Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Diğer Köşe Yazıları

Diğer Köşe Yazıları Ülkemiz Yazarlarının Ulusal Basında Yazdıkları Köşe Yazıları ve Bizlerin Yorumları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 24.12.2016, 15:38   #1
Çevrimdışı
birbilen
Üye
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Yakılan Askerlerimizin Sorumlusu Kim? / Keskin Kalem

Bir dönem AKP iktidarının desteklediği, “öfkeli çocuklar” diye tanımlayarak hak arayan “masum” savaşçılar diyerek hepimize yutturmaya çalıştığı, dahası silah verip her türlü lojistik desteği sağladığı Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı mezhepçi terör örgütü iki Türk askerini diri diri yakarak ikisini de kafalarından vurarak öldürdü.
Bu örneği görülmemiş cinayetleri videoya çekerek internet üzerinden bütün dünyaya servis etti.
Bu akıl almaz vahşeti gerçekleştirenler arasında Türkiye’den de giden ve güya İslam adına savaştığı sanan ruh hastası katillerin bulunduğu da anlaşılıyor.

O alçaklar, aynı topraklarda doğdukları, aynı dili konuştukları çocuklarımızı diri diri yaktıkları yerde, henüz alevler sönmeden kameralara karşı yaptıkları konuşmalarda Türkçe tehditler savuruyor.

AKP iktidarının yarattığı canavar, çocuklarımızı, askerlerimizi katlediyor.


Öyle anlaşılıyor ki, tekbir getirerek esir aldığı insanların, çocukların başlarını kesmeyi daha önce sıradan bir infaz yöntemi haline getiren IŞİD, yarattığı yeni vahşet örnekleri üzerinden saldığı korku ile etkinlik kurma stratejisi izliyor.
İki gündür Türkiye bu görüntülerle sarsılıyor. İnsan bu tarifi imkansız vahşet görüntülerini izleyemiyor. İzleyenler günlerce kendilerine gelemiyor.
Siyasal İslam’ın gerçek yüzü işte budur. Kendi aydınlanmasını yaşamamış ve ortaçağını aşamamış bir zihniyetin ürünüdür. İlkelliktir.

Yandaş ve havuz medyası bu vahşeti gizlemek için ellerinden geleni yapıyor.

AKP yönetimi, elinde tuttuğu iktidar imkanlarıyla sosyal medyayı yavaşlatıyor.

Muhalif basının elektronik ortamda (internet gazeteciliği yoluyla) verdiği bu haberi fiilen engelliyor, yasadışı sansür uyguluyor.

ABC Gazetesi başta olmak üzere bu habere ve görüntülere (belli sınırlar içinde) yer veren yayınları yasaklamaya çalışıyor.
Örneğin bu nedenle bazı siteleri fiilen kapatıyor.
Sosyal medyaya saldığı troller aracılığıyla o vahşet görüntülerinin gerçek değil, kurgu olduğu yalanını yaymaya çalışıyor.
Ancak ne yapansa yapsın gerçeği saklayamıyor. Bağımsız ve alternatif gazetecilik bu nedenle günümüzde önem taşıyor. Gerçeğin topluma ulaşmasının başka bir yolu bulunmuyor.

Bir dönem kendi yaşadıkları hayatlarına bile ihanet eden liberallerin ileri sürdüğü gibi, İslamcılıkla ortak bir gelecek projesi, demokratik ve çoğulcu bir sistem kurma hayali tam bir cehalet ve saçmalık ürünüdür.

Siyasal İslam’ı, Selefiliği, İmam Gazali’nin çerçevesini çizdiği Sünni İslam teolojisini bilmemektir.
* * *
Anımsanacağı gibi, yakın geçmişte Türkiye birkaç kez beşinci sınıf provokasyonla Suriye ile savaşa sokularak, bir olağanüstü hal rejimine sürüklenmek istendi.

Tayyip Erdoğan ve mezhepçi ekibinin bu oyunu her defasında bozuldu. Türkiye’nin aydınlanmacı güçleri ve bölge ülkeleri bu kirli operasyona izin vermedi.
Ancak, bu fırsatı Fethullahçı Çete’nin 15 Temmuz darbe girişimi Erdoğan’a adeta altın bir tepsine sundu.

Kanlı bir tepsiydi bu...

Bu nedenle Erdoğan, anımsanacağı gibi, darbenin bastırıldığının ortaya çıktığı saatlerde, “Bu bize Allah’ın bir lütfu” diyecekti.

Bu sözlerin anlamı, rejimi değiştirmek için olağanüstü bir fırsatın eline geçtiğini görmesiydi.
Hemen bütün ülkede Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edildi ve görece “olağan” koşullarda yapılamayacak bir çok operasyon devreye sokuldu.
İşte, ilerici kamuoyunun ve ilgili ülkelerin (Rusya, İran vb.) baskısı nedeniyle daha önce Suriye’ye giremeyen Erdoğan, destekledikleri siyasal İslamcı teröristlerin ağır bir yenilgiye uğradığı bir dönemde, OHAL sayesinde amacını gerçekleştirdi.

Ancak çok geç kalmıştı ve ancak Rusya’nın, İran’ın çizdiği sınırlar içinde hareket edebiliyordu. İmzaladığı Moskova deklarasyonu bunun belgesiydi. Batı’nın da desteklediği tek şart, tarihin tanık olduğu en vahşi ve ilkel dinci hareket olan IŞİD’le savaşmaktı.
Oysa AKP iktidarı başından beni bu Ortaçağ gücünü desteklemiş, yukarıda da belirttiğimiz gibi onları “Öfkeli Sünni gençler” diye kamuoyuna sunmuş, yüzlerce sosyal medya hesabından da görüleceği gibi, bir fikir akrabalığı içinde bulundukları IŞİD’e açık destek vermişlerdi.


Daha da önemlisi,

AKP iktidarı Cumhuriyetin temsil ettiği bütün ilerici, aydınlanmacı ve modern değerlere ihanet ederek Suriye’deki mezhepçi savaşta taraf olmuş, El Nusra (El Kaide), Fetih Ordusu, Sultan Murat Tugayları, IŞİD ve ÖSO gibi dinci terör örgütleriyle kirli ilişkiler kurmuştu.

Aynı şekilde TSK da, kendi varlık felsefesi ve kurucu önderinin çizdiği yola ihanet etmekle eşdeğer kirli operasyonların parçası haline getirildi. TSK, Sarayın muhafız alayına dönüştü.
Büyük ölçüde iç ve dış iktidar dinamiklerini yitiren ve gerçekte kendi tarihinin en güçsüz döneminden geçen AKP, yönetimde kalmak ve Türkiye’nin gerici dönüşümünü tamamlamak için, bütün diktatörlükler gibi, bir askeri başarı/zafer peşinde koşuyordu.
Daha da önemlisi, fiilen yıkılan Cumhuriyetin yerine, düşük yoğunluklu da olsa bir İslam devleti kurmak için Kurtuluş Savaşı ile boy ölçüşebilecek bir askeri zafer arayışı, Suriye macerasının başlıca nedenini oluşturuyordu.


Kolaycı bir dış zafer olmayınca, bu ihtiyacı 15 Temmuz darbesinin bastırılmasıyla kapatmaya çalışıyorlar. Bu nedenle 15 Temmuz darbesinin bastırılmasına, “ikinci kurtuluş savaşı” diyorlar.

Oysa, 15 Temmuz bir zafer değil, açık bir iflasın ve mezhepçi AKP iktidarının duvara toslamasından ibarettir. İşte bu nedenle o retorik tutmuyor.
Ülkeyi Olağanüstü Hal rejimiyle yöneten AKP iktidarı, oynadığı kumarın bedelini ödemeye, halk çocuklarını Suriye bataklığında harcamaya başladı. Suriye’den gelen vahşi ölüm/cinayet haberlerinin ve asker tabutlarının anlamı budur.
AKP kendi yarattığı bataklıkta boğulurken, bu kirli oyuna sürdüğü çocuklarımızı ise yine onun yarattığı canavar diri diri yakıyor. Dinci ve mezhepçi siyaset Türkiye’yi bir felakete sürüklüyor.
İşte bu nedenle ülkenin bütün ilerici, cumhuriyetçi ve halkçı kesimleri harekete geçmelidir.

Keskin Kalem
ABC GAZETESİ
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz birbilen'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.12.2016, 18:02   #2
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Yakılan askerlerimizin sorumlusu kim? / Keskin Kalem

Hesap sorulabilmesi için sağlam bir adalet ve Hukukun üstünlüğünün olması gerekir.
Adalet, hakkın yani gerçek doğru olanın gözetilmesi ve yerine getirilmesi anlamına gelir. Adaletin olmadığı yerde hak ve hukuktan bahsetmek maalesef mümkün değil...
__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.12.2016, 18:11   #3
Çevrimdışı
Insanlikarayan
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Yakılan askerlerimizin sorumlusu kim? / Keskin Kalem

Simdiki Tarihimizin Gercek Yüzü.:





__________________

-Gurbet Ellerde Aldatılamadı-





Türkiyede
yasamasa bile!.
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Insanlikarayan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.12.2016, 19:21   #4
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Yakılan askerlerimizin sorumlusu kim? / Keskin Kalem

Eğitim, adalet, ekonomi, teknoloji, sanat, bilim, tarım, turizm hangisinde Lideriz ya da dünya çapındayız???
Tarikatlardan, mezheplerden, cemaatlerden nemalanan bir anlayış Türkiyeyi nasıl aydınlık bir geleceğe taşıyabilir???
__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
askerlerimizin, sorumlusu, yakä±lan, yakılan


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 21:36.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.