarronn, baroooonnn, baaarooonesssx dışarrdaki ceeeset mine- aman allahım, anne!!!... naviz- baksanıza korkmuş canım, dışarıda dişi bir ayı görmüş olabilir. nakon - evet belki halisinasyon görmüştür. onen - ne halisilasyonu arkadaşlar baksanıza adam sapsarı kesilmiş ve cesedin yüzne bakmış ve baronesx olduğunu söylüyor. Kanoka - haydi arkadaşlar hep birlikte çıkıp egem'in ne görğüne bakalım. nevzat Baron Naviz - Olamazzz! Bu benim sevgili eşim Barones x ! Nakon - Evet ! Gerçektende Barones x bu... Egen - Hemde başına balta ile vurulmuş ! ( Dehşetle cesede bakar ) Oysa ne çok sevilen biriydi... Baron Naviz -Ah ! Benim sevgili eşim,seninle ne kadar da mutluydum... Ben şimdi nerelere gidem,ne edem ? ( Çok üzülmüş gibi yapar ) nacig Nakon- ( içinden ne iyi oldu be, malum arsayı ele geçirebileceğim diye sevinmektedir) Ne kadar üzüldüğümü anlatamam baron... Ne iyi bir kadındı, her sene El Feneri Derneğine yardım yapardı.. Tanrı günahlarını affetsin, isa onu bağrına bassın, Musa onun... Nakon'un lafı bir çığlık ile bölünür... Jülyen merdivenlerden aşağı hızla iner.. Jülyen- Höynk, höynk, höyk.. Nakon- Nooldu bıradır söyle.. Jülyen- Durun azcık soluklanayım hele.. Jö parle fıranse, kes köse, jö ma pel ... Odamda, yatağımda çarmıha gerilmiş ölü bir at var ve at iki aylık da hamile... Atın yuvalarından fırlayan gözlerini unutamıyorum.. canocan Nakon- Kuzum Julyen sen hayal görmüş olmalısın oruç başına vurmuş senin çarmıha gerilmiş at da neyin nesi? Jülyen- lütfen inanın bana ordaydı gördüm Egen- bu arada araya girip şaptım ama ORUÇ ne? nasıl tutuluyo ellemi oltaylamı ??? Nakon- Oruç ne ben nerden bileyim senarist yazmış söyledim... Heyecanla Jülyene döner ve -Jülyen şu kısrağı göster bakalım bize ne menem bişeymiş... nacig ( Barones'i yerde bırakıp lambır lumbur merdivenlerden çıkıp jülyenin odasına gelirler) Nakon- Siz geride durun ben bir bakayım ondan sonra siz girersiniz..( içeri girer) Aboooovvv.. Abariiii, Anuuuu, bu ney laaan.. egemen egem - Evet bu ne vasşet yaaa. Böyle toblo olur mu? Kaçıncı yüzyılda kimin tarafından yapılmış acep? oneyouu Onen-----------(iç ses)Aziz baronesim öldü millet düştü at ın derdine)artık birimizin polisi araması gerekmezmi? Baron----------polistemi kaybolmuş onen----------hayır efendim cinayeti haber vermemiz gerekmezmi Nakon---------önce gazeteyew yazı yetiştirmem lazım bu haber atlamaz yahu,öarmıha gerilmiş at ve kedi çok enteresan bir olaybu,tatil köyelerine gelen gurbetçilerden bile enteresan. onen----------yahu bırakın atı kediyi barones öldü (Julyen Minnaya sarılarak ) julyen----sevgilim annenin yaşına gelince sende ölmeyeceksin değilmi Mi,nna----ya manyakmısın niye öleyim Julyen-----ölme işte aşkım onun için diyorum,şeyyyyyyyy şimdi bütün bu servetin hepsi sanamı kalacak? minna-----(kırık tırnağını törpüleyerek) evet ama bunun sırasımı julyen bak ne kadar üzgünüm Julyen-----sevgili sahi ben sana hala evlenme teklif etmedim,artık etsem diyorum. (Baron hala evin içinde birşeyler aramaktadır) Onen -----ne arıyorsunuz Baron-----fotoğraf makinemin içinde olan filmi Onen------iyi o zaman bende polisi arıyorum (numarayı çevirir ve cinayeti ihbar eder) nacig ( Malikanenin kapısı çalınır, Onen kapıyı açar içeri Müfettiş Salvo ve yardımcısı girer) Onen- Hoşgeldiniz müfettiş.. Salvo- Hoşgördük bacım.. ( Herkes müfettişin etrafına toplanır ve hepsi birden konuşmaya başlarlar) Salvo-Durun durun bi dakka teker teker konuşun, ne oldu burada kim öldü kim kaldı? Nakon- Kedi öldü kanokan- At öldü Baron- İt öldü, pardon barones, sevgili eşim öldü.. Onu balkondan aşağı ittirdiler, kadın iç çamaşırı giymiş bir durumda ölü bulduk onu.. Salvo- Normalda iç çamaşırı giymez miydi, ya da erkek iç çamaşırı mı giyerdi? Bir kadının kadın iç çamaşırı giymesi anormal mi yani? ( Başını yukarı cevirir ve tavanı incelemeye başlar. herkes başını tavana çevirir ve herkes ses çıkarmadan tavanı incelemeye başlar) Salvo- ( baron'a dönerek) boaronesin, kedinizin ya da atınızın bir düşmanı var mıydı? son zamanlarda evinizin etrafında dolaşan etnik gruplar var mıydı? oneyouu Salvonun yardımcısı Zatoan elindeki deftre kısa notlar almaktadır Zatoan----(salvadora dönerek)Müfettişim nereden başlayalım Nakon-----(iç ses)bu kız aynı ruslara benziyor benden başlasın. Salvo-----Bize özel bir oda tahsis edilmesini istiyorum,mümkünse bu katta ve soruşturma bitene kadar da bu evi kimse terketmeyecek Kanokan-----aa benim yarın bir konserim var Salvo-------iptal edeceksiniz Nakon----------benim hiçbir işim yok (zatuana yan yan bakarak) salvador Saldov- (Onen'e döner) Bana bir buzlu viski, yardımcıma da bir Cola Turka getirmenizi rica edeceğim. Onen- Görev başında içecek misiniz müfettiş? Saldov- Kafam hafif iyileşmeden asla bir olaya bakmam.Hem sen ne çok soru soruyorsun?Burada soruları ben sorarım. nacig Nakon- Şey müfettişim, izin verirseniz baronesi adam gibi bir yere yatıralım.. Salvo- Hayır elleşmeyin hiç bir şeye, zaten ölü, bu saatten sonra yerde yatsa ne olur, istikbal ortopedik yaylı yatakta yatsa ne olur? Bırakın yatsın..nur içinde yatsın.. Zatoan- Müfettişim, baronesin sağ elinde bir kağıt parçası var. ( baronesin yumruk olmuş elini zorlar ama açamaz kağıdı çekerken yarısı elinde kalır) Eveeet, burada ne yazıyormuş bakalım.. oneyouu Elindeki kağıtta tek bir kelime yazıyordur RESİM salvador Saldov- Resim mi? Ne demek bu acaba?Onen iboşver viskiyi miskiyi.Gel bakalım buraya, bu baronesin el yazısı mı? Onen- Ben baronesin bugüne kadar iki satır yazı yazdığını hiç görmedim.Dolayısıyla onun el yazısını bilmiyorum. Saldov- Kim biliyor baronesin el yazısını. Onen- bilse bilse baronesin kızı bilir...(herkesin gözü aynı anda Minna'ya döner) nacig minna- Şey ben... ( jülyen'e sokulur) Ben annemin hiç yazı yazdığını görmedim.. Bu soruyu geçebilir miyiz? Salvo-Nah geçeriz.. Ne diyorsak o, bu senin ananın yazısı mı kaaardeşim? minna- Bilmiyorum dedim ya.. Salvo- O zaman herkesin el yazısını alacağım, bakalım bu yazıyı kim yazmış.. Nakon- Peki kimin yazdığını öğrenseniz bile, bu ne işe yarar ki? Altı üstü resim yazıyor, ne yani? komiser columbo bile çözemez bu olayı.. Kazaen balkondan düşme sonucu ölüm deyip kapatalım bu konuyu... Salvo- ( eliyle nakon'un şapkasındaki tüyü sıvazlar) yok ya, senin anan güzel mi? |
|
'in Mesajına Teşekkür Etti |
24.01.2009, 06:35 | #4 | |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
salvador
Nakon- Güzeelll, niye sordunuz? Saldov- Soruşturmanın selahiyeti açısından öğrenmem gerekiyor...Sen julyen senin anan güzel mi? Zatuan- Müfettiş Saldov, abartmayalım isterseniz. Saldov-(Öksürür) Ühü ühü.(daha güzel bir öksürük efekti de olabilirdi)Nakon senden başlıyorum.Önündeki kağıda "Ali topu at" yaz. nacig nakon- ( kalemi kağıdı alır ve yazarken okur) Aaaaa-li to-pu at. Ali topu at, tamam yazdım... Saldov- Baron, siz de Şini kekere mekere boz ala bozbaşlı pis porsuk yazın... salvador Baron- İşinizi öğrretmek gibi olmasın ama herkes "RESİM" yazsa daha yararlı olmaz mı? Saldov- (Bağırarak) Kesiiiiin, kesiiiin.Aklıma bir fikir geldi.Herkes kağıda "RESİM" yazsın. Zatuan- Bu çok güzel bir fikir Müfettiş Saldov.Böylece daha rahat seçeriz., Baron- Ama... ama... Saldov- Sessizlik lütfen. Julyen- Minna hayatım beni iyi ki buraya getirmişsin.Çok heyecanlı... oneyouu Perşo egem ve karank salonun diğer köşesinde kafakafaya vermiş konuşmaktadırlar. kanocan ----kaltak ölecek zamanı buldu,senler sonra ilk defa koklama engelliler yaraına verilecek konser de iki şarkı söyliyecektim Perşo---- sahi ya bu kadın öldü acaba kağıtlar etkilenirmi? Egen-----kağıt etkilenemez yırtıldı zaten ama içinde yazanı okuyabildiler perşo-----Ben borsadan bahsediyorum son zamanlarda benim kağıtlar iyice dibe vurdu kanocan ----şşşş fakındamısınız Nakon olacak kart horoz polis zatuanın ağzının içine girecek nerdeyse Egen-----ya ezelinden beri onun rus,moldov,romenlere zaafı vardır,sırf bunun için 15 günde bir istanbul laleliye gider. Perşo-----yahu rusya buraya daha yakın niye yolu uzatıp istanbula gidiyor kanocan ----ayyy adamın keyfinin kahyasımısınız nereye isterse oraya gider,siz onu bırakında Baronda bir gariplik sezdinizmi perşo-----ne gibi? kanocan -----ya adam 80 kere fotoğraf makinesini açtı,her seferinde hay allah burdada yok dedi,ne arıyor bu adam. (Yanlarına zatuan yaklaşır eline kağıt ve kalem vardır,hemen arkasında ise Nakon dili bir karış dışarıda yanına yan yan seyirtir) Nakon---hanım efendi asırlardan beri bu anı bekliyorum,bir gece müsaitseniz yemeğe ne dersiniz? Zatuan-----Görev başındayım Nakon-----hhay başınıza kurban olayım,görev başında olmadığınız bir akşam o zaman Zatuan-----gceleri çalışıyorum Nakon------tamam gündüz 1 saat kaç dolar? Zatuan------ne diyorsun sen be kaba adam kanocan ------Nakon çeneni sil Nakon-----ne var çenemde kanocan ------salyaların akmışta Zatuan-------işimize dönelim,lütfen şu kağıda sırayla 100 dolar yazarmısınız perşo-------ne ?? ooo ucuzmuş Zatuan------aman benide şaşırttınız sadece resim yazın lütfen. salvador Sırayla herkes yazıyı yazarken Zatuan eli çenesinde onları izlemekte, bir yandan da konuşturmaya çalışmaktaydı diğerlerini...O arada hızla Karank geldi yanlarına.Telaşlı gibiydi. Zatuan- Rahmetli Barones resim yapar mıydı, böyle bir hobisi var mıydı? Karank - Resimden hiç hoşlanmazdı.Ama bunun konumuzla ne ilgisi var? Zatuan- Meraktan sordum sadece.Aranızda resimle ilgili kimse var mı? Karank sessizdir... Perşo- Karank neden söylemiyorsun ressam olduğunu? Karank - Şey..Ben ressamım fakat hala anlamıyorum.Bütün bunlar ne demek oluyor? Perşo ve Egen kendi aralarında fısıldaşır... Perşo- Bu işte bir iş var.Bence bu Karank şıllığının işi bu.Tanrım nasıl yapar bunu? Egen- Bilmiyorum...Herkes yapmış olabilir bunu.. oneyouu Onen çenesindeki iğrenç koca beni kaşıyarak kararlı adımlarla abaronesin odasına gidip sadece kendinin ve Baronesin bildiği dolabın gizli bölemesindeki büyük kutuyu salona getirdi. Onen----bu iş bu kadar beyler herkesin kirli çamaşırlarının ortaya dökülme zamanı geldi Salvo----Ani bir hareketle Onenin elindeki kutuyu alarak, nedir bunlar diye sordu. Onen----içinde mektuplar var,Barones her sırrını benimle paylaşırdı. mektuplardan biri bay Nakona ait,baronesi araziyi satması için nasıl tehdit ettiği yazıyor.Diğeri Karank ın resimlerinin satışı için eğer Barones yadım etmesse tüm gerçekleri yazacağını yazdığı mektup,o gerçekleri bilmiyorum.Bir diğer mektup ise kanokana ait oda Baronla olan ilişkisini yazmış ve baronese aradan çekil diyen bir mektup.Perşo bey ise senelerden beri Baronese aşık (son mektup demetini salvoya uzatarak)bunlarda onun umutsuz aşk mektupları. Zatuan----Vay vay vay Baron----(o ana kadar sesiz kalmış olan Baron kükreyerek)Senide geçen hafta nasıl işten kovduğunuda ilave etmeyi unuttun onen. Oenen----Ama gitmedim ve buradayım değilmi Baronn,Barones bu kararından vazgeçti. Baron ---Vaz falan geçmedi, sadece sen çok yalvardın ve oğlunun seni gelip alması için 1 hafta izin istedin ve bu gecede buradaki son iş günün. Onen ----(kızararak)bu yalan Baron----yalansa nerede o zaman geçen haftadan beri kaybolan 15 yüzyıl antika gümüş şamdanlar? Saldov----Bu durumda herkes 1. dereceden suçlu bu evde (Minna ve Julyene dönerek)sizi ayrı tutuyorum şimdilik. Perşo-----Tutmasanız iyi olur çünkü Minna Baronesin öz kızı değil,Pekalada sevgiisi ile bu cinayeti planlamış olabilir. salvador Saldov- Vay anasını sayın seyirciler.(Daha sonra Onen'e döner.) Dedikleriniz doğruysa eğer Peki Barones kendisine iyi hisler beslemediklerini bildiği insanların hepsine neden bir davet düzenledi? Onen- Çünkü bugün çok farklı bir gün olacaktı.Herşey ortaya çıkacaktı. Saldov- Barones hayatındaki tüm insanların kirli çamaşırlarını mı ortaya dökecekti yani?Bunu yapınca ne kazanacaktı? Onen- Kimsenin bilmediği bir gerçek var.O da Barones'in ölümcül bir hastalıkla pençeleştiği... (Ovvvv, auvvv sesleri) nacig Onen- Hastalığının tıp dilindeki adı, amelius tırıkus öttürikus... Çok tehlikeli bir bağırsak hastalığıdır.. Salvo- bir daha vay anasını sayın seyirciler.. Peki baronesi öldürmek için herkesin bir nedeni vardı.. Atı ve kediyi kim öldürdü, kim bir atı iki kat çıkarıp yatağa bağlayacak kadar güçlü olebilir.. ( başını onen'e çevirir) Maşallah siz güçlü ve iri yapılısınız.. Onen- Herıld yani.. Ben kahyayım, mutfakta yumurta pişirmiyorum, atlarla eşeklerle uğraşıyorum, o kadar da olsun.. Minna- Evet ben baronesin üvey kızıydım... Beni çok küçük yaşlarda evlatlık edinmiş.. Beni annemden ayırdığı için nefret ettiğim doğru ama öldürecek kadar değil... Jülyen- cimayeti ben işledim.. ( bir an sessizlik olur.. herkes jülyen'e bakar) Salvo- hassittir ! Nakon- Ben demiştim ( karokan'a döner) Ben demiştim di mi, demiş miydim? Salvo- Hayır baronesi sen öldürmedin, öldürmek estedin, birinci seferde onu balkondan atmak istedin ama barones bir sumo güreşçisi kadar iri ve güçlü olduğu için sadece onun iç çamaşırlarını aşağı atabildin. katil sen değilsin.. jülyen- Ühhü ühhü.. hayır benim benim.. Salvo- ( jülyen'e iki tane osmanlı tokadı çakar) Ben sana katil değilsin diyorsam değilsin, tamam mı? real Alıntı:
egemen egem - Sizin için yorucu bir gün oldu sanırım. Sürekli not alıp delil topluyorsunuz. zatuan - Bizim işimiz bu, işimi sevdiğim için pek yorucu gelmiyor bana. egem - Bu gece dışarda dolunay var, terasa çıkıp içerdeki havadan kurtulalım mı? zatuan - Olabilir, bende bir sigara yakmak istiyordum zaten. egem - ımmm, harika bir hava var bu gece, güz mevsimindeki bu kokulara bayılırım. zatuan - evet, dışarısı gerçekten harika. egem - Görüyormusunuz bu gece ay dop dolu ve parıldıyor, yıldızlar ayın ışığının arkasında kaybolmuş ve ay bu gece gökyüzünün hakimi benim der gibi heybetli gözüküyor. egem - her dolunayda aşklarım aklıma gelir bir bir, aya baktığımda onları görürüm hep, her dolunayda onlarla onlarla yüzleşirim. zatuan - Ben sadece beyaz bir ışık görüyorum. egem - demek ki hiç aşık olmadınız. zatuan - evet oldum diyemem. Erkeklere güvenemiyorum, bu devirdeki erkekler bana güven vermiyorlar. egem - aşk evrensel bir duygudur zatuan, bunu zaman ve kişi kavramları ile dar bir çerçeveye sokmamalısın. aşk, başkalaşan insanları daima kendi özüne döndüren ilkel bir duygudur. zatuan - Baronesi sizce kim öldürdü? egem - Lütfen zatuan bu güzel gecede içeride olanları konuşmayalım. Ben sizin zihninizi dinlendirmeniz için terasa çıkmamızı önerdim. zatuan - sizi sürekli peşo ile salonun bir köşesinde karşılıklı samimi bir havada sohbet ederken görüyorum. egem - evet peşo bir çok ortak özelliğimiz olan samimi dostumdur. Ortak arkadaşımız olan baronun daveti ile hastasonunu bu malikanede geçirmeye karar verdik. zatuan - siz ne iş yaparsınız? egmen - Ben bir borsacıyım. Boronun sahip olduğu 'görünmez holding'in borsada işlem gören hissesin büyük kısmı benim elimde bulunmaktadır. zatuan - Peki baronesin bu holdingte hissesi varmıydı? egem - tabi holdingin diğer büyük ortağı baronesti. oneyouu sahnenin egem ve zatuandaki takip ışığı kararır sahne ortası aydınlanır fısıltıya düşmüş sesler yükselir Julyen-----Minnna sevhgilim bek benm katil değilmişim,niye kendimi öyle zannettimki acaba onen---şu kirli çamaşırlardan devam etsek Baron----sen önce bahçedeki sardunya ortanca ve zakkum u kaplamış kirli çamaşırını gitte kaldır. (onen dışarı çıkar) Perşo---herşey arap saına döndü,şeyy sayın müfettiş bu bizim barones sizinde dediğiniz gibi amelius ottirikustan ölmüş olmasın sakın Salvo----o hastalık adamı balkondan atmıyor,kadını bahçede buldunuz unuttunmu? Minna----(ancak şoktan çıkmış sersem sersem sorar) Peki benim Annem kim? Salvo----aaa ama sorun bu değil,sorunumuz baronesi kim öldürdü? julyen-----ya minnanın annesi öldürdüyse Minna-----yoksa yoksa oo o buradamı? baron-----bana bakmayın yahu ağzıma kilit vurdum bu konuda Minna-----barones annem değilse peki se de babam değilmisin yoksa,allahım ben p*ç miyim Baron-----hayır kızım sen p*ç değilsin çünkü ben senin babanım julyen-----bende size amca diyebilirmiyim Minna----o zaman o zaman sen Annemi tanıyorsundur değilmi? Salonda herkes gülmeye başlar. Salvo----benim yardımcım nerde Nakon----brnde arıyorum ama göremedim onen-----(behçe kapısından salona girerek)Bahçede egemle kırıştırıyor. Slvo-----vay anasını ya vay anasını,biz buraya iş yapmaya geldik benim yardımcımın yaptığına bak,neyse geç oldu herkes yatabilir ben salondaki kanepedeyim. salvador Saldov kanepesinde uzanmış şekilde sesli sesli düşünmektedir. Saldov-Anasını sattığım yerinde bi buzlu viski bile getirmediler iyi mi?Yarın sorarım ben o şişko Onen'e.Bu mesleği bırakmanın da zamanı gelmiş artık.Şıllığın biri 30 kişiyi çağırıp davet veriyor, neymiş gerçekleri açıklayacakmış.Bi tane bile seveni yok kaltağın.E öldürürler tabi.E sonra "Müfettiş Saldov, cinayet işlendi, gel çöz" Yeter lan.Ben size yarın yapacağımı bilirim. El yazılarına bakmadığım 4 kişi kalmıştı onlara da bakalım bari...(Doğrulur)Bu değil, bu da değil, bu da değil.Hele bu yazı yazmasını bilmiyor.Demek ki Barones bu yazıyı kendisi yazdı. Ama hakikaten cinsmiş bu kadın da.Madem eline bi kağıt yazıyon, öldürüleceğini anladın kimin öldürüleceğinin adını yaz.Müfettiş Saldov'un işi yok bulmaca çözecek. Saldov kendi kendine konuşurken Zatuan hızla odaya girer... Zatuan- Müfettiş Saldov, müfettiş Saldov!!! Saldov-Höössst.İnsan bi kapıyı çalar.Zatuan, senin yetişmen için epey bi süre var anlaşılan. Zatuan- Çok önemli müfettiş.Hemen benimle gelmelisiniz... nacig Salvo- ( yattığı kanepeden kalkar) Hayırdır zatuan, nen var kuzum? Zatuan- Baronesin avucundaki kağıdın öbür yarısını da buldum.. Salvo- Nerede buldun? Zatuan- Baronesin öbür elinde.. Ona bakmamışız.. Salvo-Peki ne yazıyor? Tam o sırada bir çığlık sesi duyulur. Salvo- Anasını sattığımın yeri kont Drakulanın şatosuna döndü ha.. Ne bu lan ciyak ciyak.. ( Salvo ve zatuan merdivenlerden koşarak inerler, herkes salonda toplanmış ne olup bittiğini anlamaya çalışmaktadır. Birden dışarıda yağmur yağmaya başlar, şimşekler çakar.. Birden bütün lambalar söner ve ortalığı bir ölüm sessizliği kaplar) Salvo- Biri şalteri kapattı... salvador Saldov- Oneen, mum var mıdır evde... Onen- Valla ben mum falan getiremem bu karanlıkta.Canı isteyen gidip alsın. Saldov- Bekleyelim öyleyse belki şalterler kendi kendine kalkar. Tam o sırada Julyen cebinden çıkardığı Zippo çakmağı ateşler. Çakmağı alan Saldov Onen'i de yanına alarak şalteri kaldırmaya doğru gider.Geldiklerinde herkes yine biraraya gelmiş kendi aralarında fısılıdaşma halindelerdi.. Saldov- Kesin kendi aranızda konuşmayı.Zatuan Barones'in öbür elinde bulduğun kağıdı da getir bakalım. Zatuan- Durun cebime koydum karanlıkta başına birşey gelmesin diye.(Ceplerini yoklar ve kağıdı çıkarır)Kağıtta şu yazıyordur: "Bu işin peşini bırak Saldov" Karanlıkta Zatuan'ın cebindeki kağıtın çalındığı ve yerine başkasının konduğu anlaşılmıştır. Saldov- Of Allah'ım of.(Zatuan'a seslenir yeniden) Saldov- Şu Barones'i tekrar getirin bakalım.Belki orasından burasından birkaç kağıt daha çıkar... Zatuan- Az ye de hizmet... Öhü öhü...Çok ağırdır o Müfettiş Saldov.Ben nasıl getireyim.. Saldov- Herkes tek sıraya girsin hep beraber Barones'in cesedinin yanına gidiyoruz.Cesed neredeydi anasını satayım ya??? nacig ( Hep beraber cesedin yanına giderler ama ceset yerinde yoktur) Nakon- vay kodumun kaltağı vay.. Nereye gitti ulan bu deniz anası? Jülyen- Size deniz anası taklidi yapayım mı? Nakon- Yap Jülyan- Deniz yavruuum, annene gel kızım.. He he he, komikti di mi, komikti di mi? Salvo- Kesin bi be, susun bi be.. Anasını satayım bi susun be, amel olmuş kıç gibi car car.. Susun bi be... ( Herkes susar) Salvo- Barones nerede kardeşim, nereye gitti bu karı? Pardon kadın.. salvador Zatuan- Fazla uzaklaşmış olamaz... Saldov- Arıza mısın sen kızım nereye uzaklaşacak ölü karı? (derken elini çenesine doğru götürür)Ya ölmediyse... Herkes birden- Auvvvvvv! Minna- Hayır bu tamamen saçmalık.Burada bir katil var ve aramızda dolaşıyor.Annemi kim öldürdüüü (Ağlamaya başlar) Saldov- (merdivenlerden yukarı yüksek sesle seslenir) Baroneeees elma dersem çık armut dersem çıkmaaa.Elmaaaaa...Elmaaaaa...Hadi ama Barones elmaaaaaa... Baron- Hayatımda böyle saçmalık görmedim.Başka müfettiş yok mu bu olaya bakacak...(derken kümesten tavukların kaçışma sesleri duyulur) nacig Salvo- hastiiiirrrr.. Bu ney laaan, ödüm yarıldı.. Nakon- Kümesten sesler geliyor.. Allahım bir ses.. Duydunuz mu tıkır tıkır birinin yürüme sesi... ( Birden hepsi birden bağrışmaya başlar) Salvo- susuuuuuun, susun dedim susun.. susun be... herkes birbirine sarılmıştır. Nakon, karokan'a ve zatuan'a sarılmıştır. zatuan- çek elini oramdan terbiyesiz ahlaksız..( nakon'a tokadı basar) Nakon- Bu panik sırasında o kadar olur.. Jülyen- Ne vardı da fransadan geldim be.. Nakon- İttir git.. Niye geldim, iyi ki geldim.. Sus be.. Salvo- susun.. bakın ayak sesleri yön değiştirdi.. Şimdi mutfağa doğru gidiyor.. ( herkes çığlıklar atmaya başlar) Baron- Aaaa, başlarım böyle işin içine ha.. Şimdi hep birlikte mutfağa gideciik, onu bulaciik.. Bu saçmalığa son vereciik.. oneyouu Hepbirlikte mutfağa gidilir,o sırada elektrikler gelir. egem---(elinde kanlı bıçakla onlara bakmaktadır) hepbirlikte katil burda diye bağırırlar egem----(çığlık atarak saldova sarılır) katilmi nerde???? saldov----sensin katil bıçağından kan damlıyor egem-----ne katili ya komserim şekspirim,aşt tarafı bit tavuk kestim acıktımda. onen-----bana söylesenize dünya kadar yemekler va rduruyor egem----söyledim unuttun gsaliba, kendi yemeğini kendin yap dedin. Saldov------(sinirlenerek)aaa yeter ama kimse katil çıksın ortaya sıkıldım ama ne bu yahu. karank-----siz pois müfettişi olduğunuza eminmisiniz saldov-----şüphenmi var? çık yukarı göstereyim karank-----niye aşağıda gösterilmeyecek bişeymi zatuan-----hem polislik gösterilmez yaşanır saldov-----saçmalamayalım arkadaşlar,valla bende acıktım şimdi şöyle bir rakı balık olsaydı iyi olmazmıydı? onen-----rakı dedinizde barones yeni getirtmişti tekirdağdan rakı. egem----ooo süper,bende gidip gölden balık avlıyım onen-----buzlukta avlanmışı var Nakon------ruhu şad olsun ,Türkiye izmirde bir polis arkadaşım vardı pek severdi rakı balık ve közlenmiş patlıcanı. onen------öldümü? Nakon----Ölmüştür sanırım pek pipirkliydi,kılıkırk yaradı öyleleri pek yaşamaz bilirsiniz. onen----aman yok öyleleri ölmez,hala patlıcanlarını közlüyordur o saldov------eureka eureka buldum!!!!!!!! Perşo------neyi suyun kaldırma kuvvetinimi julyen-----o bulunmamışmıydı yahu? Minna------annemin kim olduğunumu buldunuz(barona dönerek)Annemi tanıyormusun Baba Baron-----çok karanlıktı kızım yüzünü seçemedim zatuan-----neyi buldunuz amirim saldov-----resim yazısını okuyunca biz sürekli çizilmiş bir resime odaklandık, pekalada bu bir fotoğraf olabilir zatuan-----işte zeka işte beceri işte akıl budur,varolun amirim. Baron-----ne alaka canım,fotoğraf olsa fotoğraf yazardı niye resim yazsınki saldov-----sen önce yattığın kadının yüzünü hatırla sonra bana işimi öğret. Minna------sahi ya benim Annem kim julyen-----ayyy kendimi eifelin tepesinden atasım geldi kanokan-----bende sıkıldım iyice bir an önce bulun atili de konserime yetişeyim. saldov-----odak noktamız fotoğraf ve fotoğraf makinesi. nacig Salvo- Bu evde elektrik olmadığı halde nasıl gidip geliyor bre... Nakon- Bu İsa'nın bir mucizesi... İsa der ki.. Ey müminler... O anda bir çığlık sesi duyulur.. Salvo- Aramızda eksik kimse var mı? Sağdan say.. ( sağdan sayarlar, 1, 2 ,3, 4, 5, 6,7 vesaire) Nakon- Herkes tamam komutanım.. Peki çığlık atan kimdi.. ( Salvo elini nakonun çenesine götürerek düşünür gibi yapar) Nakon- elinizi kendi çenenize şeytseniz.. Gıdıklanıyorum.. Salvo- pardon, pozitif enerji almaya çamışıyordum nakon.. Nakon- Şimdi yavaş yavaş çığlığın geldiği yere gidelim.. Herkes tren gibi birbirinin arkasına geçsin.. Böylece kaybolmayız di mi? ( Bunu der demez zatoan'a yapışır) Zatoan- Çüşşş.. Ağzıma gireceksin be.. oneyouu Onen---ne var ne bu telaş, bendim bağıran canhıraş Salvo---ne kadar lirik ne kadar şheakspeare ye diliniz varmış sizin Onen---sizinde ne kada kıt zekanız Salvo---o niye* Onen---Bu evde elektirik olmadığınıo nerenizden uyduruyorsunuz,kaç saattir tepenizde 500 watlık ampuller avizeler aplikler yanıyor Salvo---ama ama ama Onen---ne aması yoksa bu evi sizin nurunuzmu aydınlatıyor zannediyordunuz?siz yakında kendinizi F.g ede benzetirsiniz Salvo---oda kim Nacig----gereksiz biri işte boşver Onen----ayrıca burası bir malikane içindede bir baron ve baronesi brındıran bir maliklane...baronesi es geçersek ex olduğundan dolayı tabi kendi,nizi orta çağda falan sandınız galiba?ama biz 2008 yılındayız saldov efendi. Saldov-----vay anasını vay anasını nacig---bu gereksiz brifingten sonra acaba bu attaki wc nin yerini sorsam ayıp edermiyim? Onen-----ne o yoksa tuvalet sorunsallarınızmı başladı I II III IV hangisi? julyen---bu kadın kafayımı yedi minna---sahi onen sen niye bağırdın? nacig Onen- Herkes birer kere bağırdı, sıra bende değil miydi? Salvo- Şimdi işimize bakalım.. Fotoğraf ve fotoğraf makinesi demiştik... Onen- Evet öyle demiştik.. Burada bu işle uğraşan bir kişi var.. O da... ( Herkes kafasını Nakon'a çevirir) Nakon- Yoo, bana öyle bakmayın.. Benim baronesi öldürmek için hiçbir nedenim yok.. Salvo- Doğru söylüyor katil o değil.. Nakon- ( Sırıtarak alnındaki terleri siler) Az daha bayılacaktım ayol.. Peki katil kim... salvo- Katilden önce baronasi bulalım.. Nereye gitti bu kadın... ( Birden malikanenin perdeleri gürültüyle açılır kapanır, herkes çığlıklar atarak birbirine sarılır, nakon ileri gider ve zatoan ile kanokan'ı yere yatırır) Zatoan- İn üstümden edepsiz şey.. Her korkunç şeyde üzerime atlıyorsun.. Kanokan- ( göz süzerek) Bence sakıncası yok, ben alışkınım.. nevzat Naviz- (Sesizce topluluğun içinden sıyrılmaya çalışmaktad,son anda aklına gelen yerede bakmalıdır) ee... şey ben bir ağrı kesici alıp geleyim Onen- Ben getirseydim Naviz-Yok sen zahmet etme onen.. Onen-Niyemi bağırıyordum?Bahçeden geçerken ayağıma bu nalet şey takıldı,düşüyordum Perşo-O ne ? Onen-Ne bileyim kara bi kutu... Perşo-Nedirki bu silindir biçimide kara bir şey Naviz-(merakla başını uzatır)bu benim aradığım negatif filmlerim Salvo-Sizin mi ? Naviz-Evet benim verin... Salvo-Bir baksyadık... Naviz-Şey özel resimler var içinde ! Salvo-Ne malum beklide aradığımız resimlerdir.. Naviz-Hayır değil,l bana ait bu Salvo - Bakmamız lazım... Naviz-Zaten bakamaz sınız,onlar negatif... Salvo-tab ederiz o zaman,bu kadar meraklısınız sizin karanlık odanızda vardır elbet. Naviz-Çaresiz-başını eğer. GURUB HALİNDE KARANLIK ODAYA DOĞRU GİDERLER nacig ( karanlık odaya girerler, lamba açılır) Salvo- Anasını sattığımın lambası kırmızı be? Naviz-Evet negatifler yanmasın diye.. Nakon- ( zatuan'a dönerek) Benim yatak odama benziyor.. Zatuan-( Dirseği ile nakonun böğrüne doğru hızla vurur) Ahlaksız şey... nakon- Ihhh... Salvo- birisi bişey mi dedi? Kanokan- Burası nakon'un yatak odasına benziyor, ben şahidim.. kikir kikir... ( Bu gizemli tiyatro eserini okurken, gizemli bir de müzik dinleyelim) x-files_theme_2.mp3 - 3.13MB real Müzik güzelmiş.. oneyouu Resim ler yavaş yavaş belirmeye başlamıştır,saldov bütün esimlere tek tek bakar Saldov-Bunda da yok birşey bu vazo resmi,bu çiçek,bu böcek,bu köçek bu bu bu offf börtü böcek resmi bunlar hep Naviz-size dedim dimi Saldov-al buda öyle,nebu böyle;?şu kapıdanmı çekilmiş bu resim havuzu çekmişsiniz Naviz-(eğilerek dikkatlice bakar)sanırım ama hatırlamıyorum neden çektiğimi? saldov-bir dakika zaten siz çekemessiniz baksanıza siz havuzun yanındaki ağacı dibine bişey yapıyorsunuz çiçek dikiyorsunuz sanırım Naviz--evet evet çiçek dikiyorum saldov-çok uzak nette çıkmamış,peki ama kim çekmiş bu resmi onen-hiç haberim yok ben değilim Naviz-belki hizmetçilerden biri çekmiştir onen-mümkün değil sizin makinenize el sürmemek için hepimiz sizden talimat aldık zatuan-Barones olmasın sakın onen-ama barones resim çekmekten anlamazdıki perşo-nasıl anlamazdı,biz onunla aynı üniversitede okuduk beraber çok fotoğraf çektik hatta sergi bile açtık bir dönem Nakon--vay anasını vay vay saldov--şş o benim lafım egem --(atılır) demkkki barones çekmiş minna-- annem ne kadarda marifetliymiş kanokan--o senin annen değil Minna-- kim o zaman kim kim kanokan--benim Naviz--sussana sen kanıokan--susmıyacağım,bakın baronesin çocuğu olmuyordu ve bana... egem--bir dakika bu konuyu sonra halledin benim aklıma takılan bir şey var,(resme bakarak)ben bugün devamlı ağacın orada sigara içtim karşı tepelerin manzarası oradan muhteşem gözüküyor perşo---eee konuya gel egem---o ağacın dibinde çiçek falan ekili değil,sadece eşelenmiş toprak var hatta paçalarım toz toprak oldu orada. saldov---(barona dönerek)ne ektim demiştiniz oraya baron Naviz--çiçek elbette saldov---o zaman gidip bakıyoruz ne cin bir çiçekmiş o Naviz--(panikler)ne gerek var canım (saldov acele ile bahçeye çıkar diğerleri de arkasındadır ağacın yanına geldiğinde eşelemeye başlar egem ve perşoda yardım ederek toprağı kazırlar) az sonra saldovun eli sert bir şeye çarpar tutup çıkartır küçük bir şişedir saldov- nedirbu onen--şişe saldov--onu anladım,içinde ne var zatuan ---etiketi var amirim okusak saldov--doğru ya (etiketi hep bir ağızdan okurlar ARSENİK) egemen zatuan - ben teresa sigara içmeye çıkıyorum egem - beekle zatuan bende seninle geliyorum saldov - adama bak yaa. sanki bu malikanede cinayet işleneceğini önceden biliyor ve benim asistanımın buraya geleceğini bildiği için gelmiş. peşo - egem artık benimle dahi eskisi gibi konuşmuyor, zatuanı ne zaman boş yakalasa hemen onun yanına gidiyor. onen - siz erkek milleti hepiniz aynısınız. Kuyruk gibi kadınlara yapışır sonrada sallanan bir kuyruktan bahsedersiniz. ---------- zatuan - cinayeti baronun işlediği açıkla gözükmekle birlikte elimizde hiç bir delilin olmamsı beni düşündürüyor. egem - bir erkek bir kadını neden öldürür kü hiç anlamıyorum. Demek ki sevişmiyorlarmış??? Savaşmayın sevişin derdi bir dönemin gençliği. zatuan - 2.Dünya savaşının vahşetini gören avrupanın tekrar savaş çıkmaması için ortaya attığı bir slogandı o. egem - keşke bütün sloganlar böyle olsa ve insanlar daima sevişse. egem - 'the parfume' filmini izlediniz mi? zatuan - tabi. Cinayet romanından uyarlanan bütün filimleri izlerim. egem - o filmin son sahnelerinde fastastik bir kurgu vardı. Meydana bir idamı izlemek için toplanan halk kokunun etkisi ile çırıl çıplak sevişiyorlardı. zatuan - (gülümsüyerek) Sanırım o filmin sadece o sahnesi sizde iz bırakmış. -------- saldov - benim asistan bu kadar çok sigara içmezdi, bir sigara yakayım dedi ama sanırım bir paket bitmek üzere. peşo - egemde sigara içmezdi nedense bu malikaneye gelince içmeye başladı mina - bu kadar da olmaz yaaa. Koyun can derdinde onlar et derdinde. saldov - dışarı çıkıp baksak mı, gerçi terasta kimsede gözükmüyor. onen - 'telepsiz seks olmaz' , 'bırakınız yapsınlar' peşo - Keynes, 'talepsiz kapitalizm olmaz', 'bırakınız yapsınlar, bırakınız etsinler' dedi. Milletin içine etti adamlar zaten. Ve ellerine fenerlerini alıp gözlerinin içine baka baka hala ediyorlar. nacig Salvo- Yeteeerrr, yeter artık.. Burası üniversite mi malikane mi kaaardesim.. Anasını satayım ne bu ya.. ( Salvo, Onen'in elindeki şişeyi alır üzerini okur) -İzmiiiir, büyükşehiiiiir, belediyesi.. Arsenik Dairesi Başkanlığı.. ( O sırada zatuan ve egem terastan inerler.. Zatuan saçlarını düzetmektedir..) Salvo- Hayırdır, fırtına mı var dışarıda.. Saçın başın dağılmış.. ( Nakon egem'e nefretle bakar) nakon- Pis yahudi... Bir daha zatuan'a yaklaşma, seni de baronesi........ Salvo- Eeee, baronesi?? Ne diyecektin nakon, devam et.. |
|
'in Mesajına Teşekkür Etti |
24.01.2009, 06:37 | #5 |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
perşembeli
zatuan - Burudu kimse kalmamış. egem - biraz önce hepsi burudaydı.Nereye gitmiş olabilirler ki. saldov - Burada bir cinayet işlenmiş, kimsenin umrunda değil.Şu cinayet işleyeni bir bulabilsek... peşo - Ben borsa ile uğraşırken buralarda neler olmuş Egem. egem - Sizin haberiniz yok, Barones öldürülmüş ancak elindeki notta ne yazıyor asıl önemlisi o. nakon - Sizinde bir şeyden haberiniz yok Salvo - Dışarıda hava soğuk ve ayaz.Bu havada dolaşan ya delidir ya zırdeli. nakon- sen bize deli mi diyorsun. Salvo - Hayır öyle söylemidim.Bu saatte, bu soğukta gezmek akıllı adam işi değildir onu demek istedim. oneyouu Saldov- Yahu perşo sen bizimle dalgamı geçiyon kafamı buluyon yoksam dejavumu yaşıyon bende sana katıldım cevap veriyom,bütün olayları başından beri beraber yaşıyoruz yahu,yoksa sen hedefmi şaşırtıyon? Eeee, nerede kalmıştık? baronesi?? Ne diyecektin nakon, devam et.. Nakon-hım şey canım,senide baronesin bu kutsal evinde bir güzel benzetmeyeyim diyecektim saldov-hımmm tamam o zaman,evet arkadaşlar Naviz söyle bakalım sen arsenik şişesini neden gömdün ve arsenikle ne gibi bir işin olabilir. Naviz-hiç hatırlamıyorum saldov--Ben sana hatırlatayım o zaman (Herkes merakla saldovun etrafında toplanır) saldov--baron karınızı siz öldürdünüz!!! Naviz---hayır herkes şaşkındır. saldov--Evet hergün ona azar dozda arsenik vererek onun beli bir süre sonra kalp krizinden ölmesine sebeb oldunuz barones sizden şüpheleniyordu kuşkusuz ama ne çareki böyle bir hain plan yaptığınızı ancak ölmek üzere iken anladı ve alelacele kağıda RESİM yazabildi ancak can havli ile kendini balkona attı aslında ölmesi ile balkondan başının dönüp düşmesi eş zaman denk geldi sadece. Naviz--Bunu neden yapayımki Saldov--çünkü barones yakın zamana kadar Minnanın annesinin kanokan olduğunu biliyordu ama Baba meçhuldü,yakın zaman önce ise Babanın siz olduğunu Kanokanın ona yazdığı mektuplardan öğrendi ve sizden ayrılmak istediğini söyledi ve tabii sizin işinize gelemdi ayrılmak aksi takdirde beş kuruşsuz kalacaktınız tüm bu servetin baronesin ailesinden kaldığını düşünürsek. Naviz--(başı önedüşmüştür)başka çarem kalmamıştı onca hakarete aşağılamaya dayanamazdım artık,birde beş kuruşsuz sokakta kalma düşüncesi...üzgünüm. Herkes derin bir nefes alır katil bulunmuştur. Birden ışıklar kararır derin boğulurcasına öksürme sesi duyulur ve bir gümbürtü olur.hemen mum yakan onen odayı biraz aydınlatır yerde bir ölü vardır bu ölüde Nakondur. Saldov---Hoppalaaaaaaaaaaaa bu niye öldü şimdi? PERDE YAZANLAR Nacig Salvador Nevzat Julien Minnos Egemen Perşembeli Canocan Oneyouu Teşekkürler arkadaşlarım ellerinize sağlık. |
'in Mesajına Teşekkür Etti |
12.05.2009, 01:19 | #6 |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
dikkat ettimde artık kimse tiyatro falan yazmıyor önceleri oneyouu böcü dayı star ve diğer arkadaşlar ne güzel katılımda bulunuyorlardı şimdi herkes kabuğunamı çekildi ne
|
12.05.2009, 01:39 | #7 |
Çevrimdışı
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
Basbayağı burada tiyatro yazılmış bütün arkadaşları ayakta alkışlarım. yeniden yazarsanız banada bir rol verin lütfen.
__________________
Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak isteyenlerin hayali, Çoban kulubesinde padişah rüyası görmekten öteye geçemez.
|
12.05.2009, 01:48 | #8 |
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
evet herkes içindeki sanatçı ruhunu dışa vurmuş burda . sen asıl hayal mahsulleri bürosunu kontol et beğeneceğini göreceksin
|
12.05.2009, 01:49 | #9 |
Çevrimdışı
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
Alkan daha ne gördünkü sen siteyi karıştır bak her köşeden bi güzellik fışkırıyo...
Şurayada bi göz at bakalım... http://www.forumgercek.com/showthread.php?t=43975 Bende burada hazır yeri gelmişken başta Oneyouu'ya ve diğer kaleminde güçlü arkadaşlara birkez daha teşekkür ediyorum...
__________________
Hayat dediğiniz 1 çay İnsan ise sadece 1 şeker Karıştırdıkça hayattan tat aldığını sanırsın Oysaki; Hayatın seni erittiğini çay bitince anlarsın.. |
12.05.2009, 15:53 | #10 |
Çevrimdışı
|
Cevap: FG Tiyatro bile yazdı
Hemen bakıyorum Ramses, Emel.
__________________
Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak isteyenlerin hayali, Çoban kulubesinde padişah rüyası görmekten öteye geçemez.
|
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
bile, tiyatro, yazdı |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |