26.01.2013, 10:35
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Cumhuriyet Tarihi Boyunca Hiç Kürt Sorunu Olmadı
CUMHURİYET TARİHİ BOYUNCA HİÇ KÜRT SORUNU OLMADI
Türkiye Cumhuriyeti devleti üzerine içeride ve dışarıda ahkam kesenler, belli bir emperyal planların uluslar arası arenelarda Akademisyen kimliğinide kullanarak savunuculuğunu yapanlar, Türkiye Cumhuriyeti devletinin Dili, Din'i, ünüter yapısı, Atatürk devrimlerinin Türk milletine kazandırdığı ile sorunu olanlar, bilmelidirlerki, ülkeye işbirlikçi AKP hükümeti uygulamaları ile yaratılan kaos ortamı er veya geç bitecek, Bilinçlerden ve okul kitaplarından silinmeye çalışan Atatürk ilkeleri yeniden Türk milleti hayatında eksiksiz olarak yerini alacaktır.
Emperyal ülkeler Türkiye içinde ki BOP eşbaşkanları, işbirlikçi AKP hükümeti; emellerinin, arzularının ve hedeflerinin önünde engel gördükleri kişi ve kurumlara eza ve cefa çektirmekle, onları Silivri Guantanamosunda esir tutmakla, yolunuz üzerindeki dikenleri ve maniaları temizlediğinizi sanıyorsanız bilinizki aldanıyorsunuz.
Türkiye Cumhuriyeti devleti varlığından beri, ne bir Kürt sorunu, nede Kürdün sorunu diye ülke ve millet olarak bir sorunumuz olmadı. 1984 yılından sonra adına PKK, KCK denilen ve parlementoda uzantısı olan BDP isimli güya siyasi partinin kafalarında yarattıkları "KÜRTCÜ" sorunu adı altında bir süni sorun yaratıldı.
Yaratılan Kürtcü sorunu, Türkiye üzerinde emelleri olan, emperyalist ve oryantalist devletler tarafından bazen açıktan bazen gizli olarak desteklendi, PKK adı ile dağda vurkaç taktiği ile adam öldürmek üzere kurulan cinayet şebekeleri oluşturuldu, Kürtcü olduklarını iddia edenlerin içeride desteğini aldı ve bu şekilde mali çıkar şebekesine dönüşerek emperyal ülkelerin maşası ve işbirlikçisi haline geldiler.
1984 yılından önce yine Cumhuriyet başlangıç döneminde 15 civarında KÜRTCÜ hareket baş kaldırısı meydana geldi, devlete baş kaldırısı oldu ve hepsinin başı Türk milleti adına ezildi.
AKP parlementoda vekil olarak kendine bağlı sayısal çoğunluk içinde önemli oranda KÜRTCÜ geçinen çıkarcı vekile sahiptir. Ayrıca AKP ve hükümeti siyasi ve mali ikbalini KÜRTCÜ geçinenlere destek vermekte bulduğundan, Türk ve Kürt vatandaşlarına ihanet edercesine adına açılım dedikleri uygulamalar ile KÜRTCÜ geçinenlere kıyaklar yapmaktadır. Cahil AKP ve hükümeti bilmiyorki! "kıyakcılığın sonu ayakcılıktır"
Bilinen acı gerçeklerden bir tanesi de hayatının belli bir bölümünü mensubu olduğu TSK bünyesinde PKK, KCK gibi örgütler ile mücadele ederek geçirenler, bu ugurda uzuvlarını kaybedenler, madalyalar ile taltif edilenler, başta 26.cı Gn. Kurmay Başkanı İlker Başbuğ ve sayıları 300 üzerinde muhtelif rütbelerde General, Amiral, Subay Ast Subay darbe yapacaklardı savı ile akıl almaz cezalara maruz kalarak mahkum edilmişlerdir.
Verilen mahkumiyet cezaları yüce Türk milleti nezdinde yok hükmündedir. Bu kiymetli insanlara yurtseverlere terörist gözü ile bakanlar, ne kadar katil ve katil başı varsa onları onore etmenin çabası içindeler. Türk ve Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milleti ile yapılan bu ihaneti asla unutmayacak günü geldiğinde bunların hesabını spracaktır.
Terörle mücadele ettiğini sanan AKP Başbakanı dünkü demeçlerinde güya uzun tutukluluk sürecinden yakınmış cepheye gönderilecek komutan kalmadığına işaret etmiştir. Ne büyük acziyet! Sanki komutanlara yapılan muamelede kendilerinin hiç dahli yokmuş gibi pişkin!
SON SÖZ: Türkiye Cumhuriyeti devletinin hiç bir zaman Kürt sorunu diye bir sorunu olmadı olmayacakta!
26.01.2013
Mustafa AKTEN
|
|
|