17 Şubat Dünya Kediler Günü

[@Gülümsün]

17 ŞubatDünya Kediler Günü

Dünya Kediler Günü nedir, neden 17 Şubat’ta? Dünya Kediler Günü nasıl ortaya çıktı? Kedigillerin tarihi…

Dünya kediler günü 17 Şubat tarihinde, Uluslararası kediler günü ise 8 Ağustos tarihinde kutlanmaktadır. Dünya Kediler Günü Amerika Birleşik Devletleri’nde 29 Ekim, Rusya’da ise 1 Mart’ta kutlanıyor.

Kedigiller yaklaşık 12 bin yıldır bizimle, şehirleşmesinin etkisiyle evcilleşerek insanoğlunun en yakın dostu olan kedilerin günü nasıl oryaya çıkmıştır? Dünya Kediler Günü nedir, neden 17 Şubat’ta kutlanıyor?

Antik kökenleri tam olarak bilinmese de en az 9.500 yıl öncesine giden kedilerin kökeni, Orta Doğu'da ziraatin başladığı dönemlere kadar gider. Yaklaşık 9 bin 500 yıldır insanoğlu ile olan kedigillerin özel günü de vardır. Yaşadığı zorluklara farkındalık yaratmak için ortaya çıkan Dünya kedi günü, çeşitli ülkelerde de kutlanıyor.

Dünya Kediler Günü Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

Dünya Kedi Günü olarak da bilinen Uluslararası Kedi Günü, 2002 yılında ortaya çıkmıştır. Sadece insanların ve kedilerin paylaştığı dostluğu kutlamak için değil, aynı zamanda kedilerin güvenliğini ve refahını teşvik etmek için ortaya çıkan Uluslararası Kediler Günü, Uluslararası Hayvan Refahı Fonu tarafından insanların kedi arkadaşlarını onurlandırmak için kedileri destekleme günü olarak ortaya çıkmıştır.

Kedilerin Kökeni ve Tarihi

Modern memelilerin evriminde "kedi paterni" çok erken dönemlerde belirginleşmiştir. Pek çok memeli türünün ataları birbirinden neredeyse ayırt edilemez şekilde iken kedilerin ataları tipik kedi biçimini almıştı. Kediler ilk olarak Pliyosen Çağında (5,3-3,6 milyon yıl önce) ortaya çıktı ve inanılmaz bir şekilde, günümüze dek çok az değişikliğe uğradı.

Evcilleşme Süreci

Antik kökenleri tam olarak bilinmese de evcil kedinin kökenleri en az 9.500 yıl öncesine, Orta Doğu'da ziraatin başladığı dönemlere kadar gider. Güney Kıbrıs'ta bir insan iskeletinin yanında bulunan bir kedi iskeleti aynı döneme denk gelir. Çin'de bulunan yaklaşık 5.300 yıllık fosil kayıtlarına göre de günümüzün evcil kedisi cüssesinde kediler ziraatle uğraşılan bölgelerde tahılla beslenen kemirgenleri avlıyorlardı. Bu bulgulara dayanılarak kedilerin, zararlıları avlamaları için, çiftçiler tarafından beslendikleri veya varlıklarına müsaade edildiği düşünülür.

Kediler Çin'de 5. ve 6. hanedanların döneminde (yak. MÖ 2465-2150) kutsal sayılmakla birlikte, bu dönemde henüz evcil olup olmadığı kesin olarak bilinmez. Kediler, muhtemelen, tahılları korumaktaki etkinliğini fark eden Antik Mısırlılar tarafından evcilleştirilmiştir. Kedilerin evcilleştirildiğine dair en güvenilir bulgular, MÖ 1500 tarihinden sonrasına rastlar.

Bugün genetik anlamda geçmişi eski çağlara dayanan evcil kedi cinsi 2 taneyle sınırlıdır. Bunlar Mısır Mau'su ve Habeş cinsi kedilerdir.

Arkeologların ve antropologların, insanoğlunun yaşamış olduğu mağara devri ile ilgili araştırmalarında birtakım kedi kemiklerine rastlanmaktadır, ancak bunların vahşi kedilere ait oldukları düşünülmektedir. Diğer taraftan, arkeolojik incelemeler, kedinin, bundan 3500 yıl önce Mısır toplumunda tamamen evcilleştirilmiş olarak yaşadığını ortaya koymaktadır. Ancak bu evcilleştirme sürecinin ne zaman başlamış olduğu tam olarak tespit edilememektedir.

Bugün, İsrail'in Batı Şeria topraklarında bulunan tarihi Jericho şehri civarında yapılan Neolitik Devire ait kazılarda zamanımızdan 9500 yıl öncesine ait kedi kemikleri bulunmuştur. Bu konuda fikir oluşmasına yarayan bir diğer husus da 1983 yılında Güney Kıbrıs'ta, bundan 9500 yıl öncesine ait bir kazıda, bir kediye ait olduğu tespit edilen bir çene kemiği bulunmuş olmasıdır. Bilinen bir başka gerçek de Kıbrıs adasında hiçbir zaman vahşi kedilerin yaşamamış olduğudur. Bu durumda, bu kedinin ancak deniz yolu ile, insanlarla birlikte Kıbrıs'a gelmiş olacağı sonucuna varılmaktadır.

Arkeologlar, insanların o günkü basit teknelerine etrafa saldıran, tırmalayıp parçalayan vahşi bir kediyi alarak yola çıkıp, yeni yerleşim yerleri aramaya kalkışmalarının düşünülemeyeceği noktasından yola çıkarak, bu kedinin ehlileştirilmiş bir kedi olduğu konusunda hemfikirdirler. Bu düşünceden hareketle kedinin ehlileştirilme sürecinin zamanımızdan 8000 yıl önce başlamış olacağı sonucuna varabiliriz.
Diğer taraftan, bugün dünyanın dört bir yanına dağılmış olan kedilerin iki cins vahşi kediden türemiş olduğu tespit edilmiştir:

Afrika Yaban Kedisi

Avrupa Yaban Kedisi (Felis silvestris silvestris)

İlk evcilleştirilen vahşi kediler eski Mısırlıların ehlileştirmiş oldukları Afrika kedisi Felis lybica'dır. Ehlileştirilmiş bu kedileri, Fenikelilerin, Akdeniz'in muhtelif yörelerindeki kolonilerine götürdükleri, buradan da İtalya'ya taşıdıkları anlaşılmaktadır.

İtalya'dan Avrupa kıtasına geçen bu kediler, Avrupa'nın vahşi kedisi Felis silvestris ile birleşip ikinci bir kol olarak Dünya'ya yayılmışlardır. Daha sonraları, deniz ve kara ticaretinin yeni boyutlar kazanması ile gelişen nakliyecilik sayesinde dünyanın hemen her noktasına ulaşıp çoğalmışlardır. Değişik iklim şartları, gıda rejimleri ve diğer etkenlerle bugünkü kedi türleri ortaya çıkmıştır.

[@Gülümsün]

Kedilerle Yaşam Boyu Birliktelik İçin Düzenli Sağlık Kontrolü Şart

Kedilerin insan hayatını değerli ve sağlıklı kıldığını ifade eden Çağla Çavuşoğlu, birçok kedi sahibinin, kedileri sayesinde pandemi sürecinde mutluluklarını koruyabildiğini saöyledi.


17 Şubat Dünya Kediler Günü'nde doğru ve ihtiyaca yönelik beslenmenin yaşamsal önemine vurgu yaparak, kediler için düzenli sağlık kontrolü çağrısında bulundu. Pandemide Ipsos iş birliğiyle geçtiğimiz yıl 882 kedi sahibi ile gerçekleştirdikleri anket çalışmasına göre, kedi sahiplerinin yarısından fazlası (yüzde 57) karantina sırasında kendilerini daha az yalnız hissettiğini ve yüzde 49'a yakın bir kısmının evcil hayvanlarının son birkaç ay içinde endişelerini azaltmaya yardımcı olduğunu belirtti.

Türkiye'de kedi sahiplerinin yalnızca yüzde 17'si kedilerini düzenli sağlık kontrolleri amacıyla veteriner kliniğine götürüyor. Veteriner klinik ziyaretleri gerçekleşmesi halinde ise, bunun en temel nedenleri arasında 'kedilerin hastalık semptomu göstermesi' ifade edildi.

Kedi sahipleri için veterinere gitmek zorlu bir süreç

Her 10 kedi sahibinden 7'si, kedilerinin 'iyi hissetmediğini gözlemlediklerinde' öncelikle bu konuda tecrübe yaşamış kişiler ile iletişime geçiyor, semptomlar hakkında internetten araştırma yapıyor veya kedilerinin gerçekten hasta olup olmadığını anlamak için 1 gün bekliyor. Hastalık semptomları belirdiğinde vakit kaybetmeden sağlık kontrolü için veteriner hekimine götürenlerin oranı ise, yalnızca yüzde 24. Klinik ziyaretlerinin beklenen sıklıkta gerçekleşmemesinin ardında yatan en temel neden ise, kedi sahiplerinin klinik ziyaretleri sürecinin kedilerinde yarattığını düşündüğü ek stres faktörleri.

Buna göre, kedi sahiplerinin yüzde 45'i muayene öncesinde, esnasında ve sonrasında yaşanılan stresin, veteriner klinik ziyareti sürecinde onları en çok zorlayan konu olduğunu belirtiyor.

Kedi sahiplerinin yüzde 20'si klinik yolculuğu sırasında yaşanılan bu stresi, en çok zorlanılan konu olarak ifade ederken; yüzde 14'ü en çok kedisini taşıma çantasına yerleştirirken zorlanıyor. Kedi sahiplerinin yüzde 80'e yakını ise, veteriner klinik ziyaretinin daha kolay bir süreç olması halinde, kedilerini çok daha sık sağlık kontrollerinden geçireceğini belirtiyor.

Yılda en az 1 kez kontrolden geçirilmeli

Yavruluk döneminden itibaren kedilerin düzenli olarak sağlık kontrollerinden geçirilmesi, onların yaşam kalitesi, sağlık ve refahları için çok önemli olduğunu vurgulayan Kurumsal İlişkiler Yöneticisi Çağla Çavuşoğlu, "Bu nedenle her yıl veteriner hekimler, meslek odaları ve dernekleri ile iş birliğinde 'Kedinizi Veteriner Hekimine Götürün' ulusal farkındalık kampanyasını düzenledik. Altta yatan bir rahatsızlığın olmadığı durumlarda, kedilerin mutlaka yılda en az bir kez sağlık kontrolünden geçirilmeleri gerektiği vurgulanıyor.

Hastalıkların önlenebilmesinde, erken teşhisinde ve etkisinin azaltılmasında koruyucu sağlık hizmetlerinin, kedilerin sağlık ve refahı üzerindeki yaşamsal öneminin altı çiziliyor” diye konuştu.

Kediler sorumluluk sahipli insanlarla daha mutlu

Kedileri yakından tanımanın önemine vurgu yapan Çavuşoğlu, "Kedilerimiz ile mutlu ve sağlıklı birlikteliklerin sırrı, sorumlu hayvan sahipliğinde yatıyor. Düzenli veteriner kliniği ziyaretleri, bu sorumluluğun önemli bir parçası.

Eşsiz doğaları gereği hastalık semptomlarını maalesef ustalıkla gizleyebilen kedilerde hastalıkların erken teşhis edilebilmesi ve etkisinin azaltılabilmesi için düzenli sağlık kontrolleri oldukça önemli.

Öte yandan kedilerimizi tanımak ve yakından gözlemlemek de çok önemli; çünkü her bir kedi farklı, ihtiyaçları benzersiz ve bir kediyi mutlu eden uygulama ve koşullar, diğer bir kedide benzer sonuçlar doğurmayabiliyor. Marka olarak 'Kedinizi Veteriner Hekimine Götürün' gibi farkındalık çalışmaları ile klinik ziyaretlerinin önemine dikkat çekerken aynı zamanda bu benzersiz özellikleri vurguluyoruz. Bu kapsamda, eşsiz ihtiyaçlara yönelik farklı, sağlıklı, tam ve dengeli beslenme çözümleri sunuyor ve beslenme aracılığıyla sağlık ve mutluluğu kedi ve köpeklerde yaratmayı hedefliyoruz.

Mutluluğu kediler nezdinde sağlayabilmemizde beslenmenin, doğalarını tanımanın ve düzenli veteriner hekim ziyaretlerinin payı ve önemi ne kadar büyük ise, 'sorumlu hayvan sahipliği' olarak nitelendirdiğimiz anlayış ve uygulamaların önemi de oldukça geniş yer tutuyor” dedi.

Kaynak

[@Canan]

Bu şirin şeylerin de günü mü varmış

Yerim ben onları

Teşekkürler Gülümsüncüğüm

[@OkyanusunKalbi]

Onlara her gün kedi günü. Ye, iç, sıç, yat. Hayat onlara güzel. Ev bizim değil onların.

Her gün eti ben yemiyorum onlar yiyor. Ne alırsam en iyisini alıyorum onlara.

2 gündür kesik kulaklı kedimiz gelmiyordu bugün yakaladım erkek kedilerle işi pişirmiş.

Onun günü olduğunu hissetmiş kerata.

[@Gülümsün]

Orjinal Mesaj Sahibi Canan

Bu şirin şeylerin de günü mü varmış

Yerim ben onları

Teşekkürler Gülümsüncüğüm

Evet Canancığım varmış.

Rica ederim.

[@Gülümsün]

Evimde beslediğim kedilerden bazıları.

Bu Körbi kedim bir gözünü bebekken kaybetmişti. Evimizin reisi.

Bu da kalpli kedim Pantiş. Evimizin süsü. Can parçamız.

Hayvanları çok seviyorum özellikle de kedileri. Çocukluğumdan beri kedi evimizde hep var.

Can dostlarımızın 17 Şubat Dünya Kediler Günü kutlu olsun.

[@Canan]

Hem de bazıları diyorsun


Hayırlı bir şey yapıyorsun


Gözünü kaybeden Körbi Reise acıdım ve üzüldüm



Kalpli Pantiş de pantişmiş he... Çok güzel bir kalp taşıyor kürkünde

[@Gülümsün]

Orjinal Mesaj Sahibi Canan

Hem de bazıları diyorsun


Hayırlı bir şey yapıyorsun


Gözünü kaybeden Körbi Reise acıdım ve üzüldüm



Kalpli Pantiş de pantişmiş he... Çok güzel bir kalp taşıyor kürkünde

Sokak kedileri. Bizim evin kedileri oldular.


Körbi kedim de sokak kedisiydi. Annesi onu sokağa doğurmuş. Eşim anne kediyi takip ederek onu buldu. Ama bir gözünü kaybetmişti. Ameliyat ile gözünü diktirdik mecburen. Sürekli patlıyor ve kanıyordu.


Pantişimin kalbi güzeldir Canancığım.

[@NaNaNe]

Maşallah canım ne güzel,Paylaşım için teşekkürler.
Kedileri bende çok seviyorum çocukluğumdan beride hep kedim olmuştur.Bir ara alerjik astım oldum 5 sene bu sevgiyi uzaktan yaşadım,sonra bu güzel fıstığımızı barınaktan sahiplendik tekrar astımım tetiklicek diye korktum ama şükürler olsun ki bir şey olmadı.Hastalıktan çok onu geri götürmek zorunda kalmak beni çok üzerdi.
Kediler insana pozitif enerji veriyor.

Kedilerin ve tüm kedi severlerin Kediler günü kutlu olsun.

[@Gülümsün]

17 Şubat Dünya Kediler Günü kutlu olsun.