Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Diğer Köşe Yazıları

Diğer Köşe Yazıları Ülkemiz Yazarlarının Ulusal Basında Yazdıkları Köşe Yazıları ve Bizlerin Yorumları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 21.03.2021, 01:15   #1
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Sözleşmeden Sonra | Mehmet Kuzulugil

Sözleşmeden Sonra

Geçtiğimiz haftalarda AKP'li kadın vekil Atçı'nın "erkekler kadınların 10 katı öldürülüyor" sözleri bütün acayipliğine rağmen tartışıldı. AKP bazı konularda "sinir uçlarına" abanarak kendini ciddiye aldırıyor.

Bu arada Atçı bu "yorumun" ilk sahibi de değil.
Geçtiğimiz yıllarda önce ne idüğü belirsiz eski Taraf yazarı Melih Altınok bu büyük buluşu yapmıştı. Kadınların 10 katı erkek öldürülüyordu. Hatta Altınok BM verilerine başvuruyordu ve 2018'de tüm dünyada öldürülenlerin 10'da 8'inin erkek olduğunu gösteriyordu. Yani birincisi, dünyada bir erkek cinayetleri sorunu vardı, ikincisi ülkemizin durumu bu açıdan daha da kötüydü!

2019 sonlarında Süleyman Soylu da meselenin bir başka boyutunu yakaladı.

Soylu'nun söylediğine göre 2018'de öldürülen kadınların oranı Türkiye'de yüzbin nüfus başına 3,8 idi. Bu sayı Avrupa'da 7!

Soylu da sayıları tezgaha alıp konuştururken "erkek cinayetleri" tarafına gitmemişti pek işin. Yani "erkekler daha çok öldürülüyor canım" deme acayipliğini Soylu üstlenmemişti. O "durumumuzun iyi" olduğunu Avrupa karşılaştırmasıyla ortaya koymayı tercih etmişti.

O günlerde yazmıştım. Tekrar hatırlatmak istedim.

Yayınlanan istatistiklerde "kadın cinayetlerinde durumumuz" hakkında en çarpıcı veriyi ölenlerin değil öldürenlerin sayıları sunuyor.

Kolay antipatikleştirilen, bir "feminist erkek düşmanlığı" olarak resmedilen "erkekler şu kadar kadını öldürüyor" tablosundan söz etmiyorum. Dünyada da ülkemizde de Mavi cüzdanlılar failler tarafında zaten büyük çoğunluğu oluşturuyor.

Ama bu değil.
Daha çarpıcı olan veri şu:

2018 yılında Türkiye'de öldürülen kadınların yüzde 95,5'i...
Yakınındaki kişiler tarafından öldürülmüştü!

BM istatistiklerinde Eş/Duygusal partner olarak tanımlanan fail oranı Türkiye için yüzde 63,5, akrabaların fail olduğu cinayetlerin oranıysa yüzde 32.

Türkiye'de 2018'de öldürülen kadınların tam (TAM!) yüzde 95,5'i sevgilisinin ya da bir akrabasının elinde can vermişti. Dünya ortalaması yüzde 58'ken!

Ve bir sayı daha...

Yine 2018 yılında 279 kadın öldürülmüştü. Bu cinayetlerin faillerinin yüzde 86,5'inin sabıkası yok.

Yani 2018'de öldürülen 279 kadın'dan 241'i, daha önce belki hırsızlık bile yapmamış, yaralama, cinayet gibi suçlara karışmamış kişiler tarafından öldürülmüş. Bu neden önemli? Çünkü bu "kadın cinayetlerinin" gerçekten kadın cinayeti olduğunu, genel olarak suça meyilli, "sicili" olan kişilerin değil bir bakıma "sıradan" insanların, öldürülen kişinin en çok sevgilisi ya da kocası ama belki ağabeyi, belki babası, elbette çok daha az olsa da belki kızkardeşi ya da annesi olan sıradan kişilerin bu cinayetleri işlediğini gösteriyor.

Soylu bir de 2019 sonunda yaptığı açıklamada "vakaların önemli bir kısmında daha önce polise bir başvuru olmadığını" belirtiyor.

Soylu'nun işaret ettiği "gerçek" elbette başka bir şeyle ilgili. 2018 yılı boyunca öldürülen kadınların önemli bir kısmı şiddet gördüklerini ya da yaşamlarının tehlikede olduğunu belirterek polise başvurmuş değil.

Bunun nedenini hepimiz biliyoruz. Daha doğrusu iki nedenini de biliyoruz. Basitçe öldürülen kadınlar arasında daha önce polise başvurmuş olanların sayısının 0 (sıfır) olmamasıyla (olmamasıyla evet!) ilgili. Soylu'nun o zamanlar övündüğü şey aslında şiddet gören, yaşamı tehlikede olan kadınların, devleti, onun güvenlik güçlerini "koruyucu" olarak görmediklerini gösteriyor. İkinci nedeni söylemeye bile gerek yok. Yapılan başvuruların bir kısmının resmilik bile kazanamadığını, daha karakolda başvuranın başvurmaktan vazgeçirildiğini tahmin etmek için karakol görmüş olmak bile gerekmiyor.

Sonuç?

Kadınlar yakınları tarafından öldürülüyor. Öldürülen kadınların çok önemli bir kısmı devletin kendilerini koruyabileceğine zaten inanmamış. (Biliyorsunuz: Bir kısmı da inanmış ve bunun bedelini canlarıyla ödemişler.)

'İstatistik'

Şimdi yobazlar, "İstanbul Sözleşmesi'nin imzalanmasından sonra kadına şiddet olaylarının arttığını" da sürekli tekrarlıyorlar.

İstatistik bilimi, bir teknik olarak toplumsal yaşamın iyileştirilmesinde büyük işlevler üstlenebilir. Ama çok iyi biliyoruz ki, bir istatistik bilimi var, bir de istatistik manüplasyonu.

Şimdi ister misiniz, ülkemizin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararından bir yıl sonra birileri kameraların karşısına geçip yine sağdan soldan derledikleri istatistiklerle konuşsunlar ve kutlasınlar bu kararı.

Mesela "2021 yılı boyunca öldürülen erkeklerin öldürülen kadınlara oranı 11 kata çıkmıştır. İstanbul Sözleşmesi zulmü altında inlediğimiz 2020 yılında bu oran 10 idi."

Belki bu tür hokkabazlıklar için 1 yıl beklememiz de gerekmez.

Kaynaklar:
https://www.pa.edu.tr/Upload/editor/...leri_Rapor.pdf
https://www.unodc.org/documents/data.../Booklet_5.pdf
https://injuryprevention.bmj.com/con...Suppl_2/A143.1



Mehmet Kuzulugil

  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 21.03.2021, 02:07   #2
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Sözleşmeden Sonra | Mehmet Kuzulugil

Her konuda yaptıkları gibi yine laf cambazlığı yapıyorlar...
Bu laf cambazlıkları ancak salaklara işler; bir kere öncelikle konu hiçbir zaman cinayet ve sayısı değil, insanlık tarihinde cinayetler hep vardı var olmaya da devam edecek, elbette bir bütün olarak cinayet olgusunun ortadan kalkması ya da en azından azalması için gereken ne ise o yapılacak ve yapılmalı kuşkusuz ama burada asıl görmezden gelinmek istenen sorun cinayetlerin niteliği...
Erkek erkek olduğu için öldürülmüyor ama kadın kadın olduğu için öldürülüyor yani ortada sosyal bir hastalık var, işte işlerine gelmeyen kısım da bu sosyal hastalığın kendi siyasal tercihleri sonucunda ortaya çıktığı.
Kadın cinayetleri AKP'den önce de vardı elbette ancak son 20 yıldaki artış trendi devri hükümetlerinin hastalıklı siyasi tercihlerin bir sonucu olduğunun en bariz göstergesidir.
__________________

TEARS AND SOUVENIRS

  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 21.03.2021, 16:34   #3
Çevrimdışı
Insanlikarayan
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Sözleşmeden Sonra | Mehmet Kuzulugil

Alıntı:
Geçtiğimiz haftalarda AKP'li kadın vekil Atçı'nın "erkekler kadınların 10 katı öldürülüyor" sözleri bütün acayipliğine rağmen tartışıldı



Birde bu Umrede olursa, Günahini artik siz tartisin!.




Alıntı:
Kutsal Topraklarda Viagradan Nalları Dikip Yılbaşında İçki Masalarının Eğlencesi Olmak Varmış.
İŞTE BUNA İLAHİ ADALET DERLER...
EL CEZİRE CANLI YAYINDA DUYURDU


Katar Merkezli El Cezire TV Suudi Arabistan'a bağlanarak yaptığı canlı yayında ünlü Türk Gazeteci Hasan Karakaya'nın aşırı doz viagradan hayatını kaybettiğini duyurdu... (31 aralık 2015)


Yeni Akit Gazetesi Yazarı Hasan Karakaya Medine'de Viagra Kullandı mı ? Bugüne kadar yaptığı etkili haberleri ile son yıllarda yıldızı parlayan Katar Merkezli El Cezire Arap Televizyonu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyeti içinde Umre'ye giden Ünlü Türk Gazeteci Hasan Karakaya'nın aşırı doz Viagraya bağlı olarak Medine'de kalp krizi geçirip hayatını kaybettiğini duyurdu.


Alintinin yeri




Kutsal olarak gördügümüz topraklarda bile Nefsine sahip cikamadiklarinin ardindan birileri Gazilikten bahsetmeye baslamisti!.


Birilerini Kopyalamaya calisirken (Zaten Diplomasina kadar Sahte (Kopya)), Nallarla bile tanisirken, Tarihteki Gazilerimiz Düsman Kursunuyla Gazi olurken acaba sunuda Düsman olarakmi görmüs?.


Isin tuhaf tarafi, kaldiklari Hotelde, Seriat Yönetiminde Kadinlara girmesi yasak Hotel!.


Bu kadar Mermerin üzerinde Ayaklarinin kaymasida normal artik!.





__________________

-Gurbet Ellerde Aldatılamadı-





Türkiyede
yasamasa bile!.
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.
  Alıntı ile Cevapla
Insanlikarayan'in Mesajına Teşekkür Etti
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
kuzulugil, mehmet, sonra, sözleşmeden


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:25.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.